Sudani, Irak'ýn baþkenti Baðdat'ta AA muhabirinin sorularýný cevapladý.
Iraklý lider, Türkiye-Irak iliþkilerinde son dönemde ön plana çýkan Kalkýnma Yolu Projesi ve bölgesel etkileri, terör örgütü PKK'yla mücadelede iki ülke arasýndaki ortak vizyon, Irak'ýn gereken ilgiyi görmeyen ancak büyük bir potansiyel vadeden doðaz gaz zenginlikleriyle ilgili planlarý ve Türk þirketlerinin rolü, ikili ticaretin artýrýlmasý çabalarý ve Irak petrolünün Türkiye üzerinden dünya pazarlarýna ulaþmasý gibi konularda deðerlendirmede bulundu.
Soru: Kalkýnma Yolu Projesi, küresel ölçekte ilgi çeken bir giriþim haline geldi. Projenin bölgesel kalkýnma ve barýþ açýsýndan katkýlarýný nasýl deðerlendiriyorsunuz? Gelinen nokta hakkýnda bilgi verir misiniz?
Sudani: Her þeyden önce tarihi açýdan asýrlar boyunca Doðu ile Batý arasýndaki ticarette, Irak'ýn rolüne bakmamýz gerekiyor. Yüzyýllar boyunca, tarih öncesi asýrlardan beri desem abartmýþ olmam, Mezopotamya, çeþitli ticari kafilelerce ticaret yapmak için tercih edilen bir güzergah olmuþtur. Kafileler Mezopotamya'nýn kent ve kasabalarýndan geçerek bu güzergahý kullanmýþtýr. Kalkýnma Yolu, temelde bu tarihi misyonun restorasyonu olup, (Basra'daki) Faw Limaný'ný Türkiye sýnýrýna baðlamaktýr. Bu proje, mevcut piyasa dengeleri ve uluslararasý ticaret hareketlerine göre, Irak ve Türkiye topraklarý üzerinden Doðu ile Avrupa'ya birbirine baðlýyor.
Bu bölge çatýþma ve gerilim nedeniyle dalgalanmalarý da yaþýyor. Bu da ortak çýkar ve menfaatleri kapsayacak projelere odaklanma çabasýný gerekli kýlýyor. Kalkýnma Yolu, yolun her bir tarafýnda yol üzerindeki ticareti güçlendirecek yeni sanayi kentleri kurulmasýna olanak saðlayacak. Bu yýlýn sonlarýnda Faw Limaný'nýn ilk rýhtýmlarýnýn açýlýþýný yapacaðýz ve Kalkýnma Yolu koridoru üzerinden ilk ürün akýþý baþlayacak. Tüm ekonomik göstergeler ve fizibilite çalýþmalarý bu koridorun mevcut rotalar arasýnda en uygun maliyetli ve en hýzlý koridor olduðuna iþaret ediyor. Projenin bir alternatif olduðunu iddia etmiyoruz, ancak bölgesel ve uluslararasý ticaretin gerçekten de Kalkýnma Yolu'na ihtiyacý var. Bu proje, örtüþen çýkarlarý ve ekonomik sürdürülebilirlik faktörlerini birbirine baðlýyor ve güçlendiriyor.
Soru: Terör örgütü PKK'nýn Irak'ýn kuzeyindeki varlýðýyla mücadelede iki ülke nasýl bir iþbirliði yürütüyor?
Sudani: PKK'nýn 80'li yýllardan beri burada varlýk gösterdiði ve hangi koþullarda var olduðu malum, týpký bunun neden olduðu gerginlik ve çatýþmanýn nedenlerinin bilinmesi gibi. Bu konunun köklü bir þekilde çözülmesi konusunda yeterince çaba gösterilmedi. Biz PKK ya da herhangi bir tarafa yönelik tutarlý ilkeler çerçevesinde yaklaþýyoruz. PKK unsurlarýnýn varlýðý, bireysel mülteciler adý altýnda ortaya çýkmaya baþladý. Bizim anayasamýz, Irak topraklarýnýn komþu ülkeleri hedef alacak her bir silahlý gruba alan olmasýný yasaklýyor. Bu yüzden de milli güvenlik açýsýndan Irak Ulusal Güvenlik Konseyi'nde çýkardýðýmýz kararla PKK'ya baðlý tüm yapýlarý yasaklý olarak ilan ettik. Bunun yanýnda Mahmur Kampý konusunda düzenleyici önlemler aldýk, kamp sakinleri ile ilgili isim, kayýt ve tüm bilgileri yeniden güncelledik. Bu tutumu, bir tek Türkiye'ye yönelik deðil herhangi bir komþu ülkeyi hedef alacak tüm örgütlere uygulayacaðýz. Eskiden beri gelen problemlerin büyümesine izin vermenin kimsenin faydasýna olmayacaðýný kabul etmemiz önemli. Bölgenin güvenliðini tehdit eden silahlý gruplarýn faaliyetlerine izin vermek kimsenin çýkarýna deðildir. Bölgenin siyasi, ekonomik ve diðer sorunlarý aþmasý için istikrara ihtiyacý var.
Soru: Türkiye ile Irak arasýndaki ticaret hacminin artýrýlmasý için taraflar hummalý bir çalýþma içinde. Gündeminizde ne tür adýmlar var?
Sudani: Türkiye ile ikili ticaretin hacmini arttýrmanýn yolu dikey geniþleme ile mümkün. Ancak, bunu bir de yatay olarak geniþletmek istiyoruz. Ýþte bu, yeni Kalkýnma Yolu Projesiyle gerçekleþebilir. Hedef, iki ülke arasýndaki ticaretin yatay olarak geliþmesi, bununla beraber ortak çýkarlarýn oluþmasý. Deneyimler ve yakýn tarih, bir ülkenin komþu ülkelerinden yalýtýlmýþ biçimde geliþiminin, belirsizlik ve muhtemel çatýþmalarla dolu olabileceðini ortaya koyuyor. Bu yüzden iki ülke arasýndaki ticari hacmin artýrýlmasýna odaklanýyoruz. Böylece Türk kardeþlerimizle uzun vadeli istikrara dayalý ortak çýkarlar geliþir. Ayrýca yardýmlaþma ve geleceðe yönelik en önemli yatýrýmlardan biri olan tarým sektörüne odaklandýk. Yakýn zamanda bu alanda, Türk þirketlerinin katýlýmýyla önemli mesafeler kat edeceðimizi göreceðiz.
Soru: Irak'ýn doðal gaz konusunda güçlü potansiyeli var. Nasýl bir yatýrým planýnýz var?
Sudani: Doðal gaz yatýrýmý, Irak için stratejik bir seçenektir. Milli zenginlikler ve kalkýnma planlarýný en iyi þekilde halkýn hizmetine sunmak gerekiyor. Doðal gazýn sahada (teknik gereklilik nedeniyle) bu þekilde yakýlmasý durmalý. Bu þekilde olmasý bir yandan milli serveti heba ediyor diðer yandan da çevreye de zarar veriyor. Doðal gazdan faydalanmak için özel lisanslar çýkardýk. Irak'ýn gelecek 3 yýl içinde doðal gaz üretiminde kendi kendine yetebilecek bir seviyeye ulaþmasýný planlýyoruz. Irak gelecek 5 yýl içinde doðal gaz pazarýnda önemli konumda yer almayý planlýyor. Bu önemli maddeden elektrik üretiminde kendimize yeter hale geleceðiz. Doðal gaz, petrokimya sanayinde büyük bir öneme sahiptir. Biz de bunu en iyi þekilde deðerlendirmeye çalýþýyoruz. Bu sektörde çalýþmak isteyen tüm uzman ve köklü þirketlere kapýmýz açýktýr. Ayrýca bölge ülkelerinin þirketlerini de bekliyoruz. Çünkü doðal gaz yatýrýmýyla birlikte bu þirketler baþka alanlarda da yatýrým yapacaktýr. Bu durumda doðal gazýn üretiminin ve yatýrýmýnýn, Irak'ýn kalkýnmasý için alternatif kaynak anlamýna geldiðini anlamamýz gerekiyor. Doðal gaz alaný ve diðer yatýrýmlarda da Türk þirketlerini ve baþka dost ülke þirketlerini görmek istiyoruz.
Soru: Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn son Baðdat ziyaretinde iki ülke arasýnda 26 mutabakat zaptý imzalandý. Irak petrolünün Türkiye üzerinden ihracýyla ilgili durumu da deðerlendirdiniz. Mevcut durum hakkýnda bilgi verir misiniz ve ayrýca Basra petrolünün Türkiye üzerinden Akdeniz'e taþýnma imkaný var mý? Bu konu gündeminizde mi?
Sudani: Irak Kürdistan Bölgesi'nden çýkarýlan Irak petrolünün sevkiyatýnýn durdurulmasý tabi ki Irak için zarardýr ve bu kayýp Irak Kürdistan Bölgesi'nin kentlerinin kalkýnmasýný desteklemek ve Irak ekonomisini güçlendirmek için kaçýrýlmýþ bir fýrsattýr. Bunun çözümü için makbul olan bazý çözümler ve yasal düzenlemeler önerdik. Ancak bunun çözümü yasal prosedürlere baðlýdýr. Irak Petrol Bakanlýðý'nýn bildirisine ve Irak federal genel bütçe yasasýna göre, bir varil petrolün çýkarýlmasýnýn maliyeti 8 dolardýr. Ancak Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Doðal Kaynaklar Bakanlýðý, oradaki þirketlerle yaptýðý sözleþmede her bir varil petrolün yer altýndan çýkarýlmasýnýn maliyetini 26 dolar olarak belirliyor. Bunun için yeni bir yasa düzenlemesini ya da bu þirketlerle yapýlan sözleþmelerde deðiþiklik yapýlmasýný önerdik. Þirketlerin çalýþmalarýný durdurma kararý, federal Irak hükümetinden deðil bu þirketlerin bir çözüm beklemesinden kaynaklanmakta. Bu nedenlerde, Irak'ýn haklarýný ve Irak halkýnýn servetini garanti altýna alan yasal bir çözüme ulaþmak için daha fazla çabaya ihtiyaç var. Basra petrolünün, Türkiye limanlarý üzerinden Akdeniz'e gönderilmesi konusunda ise þu anda çalýþýlýyor ve ekonomik fizibilite planýnýn oluþturulmasý büyük önem taþýyor.
Soru: Cumhurbaþkaný Recep Tayip Erdoðan'ýn ziyareti esnasýnda, Türkiye ve Irak arasýnda su konusunda bir mutabakat imzalandý. Taraflar arasýnda bu alanda nasýl bir iþbirliði geliþiyor?
Sudani: Herkes için açýktýr ki, Dicle ve Fýrat nehirleri, Irak'ýn atar damarýdýr. Irak, Irak olmadan önce iki nehrin arasýndaki diyar anlamýna gelen Mezopotamya olarak biliniyordu. Su dosyasý uzun yýllardýr Irak ile Türkiye arasýndaki en önemli stratejik dosyalardan biri. Geçen yýllarda çok fazla su kýtlýðý ve kurak mevsimler yaþadýk. Bu durumdan ötürü bazý güney illerimize içme suyu bile temin edemedik. Türk kardeþlerimizin su tüketimi yöntemimiz ile ilgili gözlemleri var. Tarým sulamasýnda, yeni teknoloji yöntemleri hayata geçirme konusunda önemli mesafe kat ettik. Bu da su kullanýmýna olumlu yansýyacaktýr. Su tüketimi alanýndaki deneyim ve tecrübe konusunda Türkiye oldukça baþarýlýdýr. Bu yüzden de suyun yönetiminde yaklaþýk on yýl sürecek bu anlaþma, su yönetiminin iyileþtirmesi, yeni su projeleri baþlatmak ve yeni sulama teknolojileri alanýnda deneyimleri paylaþmayý kapsýyor. Bu yeni projeler arasýnda barajlar da var. Irak'ýn Dicle ve Fýrat nehirlerindeki payý konusunda ortaya çýkabilecek herhangi bir sorunun ne Türkiye ne de bölgenin çýkarýna olduðunu daha önce de ifade ettik. Sonuçta bizi hayata baðlayan ortak tek su kaynaðý vardýr. Bu kaynak da binlerce yýllýk Irak uygarlýðýnýn temelidir.
ÝRAN VE ABD'NÝN KALKINMA YOLU PROJESÝNE BAKIÞI"Ýran ve ABD Irak Kalkýnma Yolu Projesi'ne nasýl yaklaþýyor? Destekliyorlar mý yoksa karþýlar mý?" sorusuna Sudani, þu yanýtý verdi:
"Biliyorsunuz Ýran komþu bir ülke ve stratejik bir konumda yer alýyor. Çin'in Kuþak ve Yol Projesi ve Rusya, Ýran ve Azerbaycan arasýnda kuzey-güney yolu projesi Ýran'dan geçiyor. Bu projelerin Irak'tan geçmesi de mümkün ve Suriye üzerinden Akdeniz'e ve Suudi Arabistan üzerinden Kýzýldeniz'e ulaþmasý muhtemeldir. Bütün civar ülkelerden Irak Kalkýnma Yolu Projesiyle uyum içinde olma ve projede yer alma raðbeti gördük. ABD'ye gelince, onun bu tarz projelere karþý herhangi bir olumsuz tutumu olmadý. Aksine ABD her zaman bu kalkýnma projelerini destekledi, hatta Hindistan'dan baþlayacak ve BAE, Ürdün ve iþgalci Ýsrail yönetiminin olacaðý projeyi de destekliyor. Ama Irak Kalkýnma Yolu Projesine de karþý deðil."
Sudani, "Ýbrahim Reisi'nin ölümünden sonra Ýran'la iliþkileriniz nasýl olacak, iliþkilerde bir þey deðiþecek mi?" sorusuna, "Þüphesiz Ýran Ýslam Cumhuriyeti ile olan iliþkilerimiz çok stratejik iliþkilerdir ve bu hadiseden çok etkilenmez. Evet Reisi büyük bir kayýptý ancak Ýran'da devamlýlýðý saðlayacak kurumlar var. Biz þu an Cumhurbaþkanlýðý görevini yürüten Sayýn Muhbir'le de görüþtük ve kendisi de bize her alanda siyasi stratejik ve ekonomik iliþkilerin devam edeceðini teyit etti." yanýtýný verdi.
Ýsrail'in 7 Ekim'den sonra Gazze'de devam eden saldýrýlarýna da deðinen ve katliamlarýn Ýsrail yönetiminin gerçek yüzünü ortaya çýkardýðýný ifade eden Sudani, "Biz ayrýca Türkiye'nin tavrýný ve ilkesel tutumunu takdir ediyoruz." dedi.
Sudani, "Filistin halkýnýn kaderini Filistin halký belirleyecek ve devletin nasýl olacaðýna da Filistin halký karar verecek. Biz Filistin halkýnýn kararlarýnýn yanýnda duruyoruz, direniþini ve mücadelesini destekliyoruz." diye konuþtu.
"Irak olarak iki devletli çözümden mi yanasýnýz yoksa sadece Filistin Devleti'ni mi destekliyorsunuz?" sorusuna Sudani, "Bizim Ýsrail oluþumuyla normalleþme ve onu meþrulaþtýrmak isteyenleri cezalandýran bir kanunumuz var. Biz de hükümet olarak bu çizgideyiz ve bu kanunun uygulanmasýndan sorumluyuz." karþýlýðýný verdi.