Antalya’da bir reklam şirketi olan T.P, yanında çalıştırdığı 14 yaşındaki çocuğa cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla gözaltına alındı. Polis ve savcılık sorgusunun ardından hakim karşısına çıkarılan sanık tutuklandı. Antalya 2.Ağır Ceza Mahkemesi, yargılama sonunda T.P’nin hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanarak küçük yaştaki A.Ö’ye cinsel istismarda bulunmak suçundan 12.5 hapis cezası verdi. Mağdurenin ruhsal durumuna ilişkin Korkuteli Devlet Hastanesi ile Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden alınan raporlarda ‘Travma sonrası stres bozukluğu zemininde gelişen majör depresyon’ tanısı da mahkemenin kararında etkili oldu.
Bu karar tartışma yaratacak
Sanık T.P. yargılama aşamasında “Akrabalarımdan H.P bana ‘bu kız telefonla konuşmaktan iş yerinin telefonlarına bakamıyor, yetişemiyor, böyle gitmez’ dedi. Ben de bunun üzerine A.Ö’yü uyardım. Kiminle konuştuğunu sordum, oda teyzesinin oğluyla görüştüğünü ancak babaannesinin duyması halinde sıkıntı yaşayacağını söyledi ve bir daha olmaz dedi” diye savunma yaptı. Kendisine iftira edildiğini öne süren sanık vicdanen rahat olduğunu söyledi. Ancak tahliye talebi reddedildi. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 5.Ceza Dairesi, ‘Mağdurenin ruh ve beden sağlığının bozulup bozulmadığı konusunda bir kere de Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmasından sonra oluşacak sonuca göre sanığın hukuki durumu tayin edilmeli’ diyerek kararı bozdu. Yargıtay, yerel mahkemenin eksik soruşturmayla karar verdiğinin altını çizdi. Yerel mahkeme ilk kararında direnince de dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun önüne geldi. Ceza Genel Kurulu geçtiğimiz hafta yaptığı toplantıda yerel mahkemenin direnme kararını bozarak tutuklu sanığın tahliyesine karar verdi. Ayrıca mağdurenin ruh sağlığının Adli Tıp Kurumu ihtisas kurulunca tespit edildikten sonra rapor doğrultusunda karar alınması istendi. .