Muğla'nın Datça ilçesindeki İskele Mahallesi'nde 1995 yılında eğitim-öğretime açılan Kazım Yılmaz İlkokulu'nun bahçe duvarında, 24 yıldır kimsenin fark etmediği tarihi yazıt, Datça Belediyesi tarafından Osman Çetiner Sokak'ta yapılan yol düzenleme çalışmaları sırasında, belediyede görevli arkeolog ve restoratör Okan Özalp'in dikkati sayesinde bulundu.
1
/
9
Düzenleme sırasında, yükselmesi planlanan yol zemininin okul duvarının bir kısmını kapatacak olması nedeniyle çalışmaları yerinde incelemeye giden Özalp, üzerinde eski Yunan alfabesi ile yazılı yazıtı fark edince, Marmaris Müze Müdürlüğü yetkililerini bilgi verdi.
2
/
9
Arkeolog ve restoratör Okan Özalp, M.Ö. 3'üncü yüzyıldan kalma Helenistik Döneme ait olduğu tahmin edilen yazıtın, bir heykelin kaidesi olabileceğini söyledi.
3
/
9
Özalp, 'Üzerinde eski Yunan alfabesi ile yazılar var. Ancak yazıtın bir parçası yok. Büyük ihtimalle yıllar önce kırılmış, diğer parçası olmadığı için yazılar tam okunamıyor.
4
/
9
Ancak, döneminde kente hizmeti geçtiği için heykeli dikilen bir kişiyi onurlandırmak için yazıldığını söylemek mümkün.
5
/
9
Yazıt, heykelin kaidesinde teşekkür edilmek üzere konulmuş olabilir.
6
/
9
Müze müdürlüğü yetkililerince yapılacak incelemenin ardından yazıtın kesin olarak hangi dönemde yapıldığı ortaya çıkacaktır' dedi.
7
/
9
Muğla'nın Datça ilçesindeki İskele Mahallesi'nde 1995 yılında eğitim-öğretime açılan Kazım Yılmaz İlkokulu'nun bahçe duvarında, 24 yıldır kimsenin fark etmediği tarihi yazıt, Datça Belediyesi tarafından Osman Çetiner Sokak'ta yapılan yol düzenleme çalışmaları sırasında, belediyede görevli arkeolog ve restoratör Okan Özalp'in dikkati sayesinde bulundu.
8
/
9
Müzeden gelen ekip de yazıtı inceleyip, yerinden alınmasına karar verdi. Belediye işçileri tarafından restoratör ve arkeolog Okan Özalp'in gözetiminde zarar görmeden yerinden çıkartılan tarihi eser, tutanakla Marmaris Müze Müdürlüğü yetkililerine teslim edildi.
9
/
9
Datça Belediyesi tarafından Osman Çetiner Sokak'ta yapılan yol düzenleme çalışmalarını yerinde incelemeye giden arkeolog ve restoratör Okan Özalp'ın gözü tesadüfen gördüğü taşa takıldı.