Ýletiþim Baþkaný Altun, Al Jazeera'ye yazdý: G20 için inisiyatif alma zamaný

Altun, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn Brezilya'da katýldýðý G20 Liderler Zirvesi'ne iliþkin Al Jazeera'da "G20 için Ýnisiyatif Alma Zamaný" baþlýklý bir makale kaleme aldý.

Makalede, dünyanýn ciddi bir krizler sarmalý içerisinde bulunduðunu, pek çok yerde açlýk, kuraklýk, iç savaþ ve soykýrým gibi geleneksel tehditlerin devam ettiðini belirten Altun, kurulu düzene meydan okuma potansiyeline sahip teknoloji, yapay zeka ve kripto para birimleri gibi yeni olgular üzerinde kontrol saðlama yarýþýnýn giderek kýzýþtýðýna dikkati çekti.

Ýstikrarlý bir dünya vadeden uluslararasý sistemin, günümüzün çetrefilli zorluklarýnýn üstesinden gelmekte yetersiz kaldýðýna iþaret eden Altun, "Çatýþma ve savaþlarýn en aza indirilmesi, küresel felaketlerin önlenmesi, her türlü kriz karþýsýnda dayanýþma içinde olunmasý, ekonomik ve sosyal adaletsizliklerin giderilmesi gibi normatif ilkeleri kapsayan küresel sistem ne yazýk ki bu hedeflerden her zamankinden daha fazla uzaklaþmýþ durumdadýr. Sadece belirli ülkelere ve çýkar gruplarýna azami fayda saðlayan bir düzensizlik hali, sistemin yeni normali haline gelmek üzeredir." deðerlendirmesinde bulundu.

Altun, ülkesi, etnik kökeni ya da sosyal aidiyeti ne olursa olsun geniþ kitlelerin felaketi anlamýna gelecek bu senaryonun gerçeðe dönüþmesini engellemek için ortak akýl ve iradeyle yeni tedbirler almanýn artýk bir seçenek olmaktan çýktýðýný ve bir zorunluluk haline geldiðini ifade etti.

Daha adil bir dünyaya günümüzde her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduðunu vurgulayan Altun, þunlarý kaydetti:

"Uluslararasý sistem tarafýndan benimsenen ve inþa edilen kurallar bazý devletler tarafýndan hoyratça ihlal edilmektedir. Ýsrail'in, Filistin ve Lübnan'a yönelik saldýrýlarý, uluslararasý hukukun her anlamda ihlal edildiðinin en çarpýcý ve en son örneðidir. Cumhurbaþkaný'mýz Sayýn Recep Tayyip Erdoðan, bölgesel barýþ ve küresel istikrar için Ýsrail zulmünün durdurulmasý gerektiðini her platformda dile getirmiþtir. Ancak Ýsrail'in uluslararasý sistem tarafýndan korunduðu fikri küresel ölçekte yaygýn bir kabul görmektedir.

Ayrýca süper güçlerin özellikle son 25 yýldaki ikiyüzlü, ayrýmcý ve çatýþmayý körükleyen eylemleri, onlarý yeni bir düzende öncü bir rol oynama meþruiyetinden de mahrum býrakmýþtýr. Kaldý ki ülkelerin ve halklarýn çoðunluðunun bu süper güçlerin çýkar ve menfaatleri için sömürüldüðü bir dünya sistemi kabul edilemez. Mevcut sistemde ayrýcalýklý bir konuma sahip olan uluslararasý örgütler ve devletler, öncelikle bu gerçeði anlamalý ve yeni döneme yönelik stratejilerini buna göre uyarlamalýdýr."

- "G20, HAKSIZ VE ÇARPIK UYGULAMALARA KAYITSIZ KALMAMALI"

Türkiye'nin barýþýn inþasý baðlamýnda üstlendiði yapýcý rolünün altýný çizen Altun, Türkiye'nin Rusya-Ukrayna çatýþmasýnda ateþkesin saðlanmasý için üstlendiði arabuluculuk rolünün ve Karadeniz tahýl anlaþmasýnýn inþasýna yönelik giriþimlerinin, küresel gýda krizinin önlenmesinde hayati bir rol taþýdýðýný hatýrlattý.

Altun, Türkiye'nin, geçmiþte olduðu gibi bugün de bölgesel ve küresel barýþa, istikrara ve çatýþmalarýn önlenmesine katkýda bulunmaya devam edeceðini belirterek, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn sürekli tekrarladýðý "Dünya beþten büyüktür" ve "Daha adil bir dünya mümkündür" çaðrýlarýnýn bu krizlerin üstesinden gelebilecek araçlara, iradeye ve kapasiteye iþaret ettiðini vurguladý.

Uluslararasý kuruluþlarýn daha adil ve hakkaniyetli bir sistemin inþasý için acilen sorumluluk almalarýnýn elzem olduðuna dikkati çeken Altun, þöyle devam etti:

"Avrupa Birliði ve Afrika Birliði dahil olmak üzere 19 geliþmiþ ve yükselen ekonominin de yer aldýðý G20, daha istikrarlý bir küresel finans sistemi açýsýndan önemli bir potansiyele sahiptir. Bu durum, G20'nin krizler karþýsýndaki hayati rolünü ve artan risklere yönelik daha etkili mekanizmalar geliþtirme ihtiyacýný öne çýkarmaktadýr.

18-19 Kasým 2024 tarihlerinde Brezilya'nýn Rio de Janeiro kentinde düzenlenen G20 Zirvesi'nin temasý 'Adil Bir Dünya ve Sürdürülebilir Bir Gezegen Ýnþa Etmek' olarak belirlenmiþtir. Bu anlamlý temaya raðmen þu hususun altýnýn çizilmesi gerekmektedir. G20, ekonomik konulara odaklanmasýna raðmen uluslararasý politikadaki haksýz ve çarpýk uygulamalara kayýtsýz kalamaz."

- "HAKÝKAT KRÝZÝ ULUSLARARASI SÝSTEMDEKÝ KRÝZÝ DAHA DA DERÝNLEÞTÝRÝYOR"

G20'nin dünyada yaþanan kriz ve çatýþmalar karþýsýndaki rolünün, örgütün ve üyelerinin geleceðini belirleyeceðine dikkati çeken Altun, bu baðlamda G20 ve üyelerinin, yeni bir uluslararasý düzenin kurulmasý doðrultusunda köklü adýmlar atmak için önemli fýrsatlara sahip olduðunu bildirdi.

Altun, G20'nin ve her bir üyesinin, her þeyden önce dayanýþmayý teþvik etmesi, hakkaniyetli bir çýkar mekanizmasý oluþturmasý ve dezavantajlý toplumsal kesimler ile ülkelere destek vermesi gerektiðini vurgulayarak, G20 çatýsý altýnda bir araya gelen geliþmekte olan ekonomilerin, küresel ekonomide tekel yaratmaya çalýþan aktörlere karþý çoðulcu ve daha adil bir ekonomik daðýlým oluþturmak üzere dengeleyici bir rol üstlenebileceðini ifade etti.

Gelecek yýllarda küresel ekonomiyi þekillendirme potansiyeli taþýyan iklim deðiþikliði ve yapay zeka gibi konularda ortak politikalarýn oluþturulmasý gerektiðine dikkati çeken Altun,"G20 ülkeleri bu hususlardaki politikalarýyla, bir grup azýnlýðýn ayrýcalýklarýný koruduðu ve dünyanýn geri kalanýnýn krizlerle boðuþtuðu bir dünyanýn inþasýna mý, yoksa kaynaklarýn adil bir þekilde daðýtýldýðý ve ortak refahla kalkýnma mekanizmalarýnýn kurulduðu bir sistemin inþasýna mý katkýda bulunacaðýna karar verecektir." görüþüne yer verdi.

Altun, "hakikat krizi"nin, uluslararasý sistemdeki krizi daha da derinleþtirdiðini belirterek, "Günümüzde insanlýk, kendi elleriyle geliþtirdiði teknolojilerin vesayeti altýndadýr. Gizlilik ihlalleri, veri güvenliði, siber tehditler, hibrit savaþlar ve dijital faþizm gibi iletiþimle ilgili pek çok husus, küresel siyasette ve ekonomide yaþanan sorunlarla iç içe geçmiþ durumdadýr." ifadesini kullandý.

Dijital teknolojilerin ortaya koyduðu zorluklara karþý etkili politikalar, stratejiler, yanýtlar ve etik kurallar oluþturmada insanlýðýn baþarýsýz olduðunu dile getiren Altun, toplumlarýn ve bireylerin etkileþim yeteneðini artýran pek çok teknolojik yeniliðin, kötü niyetli güçlerin dezenformasyon, yanlýþ bilgilendirme ve kitlelerin manipülasyonu yoluyla yürüttükleri yýkýcý faaliyetlerin silahý haline geldiðini kaydetti.

Altun, son yýllarda görüldüðü üzere savaþ suçlarýný, katliamlarý ve soykýrýmlarý örtbas etmek için en yaygýn kullanýlan aracýn dezenformasyon olduðuna vurgu yaparak, "Hakikat mücadelesi, adalet mücadelesi gibi tüm insanlýðýn ortak meselesi olup, uluslararasý iþbirliðini gerektirmektedir. Bu temel ilkeleri benimseyen G20'nin iletiþime, özellikle de dezenformasyonla mücadeleye yoðunlaþmasý kaçýnýlmazdýr. Hakikat krizinin yeni normal haline geldiði günümüz koþullarýnda doðru bilgiye ve þeffaflýða dayalý rasyonel bir küresel ekonomik sistemin kurulmasý mümkün deðildir." görüþünü paylaþtý.