Baþkan Erdoðan: Ýki hafta içinde sonuç çýkmazsa planýmýzý devreye sokacaðýz
ABONE OL
Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, Beþtepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Yükseköðretim Akademik Yýl Açýlýþ Töreni'nde bir konuþma yaptý.
 
Konuþmasýna 2019-2020 akademik yýlýnýn hayýrlara vesile olmasýný dileyerek baþlayan Erdoðan, yeni akademik yýlda hocalara ve öðrencilere baþarý temennisinde bulundu. 
 
Bireysel ve kurumsal baþarý ödüllerine layýk görülen bilim insanlarý ve üniversiteleri de tebrik eden Cumhurbaþkaný Erdoðan, en büyük adaletsizliðin eðitim öðretim hayatýndaki adaletsizlik olduðunu belirterek, bu adaletsizliðin telafisinin çok zor olduðunu kaydetti.
 
Erdoðan, bunun için göreve geldikleri günden beri öncelikle eðitim öðretim konusunda mümkün olan en iyi imkanlarý saðlamanýn gayreti içinde olduklarýný vurguladý.
 
Niyazi Mýsri'nin "Derman arardým derdime, derdim bana derman imiþ, burhan aradým aslýma aslým bana burhan imiþ." mýsralarýný paylaþan Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:
 
"Biz de dertlerimize dermaný kendi içimizde aradýk. Öncelikle 12 yýllýk zorunlu eðitimi 4+4+4 sistemine dönüþtürerek çocuklarýmýzýn ve ailelerimizin tercih seçeneklerini geniþlettik. Buna ilave olarak okul öncesi eðitimi hýzla yaygýnlaþtýrýyoruz. Üniversiteye giriþteki katsayý adaletsizliklerini ortadan kaldýrarak her öðrencimizin yarýþa ayný þartlarda baþlamasýný saðladýk. Milletimizin talebi doðrultusunda Kur'an-ý Kerim ve siyer-i nebi derslerinin tüm ortaokullarda seçmeli olarak alýnabilmesini temin ettik. Yükseköðrenim dahil eðitim öðretim bütçesini 10 milyar lira civarýnda aldýk ve bu rakamý içerisinde bulunduðumuz yýl itibarýyla 161 milyar liranýn üzerine çýkardýk. 16 kat.
 
Derslik sayýmýzý 309 bin ilaveyle 577 bine yaklaþtýrdýk. Öðretmen sayýmýzý 632 bin ilaveyle 937 binin üzerine yükselttik. Tüm okullarýmýzdaki toplam sayýsý 3 bini bile bulmayan spor salonu sayýsýný 10 bin 500'e yaklaþtýrdýk. Yine tüm okullarýmýzdaki laboratuvar sayýsý 22 binin altýndayken bugün bu sayý 54 bini buldu. Hiçbir ayrým gözetmeksizin tüm öðrencilerimizin ders kitaplarýný ücretsiz veriyoruz. Bir dönem evlatlarý kýyafetlerinden dolayý okula alýnmayan, üniversitelerinin kapýlarýnda ikna odalarý kurulan Türkiye'den bugünkü demokratik, özgür ve bilim odaklý eðitim öðretim yapýsýna geldik."
 
"HAYATIN KENDÝSÝ GÝBÝ DÝNAMÝK BÝR SÜREÇ"
 
Ülkenin yönetim sistemini deðiþtirirken en çok hassasiyet gösterdikleri alanlardan birinin de eðitim ve öðretim olduðuna deðinen Erdoðan, Cumhurbaþkanlýðý bünyesinde kurulan Eðitim ve Öðretim Politikalarý Kurulunun bu anlayýþýn bir ifadesi olduðunu bildirdi.
 
Elbette bütün sorunlarýn, sýkýntýlarýn bitmediðini, hayatýn kendisi gibi eðitim öðretim alanýnýn da dinamik bir süreç olduðuna iþaret eden Erdoðan, konuþmasýna þöyle devam etti:
 
"Dünyadaki geliþmelere, ülkemizin ihtiyaçlarýna, milletimizin taleplerine göre okul öncesinden üniversiteye kadar eðitim öðretimin tüm aþamalarýnda tedrici bir deðiþim þart. Önemli olan bu deðiþimi konunun tüm taraflarýnýn katýlýmý, katkýsý ve kararýyla gerçekleþtirebilmektir. Ama ülkemizin eðitim öðretim alanýnda katettiði mesafeyi görmeden ve kabul etmeden diðer konulara doðru þekilde odaklanamayýz. Bunun için eðitim, öðretim meselesi önümüzdeki dönemde de önceliklerimiz arasýnda ilk sýrada yer almaya devam edecektir. Akademisyenlerimizden, öðretmenlerimizden resmi ve özel eðitim öðretim kurumlarý yöneticilerimizden baþlayarak velilerimiz ve öðrencilerimiz dahil bu konuda söyleyecek sözü olan herkese gönlümüz ve kulaðýmýz açýktýr. Nerede olursa olsun ilmi aramayý emreden bir medeniyetin mensuplarý olarak ancak bu þekilde hedeflerimize ulaþabileceðimize inanýyorum." 
 
Türkiye'nin yüksek öðrenim alanýnda da özellikle son 17 yýlda çok büyük bir baþarýya imza attýðýný anlatan Cumhurbaþkaný Erdoðan, " Üniversite sayýsýnýn 76'dan 207'ye, öðretim elemaný sayýsýnýn 70 binden 168 bine, öðrenci sayýsýnýn 1,6 milyondan 8 milyona yükselmiþ olmasý bu baþarýnýn en bariz ifadesidir." dedi.
 
Almanya'da yükseköðrenim çaðýndaki öðrenci sayýsýnýn 3 milyon olduðunu hatýrlatan Erdoðan, "Bizde 8 milyon. Almanya'nýn nüfusu bizim nüfusumuzla hemen hemen ayný. Sayýn Þansölye bunu öðrenince 'Ben bunu bilmiyordum' dedi. Nitelik noktasýnda aþmamýz gereken þüphesiz ki bir mesafe var ama dikkat edin öðretim üyelerimizin de sayýsýný da sürekli artýrýyoruz. Þimdi bizim arzumuz öðrencimizin niteliðini artýrýrken þüphesiz ki hocalarýmýzýn da niteliðinin artmasý ve evlatlarýna, öðrencilerine de o denli sahip çýkmasý gerekir ki biz hem hocalarýmýzla hem de öðrencilerimizle ayrýca iftihar edelim. Bu adýmý atabilir miyiz atarýz. Bu millet bunu da baþarýr." diye konuþtu.
 
"Ýlk öðretimden itibaren tüm eðitim öðretim sisteminin adeta bir huni biçiminde yükseköðrenime doðru aktýðý bir iklimde Türkiye'nin bilim kalitesini düþünebilmesi mümkün deðil." diyen Erdoðan, öncelikle bu çarpýk sistemi deðiþtirerek, neredeyse isteyen her lise mezunu gencin yükseköðrenime devam edebileceði bir alt yapý kurduklarýný kaydetti. 
 
Kendi lise çaðýnda, üniversiteye girmedeki oranýn onda bir olduðunu þimdi neredeyse tamamýnýn üniversiteye girebildiðini vurgulayan Cumhurbaþkaný Erdoðan, þu deðerlendirmelerde bulundu:
 
"Þimdi birileri þunu diyor, 'Girecek de ne olacak?' Çok þey olacak. Allah'ýn izniyle bu 8 milyon üniversiteli diyorum ya, iþte bu 8 milyon üniversiteli iþi tam manasýyla kavradýðý zaman... 'Efendim iþte iþsizlik var', olabilir, her üniversiteyi bitirdiði zaman iþ sahibi olacak diye de bir þey yok. Bunu dünyanýn hiçbir yerinde bulamazsýnýz. Ama bir de kendisi bunu ne yapacak, üretecek. Bir de bu var. Bu imkanlarda ülke geliþtikçe zaten zeminini hazýrlamýþ olacak. Her türlü yatýrýmda, istihdamda, ne olacak, yatýrým istihdamla iç içe bunu da birbiriyle teþvik edecek."
 
Yaklaþýk 13 yýl önce Türkiye'deki her þehre üniversite kurma kararý aldýklarýnda bazý kiþilerin kendilerini kýyasýya eleþtirdiðini anýmsatan Erdoðan, bu kiþilerin Ardahan, Bilecik, Rize, Burdur, Hakkari ve Karabük'te üniversite olamayacaðýný söylediklerini belirtti. 
 
Fakir fukara ve garip gurebanýn Hakkari'den çocuðunu Ýstanbul'a, Ankara'ya göndermesinin ve böyle bir imkaný yakalamasýnýn mümkün olup olmadýðýný soran Erdoðan, "Biz ne yaptýk, evladýný Ýstanbul'a göndermeyi deðil, üniversiteyi Hakkari'ye getirmek suretiyle müesseseleri, fiziki imkanlarý yavrularýmýzýn ayaðýna getirmiþ olduk. Böylece ilim tedris etme noktasýnda imkanlar ailelerimizin ayaðýna gelmiþ oldu." dedi. 
 
Bunun ayný zamanda maliyeti de yoðunluðu itibarýyla düþürdüðünü vurgulayan Erdoðan, "Bundan dolayýdýr ki bakýyorsunuz þimdi Güneydoðu'da birçok ilimizde baþarý oraný yükseldi. Ýlk sýralara giren öðrencilerimiz olmaya baþladý mý, oldu. Þimdi Þýrnak'tan ilk derecede bakýyorsunuz öðrenci çýkabiliyor. Demek ki imkanlar hazýrlanýrsa Þýrnak'tan da, Iðdýr'dan da Muþ'tan da Hakkari'den de çýkar. Ankara'sý, Ýstanbul'u, Ýzmir'i ile yarýþ edebilen öðrencilerimizi, buralardan da çýkardýðýmýzý görmek bize ayrýca bir mutluluk veriyor. Bu evlatlarýmýzýn, bu noktadaki kabiliyetinin, özellikle gayretleri ile nereye ulaþabileceðinin en güzel ifadesidir." deðerlendirmesinde bulundu. 
 
"BAZI ÜNÝVERSÝTELERÝMÝZ HALA BEKLEDÝÐÝMÝZ YERE ULAÞAMAMIÞ"
 
Cumhurbaþkaný Erdoðan, tüm rektörlere ve özellikle yeni kurulan üniversitelerin rektörlerine üstlendikleri görevin aðýrlýðýný hatýrlatarak, þöyle devam etti:
 
"Her yerde olduðu gibi üniversitede de iyi bir yönetici, 4 yýlda kurumunu çeyrek asýr ileriye taþýyabilir. Bu þekilde gerçekte takdire þayan sýçramalar gerçekleþtiren üniversitelerimiz olduðunu da biliyorum. Ancak bazý üniversitelerimiz hala kendilerinden beklediðimiz yere ulaþamamýþ durumda. Rektörlerimizden özellikle üniversitelerle þehri bütünleþtirme konusunda çok daha fazla gayret göstermelerini bekliyorum. Önümüzdeki dönemde rektör atamalarýmýzýn kriterlerini çok daha yükseðe çýkartacaðýmýzý ve adaylarý akademik ve idari bakýmdan çok sýký bir inceleme sürecinden geçireceðimizi de belirtmek istiyorum." 
 
Erdoðan, üniversiteleri yaygýnlaþtýrýlýrken öðrencilerin barýnma ve geçinme sorunlarýný da unutmadýklarýna iþaret ederek, yurtlarýn yatak kapasitesini 677 bine çýkarttýklarýný ve bunu önümüzdeki yýllarda 865 bine kadar yükselteceklerini söyledi. 
 
Öðrencilerin, evlerde yüksek kiralarla oturmasýnýn da bir maliyet analizi gerektirdiðine deðinen Erdoðan, bundan dolayý da bu maliyetleri düþürmenin gayreti içerisinde olacaklarýný dile getirdi. 
 
"Yurtlardaki eðitim-öðretim noktasýnda kalitenin daha yüksek olduðuna inanýyorum." diyen Erdoðan, kendisinin de öðrenciyken yurt hayatýný yaþadýðýný hatýrlattý. 
 
Kendisinin üniversite çaðýnda deðil, Ýmam Hatip'te öðrenci iken yurda girdiðini anlatan Erdoðan, "Oranýn bize kazandýrdýklarýný her yönüyle çok iyi biliyorum. Üniversitelerimizde de bunun çok çok isabetli olduðuna inanýyorum. Nitekim az önce verdiðim rakamlarda bunun en açýk ifadesi." dedi.
 
"HARÇ VERÝLDÝÐÝ ZAMAN KIYAMET KOPARANLAR ÞÝMDÝ NEREDE"
 
Öðrencilere verilen kredi ve burs desteklerine iliþkin de bilgi veren Erdoðan, þöyle konuþtu: 
 
"Kredi veya burs olarak olarak lisans öðrencilerimize aylýk biliyorsunuz 500 lira ödüyoruz. Þimdi yeni bir zam daha gelecek. Yüksek lisans öðrencilerimize bin lira, doktora öðrencilerimize bin 500 lira veriyoruz. Bu imkandan faydalanan öðrenci sayýsý 1 milyon 613 bindir. Harç filan var mý? Kaldýrdýk mý, kaldýrdýk. Harç verildiði zaman kýyamet koparanlar acaba þimdi nerede? Þimdi ortada yoklar. Ama biz devlet olarak milletimize karþý olan o görevi de yerine getirdik. Üstelik Türkiye attýðýmýz tüm bu tarihi adýmlara raðmen, nüfusa göre, üniversite sayýsý bakýmýndan hala oldukça mütevazi bir yerde bulunuyor. 
 
Uluslararasý öðrenci sayýmýzýn her geçen yýl artýyor olmasý Türkiye'nin bu alanda da küresel bir marka olma yolunda ilerlediðine iþaret ediyor. Uluslararasý öðrenci sayýmýz 15 bindi, þimdi 170 bine ulaþtý. Aramýzda öðrencileri görüyorum uluslararasý. Bu da tabii Türkiye'nin bu noktada dünyaya nasýl açýldýðýnýn en güzel ispatý. Türkiye burslarý yanýnda, kendi imkanlarýyla çeþitli üniversitelerimize gelen öðrenci sayýsýndaki bu büyük yükseliþ, ülkemizin yüksek öðrenimdeki cazibesinin artýðýný da gösteriyor. Beklentimiz, ülkemizin nitelikli yabancý öðretim elemanlarý için de cazip hale gelmesi, bir baþka ifade ile beyin göçünün çekim merkezlerinden biri durumuna dönüþmesidir."
 
"VERÝMLÝLÝK ESASINA DAYALI BÝR EYLEM PLANINI DA HAZIRLAMALIYIZ"
 
Recep Tayyip Erdoðan, Yükseköðretim Kurulunca her yýl yeniden belirlenen Türkiye'nin bilim hayatýnýn 100 öncelikli alanýna yönelik doktoralý insan kaynaðý yetiþtirilmesi projesinde 4 bin öðrenciye ulaþýldýðý bilgisini paylaþarak, yeni kalkýnma planýnda bu projeyi daha da geliþtirme ve geniþletme kararý aldýklarýna dikkati çekti.
 
Yükseköðrenim alanýný, yenilikçi bir anlayýþla sürekli daha da ileriye götürmek için hep birlikte çalýþmaya devam edeceklerinin altýný çizen Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:
 
"Bilimsel araþtýrma projelerimizin ülkemizin ihtiyaçlarý ve hedefleri ile uyumlu þekilde yürütülmesini Yükseköðrenim Kurulumuz nezdinde koordine etmeliyiz. Üniversitelerimizin araþtýrma altyapýlarýna mükerrer yatýrýmlar yaparak, kaynak israfýna gitmelerinin önüne geçmek için de hemen bir envanter çýkarmalý, verimlilik esasýna dayalý bir eylem planýný da hazýrlamalýyýz. Vakýf üniversitelerimizin üzerlerine giderek, daha çok yapýþan ticari kurum algýsýnýn önüne geçmek için bilimsel araþtýrmalara daha çok yönelmelerini özellikle saðlamalýyýz. Bilhassa kalite odaklý geliþme için."
 
Bu üniversitelerin adlarýnýn "vakýf" olduðunu ancak vakýf olmaktan çýkýp, tamamen ticari çalýþtýklarýný belirten Erdoðan, "Vakýf dediðimiz zaman farklý þeyler anlýyoruz. Öðrencisinin cebinden ne çýkacak o deðil, tam aksine vakýfta, ecdat nasýl tanýmlýyor; 'Cebi hümayunundan ödemek suretiyle' diyor. Þimdi de bizim vakýf üniversitelerinin patronlarý, kendi cebi hümayunlarýndan deðil, orayý doldurmak için gayret ediyorlar. Buna bakmamýz lazým." ifadelerini kullandý. 
 
Tepeden týrnaða tüm kurumlarýn misyonlarýný ve iþleyiþlerini yeniden gözden geçirmeleri gerektiðini anlatan Recep Tayyip Erdoðan, "Bu kapsamda þu ana kadar 160 üniversitemiz, Yükseköðretim Kalite Kurulu tarafýndan deðerlendirmeye tabi tutulmuþtur. Gerçekten önemli bir iþleve sahip olduðuna inandýðým Yükseköðretim Kalite Kurulumuzun yapýsýný güçlendirmeli ve özellikle baðýmsýzlýðýný tahkim etmeliyiz." dedi.
 
Erdoðan, yükseköðrenimde baþarýnýn yolunun üniversite olmanýn genel niteliklerini muhafaza ederek belirli alanlarda ihtisaslaþmadan, uzmanlaþmadan ve markalaþmadan geçtiðini vurguladý. 
 
Her üniversitenin her alanda ve ayný standartta eðitim öðretim veremeyeceði dikkate alýndýðýnda bu durumun kaçýnýlmaz olduðuna iþaret eden Erdoðan, "Üniversitelerimizi ihtisaslaþma yolunda ne kadar cesaretlendirirsek buralara tahsis ettiðimiz kaynaklarýn o derece verimli ve etkin deðerlendirileceðini düþünüyorum. Araþtýrma üniversiteleri ve bölgesel kalkýnma odaklý üniversiteler gibi giriþimleri bu doðrultuda atýlmýþ önemli adýmlar olarak görüyorum." diye konuþtu.
 
Erdoðan, halen 10 ihtisas üniversitesi, 11 araþtýrma üniversitesi ve 5 de aday araþtýrma üniversitesi ile yürütülen çalýþmalarýn bir an önce hedefine ulaþmasý temennisinde bulundu.
 
"BÝRÝKÝM VE BECERÝ SAHÝBÝ YAPACAK YÖNTEMLER GELÝÞTÝRMELÝYÝZ"
 
Türkiye'de eðitim öðretim imkanlarýnýn geniþlemesi, özellikle üniversite mezunlarýnýn sayýsýnýn artmasýnýn yeni bir durumu da beraberinde getirdiðine dikkati çeken Erdoðan, þöyle devam etti:
 
"Yetiþmiþ insan gücümüzün sýnýrlý sayýda olduðu dönemlerde diploma ile ehliyet aþaðý yukarý eþ anlamlýydý. Ama tüm evlatlarýmýzýn artýk bu imkana sahip olduðu günümüzde diploma tek baþýna bir anlam ifade etmiyor. Geçmiþin 'ne iþ olsa yaparým' istihzasý ile bugünkü 'diplomalý ama iþe yaramaz' dokundurmasý ayný anlayýþýn ürünüdür. 
 
Bilim elbette uzun soluklu ve sabýrlý bir çalýþma gerektirir ama üniversiteye giden her öðrencimiz bilim adamý olamayacaðýna göre bunlarýn reel dünyada daha etkin karþýlýk bulmasýný saðlamanýn yollarýný aramak durumundayýz. Bu bakýmdan gençlerimizi sadece diploma deðil ayný zamanda birikim ve beceri sahibi yapacak yöntemler geliþtirmeliyiz." 
 
"OSB'LERDE AÇILAN MESLEK YÜKSEKOKULLARI ÖNEMLÝ BÝR ADIM"
 
Cumhurbaþkaný Erdoðan, Türkiye'nin üretken, rekabetçi ve istikrarlý bir istihdam piyasasýna kavuþmasýný en az bu alandaki sayýsal baþarýlar kadar önemli gördüðünün altýný çizdi. 
 
Bu çerçevede mesleki eðitimin yeniden ele alýnmasý ve gençler için cazip hale getirilmesinin þart olduðunu belirten Erdoðan, "Organize Sanayi Bölgelerinde açýlan meslek yüksekokullarý bu çerçevede önemli birer adýmdýr. Meslek liseleri ve diðer meslek yüksekokullarý için de benzer yöntemler geliþtirilmelidir. Ayný þekilde mühendislik ve fen bilimleri öðrencilerinin de eðitim öðretim hayatlarýný sektörle yakýn iliþki içinde sürdürebilecekleri yollar bulunmalýdýr." dedi. 
 
Erdoðan, özellikle gençlerin yoðun ilgi gösterdiði, kariyer uzmanlýðý olarak ifade edilen alanlardaki yeterlilik sýnavlarýnda çýtanýn giderek yükseldiðine dikkati çekerek, sözlerini þöyle sürdürdü:
 
"Hem kamuda hem özel sektörde açýlan pozisyonlar için yapýlan tanýmlarda diploma sadece bir faktör haline gelmiþtir. Bu tür iþleri ancak yabancý dilden birikime ve beceriye kadar pek çok ilave þartýn karþýlanmasýyla ulaþýlabilmektedir. Üniversitelerimizdeki ihtisaslaþma bu ihtiyacýn bir kýsmýný karþýlayabilir ancak asýl yapmamýz gereken eðitim öðretim sistemimizi belki de okul öncesinden baþlayarak bir bütün olarak bu yönde deðiþtirmek olmalýdýr. 
 
Biz çocuklarýmýzýn, gençlerimizin, milletimizin her bir ferdinin zekasýna, kabiliyetine, çalýþkanlýðýna, üretkenliðine, azmine güveniyoruz. Yapmamýz gereken bu büyük potansiyeli eðitim öðretim yoluyla hem bireylerimizin hem milletimizin hem devletimizin hayrýna neticelere vesile olacak þekilde eðitmek, yönlendirmektir. Ýnþallah hep birlikte bu meseleleri çok daha fazla konuþacak, tartýþacak ve hedeflerimize uygun þekilde baþarýya ulaþtýracaðýz." 
 
"SURÝYE'DEKÝ KRÝZÝN ÇÖZÜMÜ KONUSUNDA ÇOK ÖNEMLÝ KARARLAR ALDIK"
 
Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, eðitim, saðlýk, adalet, ulaþtýrma, enerji gibi temel hizmet alanlarýnda Cumhuriyet tarihinin en büyük yatýrýmlarýný, atýlýmlarýný gerçekleþtirirken Türkiye'nin bekasýný ilgilendiren kritik konularda önemli mesafeler kat ettiklerini anlattý.
 
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin ile Ýran Cumhurbaþkaný Hasan Ruhani ile Astana platformunun 5. zirvesini Ankara'da gerçekleþtirdiklerini anýmsatan Erdoðan, "Ankara Zirvesi'nde yaptýðýmýz ikili ve üçlü görüþmelerde Suriye'deki insani ve siyasi krizin çözümü konusunda çok önemli kararlar aldýk. Zirvenin en önemli kazanýmlarýndan biri siyasi sürece yeni bir dinamizm kazandýracak olan Anayasa Komitesi üyelerinin onaylanmasýdýr. Böylece komitenin oluþumundaki tüm pürüzler giderilmiþtir. Bir diðer husus ise büyük bir göç dalgasý potansiyelini de içinde barýndýran Ýdlib'deki sýkýntýlý durumun en azýndan bir parça rahatlamasýný saðlayacak görüþ birliðine varýlmýþ olmasýdýr." deðerlendirmesinde bulundu. 
 
"KENDÝ PLANLARIMIZI DEVREYE SOKACAÐIZ"
 
"Suriye topraklarýnýn dörtte birinden fazlasýný iþgal eden Fýrat'ýn doðusundaki bölücü terör örgütüyle ilgili endiþelerimizin muhataplarýmýz tarafýndan da önemli ölçüde paylaþýldýðýný gördük." diyen Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Bu durum Amerika ile yürüttüðümüz güvenli bölge çalýþmalarýnýn bir an önce sonuçlanmasýný özellikle güçlendirdi. Zirve sýrasýnda ve sonrasýnda yaptýðýmýz açýklamalarda ifade ettiðimiz gibi iki hafta içinde buradan bir sonuç çýkmazsa kendi hareket planlarýmýzý devreye sokacaðýz. Avrupa ülkelerinden hem Ýdlib hem Fýrat'ýn doðusu konusunda çok daha güçlü bir destek bekliyoruz. Artýk laf bizi doyurmuyor. Laf ola beri gele yok, icraat bekliyoruz." ifadesini kullandý.
 
"2 ÝLE 3 MÝLYON ARASINDA SIÐINMACIYI ÝSKAN EDEBÝLÝRÝZ"
 
Erdoðan, 3 milyon 600 bin mülteciyi Türkiye'de aðýrladýklarýný belirterek, "Dünyada bunun benzeri yok. Öyleyse Batý da bunun benzerini yapmasý lazým. Þayet Ýdlib'de sükuneti hýzla saðlamazsak bu bölgede yaþayan 4 milyon insanýn yükünü kaldýramayacaðýmýzý açýkça söylüyoruz. Fýrat'ýn doðusunu güvenli hale getirmek suretiyle buraya güvenli bölgenin derinliðine baðlý olarak 2 ile 3 milyon arasýnda halen ülkemizde ve Avrupa'da yaþayan Suriyeli sýðýnmacýyý iskan edebiliriz." diye konuþtu.
 
Her iki hususun Türkiye kadar Avrupa'yý da yakýndan ilgilendirdiðine iþaret eden Erdoðan, þu deðerlendirmelerde bulundu:
 
"Türkiye'nin mücadelesine verilen desteðin samimiyeti ve boyutu bu sorunlarýn çözümüne veya derinleþmesine yol açacaktýr. Biz kendi sýnýr güvenliðimizi garantiye alma yanýnda özellikle Suriye'nin toprak bütünlüðü ve siyasi birliði temelinde bir çözüm için samimi çaba göstermekten asla vazgeçmedik. Buna karþýlýk bölgede etkinlik gösteren her ülkenin ayný tavýr içinde olmadýðý da bir gerçektir. Ülkemizin yaklaþýmý böylesine insani ve çözüm odaklýyken hala önümüze külfet paylaþýmýndan terör örgütlerine dirsek temaslarýna kadar her konuda engeller çýkartýlmasýný kabul edemeyiz. Önümüzdeki aylarda yaþanacak geliþmeler, Suriye krizinin suhuletle mi çözüleceði, yoksa derinleþeceði mi hususunda belirleyici olacaktýr." 
 
2019-2020 akademik yýlýnýn hocalara ve öðrencilere hayýrlý olmasý temennisinde bulunan Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Türkiye olarak hem kendi güvenliðimiz hem de Suriyeli kardeþlerimizin geleceði için ilkeli ve aktif tutumumuzu sonuna kadar devam ettirmekte kararlýyýz. Yürüttüðümüz bu tarihi mücadelede kamuoyumuzun tüm kesimleri gibi akademi dünyamýzdan da destek bekliyoruz." þeklinde konuþtu. 
 
YÖK ÜSTÜN BAÞARI ÖDÜLLERÝ
 
Cumhurbaþkaný Erdoðan, konuþmasýnýn ardýndan, bireysel ve kurumsal olmak üzere iki kategorideki YÖK Üstün Baþarý Ödülleri'ni sahiplerine verdi
 
YÖK tarafýndan ilk kez 2017-2018 eðitim öðretim yýlýnda hayata geçirilen ve bu yýl üçüncüsü verilen ödüller, üniversitelerdeki bilimsel araþtýrma ile gerçekleþtirilen çalýþmalarý, projeleri, tezleri ve topluma hizmet faaliyetlerini teþvik etmeyi amaçlýyor.
 
YÖK tarafýndan, bu yýl "Bireysel Ödüller" kapsamýnda "Yýlýn Doktora Tez Ödülleri" doktora öðrencisi ve danýþmanlarýna verildi. Buna göre, Sosyal ve Beþeri Bilimler Kategorisinde, "Otizmli Çocuklarýn Sosyal Ýletiþim Becerilerinin Geliþtirilmesi" alanýnda yaptýklarý doktora teziyle Dr. Erkan Kurnaz ve tez danýþmaný Doç. Dr. Onur Kurt, ödül almaya hak kazandý.
 
"Ýçme Suyu Arýtýmýnda Nano Gözenekli Membran Filtre Üretimi" alanýnda yaptýklarý doktora teziyle Dr. Reyhan Þengür Taþdemir ve tez danýþmanlarý Prof. Dr. Ýsmail Koyuncu ve Prof. Dr. Volodymyr V. Tarabara Fen ve Mühendislik Bilimleri Kategorisinde ödül alýrken, "Prostat Kanserinde Yeni Hücresel Bir Mekanizmanýn Aydýnlatýlmasý" alanýnda yaptýklarý doktora teziyle Dr. Öðr. Üyesi Yalçýn Erzurumlu ve tez danýþmaný Prof. Dr. Petek Ballar Kýrmýzýbayrak Saðlýk Bilimleri Kategorisi'nde ödülün sahibi oldu.
 
"Kurumsal Ödül" kapsamýnda da, "Kanser Tedavisinde Lazerli Fotodinamik Terapi Yöntemi ve Toplumun Bilinçlendirilmesi" baþlýklý baþvurusu ile Sakarya Uygulamalý Bilimler Üniversitesi'ne Topluma Hizmet Ödülü, "TRB1 Bölgesinin Ýklim Deðiþikliðine Adaptasyonunda Yerel Kalkýnma Dinamizmi" baþlýklý baþvurusu ile Fýrat Üniversitesi'ne "Yerel Kalkýnmaya Katký Ödülü", "ODTÜ - TUSAÞ Çok Hafif Uçak (Very-Light Aircraft) Tasarým ve Geliþtirme" baþlýklý baþvurusu ile Orta Doðu Teknik Üniversitesi'ne "Üniversite-Sektör Ýþ Birliði Ödülü" ve "Piri Reis Üniversitesi ile Katar Silahlý Kuvvetleri Arasýnda 'Katar Deniz Harp Okulunun Ýhdasý' (Akademik Birimi Oluþturma) Ýþ birliði" baþlýklý projesi ile Piri Reis Üniversitesi'ne "Uluslararasý Ýþ Birliði Ödülü" verildi.
 
YÖK Baþkaný Saraç, Cumhurbaþkaný Erdoðan'a "Klasik Edebiyat Bilgisi" isimli kitabýný hediye etti.