24 TV'de Seda Selek'in moderatörlüğünde yayınlanan Siyaset 24 programında Ahmet Kekeç, Ceren Kenar ve Mehmet Metiner Yunanistan'daki seçimin sonuçlarını, sonuçların Avrupa'da ve Türkiye'de algılanış biçimini değerlendirdi.
AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Türkiye'deki sol kesimin Yunanistan'daki seçim sonuçlarına sevinmesinin manidar olduğunu belirtti. AK Parti AB'ye tepki gösterdiğinde inanılmaz reaksiyonlar veren sol kesimin, Yunanistan'da AB karşıtı görüşleriyle öne çıkan bir partiyi desteklemesinin hiç anlaşılabilir olmadığını söyledi.
Mehmet Metiner şöyle konuştu:
AK PARTİ SÖYLEYİNCE "EKSEN KAYMASI" DİYORLARDI, ŞİMDİ YUNANİSTAN'DA NE KAYMASI VAR?
AK Parti Avrupa Birliği'ne bir biçimde laf söylediğinde, liberal sol arkadaşlar "eksen kayması" suçlamasında bulunuyorlardı. Acaba Yunanistan'da şimdi ne kayması var? O liberal sol çevreler şimdi Yunanistan'daki Syriza partisinin Avrupa Birliği karşıtı görüşlerini alkışlıyorlar. Oysa biz (AK Parti) Avrupa Birliği'ne "haddinizi bilin" dediğimiz anda "dinci parti, eksen kayması, yüzünü Ortadoğu'ya çevirdi" gibi suçlamalarda bulunuyorlardı.
AVRUPA BİRLİĞİ'NDNEN NİYE UYARI GELDİĞİNİ ANLAYABİLMİŞ DEĞİLİM
Bir diğer husus, ben Avrupa Birliği'nden niye uyarı geldiğini anlayabilmiş değilim. Bunlar demokrasiyi ne sanıyorlar? Sandıktan çıkan irade Avrupa Birliği'nin hoşuna giderse iyi, hoşuna gitmezse kötü mü? Syriza'yı halk isterse tekrar sandıkta gömebilir. Böyle bir seçeneği var. Avrupa Birliği niye uyarıda bulunuyor? O zaman Avrupa Birliği seçimleri kaldırsın.
Avrupa Birliği kendi değerlerine giderek ters düşüyor. "İnsan hakları" diyor, başka türlü davranıyor. 3-5 tane fok balığının geleceği için milyarlarca dolarlık projeler havada uçuşurken, Suriye'de yüzbinlerce insan katledilirken hiç umurlarında değil. Bu ölümler bir hayvanın ölümü kadar değer taşımıyor.
Mısır'daki cani rejim 3 bin insanı aynı gün aynı saatte bütün dünyanın gözü önünde katlediyor, AB'nin hiç gıkı çıkmıyor. Tam tersine Sisi'ye arka çıkıyor. Avrupa giderek kendi değerlerinden uzaklaşıyor. Teorik düzeyde Avrupa'nın değerleri çok iyi ama, kendi içinde Avrupa Birliği'nin bu değerlere sadık kaldığı söylenemez.
AHMET KEKEÇ: SİZİN YUNANİSTAN'DAKİ KARŞILIĞINIZ SYRİZA DEĞİL, ALTIN ŞAFAK PARTİSİ
Yunanistan seçimleri sonucu bir domino etkisi olacağını, Türkiye'de de solun kazanacağını söyleyenleri eleştiren Ahmet Kekeç ise, "senin karşılığın Syriza değil, senin karşılığın ırkçı, faşist, rejimin değerlerini savunan Altın Şafak Partisi" ifadelerini kullandı.
"Türkiye solları buradan kendisine ekmek çıkacağını hiç düşünmesin. Bekledikleri şey Türkiye'de 12 sene önce oldu. Eğer bir şeye benzemek istiyorlarsa, sol değerlere ilişkin bir şeyler üretsinler" diyen Ahmet Kekeç, sözlerini şöyle sürdürdü:
ÇİPRAS DURUP DURURKEN ORTAYA ÇIKMADI
"Çipras nereden çıktı durup dururken" diye bir şey var. Durup dururken çıkmadı. 4-5 yıl içinde, giderek sesini yükselten, moda tabirle "giderli" bir siyasetçi. Türkiye'deki bir takım siyasetçilere benzetiyorlar. Demirtaş gibi. Ama ilgisi yok. Tam tersi, Erdoğan'a daha çok benziyor, benzetmek gerekirse.
YÜZDE 4'LERDEN YÜZDE 36'YA ULAŞTI
Syriza Partisi önceki seçimlerde yüzde 27 oy aldı. Yüzde 4'lerde, yüzde 5'lerde seyreden küçük bir partiyken 2012'de yüzde 27 oy aldı. Bu seçimde de oyunu yüzde 36'ya yükseltti.
Durup dururken çıkan bir hareket değil bu. Biraz da sonuç olarak ortaya çıktı. Biz Yunanistan'ın durumuna bakarken biraz da AB'yi konuşmak zorundayız. AB'nin krizi Yunanistan'a da yansıdı.
YUNANİSTAN HALKI KRİZİN KAYNAĞINI AB OLARAK GÖRÜYOR
Avrupa Birliği niçin sorunlu bir bölge? Çünkü, yaşlı bir nüfus. Güç olma iddiasını yerine getiremedi. Bir anayasası yok. Ortak para konusunda henüz bir birlik sağlanabilmiş değil. Kendi ordusunu oluşturamadı ki, bu en önemli vizyonlarından biriydi. Bunu başaramadı. Amerika ve NATO'nun gölgesinde kaldı. Sonuç olarak önümüzde böyle bir Avrupa gerçekliği duruyor.
Yunanistan halkı, ülkelerindeki krizin Avrupa Birliği'nden kaynaklandığına inanıyor. Çipras'ın IMF'ye ve Avrupa Birliği'ne itiraz eden söylemlerinin karşılık bulması çok doğal.
Niçin gelir gelmez bir takım uyarılarla karşılaştı? Çünkü yapılan bütün anlaşmaları yırtıp atmaktan bahsediyor, kemer sıkma politikalarının gevşetilmesinden bahsediyor. Bu tabi ki doğal olarak halk nezdinde karşılık buldu.
Çünkü ülkenin üçte biri yoksulluk çekiyor. Üç dükkandan biri kapalı durumda. Yunanistan'ın en önemli gelir kalemlerinden biri olan turizm bile dibe vurmuş durumda.
Ancak Çipras seçim vaatlerini gerçekleştirebilir mi bilemiyorum. Bu onun dirayetine kalmış biraz da.
TÜRKİYE'DEKİ SOL ASLINDA SAĞ BİR YAPIDIR
Türkiye'deki sol kesimin "domino etkisi yaratacak, bizdeki solları harekete geçirecek" gibi söylemleri oldu. Ne alakası var? Türkiye'deki solların karşılığı Yunanistan'daki Altın Şafak Partisi. Sen onlara benziyorsun. Senin muadilin kazanmış değil orada. Oradaki solla, senin sol adına savunduğun şey farklı bir defa. Sen tamamen, rejimin değer ve sembolleri üzerinden bir siyaset yürütüyorsun. Ve buna solculuk diyorsun. Alakası yok. Altın Şafak'a daha çok benziyorsun sen. Irkçı, faşist, ulusalcı falan yani...
Türkiye solları buradan kendisine ekmek çıkacağını hiç düşünmesin. Bekledikleri şey Türkiye'de 12 sene önce oldu. Eğer bir şeye benzemek istiyorlarsa, sol değerlere ilişkin bir şeyler üretsinler.
Türkiye'de bizim sol zannetiğimiz yapı sağ bir yapıdır. Statükocudur. Sağ dediğimiz yapı da daha demokrattır, daha reformcudur. Türkiye'nin üç ana kalkınma döneminde sağ partilerin imzası vardır. Demokrat partiden başlayarak.... Daha reformcudurlar.
CEREN KENAR: TÜRKİYE'Yİ AB'DEN KOPARMAKLA SUÇLAYANLAR BUGÜN SYRİZA'YI KUTLUYOR
Türkiye Gazetesi yazarlarından Ceren Kenar ise, Kürt meselesi ile ilgili yazılarıyla bilinen Avukat Gülçin Avşar'ın bir twitini örnek gösterdi, "Türkiye'yi AB'den koparmakla suçlayanlar bugün Syriza'yı kutluyor" ifadelerini kullandı.
Kenar, aslında tüm dünyada sağ ve sol kelimelerinin açıklayamadığı bir tablonun olduğunu, bu kavramları temsil ettiğini söyleyen tarafların birbirine karıştığını söyledi. AK Parti'yi örnek olarak gösteren Ceren Kenar, "Mesela AK Parti'nin tabanının hakikaten bir sol hareketin tabanı olmasını beklersiniz. Daha alt gelir grubundaki insanlardan oluşuyor AK Parti'nin tabanı" ifadelerini kullandı.
Ceren Kenar şöyle konuştu:
Türkiye'de de büyük bir sevinç yarattığını görüyoruz. Bazı çevrelere ümit verildiğini görüyoruz. Fakat ilginç bir şey var. Dün, Kürt meselesi ile ilgili yazılarıyla tanıdığımız Avukat Gülçin Avşar hoş bir twit atmıştı. Türkiye'yi AB'den kopardığı gerekçesiyle AK Parti'yi suçlayanlar bugün Syriza'nın seçim başarısını kutluyor demişti.
Bu çok ilginç aslında. Syrza'nın da temel var olduğu duygu tam da bir AB şüpheciliği. AB'den de zaten tebrikten çok uyarı geldi Çipras'a. Bir tek Hollande daha ılımlıydı.
SAĞ-SOL KELİMELERİNİN AÇIKLAYAMADIĞI BİR TABLO VAR
Dolayısıyla, şu noktaya geliyoruz. Sağ sol kelimelerinin, basit klişelerin açıklayamadığı bir siyasi tablo var. Hem Yunanistan'da, hem Türkiye'de, hem Avrupa'da.
Türkiye'de de hep tartışırız. Bizdeki sol ne kadar sol? Türkiye'deki sağ partiler hep solun temsil ettiğini söylediği değerleri temsil ettiler. Veya solun tabanı üzerine oturdular. Mesela AK Parti'nin tabanının hakikaten bir sol hareketin tabanı olmasını beklersiniz. Daha alt gelir grubundaki insanlardan oluşuyor AK Parti'nin tabanı.
AK Parti hem bir yandan sağ bir parti, muhafazakar bir parti, ekonomik olarak belli yerlerde liberal bir parti ama belli yerlerde sosyal devlet kavramlarını destekleyen bir parti. Dolayısıyla, klişelerin açıklayamayacağı siyasi olaylar bunlar belki de.