Emniyet'ten ''biber gazı'' açıklaması
ABONE OL
Emniyet Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, toplumsal olaylarda biber gazı Türkiye'nin 1997'de taraf olduğu "Kimyasal Silahlar Sözleşmesi" kapsamında kullanılıyor.

Sözleşme çerçevesinde hazırlanan yasal düzenleme 2006'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre toplumsal olayları denetim altına almak amacıyla geçici etki meydana getiren "OC" ve "CS" olarak bilinen göz yaşartıcı gazın kullanılmasında gerek mevzuat gerek AİHM kararları açısından herhangi sakınca bulunmuyor.

Ayrıca Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, polise görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde bunu kıracak ölçüde kademeli olarak artan bedeni kuvvet, maddi güç ve kanuni şartları gerçekleştiğinde silah kullanacak şekilde zor kullanma yetkisi veriyor. Aynı kanunda "maddi güç" ise "Polisin direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde bedeni kuvvetin dışında kullandığı kelepçe, cop, basınçlı su, göz yaşartıcı gazlar veya tozlar, fiziki engeller, polis köpekleri ve atları ile sair hizmet araçlarını ifade eder" olarak tanımlanıyor.

Gaz kullanan personele eğitim

Mevzuat gereğince göz yaşartıcı gaz silahları ve mühimmatların, orantılılık ilkesi gözetilerek kalabalığı dağıtacak veya etkisiz hale getirecek miktarda, yetkili amirin emriyle sadece bu konuda eğitim almış uzman personelce kullanılması gerekiyor.

Bu çerçevede, düzenli olarak göz yaşartıcı gaz silahları ve mühimmatlarını kullanan personele yönelik hizmet içi eğitim veriliyor. Personel, göz yaşartıcı gazı kontrollü ve daha az kullanması için devamlı uyarılıyor.

Göz yaşartıcı gazın uygunsuz veya orantısız kullanımında ise ilgili personel hakkında adli ve idari işlemler yapılıyor. Emniyet teşkilatınca kullanılan gazdan kaynaklanan bir ölüm vakası bulunmadığını vurgulayan yetkililer, bugüne kadar gaz kullanımının insan sağlığına uzun süreli veya kalıcı zararlar verdiğine dair düzenlenmiş resmi bir raporun da olmadığını kaydetti.

"Gaz kullanımı insan haklarının korunması açısından önemli"

AİHM tarafından Türkiye aleyhine verilen bazı kararların güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz kullanmasından değil, yanlış, orantısız veya amacı dışında kullanılmasından verildiğine dikkati çeken yetkililer, AİHM'in verdiği kararlara göre de söz konusu gaz kullanımının insan haklarının korunması açısından önem arz ettiğini belirtti.

Göz yaşartıcı gaz, basınçlı su sıkan araçlar ve darbe etkili savunma mühimmatları kullanılmaması durumunda kolluk kuvvetlerinin kendilerini savunmak sonra da görevlerini yapmak için ateşli silah kullanmak zorunda kalabileceklerine dikkat çeken yetkililer, bunun da toplumsal olaylar istenmeyen hadiselerin yaşanmasına neden olabileceğini kaydetti.