Hem kimyasal hem fiziksel açıdan ürünleri incelediklerini aktaran Özdemir, şunları kaydetti:
'Uygunsuz bulduğumuz takdirde de Bakanlığımıza rapor ediyoruz. Kimyasal tarafta kanserojene ve uçucu bileşenlere bakıyoruz. Nedir kanserojen? Azo, ftalat formaldehit gibi uçucu bileşenlere de, aynı zamanda alerjenlere de bakılıyor. Fiziksel tarafında da ürünün ambalajından kopmasına ve çocuğa fiziken zarar verecek şeylere bakıyoruz. Yani fiziksel, kimyasal ve aynı zamanda da ambalajına bakıyoruz. Ürünün ambalaj ve etiketlemesine dikkat etmek gerek.
- 'Ftalat çocuklarda ve büyüklerde kanserojen etkisine ilave olarak üreme organına da yerleşip zarar verebiliyor'
Nilgün Özdemir, ftalat maddesinin etkilerine dikkati çekerek, bu maddenin çocuklarda ve büyüklerde kanserojen etkisine ilave olarak üreme organına da yerleşip zarar verebildiğini söyledi.
Çok tehlikeli bir kimyasal olduğu için ona hassasiyetle baktıklarını vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:
'Aynı zamanda uçucu bileşenlere bakıyoruz. Kokular, çocuklarda özellikle silgi ve kullandıkları malzemelerde cezbedici. Bunların etkilerine de burada bakmış oluyoruz. Fiziksel baktığımızda kalemlerin özellikle uçlarına takılan süslü kısımlar kolayca çocukların ağzına gelebiliyor, yutak borusuna gidip gitmediğinin ölçümlerine kadar bakıyoruz. Eğer ağza alınacak bir kopma gösteriyor ise bizim için bu da uygunsuz demektir. Genellikle etiketlerde de bir olumsuzluk, uygunsuzluk görebiliyoruz.
CE belgesi olmayan, tabiri caizse merdiven altı dediğimiz ürünler uygunsuz, dikkat edilmesi gereken ürünler. Çünkü CE belgesi olduğu zaman o standartlara bakılmış olması gerekiyor. Onun dışında yaş aralığına da dikkat edilmesi gerekiyor. Mutlaka satın aldığı yerin isminin belirtilmesi gerekiyor ki bu takip olasılığı çok önemli. Takibini yapması, nereden aldığını iyi biliyor olması lazım.'
Tüketicileri bu konuda uyaran Özdemir, Bakanlığın tüm bunlara dikkat etmesinin hedefinde çocukları korumak olduğunu, bu yüzden çok hassas davranıldığını söyledi.
- 'Kırtasiye malzemelerinin no-name ya da merdiven altı tabir ettiğimiz yerlerden alınmaması gerekiyor'
Çocukları korumanın yanı sıra velilere de bu denetimlerin bir mesaj verdiğini belirten Özdemir, 'Kırtasiye, kırtasiyeciden alınır. Kırtasiye malzemelerinin no-name ya da merdiven altı tabir ettiğimiz yerlerden alınmaması gerekiyor. Çocuklarımızı korumak adına kanserojen etkisi olan, çocuğun yaşına göre kullanımı uygun olmayan ve herhangi bir standarda uygun olduğu CE belgesiyle sabitlenmeyen ürünleri almamak lazım.' ifadelerini kullandı.
- 'Cicili bicili çantaların kontrolü mutlaka yapılmalı'
Ekoteks Laboratuvarı Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir, suistimale en fazla açık ürünlere ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
'Bir kere cicili bicili çantaların kontrolü mutlaka yapılmalı. Çünkü üzerinde baskılar olduğunda ftalatı tetiklemiş oluyor ve çocuk elmasını, su kabını bunun içine koyuyor. Su kapları, yemek kapları, çantalar çocukların en çok kullandığı şeyler... Kalemler, silgiler, yani çocuğun aslında bütün malzemelerine dikkat etmesi gerekiyor. Bazen velilerimiz ekonomik buluyor, gidiyor ucuz alıyor ama işte, çocuklar açısından tehlikeli olabiliyor. Velilerimizin CE belgesine özellikle dikkat etmesi gerekiyor.'