Daha önce 2 kez kanser tedavisi gören ve 14 Kasým 2020'de Kovid-19 sebebiyle tedavi gördüðü hastanede hayatýný kaybeden gazeteci yazar Ahmet Kekeç'in vefatýnýn 4. yýlý.
TürkMedya Ailesi, basýnýn cesur kalemlerinden olan Akþam Gazetesi Yazarý merhum Ahmet Kekeç'i vefat yýldönümünde Eyüp Sultan'daki kabri baþýnda andý.
Ahmet Kekeç'i kabri baþýnda anan TürkMedya Ýcra Kurulu Baþkaný Murat Çiçek, davasý ile ilgili sert bir dili olan Kekeç'in koca bir yüreðe de sahip olduðunu þu sözlerle ifade etti:
"Biz TürkMedya çatýsý altýnda tanýþtýk ama geçmiþ dönemde eleþtirel yazýlarýyla, edebiyatçý kimliðiyle bildiðimiz bir aðabeyimizdi. Zaman zaman gidip çayýný içtiðimiz, faydalandýðýmýz hem meslek büyüðümüz, hem aðabeyimizdi. Masasýnýn arkasýndan zar zor görülürdü kitaplarýndan. Ýnanýlmaz derecede okur ve okuduklarýný da köþesine aksettirmeye çalýþýrdý.
Ahmet aðabeyin inanýlmaz derecede sert bir dili vardý. Bu dil inandýðý dava neticesinde oluþmuþ bir dildi. Koca bir yüreði ve bu ülkede ötekileþtirilmenin karýþýþýnda olan bir bakýþ açýsý vardý.
Ýkincisi yerli ve milli olmanýn bu ülkenin asli deðeri asli unsurlarý olduðunu hem köþe yazýlarýnda hem programlarýnda söyleyen ve sohbet ortamlarýnda da bunu dile getirmekten imtina etmeyen bir kiþiliði vardý."
Akþam Gazetesi Genel Yayýn Yönetmeni Mustafa Kartoðlu, anma töreninde verdiði röportajda Kekeç'in Türk milletinin bir ortalamasý olduðunu, onda herkesin kendinden bir parça bulabileceðini söyledi.
Hem televizyonlardaki daha siyasal daha sivri dilinde hem de edebiyatçý kimliðiyle yazdýðý hikayelerde, romanlarda insanlar kendilerini buldu.
Dava dediðimiz þey aslýnda yaþadýðýmýz topraklarda var olma arzumuzu dile getirme biçimimiz. Biz burada yaþamak ve var olmak istiyoruz. Nasýl? Hangi þartlarda? Ya Ýsrail gibi var olmak var. Bir de yaþatarak var olmak var. Biz medeniyetimiz boyunca yaþatarak var olmayý baþarabilmiþ bir medeniyetin mensuplarýyýz. Ahmet Kekeç'in de bizim de davamýz bu.
Ýyi bir edebiyatçý, iyi bir hikayeci olmak baþka bir þey ona gönül adamak baþka bir þey. Bence Ahmet Kekeç aðabey bunu saðlayabildi. Rahmetle yad ediyoruz.
Malatya'da 3 Ocak 1961'de dünyaya gelen ve doðduðu þehirde eðitim hayatýna baþlayan Ahmet Kekeç, sýrasýyla Atatürk Ýlkokulu ve Atatürk Ortaokulu'nda okuduktan sonra 1978'de Atatürk Lisesi'nden mezun oldu.
Lise eðitiminin ardýndan ailesinin de yönlendirmesiyle üniversite hayatýna Ankara Gazi Eðitim Enstitüsünde baþlayan Kekeç'in, henüz 17 yaþýndayken "Gýrgýr" isimli dergide mizah öyküleri yayýmlanmaya baþlandý.
Kekeç'in kaleme aldýðý hikaye, eleþtiri ve denemeler 1980'den itibaren Aylýk, Mavera, Yöneliþler, Kayýtlar, Kýrkayak (Kýrklar), Kitap, Giriþim ve Ýmza dergilerinde yayýmlandý.
Ayný dönemde gazetecilik mesleðine de adým atan Kekeç, "Milli Gazete", "Zaman", "Vahdet", "Yeni Þafak" ve "Akit" gazetelerinde editör ve köþe yazarlýðý gibi görevler üstlendi.
Gençlik dergisince 1997'de "yýlýn yazarý" seçilen Kekeç, ayný yýl Türkiye Yazarlar Birliði "Basýn-Fýkra Ödülü'nü kazandý. 1999'da ise "Yaðmurdan Sonra" isimli romanýyla Tuzla Belediyesi Roman Yarýþmasý'nda birinci oldu.
Kanal 7'de bir yýl kadar yorumculuk da yapan Ahmet Kekeç, bir dönem Cine5'te "Memleket Meselesi" ve "Derin Mevzu" adlý tartýþma-sohbet programýný sundu. Kekeç, daha sonra 24 TV'de "Nerede Kalmýþtýk" ve "Tarihçe", Ülke TV'de de "En Sýra Dýþý" adlý üç televizyon programýnda yorumcu olarak yer aldý.
Ömrünün son yýllarýnda çalýþmalarýný roman üzerine yoðunlaþtýran Kekeç, 2016'dan itibaren köþe yazarlýðýný yaptýðý Star gazetesinde yüzlerce yazý kaleme aldý.
Daha önce 2 kez kanser tedavisi gören Kekeç, 14 Kasým 2020'de Kovid-19 sebebiyle tedavi gördüðü hastanede hayatýný kaybetti; cenazesi Eyüp Sultan Camisi'nde kýlýnan namazýn ardýndan Eyüp Sultan Mezarlýðý'na defnedildi.