Yılmaz Ensaroğlu: Çözüm Süreci'nde Paralel Yapı ve Ergenekon'a dikkat edilmeli
ABONE OL

Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Heyeti Başkanlığı yapan ve adı süreci izleyecek uzmanlardan oluşacak ‘İzleme Komitesi’nde de geçen Akademisyen Yılmaz Ensaroğlu, STAR’a konuştu. Ensaroğlu şu mesajları verdi:

Gizli yürütülmesi normal

Çözüm sürecinde her zaman, sürekli olarak gizli ve kamuoyuna açık biçimde yürüyen içiçe iki paralel süreç olur. Şiddetin en büyük olduğu zamanda aslında sonradan öğrenmedik mi Oslo’da görüştüklerini? Bu süreçlerin hem doğası gereği, hem de provokasyonlardan, paralel yapıdan ve dış aktörlere tedbir olsun diye bir takım şeyler tarafların içinde olgunlaştırılır. Taraflara ne zaman ve nasıl açıklanacağı da kendi içinde tartışılır. Türkiye ilk kez çözüm deneyimi yaşıyor. Tüm sorunları askeri yöntemlerle çözmüş bir ülke Türkiye. Şimdi güvenlik boyutu da olan sorununu barış mekanizmasıyla çözmeye çalışıyor. Hükümet, bürokrasi, medya, akademisyenler, PKK ve siyasi partisi ile örgütleri de acemiler. Kobani olaylarıyla o tehlikeli acemiliği de gördük. ‘Sokağa çıkın’ sözüyle kaç kişi öldü. Şimdi artık çatışarak bu sorunu bitiremezsiniz. Herkes yumruğunu tokalaşmaya hazır hale getirmeli.

Çatışmasızlık büyük kazanım

Sürecin devam ettiği üç yıl boyunca yaşanan çatışmazlık ortamı en büyük kazanım. Kobani olayları ise güven sarsıcı bir zehirlenme yaşattı. Paris’teki üç kadın cinayeti, Gezi olayları hem hükümette hem PKK’da ciddi şekilde düşünceleri değiştirdi. Rojava, PKK için ciddi bir kazanım yarattı ve tutumlarını gözden geçirmelerine sebep oldu. Artık seçim var diye bir şeyleri erteleyelim, bastıralım, popülist yaklaşalım gibi bir durum söz konusu olmayacaktır. Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş vardı, oyları yüzde 10’lara çıktı. Kobani olayından sonra ne kadar yara aldıklarını kendileri gördüler. Artık popülizm olmayacaktır.

Maskeli eylemler bitirilmeli

Çözüm sürecinde anlaşma olur ise, Öcalan’ın PKK’ya Nisan ayında silahlı unsurların Türkiye’den çekilme çağrısı yapacağı konusuna gelince... Nevruz’da kamu düzeni etkili olur. YDG-H’nin Cizre ve diğer yerlerde yaptığı eylemler; yüz kapatmalar, haraç almalar, hendek kazmalar gibi olaylar hükümetin işaret ettiği kamu düzeni açısından önemlidir. Bunlar sonlandırılırsa, insanlar üzerindeki hegemonya kurma girişimleri durursa, Türkiye’nin süreçte önemli bir yol aldığının işareti olacaktır. Sadece hükümetin ve toplumun, ‘Evet, bu örgüt gerçekten Türkiye’de silaha ve hukuk dışı yollara, şiddete başvurmayacak. Kamu düzeni içinde mücadelesini siyasi yolla verecek’ diye emin olur ise, çözüm sürecinde daha hızlı yol alırız.

Paralel yapı ve Ergenekon’a dikkat edilmeli

Paralel yapı kadar, Ergenekon’un da süreçten rahatsız olduğu uyarısını yapan Yılmaz Ensaroğlu, “Paralel Yapı da var ama 90’larda iktidar çözüm aradığında güvenlik bürokrasisi içinde çözüme sabotaj için bomba atanlar oldu. Hala aydınlatılamayan; Ergenekon ve Balyoz’da görev yapıp da Güneydoğu’da o insanlara işlediği suçlar hiçbir davada söz konusu dahi edilmedi. Şu anda da o ekipten olmadığı halde de süreci zehirlemeye yeltenecekler çıkabilir” dedi. İzleme Komitesi için henüz aranmadığını belirten Ensaroğlu, “ Ben, herkesin kendi uzmanlığı konusunda çalışması gerektiğini düşünüyorum. Akil İnsanlar içinden ya da dışından böyle teknik bir görev tanımlaması yapılmalı. İki tarafın da güvendiği, toplumun saygı duyduğu küçük heyetler belirli takvimlerle uğraşmalılar” diye konuştu