Kentte, Valilik öncülüğünde, Hakkari Üniversitesi ve ilgili kurumların desteğiyle, güvenlik güçlerinin başarılı operasyonları sonucu terörden arındırılan bölgelerin tanıtılması, turizmin canlandırılması amacıyla çalışma başlatıldı.
Bu kapsamda Tarım ve Orman Baklanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Hakkari Şube Müdürlüğü, 'kesin korunacak hassas alan' ilan edilen Cilo Sat Buzulları, Sat Buzul Gölleri, bölgedeki yüksek rakımlı zirveler, kültürel ve tarihi mekanların da bulunduğu bazı alanların milli park ilan edilip korunması için proje hazırladı.
Geçen yıl başlatılan çalışmayla söz konusu alanlarda doğal, biyolojik, kültürel ve estetik kaynak değerleri üzerine araştırma yapan mühendis ve akademisyenlerin, bölgedeki buzul, göl, dağ, yayla, doğa sporları rotaları, tarihi ve kültürel değerlere ilişkin hazırladığı ön etüt raporu, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne gönderildi.
Hakkari Üniversitesi ve ilgili kurumların da destek verdiği proje kapsamında Doğa Koruma Milli Parklar Şube Müdürlüğü mühendisleri ile akademisyenlerden oluşan ekip, Cennet Cehennem Vadisi'ndeki 3 bin 400 rakımlı Mergan Yaylası'na çıkarak inceleme yaptı.
Doğa Koruma Milli Parklar Hakkari Şube Müdürü Necmettin Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cilo Dağları ve Sat Buzul Göllerinin Milli Park olması için girişimde bulunduklarını söyledi.
Çalışmanın daha hızlı ilerlemesi için Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin talimat verdiğini anlatan Yılmaz, bunun üzerine Hakkari Üniversitesi ile diğer ilgili kurumlarla ön etüt raporu hazırladıklarını aktardı.
Genel müdürlükten teknik heyetin bölgede yapacağı incelemelerin ardından rapora son şeklinin verileceğini belirten Yılmaz, 'Rapor son halini aldıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın onayına sunulacak. Buralar milli park ilan edilirse kente her alanda faydası olacak. Özellikle de bölgede ekoturizmin gelişmesine katkı sağlayacak. Desteklerinden dolayı Bakanlığımıza, Valiliğimize, Hakkari Üniversitesi ve ilgili kurumlara teşekkür ederiz.' dedi.
Hakkari Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Sait Taylan ise kentin yüksek dağ silsilesine sahip olduğunu ve bu dağların biyoçeşitlilik ve jeolojik açıdan zengin olduğunu vurguladı.
Yıllardır bakir kalan bölgenin her yönüyle incelenmesi gerektiğinin altını çizen Taylan, şunları kaydetti:
'Bu güzel alanların koruma altına alınarak sonraki kuşaklara doğal haliyle aktarılması lazım. Bu alanlara yönelik Milli Parklar Şube Müdürlüğümüz ile yaptığımız ortak bir çalışma var. Cilo ve Sat bölgesindeki önemli şelale, göl, dağ ve buzul ile buradaki önemli memeli, kuş, sürüngen, amfibi ile biyoçeşitlilik unsurlarını ortaya çıkarılarak dosyaya eklendi. Bu yüksek dağ silsilesinde Türkiye'de ilk 10'a girecek en az 5-6 zirvenin olduğunu biliyoruz. Buranın ekoturizme oldukça uygun bir coğrafyası var. Bölge insanının yanı sıra birçok ilden doğaseverler de buraya ilgi gösteriyor. Burası Alp ve Himalayaların gerisinde bir yer değil, çok özel bir bölge.'
Maden Mühendisi Kenan Çiftçi de çalışmanın bölgedeki kaynak değerlerinin korunarak Türkiye ve dünyaya sunulmasına olanak sağlayacağını ifade etti.
Cilo Dağları ve Sat Göllerindeki çalışmayla bölgenin kaynak değerlerini, konumlarını, tarihi ve jeolojik özelliklerini, flora ve faunasını raporlaştırdıklarını dile getiren Çiftçi, 'Bölgede onlarca kilise, eskiden yaylacıların koruma amaçlı yaptığı yapılar, dağ silsilesinde Türkiye'nin en yüksek 2 zirvesinin bulunduğu Uludoruk ve 20 bin yıllık buzullar var. Biz bu kaynak değerlerinin hepsini toparladık. Hakkari'nin el değmemiş saklı güzellikleri Milli Park olma yolunda. Hakkari Üniversitesinden hocalarımızla geldik ve araştırma gezisi yaptık.' diye konuştu.