Müslümanlar için çok önemli bir yeri olan Ayasofya için Cuma gününün resimli mesajları bir arada arama motorlarında yoğun olarak araştırılıyor. En güzel Ayasofya temalı resimli cuma mesajları haberimizde. Cuma günü, Müslümanlar için bayram niteliğinde bir gündür. Sevdiklerinize göndereceğiniz Ayasofya resimli Cuma mesajları ile günün anlam ve önemini hatırlatabilirsiniz. İslam aleminde çok özel bir yeri olan Cuma gününde net Ayasofya temalı resimli cuma mesajları ile hayırlı cumalar dilekleri paylaşılıyor. İşte Ayasofyalı cuma mesajları: Ayasofya temalı resimli cuma mesajları
Müslüman alemi olarak bayram saydığımız ve dua kapılarının açık olduğu bilinen Cuma günü yapılan ibadetler çok önemlidir. Özellikle Cuma günü içerisinde öyle bir vakit vardır ki Allah bu vakitte edilen duaları asla geri çevirmez. İşte en güzel Ayasofya temalı resimli cuma mesajları...
AYASOFYALI CUMA MESAJLARI
1:5 -Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti. (Ya Rab!).
Hayırlı Cumalar
Gençler! Bugün mü, yarın mı, bilemem; fakat Ayasofya açılacak! Öylesine açılacak ki, bu millete iyilik etmiş sanılan kötülerle, kötülük etmiş sanılan iyilerin gizli dosyaları da onun mahzenlerinde ele geçecek. (Necip Fazıl Kısakürek)
Bu önemli mabede müze kartla değil, abdestle girelim, namazımızı kılabilelim inşallah... Hayırlı cumalar
Gün gelecek temelinde olan ecdad canlanacak.
Ayasofya avlusu müslümanlarla dolacak. Hayırlı cumalar...
Ayasofya’nın kapılarıyla beraber ruhumuzu kilitlediler Ayasofya açılmalıdır Türk’ün bahtıyla beraber açılmalıdır. Hayırlı Cumalar
Ayasofya’yı kapalı tutmak, bu toprağın üstündeki 30 milyon ve altındaki 30 milyar Türk’ün semaları tutuşturan lanetine hedef olmaktır.” (Hitabeler, Necip Fazıl Kısakürek)
Hem bu kahraman milletin ebedî bir medar-ı şerefi ve Kur’an ve cihad hizmetinde dünyada pırlanta gibi pek büyük bir nişanı ve kılınçlarının pek büyük ve antika bir yadigârı olan Ayasofya Câmii. (Bediüzzaman Said Nursî)
Mahzun Ayasofya “Ulu mabed, neye hicrana büründün böyle, Fatih’in devrini bir nebzecik olsun söyle! Beş vakit loşluğunda saf saftık, Davetin vardı dün ezanlarda, Seni ey mabedim utansınlar, Kapayanlar da, açmayanlar da!” Arif Nihat Asya
“Ayasofya’yı ibadete açacak olan partinin memlekette fevkalade itibarı yükselir. Hayrettir, bu bile kimseyi kıpırdatmamıştır. Akla aykırı bir şey. Kedinin kedilik yapmaması gibi bir şey. Ters bir şey, insan düşünürken idrak etmekte bocalıyor. Ayasofya yeniden cami olarak açılsın için her ne söylenen olursa milletin arzusuna tercüman olur.” Cahit Zarifoğlu, Mavera dergisi 1977
Ayasofya geçmişimizdir; Peygamber müjdesiyle fethi gerçekleştiren şerefli kumandan ve askerlerin bir hatırasıdır. Fethin sembolüdür. Hayırlı Cumalar
Şahzade, Laleli, Haseki Sultan...
Hepsinin üstünde Süleymaniye...
Süleymaniyeden, Ayasofyadan
Yollar iner dal dal Yenicamiye.
Yelken yelken, seren seren geiler;
Yamaçta, kıyıda, yolda Camiler,
Bu Horasan, mermer kurşun dağları
Omuzunda taşıdığı çağları.
Taşıyacak daha çağlar boyunca
Ve yer çekmeyecek, yere koyunca.
Yolları arkada bırakan hızla;
Kanatlarımızla, atlarımızla
Aşarken toprağı, taşı, denizi
Bu kurşun memeler emzirdi bizi...
Arif Nihat Asya
Dönüp bir köşeden ötede kaybolurken
Ben kayalarını denizin ahenkleştirdiği kıyılarda
Gerçeği koğaladım hayal meyal görünen kelimeler arkasında
Ve derken birden karaya sıçradım Ayasofya
Padişah türbeleriyle örtülmüş maskelenmiş şehzade mezarlarıyla
Kayboldu o deniz o kentle birlikte Rabbim bildir bana
olup biteni
O yeşil ötesi ışığı o güneşi tahlil eden su çizgisini
Ve sen ey Avrupa yerin dibine batacaksın bitmez tükenmez suçlarına karşılık
Ve derken Ayasofya yüzüme çarpan karanlık
Serin ve kilim nakışlı kızıl gözlü dev bir cam gibi
Ve kılıcımın ucunda Ayasofya küçük bir bilya gibi
Uçuyorum göklerin kubbesine bir ikram gibi
Gök sofrasında bir çeşni bir garnitür gibi...
Sezai Karkoç
İslam'ın beklediği en şerefli gündür bu;
Rum Konstantiniyye'si oldu Türk İstanbul'u!
Cihana karşı koyan bir ordunun sahibi,
Türk'ün padişahı, bir gök yarılır gibi
Girdi, 'Eğrikapı'dan kır atının üstünde
Fethetti İstanbul'u sekiz hafta üç günde!
O ne mutlu, mübarek bir kuluymuş Allah'ın…
'Belde-i Tayyibe'yi fetheden padişahın
Hak yerine getirdi en büyük niyazını;
Kıldı Ayasofya'da ikini namazını.
İşte o günden beri Türk'ün malı İstanbul,
Başkasının olursa yıkılmalı İstanbul.
Nâzım Hikmet
Ayasofya,
Ey muhteşem mabet;
Gel etme,
Bizi terketme!...
Bizler, Fatih'in torunları, yakında putları devirip,
Yine seni camiye çevireceğiz...
Dindaşlarımızla,
Kanlı göz yaşlarımızla,
Abdest alarak secdelere kapanacağız,
Tekbir ve tehlil sadalarıboş kubbelerini yeniden dolduracak
İkinci bir fetih olacak,
Ezanlar bu fethin ilanını,
Ozanlar destanını yazacaklar...
Putperest Roma'ya yeni bir mezar kazacaklar, sessiz ve öksüz minarelerinden yükselen ezan sesleri fezaları yeniden inletecek! Şerefelerin yine Allah'ın ve O'nun sevgili peygamberi Hz. Muhammed'in aşkına, şerefine ışıl ışıl yanacak; bütün cihan Fatih Sultan Mehmed Han dirildi sanacak!...
Bu olacak Ayasofya,
Bu muhakkak olacak...
İkinci bir fetih, yine bir ba'sü ba'delmevt...
Bugünler belki yarın, belki yarından da yakındır,
Ayasofya, belki yarından da yakın!...
Osman Yüksel Serdengeçti