Afet ve acil durumlarda yetki ve koordinasyonun tek elde toplanması amacıyla 17 Aralık 2009'da başbakanlığa bağlı bir kurum olarak faaliyetlerine başlayan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, 12 yaşını geride bıraktı. Türkiye'de AFAD'ın kurulması ile afet ve acil durumlarda "kriz yönetimi" anlayışından vazgeçilerek "risk yönetimi" anlayışının benimsendiği "bütünleşik afet yönetimi" sistemine geçildi.
AFAD'ın kuruluşundan bu yana yaptığı çalışmalar, kapasitesi ve projeleri hakkında AA muhabirine bilgi veren Başkan Yardımcısı Önder Bozkurt, kurumun kapasitesini geliştirmek amacıyla 12 yılda çok yol kat edildiğini söyledi.
Bozkurt, müdahale yaparken bilişim altyapısı, haberleşme, sevk ve idare ile insan kaynağı boyutuyla her açıdan kapasitenin yüksek olmasının önemli olduğunu ve AFAD'ın son yıllarda büyük başarılara imza attığını vurguladı.
AFAD'ın kurulmasının afetlere müdahalede bir dönüm noktası olduğunun altını çizen Bozkurt, "Hepimiz acı tecrübelerle şunu hatırlıyoruz, 1999 depreminde çok geç ulaştık yaraları sarmaya, iletişimi çok geç sağladık. Oradan çok acı tecrübeler edindik." dedi.
Bozkurt, 1999 depremi sonrasında etkin bir koordinasyon sağlamak amacıyla Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Afet İşleri Genel Müdürlüğü ile Türkiye Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü'nün bir çatı altında toplandığını, AFAD'ın sahada etkin iş birliğini sağlamak amacıyla 2009 yılında faaliyetlerine başladığını hatırlattı.
Önder Bozkurt, şöyle devam etti:
"AFAD'la birlikte Türkiye'de afetlere etkin müdahale ve afet risklerini azaltma konusunda adeta bir devrim yapılmıştır. Son dönemde kamu yönetimi alanında afetlere etkin müdahalede belki de dünyaya örnek olacak bir çalışmadır AFAD Başkanlığının kurulması. Bütünleşik afet yönetim sisteminde afet öncesi, afet sırası ve afet sonrasına ilişkin hem risk azaltma, zarar azaltma çalışmaları hem de afetler olduğunda müdahale kapasitemizin etkin bir şekilde hayata geçirilmesi noktasında çalışmalar yürütüldü. Son dönemde yaşadığımız afetlerde de Türkiye afet müdahale kapasitesinin ne derece arttığını bizatihi sahada gözlemlemiş olduk. Tabii yapmış olduğumuz bütün bu çalışmalarda iş birliği içinde olduğumuz sivil toplum örgütlerimizle, vatandaşlarımızın destekleriyle, kamu kurumlarımızla, paydaşlarımızla hep bir arada çalışmalar yürüttük. Aslında AFAD'ın gücü milletimizin gücüdür. AFAD Türkiye'nin ortak gücüdür. En önemli koordinasyon birimlerinden birisidir. AFAD olarak bizler afetlere müdahaleyle ilgili afet öncesi, afet sırası ve afet sonrasında önemli planları hayata geçiriyoruz."
Gerek merkez teşkilatı gerekse taşradaki yapılanmasıyla, personeline verdiği eğitimlerle, lojistik depolarındaki herhangi bir afet ve acil durumda sevk edeceği konteynerleri ve bunların içindeki malzemeleri, çadırlarıyla kurumun önemli işlere imza attığını ifade eden Bozkurt, "Biz devlet bütçesinden sunmuş olduğumuz bütün projelere hep olumlu cevaplar aldık. Devletimizin bütçesi malum, milletimizin bütçesidir. Millet teveccüh gösteriyor AFAD'a, devletimizin bütün kurumlarına. AFAD'ın başarısı da Türkiye'nin ortak gücü olmasının temelinde yatan etken de burası." şeklinde konuştu.
Afetlerin ardından başlattıkları yardım kampanyalarına vatandaşların yoğun ilgi gösterdiğini, aynı ilgiyi AFAD Gönüllülük Sistemi'nde de gördüklerini belirten Bozkurt, 410 bin gönüllü sayısına ulaştıklarını, 95 bin vatandaşın eğitim aldığını ve 173 bin vatandaşın eğitimlerinin devam ettiğini anlattı.
AFAD'ın 12 yılda gerek Türkiye gerekse sınır ötesinde birçok insani yardım faaliyetini gerçekleştirdiğine dikkati çeken Bozkurt, "2011 yılında yaşamış olduğumuz Suriye krizi sonrasında sınırlarımızdan ülkemize giriş yapan Suriyeli misafirlerimize, kardeşlerimize yönelik göç krizinin yaşandığı ilk anda sahadaydık. Anında afet çadırlarımızla, arkasından konteyner kentlerimizle, temel insani yardımlar boyutuyla hep Suriyeli göçmenlerin yanlarında olduk." ifadelerini kullandı.
Bozkurt, sınır ötesi harekatlar sonrasında Suriye'nin kuzeyindeki bölgelerde de insani yardım faaliyetlerinde bulunduklarını, İdlib bölgesinde briket evler inşa ettiklerini, orada yaşayan Suriyelilerin bu noktada daha rahat etmesi için birçok çalışmalar yaptıklarını aktardı.
Risk Azaltma Planları hakkında da bilgi veren Bozkurt, 23 afet türü içinde 1288 hedef belirlendiğine, bunların muhtemel risklerle birlikte, risk azaltıcı tedbirlere yönelik eylemler olduğuna işaret etti.
11. Kalkınma Planı'nda 2023'e kadar yapılması hedeflenen risk azaltma planlarının tamamlandığını ve çatı belgesinin hazırlandığını kaydeden Bozkurt, şunları söyledi:
"Sayın Bakanımızın liderliğinde bu sene hem Afet Eğitim Yılı kapsamında hem de İl Risk Azaltma planları ile 81 ilimizde tüm paydaşlarımızla, yerel yönetimlerimizle, üniversitelerimizle, kaymakamlığımızın koordinesinde, ilin hangi riskleri olduğu, bu risklere karşı hangi tedbirlerin yapılacağı, hangi adımların atılacağı, hangi sürede atılacağına ilişkin bazı hedefler belirledik. Biz bunu kırmızı liste olarak adlandırıyoruz. 'Şu ilimizde şöyle bir risk var şöyle bir afet tehlikesi var. Bunu önlemek için şöyle bir ıslah projesi yapacağız. Bunu yaparken de şu kadar sürede bunu hayata geçireceğiz' şeklinde hedefler belirledik."
81 ilde bu planların tamamlandığını, bundan sonra uygulama aşamasına geçileceğini ifade eden Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim her zaman başucu kitaplarımız gibi hayata geçirdiğimiz eylem adımlarını, amaçları bizzat izlediğimiz planlar olacak. Bununla ilgili önemli çalışmalar, projeler yürütüyoruz. İl risk azaltma planlarının izleme ve değerlendirmesini yapmak üzere de bir yazılım geliştirdik. Bütünleşik afet sürecinde risk azaltma, zarar azaltma çalışmaları dediğimiz İRAP'larla TARAP'larla, afet anında müdahale kısmıyla ilgili Türkiye Afetlere Müdahale Planımızla (TAMP) afetlere müdahale ediyoruz ve arkasından kısa ismi TASİP olan Türkiye Afet Sonrası İyileştirme Planlarını hazırlıyoruz. Onun da programlarını hızlandırdık. Belli bir aşamaya geldik. Hem ülke genelinde hem de yerel bazda planlarımızı hayata geçirdiğimizde afetlere daha hazır bir Türkiye'yi, afetlere her boyutuyla, hem mental boyutuyla hem kapasitesiyle hem almış olduğu eğitimlerle daha hazır bir Türkiye'yi inşallah hep birlikte inşa edeceğiz. Zaten bizim 2021 yılı için sloganımız 'afet risklerine karşı hep birlikte'. Hep birlikte olmayı başaracağız inşallah."
Bozkurt, afetlerde uyguladıkları Türkiye Afet Müdahale Planı ile önemli sonuçlar aldıklarını ve yenilenmesi için çalışmalara devam ettiklerini, Türkiye Afetlere Müdahale Hizmetleri Yönetmeliğinin de çalışmalarını tamamladıklarını dile getirdi.
Afetlere hazırlık aşamasının eğitim aşaması olduğunu vurgulayan Bozkurt, "Vatandaşlarımızı ne kadar çok bilgilendirirsek özellikle bu bilgilendirmeleri öğrencilerimize, gençlerimize yönelik ne kadar çok verebilirsek herhangi bir afet ve acil durum anında o kadar başarılı olabiliriz." dedi.
Bozkurt, AFAD acil mobil uygulamasının bu amaçla hayata geçirildiğini, telefona indirilen uygulamada, bir acil çağrı butonu, eğitim videoları ve en yakın 3 toplama alanının yer aldığını aktardı.
Şu ana kadar 44 bin 500 vatandaşın uygulamayı cep telefonlarına indirdiğini bildiren Bozkurt, herhangi bir afet durumunda acil çağrı butonuna basıldığında kişinin konum bilgilerinin de 112 acil sistemine iletildiği bilgisini verdi.
AFAD'ın yürüttüğü eğitim çalışmalarına da değinerek, 2021'in Türkiye Afet Eğitim Yılı olduğunu hatırlatan Bozkurt, şunları kaydetti:
"Türkiye Afet Eğitim Yılı'nda toplumun tüm kesimlerine ulaşmak için birçok iş birliği protokollerini, hem kamu kurumlarımız bazında hem de sivil toplum kuruluşları bazında hayata geçirdik. 13 bakanlığımızla, birçok sendikamızla, konfederasyonlarımızla, spor federasyonlarımızla bir araya geldik. Afet eğitimi iş birliği protokollerini imzaladık. 81 il AFAD müdürlüğümüzle çok yoğun çalışmalar içerisinde bulunduk. İş yerlerine yönelik işyeri afet farkındalık eğitimlerini, ailelerimize yönelik aile ve acil durum planları nelerdir? Toplanma alanları nelerdir? Afet anında ne yapmamız gerekir? Bunun eğitim videoları, kamu spotları. Afet sonrasında nerede toplanacağız, neler yapacağız? Afet anında iletişim kesilmesin, ilk 6 saatte nelere dikkat edeceğiz şeklinde birçok afet ve acil durumla ilgili eğitim konularını ihtiva eden çalışmaları hayata geçirdik. Bu kapsamda 55 milyondan fazla vatandaşa ulaştık."
AFAD'ın temel amaçlarından biri olan afet eğitimlerinin bundan sonraki yıllarda da süreceğini vurgulayan Bozkurt, "Bu sizim için çok önemli çünkü afet eğitimleri dediğimiz, afetlere hazır bir Türkiye için olmazsa olmazlardan birisidir. Afet ve eğitim başlıkları bizim en temel en önemli başlıklarından birisidir." diye konuştu.