Başkan Erdoğan Pakistan da hatırlattı İşte Muhammed İkbal ve Çanakkale çağrısı
Başkan Erdoğan Pakistan da hatırlattı İşte Muhammed İkbal ve tarihi Çanakkale mitinki
1
/
32
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan'daki temasları için kapsamında, Pakistan Milli Meclisi ve Senatosu oturumunda açıklamalarda bulundu.
2
/
32
Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu' diyerek selamlayan Erdoğan, resmi ziyaret vesilesiyle Pakistan Meclisi'ne hitap etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
3
/
32
Erdoğan konuşmasında, 'Dün Çanakkale, bugün Keşmir farkı yoktur. Her türlü baskıya rağmen Türk milletini yalnız bırakmayan kardeşlerimizi unutmayacağız.
4
/
32
Bizim kardeşliğimiz kan bağından değil, gönül bağından geliyor. Bizim dostluğumuz menfaatten değil, muhabbetten geliyor.' ifadelerini kullandı.
5
/
32
Erdoğan konuşmasında, Pakistan'ın milli şairi ve büyük İslam Düşünürü Muhammed İkbal'in, Lahor kentinde düzenlediği miting ile Çanakkale'de savaşan Türkler için maddi yardım ve savaş gönüllüsü toplamasını da hatırlattı.
6
/
32
Türkiye-Pakistan ilişkilerinin şairi azam Muhammed İkbal'in ve kaidi azam Muhammed Ali Cinnah'ın kıymetli miraslarıyla bugünlere geldiğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: '1915 senesinde Türk askeri şanlı bir direnişle Çanakkale Boğazı'nı savunurken cepheden 6 bin kilometre uzaklıkta bu topraklarda yapılan miting tarihin unutulmaz sayfalarına kaydolmuştur.'
7
/
32
İşte Erdoğan'ın hatırlattığı ve Türkiye'nin hiç unutmayacağı o tarihi miting ve Muhammed İkbal...
8
/
32
Hindistan'daki Müslümanların bağımsızlık mücadelesini ilk defa dile getiren ve Pakistan devletinin fikir babası olarak bilinen İkbal, İslam dünyasında etkili bir şair ve mütefekkir olarak tanınıyor.
9
/
32
Pakistan'ın Pencap eyaletine bağlı Siyalkut kentinde 1873'te doğan İkbal'in ailesi tasavvufla ilgiliydi. İlk eğitimini Kur'an üzerine aldı.
10
/
32
İkbal'in ilk hocası olan babası Nur Muhammed'in onun hayatında büyük etkisi olduğu belirtiliyor.
11
/
32
İkbal, Kur'an-ı Kerim eğitimini medresede tamamladıktan sonra, Arapça ve Farsça hocasının yönlendirmesiyle İslam edebiyatıyla ilgilenmeye başladı. Yüksek öğrenimine başlayan İkbal, 1899 yılında Pencab üniversitesinden birincilikle mezun oldu.
12
/
32
Londra'daki Cambridge Üniversitesinin felsefe ve iktisat bölümünden 1905'te mezun olan İkbal bir süre Londra'da kaldı. İkbal, burada Arap Dili ve Edebiyatı Fakültesinde ders verirken İslami konularda konferanslarına başladı.
13
/
32
Yine Londra'da kaldığı süre içinde hukuk eğitim alan İkbal, diplomasını aldıktan sonra Almanya'da Münih Üniversitesinde felsefe dalında doktora yaptı.
14
/
32
İkbal, 'İslam öncesi ve İslam sonrasında İran'da felsefi düşünce' teziyle doktorasını tamamladı.
15
/
32
PAKİSTAN'IN MEHMET AKİF'İ Muhammed İkbal ülkesinde siyasete de el atmış ve halkını bu konularda yönlendirmişti. Onun siyaset hakkındaki düşüncesini özetleyen sözleri, 'Siyaset çalışmak, izzet ve şerefe davet etmektir.' şeklindeydi.
16
/
32
'Müslüman Hint mücahitler' adıyla yazdığı şiirlerinin Hindistan'daki Müslümanları hareketlendirerek, İngilizlere başkaldırmalarında ve Pakistan'ın kuruluşuna giden sürecin başlamasında büyük etkisi olmuştu. Bu yönüyle İkbal, Mehmet Akif Ersoy'a da benzetiliyor.
17
/
32
TÜRKİYE'NİN MİLLİ MÜCADELESİNE EN ANLAMLI KATKI İkbal, Kurtuluş Savaşı yıllarında, Pakistan halkını, Türk milli mücadelesine destek vermek için örgütleyerek, milli mücadelede kullanılmak üzere Pakistan halkından toplanan paraların Ankara hükümetine yollanmasına öncülük etti.
18
/
32
İkbal, milli mücadelede kullanılmak üzere Pakistan halkından 1.5 milyon sterlin toplayıp Ankara hükümetine yollatmıştır.
19
/
32
Birinci Dünya Savaşı’nda tüm güçleri ile Çanakkale’ye Saldıran İtilaf Kuvvetleri, boğazlardan geçip İstanbul’u işgal etmek istedi. Ancak Mehmetçik düşmana geçit vermedi, boğazı onlara dar etti.
20
/
32
Çanakkale’de destan yazan Mehmetçiğe destek çok uzaktan geldi. O dönem Hindistan ile bir olan Pakistan’ın Lahor kentinden on binler bir çağrı ile toplandı.
21
/
32
Lahor’daki Padişah Camii’ni dolduran binlerce Pakistanlı, Çanakkale’de savaşan Osmanlı için dua etti, gönüllü topladı ve maddi yardımda bulundu.
22
/
32
Kürsüye Pakistan'ın Mehmet Akif Ersoy'u olarak da anılan büyük şair Muhammed İkbal çıktı.
23
/
32
Hazreti Muhammed'i rüyasında gördükten sonra yazdığı mısralar döküldü dilinden.
24
/
32
“Dedi Hz. Muhammed Cihan bahçesinden bana bir koku gibi yaklaştın Söyle bana ne gibi bir hediye getirdin? Yalnız bir şey getirdim kutlanmıştır tekbirlerle Bir şişe kan ki eşi yoktur. Namusudur, vicdanıdır Buyurun, bu Çanakkale şehidinin kanıdır.”
25
/
32
Kimi cebindeki son kuruşunu, kimi kulağındaki küpesini yolladı
26
/
32
Son dizeler bittiğinde Muhammed İkbal kürsüde yığılıp kaldı.
27
/
32
Meydanda ise göz yaşları sel olup aktı. Dualara 'amin' sesleri karıştı.
28
/
32
Kimi cebindeki son kuruşunu yolladı. Kimi kulağındaki küpesini, kolundaki bileziğini verdi Mehmetçik için. Pakistanlı gençler Çanakkale'de savaşmak için gönüllü oldu.
29
/
32
Şimdi o fedakar Pakistanlıların torunları da yine Türkiye’nin yanında olduklarını, gerektiğinde kendilerinin de aynı fedakarlığı yapacağını söylüyor.
30
/
32
Türkiye -Pakistan… Dost ve kardeş iki ülke.
31
/
32
Bu tanımın altını dolduran işte bir asır önce bir çağrı ile varını yoğunu cepheye gönderen bir milletin fedakarlığı.