Ýletiþim Baþkaný Altun: Türkiye etkin güç ve potansiyelini gösterdi
ABONE OL

Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkaný Fahrettin Altun'un Cumhuriyet'in 100'üncü yýlý dolayýsýyla kaleme aldýðý "Türkiye Cumhuriyeti 100 Yaþýnda: Köklü Geçmiþten Güçlü Geleceðe" baþlýklý makale, Ýngiltere merkezli Daily Express ve Rus Interfax Ajansýnda yayýmlandý.

20'nci yüzyýlýn baþýnda, tarihte emsali az görülmüþ bir milli kurtuluþ mücadelesiyle kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yýlýný doldurduðunu belirten Altun, milletin azim ve kararlýlýðýyla kazanýlan Milli Mücadele sonucunda millet egemenliðine dayanan Cumhuriyet'in kurulduðunu hatýrlattý.

100 yýllýk süreçte istikrarsýzlýk ve çatýþmanýn yoðun bir þekilde yaþandýðý yakýn coðrafyasýnda birlik ve beraberlik içerisinde mevcudiyetini muhafaza etmesinin Türkiye'nin gücünü ve potansiyelini ortaya koyduðunu vurgulayan Altun, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliðinde adeta küllerinden yeniden doðan Türk milletinin ve devletinin yükselmesi, ihyasý ve modern çaðýn icaplarý doðrultusunda inþasýný amaçlayan Cumhuriyet, ulvi hedeflerine emin adýmlarla ilerlemektedir." deðerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin asrileþme hedefinin siyasi, iktisadi ve hukuki planda bir dizi deðiþim ve dönüþümü içerdiðini aktaran Altun, 100 yýl boyunca zaman zaman iç ve dýþ müdahalelerle sekteye uðratýlmaya çalýþýlsa da bu hedefleri gerçekleþtirme istek ve iradesinin istikrarlý bir þekilde devam ettiðini belirtti.

Bir taraftan demokratik ve hukuki kurum ve standartlarýn yükseltildiðini diðer yandan iktisadi ve toplumsal kalkýnma hamlelerinin hayata geçirilmeye çalýþýldýðýný aktaran Altun, þunlarý kaydetti:

"Dönem dönem millet egemenlinin tam anlamýyla tecelli etmesinin önüne engel olarak çýkarýlan vesayet mekanizmalarý da halkýn kendi iradesine hem sandýkta hem sokakta sahip çýkmasýyla aþýlmýþ durumdadýr. Kendi iradesini gasbetmeye teþebbüs eden müdahalelere ilk fýrsatta sandýkta verdiði yanýt ve bizatihi 15 Temmuz'da ortaya konulan duruþ, milletin kendi iradesine sahip çýkýþýnýn en önemli göstergeleri olmuþtur. Modern bir cumhuriyet kurmak için millet iradesine dayanýlmasý temel þart olmakla beraber yeter þart deðildir. Türkiye'nin iktisadi, hukuki ve demokratik standartlarýyla da çaðýna ayak uydurmasý gerekmektedir. Adil, þeffaf, yüksek yargýçlar gözetiminde ve halkýn çok büyük teveccühüyle yapýlan seçimler Türkiye'nin demokratikleþme standardýnýn önemli bir göstergesidir. Demokratik katýlým ve sandýktan çýkan iradeye saygý Türkiye'de yýllar içinde daha da kökleþmiþ durumdadýr."

-"TÜRKÝYE BÖLGESÝNDE OYUN KURUCU VE LÝDER BÝR ÜLKE"

"Cumhuriyet'in ikinci yüzyýlýnda siyasi ve hukuki kültür ve normlara ek olarak, özellikle altyapý yatýrýmlarýný tamamlamýþ, mamur bir Türkiye inþa etmek durumundayýz" ifadesini kullanan Altun, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan liderliðinde Türkiye'nin son yýllarda yaptýðý altyapý hamlelerinin mamur bir Türkiye'nin köþe taþlarýný oluþturduðuna dikkati çekti.

Altyapý yatýrýmlarýnýn yerel plandaki en önemli çýktýsýnýn toplumsal refahýn yükseltilmesi olduðuna iþaret eden Altun, bu yatýrýmlar sayesinde Türkiye'nin stratejik konumunun getirdiði potansiyelden de yararlanma imkanýna kavuþacaðýný bildirdi.

Altun, tedarik zincirleri baþta olmak üzere uluslararasý ticaret ve üretim merkezlerinin hýzla deðiþtiði ve dönüþtüðü günümüzde Türkiye'nin stratejik jeopolitik konumunun tüm dünyanýn daha fazla ilgisini çektiðine vurgu yaparak, þöyle devam etti:

"Kendi altyapýsýný tamamlamýþ güçlü bir Türkiye bölgesinde daha fazla söz sahibi olacaktýr. Son yýllarda yapýlan atýlýmlarla birlikte uluslararasý dengelerde itibar edilen ve özellikle Orta Doðu ve Kafkasya baþta olmak üzere bölgesel konularda oyun kurucu rolünü baþarýyla ifa eden bir Türkiye söz konusudur. Son günlerdeki Ýsrail-Filistin çatýþmasýnda da Cumhurbaþkanýmýz Sayýn Recep Tayyip Erdoðan liderliðinde ortaya konulan çözüm odaklý ve meselenin insani boyutunu öne çýkaran siyasi tutum bunun bir göstergesidir. Ukrayna, Karabað ve bölgesindeki diðer sorunlarýn açýk bir þekilde ortaya koyduðu gibi Cumhuriyet'in ikinci yüzyýlýna giderken Türkiye bölgesinde oyun kurucu ve lider bir ülke haline gelmiþtir."

- LÝDER DÝPLOMASÝSÝ

Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi gibi uluslararasý yapýlarýn küresel sorunlarý çözmekte yetersiz kaldýðý ve söz konusu sorunlarý derinleþen krizlere dönüþtürdüðünün görüldüðünü anlatan Altun, "Yeni yüzyýlýn ve yeni dönemin ruhuna uygun, yeni dengeleri gözeten uluslararasý kuruluþlarýn tesis edilmesi gerektiði açýktýr. Türkiye, Sayýn Cumhurbaþkaný'mýzýn deklare ettiði 'Dünya Beþten Büyüktür' mottosu mucibince çok boyutlu ve çok aktörlü yeni uluslararasý konjonktüre yönelik hazýrlýklarýný yapmaktadýr." ifadesini kullandý.

Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkaný Altun, Türkiye'nin küresel ve bölgesel sorunlarýn çözümünde insani ve diplomatik kanallarla kamu diplomasisi gibi devletler arasý modern etkileþim araçlarýný etkin bir þekilde kullandýðýný belirterek, kitlesel göç hareketleri konusundaki insani ve uluslararasý hukuka uygun tutumun, Tahýl Koridoru anlaþmasýnda gösterilen ve sonuçlarý itibarýyla bir bölgeyi deðil Afrika baþta olmak üzere çok daha geniþ coðrafyayý ilgilendiren çözümlerin Türkiye'nin bu konudaki etkin güç ve potansiyelini gösterdiðine iþaret etti.

Günümüz dünyasýnýn gelecekte en önemli problemlerinden birinin iklim ve çevre sorunlarý olduðuna dikkati çeken Altun, Türkiye'nin, Cumhuriyet'in ikinci yüzyýlýnda bu konuda da önder ve öncü bir rol oynamada kararlý olduðuna deðindi.

Tüm uluslararasý sorunlarýn çözümünde en önemli faktörlerden birinin güçlü liderlik ve lider diplomasisi olacaðýný vurgulayan Altun, Türkiye'nin özellikle son yýllarda artan diplomatik giriþimleri ve buna öncülük eden Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn lider diplomasisinin sorunlarýn çözümlerinde belirleyici olmaya baþladýðýný belirtti.

Altun, "Sayýn Cumhurbaþkaný'mýzýn ortaya koyduðu liderlik performansý Türkiye için olduðu kadar bölgesel ve küresel sorunlar çözümü için de bir imkan ve fýrsat olarak görülmelidir." ifadesini kullandý.

- TÜRKÝYE YÜZYILI

2053 ve 2071 hedeflerine hýzla ve emin adýmlarla ilerleyen Türkiye'nin yeni yüzyýlýn en önemli küresel aktörlerinden biri olma iddiasýný taþýdýðýna dikkati çeken Altun, makalesini þu ifadelerle tamamladý:

"Bilgi ve enformasyon teknolojisinin getirdiði tüm yenilikler bu iddiayý sürdürülebilir kýlmak adýna seferber edilmektedir. Bununla birlikte, bahse konu teknolojik dönüþümün meydana getirdiði dezenformasyon süreçlerinin olumsuz ve tehlikeli sonuçlarýna karþý önemli mekanizmalar geliþtirilmektedir. Dolayýsýyla Türkiye Cumhuriyeti asrileþmenin gerektirdiði tüm alanlarda kuruluþundaki ilke ve prensiplere baðlý olarak yoluna devam etmektedir. Cumhuriyet'in yeni yüzyýlý Türkiye Yüzyýlý olacaktýr. Bu soyut ve gerçeklikten uzak bir iddia ve temenni deðil; tarihten, milli birlik ve beraberlikten, devlet aklý ve devlet olma kapasitesinden ileri gelen güçlü bir tasavvurdur. Türkiye'nin sosyal, iktisadi ve jeopolitik konum ve potansiyeli bu iddiasýnýn haklýlýðýný ve meþruluðunu gösteren en önemli unsurlardan biridir. Buna ilave olarak, güçlü liderlik, etkin ve çok yönlü diplomasi, daha müreffeh bir toplum hedefi Cumhuriyet'in yüzyýlýný Türkiye Yüzyýlý olarak kodlamanýn temel dayanaklarýný oluþturmaktadýr."