Erbaş, Hatice Selma-Asım Kökoğlu Aile ve Dini Rehberlik Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada, ailenin önemine işaret ederek "eşlerin, birbirlerinin örtüleri" olduğunu ifade etti.
Birbirlerine örtü olan eşlerin kurmuş oldukları sıcacık yuvadan, milletin çocukları ve gençlerinin olduğunu anlatan Erbaş, şöyle konuştu:
"Büyüklerimiz 'Rabbimiz, bize göz aydınlığı olacak eşler, çocuklar, zürriyet nasip eyle' diye dua ederdi. Duaya bakar mısınız? Büyükler böyle dua ederlerdi. Rabbimiz bunu hatırlatıyor bize. Siz de böyle dua edin diyor adeta. Ailenin kuruluşu buradan başlar. Bu şekilde bir dua üzerine kurulursa aile, sağlam olur. Aile sağlam olursa, toplum sağlam olur. Toplum sağlam olursa, devlet, millet, insanlık sağlam olur. Onun için hem Kur'an-ı Kerim'den aldığımız ilhamla hem de Peygamber Efendimizin hadisişeriflerinden almış olduğumuz ilhamla millet olarak ailemizi korumaya çalışıyoruz. Bugün Diyanet İşleri Başkanlığı olarak işte gördüğünüz önemli eseri oluşturduk. Ülke genelinde dini rehberlik merkezimizin sayısı 550'ye ulaştı. 550 yerde böyle merkezlerimiz var. Aile İrfan Bürolarımız var. Nedir derdimiz? Derdimiz ailemizi korumak."
Herkesin aile bütünlüğünü korumaya yönelik adımlar atması gerektiğini anlatan Erbaş, şöyle devam etti:
"Keşke kimse aileyi bozacak, yok edecek, ortadan kaldıracak bir takım hal ve hareketlere destek vermese ama bakıyorsunuz bazen tam tersini yapanlar var. Allah onlara da hidayet nasip eylesin. Ailenin temelini adeta dinamitleyecek, ailenin temeline dinamit koyacak bazı anlayışlar var ülkemizde. Elhamdülillah Gaziantep, bu konuda çok iyi. Gaziantep örnek bir ilimiz, örnek bir şehrimiz. Burada Sayın Valimizle, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızla, kurumlarımızın bütün temsilcileriyle, kurum başkanlarıyla 'Biz aileyi daha sağlam nasıl yapabiliriz?' gayreti var. Çocuklarımıza Peygamberi, ahlakı nasıl ulaştırabiliriz, öğretebiliriz çabası var. Gençlerimize sahip çıkabilmek için gayret var. Bunun için uğraşıyoruz."
4-6 yaş kuran kuruı sayısının ülke genelinde her geçen gün arttığına dikkati çeken Erbaş, "Hamdolsun 1,5 milyona yakın mezun verdik şu ana kadar. Bu yıl, sadece 2024 yılında 250 bin çocuğumuza 4-6 yaş kuran kurslarında sevgiyi, saygıyı öğretmeye çalıştık. Vatan, devlet, millet, anne-baba, aile, bayrak, ezan nedir diye öğretmeye çalışıyoruz. Haftalık ünitelerle kendilerine adeta eğlenerek, oynayarak vermiş olduğumuz o ünite konularında bunları öğretiyoruz." ifadelerini kullandı.
Gençlik merkezlerinin sayılarının da her geçen gün arttığını, üniversitelerde gençlik merkezleri kurduklarını, tüm bu çabalarla toplum olarak daha huzurlu bir ortam sağlanmasına katkıda bulunmaya çaba gösterdiklerini anlatan Erbaş, bu konuda yerel yönetim ve hayırseverlerin katkılarının da yadsınamaz olduğunu vurguladı.
- GAZZE'DEKİ SALDIRILAR
Ali Erbaş, Gazze'de siyonist işgalcilerin bombardımanları altında binlerce genç ve çocuğun can verdiğini, bu durumun da kendilerini kahrettiğini aktardı.
Dünyanın bu konuda kör, sağır ve dilsiz bir tutum sergilediğine işaret eden Erbaş, şöyle konuştu:
"Bu soykırım karşısında dünya sessiz kalıyor ve bunu anlamak mümkün değil. Ama biz anlatmaya devam edeceğiz. Hepimiz anlatmaya devam edeceğiz. Duyana kadar, görene kadar, insanlık bu katliamı görene kadar, anlatmaya devam edeceğiz. Bu katliamı ve soykırımı normalleştirmeyeceğiz. Sessiz kalırsak normalleşir. Sesimizi çıkarmazsak normalleşir. 1995 yılındaki Bosna katliamı bugün anma merasimleriyle gündeme geliyor. Keşke o zamanlar hiç olmasaydı. O zaman dünyayı idare edenler, buna engel olsaydı ve bugün onlar lanetle anılmasaydı. Ama işte bugün Gazze'de bu katliama ortak olanlar sadece yapanlar değil; destek olanlar olmamış olsaydı, Siyonistler buna güç yetirebilir miydi? Ama siyonistlerin arkasında başka güçler var. O siyonist güçler, bunlara destek olduğu için burnumuzun dibinde, adeta dünyanın gözü önünde bu katliamı yapıyorlar. Müminleri, bütün Müslümanları, vicdanlı insanları birliğe, beraberliğe davet ediyorum. Eğer bu katliam durmazsa, bu çocuklar ölmeye devam ederse biz de Allah'ın lanetine uğrarız. Bunu aklımızdan çıkarmayalım."
Kötülüğe ses çıkarmayanların aynı zamanda kötülüğe ortak da olabileceğini belirten Erbaş, "Sesimizi çıkaralım. Peygamber efendimiz buyuruyor ki bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle düzeltiniz, elinizle düzeltemezseniz dilinizle düzeltiniz, dilinizle de düzeltemezseniz kalbinizle o kötülüğe karşı durunuz. Bu da imanın en zayıf halidir diye buyuruyor. Bunu bari yapalım. Durduğumuz yeri belirleyelim. Durduğumuz yer belli olsun. Elimizden geleni yapalım, dilimizle geleni yapalım. Onun için değerli kardeşlerim biz millet olarak daha sağlam olalım, daha güçlü olalım, daha kuvvetli olalım diye ailemize sahip çıkalım. Çocuklarımıza, gençlerimize sahip çıkmak zorundayız. Askerimize sahip çıkmak zorundayız. Ordumuza, güvenlik güçlerimize sahip çıkmak zorundayız. Hepiniz toptan Allah'ın ipine sarılınız. Bölünüp parçalanmayınız. Rabbimiz buyuruyor bunu." ifadelerini kullandı.
Erbaş, merkezin kurulmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
- DİĞER KONUŞMACILAR
Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise Gaziantep'in hayırda yarışan bir şehir olduğunu söyledi.
Emeği geçenlere teşekkür eden Çeber, "Kökoğlu ailesi, bu şehre çok hayırlı eserler kazandırdı. Bu merkezde yapılan her duadan onlar da nasibini alacak. Gerçekten ihtiyacımız olan bir eserin açılışını yapıyoruz." dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de söz konusu alanı kamulaştırmak için ciddi emek harcadıklarını ifade etti.
Gaziantep'in son yıllarda hayırseverliğiyle ön plana çıktığını aktaran Şahin, "Burada geleceğimiz olan çocukların ders çalışmasından tutun, aile kavramını sağlamlaştırmaya kadar her türlü bilgiye ulaşacak. Aile kavramı bizim için çok önemli. Bir toplumu düzelten şey aile kavramıdır." görüşünü ifade etti.
Konuşmanın ardından Erbaş ve diğer protokol üyeleri söz konusu merkezin açılışını gerçekleştirdi, binayı gezerek ilgililerden bilgi aldı.
Programa Türkiye Diyanet Vakfı Genel Müdürü İzani Turan, İl Müftüsü Hüseyin Hazırlar ve kurum müdürleri katıldı.