Ýletiþim Baþkaný Altun'dan 'darbeci' zihniyete vurgu: Giriþimler, milletin iradesiyle bozuldu
ABONE OL

Ankara Kültür Sanat ve Medeniyet Derneðince Ankara Sanat Galerisi ve Müzayedecilik Evi'nde düzenlenen "Türkiye'de Darbeler" sergisi açýldý.

Altun, Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkanlýðýnýn da destek verdiði serginin açýlýþýnda, darbelerin Türk siyaset tarihinin acý bir gerçeði olduðunu söyledi.

Türk modernleþme tarihinde darbelerin, üzerinde durulmasý gereken, hafýzalarda yer etmiþ, uzun vadede etkileri olan bir olay olduðunu ifade eden Altun, darbelerin, 27 Mayýs'tan bugüne Türkiye siyasi hayatýna derin acýlar býraktýðýný, toplumsal, gündelik hayata çok olumsuz etkilerinin olduðunu vurguladý.

Darbelerin, gayrimeþru güçlerce, demokratik siyasal alana gayrimeþru bir müdahale olduðunu dile getiren Altun, kendisini devletin gerçek sahibi, vatandaþýn efendisi olarak gören imtiyazlý elitlerin darbeleri bir yöntem olarak kullandýðýný kaydetti.

Darbelerin, dar bir imtiyazlý siyasal elitin elinde iktidarýn kalmasýný temin etmeye dönük bir toplumsal müdahale ve mühendislik giriþimi olduðunun altýný çizen Altun, darbelerin Türkiye siyasi hayatý boyunca dýþ güçlerin sömürü siyasetine zemin hazýrlayan bir giriþim olduðunu da ifade etti.

Altun, 27 Mayýs'tan 15 Temmuz'a kadar darbelerin hepsinde dýþ güçlerin çok açýk katkýsýnýn, yönlendirmesinin görüldüðüne dikkati çekerek, bu yönüyle Türkiye'de darbe mekanizmasýný iþletenlerin, darbeyi hayata geçiren sivil, askeri bürokrasinin esas itibarýyla bu dýþ güçlerin iþbirlikçisi konumunda olduðunu söyledi.

27 Mayýs darbesiyle Türk siyaset tarihinde darbeler sayfanýn açýldýðýný belirten Altun, 12 Mart'ta, 12 Eylül'de, 28 Þubat'ta, 27 Nisan'da, 15 Temmuz'da bu kirli mekanizmanýn tekrar hayata geçirilmeye çalýþýldýðýný belirtti.

Darbeciler açýsýndan 27 Mayýs'ýn baþarýlý bir darbe olduðunu dile getiren Altun, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Neden? Çünkü 27 Mayýs ile sivil iktidar yerinden edilmiþ ve 10 yýl boyunca iktidarda kalmýþ ve ülkeye hizmet etmiþ sivil siyasetten beslenen aktörler cezalandýrýlmýþtýr. Dahasý yine 27 Mayýs sonrasýnda bu darbe aygýtýný, vesayet mekanizmasýný meþrulaþtýracak kurumsal düzenlemeler yapýlmýþ, Anayasa buna uygun biçimde þekillendirilmiþ ve uzun vadede Türkiye siyasi hayatý bir güzergahýn içine sokulmaya çalýþýlmýþtýr. Bu güzergah tam baðýmlýlýðýn olduðu bir güzergahtýr. Türkiye'nin kendi ad ve hesabýna siyaset üretmediði, dar bir elit grup tarafýndan yönetilen ve Batý'ya hesap veren, Batý'nýn Türkiye'nin önüne koyduðu reçeteleri uygulayan bir ülke... Bu anlamda baktýðýmýzda 27 Mayýs'ta girilen yola daha sonraki darbelerde de devam edilmiþtir."

"GÝRÝÞÝMLER, MÝLLETÝN ÝRADESÝYLE BOZULDU"

Altun, bugün Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan ile Yassýada'da olduklarýný anýmsatarak, orada, darbeci zihniyetin ne denli vahþi olduðunu, ne denli büyük acýlar yaþattýðýný görme imkanýna sahip olduklarýný söyledi.

Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn bugünkü konuþmasýnýn tam anlamýyla bir demokrasi dersi olduðunu vurgulayan Altun, Erdoðan'ýn, Türkiye'nin darbelerle birlikte nasýl ciddi meydan okumalarla karþý karþýya kaldýðýný, nasýl büyük acýlar çektiðini, 2002 sonrasýnda nasýl bu darbeci zihniyetle mücadele edildiðini ve gelinen noktada nasýl demokratik alaný geniþlettiðiyle ilgili manifesto niteliðinde bir konuþma yaptýðýný dile getirdi.

Fahrettin Altun, þunlarý ifade etti:

"Darbeler 'yeter söz milletindir' dedirtmeme giriþimleridir. Bu giriþimler, yine milletin iradesiyle ve yine gerçekten milletin içinden çýkmýþ gerçek siyasetçilerle bozulmuþtur. 2002 sonrasýnda darbe dinamiðinin Türkiye'de nasýl ciddi anlamda zarar gördüðünü en somut þekilde ilk olarak 27 Nisan e-muhtýrasýnda gördük. Çok daha güçlü bir þekilde de 15 Temmuz 2016 tarihinde gördük. Milli iradenin temsilcisi olan siyasetçilerin gerçekten güçlü bir þekilde yumruðunu masaya vurduðunda ve darbecilere hiçbir surette yüz vermediðinde, onlarý nasýl tepelediðini bütün herkese gösterdiðinde, sonucun demokrasi lehine nasýl þekillendiði herkes tarafýndan görüldü. Yine 15 Temmuz'da, milletin basireti, müdahalesi ve Cumhurbaþkanýmýz Recep Tayyip Erdoðan'ýn liderliðiyle nasýl darbe mekaniðinin ortadan kaldýrýldýðýný, nasýl uluslararasý destekli bir darbe giriþiminin bertaraf edildiðini milletçe gördük. 2002'den bu yana Türkiye'de yaþananlar, Türkiye'de demokratik alanýn geniþleme, vesayetin tasfiye edilme sürecidir. Bu, muhalefetin de esas itibarýyla artýk sadece demokratik siyasetten medet ummasý gerektiðini gördüðü bir süreçtir de. Bu yönüyle baktýðýmýzda Türkiye demokrasinin bir kazanýmýdýr."

"DARBELERÝN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖSTERMEK ÝSTEDÝK"

Bugün açýlan sergide milletin hafýzasýnda derin acýlar býrakmýþ, çok ciddi olumsuz etkileri olan, Türkiye'ye her anlamda kaybettiren darbelerin gerçek yüzünü göstermek istediklerini aktaran Altun, "27 Mayýs'ta bu acýlarý hatýrlayalým, ayný zamanda ders alalým istedik. Bu acýlarý, bu Türkiye siyasi tarihinin kara lekelerini normalleþtirmeye çalýþanlara inat, hatta güzellemeye çalýþanlara inat, bu darbe giriþimlerinin ne kadar karanlýk giriþimler olduðunu göstermeye çalýþtýk. Bu darbe giriþimlerinin toplumsal, ekonomik, siyasi maliyetlerini göstermeye gayret sarf ettik." dedi.

Türkiye'de bugün çýkan bir ulusal gazetenin, bu darbeci zihniyetin sözcülüðünü yaptýðýna dikkati çeken Altun, þunlarý kaydetti:

"Bu gerçekten çok acý bir durum. Bu kadar acýlar yaþatmýþ 27 Mayýs darbesi için '27 Mayýs devrimi' ifadesini kullanabilmekte ve 27 Mayýs'ý övebilmektedir. Bu zihniyeti biz çok iyi tanýyoruz. Bu zihniyetin 27 Mayýs'taki temsilcileri, 27 Mayýs darbesinden sonra o darbeyi daha da ileriye götürmek için çok ciddi gayret sarf etmiþ ve darbeciliðiyle övünen giriþimlere yönelmiþtir. Bu zihniyetin her ne olursa olsun Türkiye demokrasisi açýsýndan telin edilmesi gerekir. Bunlar 27 Mayýs'tan sonra gerçekten Türkiye'nin ödediði bedelleri bilmesine raðmen, iktidarý küçük bir imtiyazlý elitin, Batýcý bir elitin elinde tutmak için ellerinden gelen gayreti yapan ne yazýk ki unsurlardýr. Ve bunlarýn da toplumda bir karþýlýðýnýn olmadýðýný görmek bizler için gerçekten memnuniyet vesilesidir."

Bu sergide Türkiye siyasal hayatýnýn olumsuz bir parçasý olan dezenformasyon örneklerinin de yer aldýðýný belirten Altun, bütün darbelerde, darbeye zemin hazýrlama, darbeyi meþrulaþtýrma sürecinde mutlaka dezenformasyon faaliyetlerinin yoðunlaþtýðýný ifade etti.

SERGÝNÝN AÇILIÞ KURDELESÝ KESÝLDÝ

Ankara Kültür Sanat ve Medeniyet Derneði Baþkaný Eyüp Gökhan Özekin de darbelerin yaþattýðý travmalarýn hatýrlanmasýnýn önemine iþaret ederek, serginin, bir daha böyle þeylerin olmamasý adýna yeni nesillere örnek olacaðýný kaydetti.

Konuþmalarýn ardýndan Fahrettin Altun ve beraberindekiler kurdele keserek serginin açýlýþýný yaptý.

Açýlýþa, AK Parti Genel Baþkan Yardýmcýsý Ali Ýhsan Yavuz da katýldý.