Ýletiþim Baþkaný Altun, Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkanlýðý'nda düzenlenen, 2. Uluslararasý Ahýska Türklerinin Hukuki ve Sosyal Sorunlarý Sempozyumu'nun açýlýþýna video mesaj gönderdi.
Türkiye-Azerbaycan Dostluk Ýþbirliði ve Dayanýþma Vakfý ile Dünya Ahýskalý Türkler Birliði ve Kültürlerarasý Að Derneði ortaklýðýnda düzenlenen sempozyuma ev sahipliðinden memnuniyet duyduklarýný ifade eden Altun, sürgünde hayatýný kaybeden Ahýska Türklerine Allah'tan rahmet diledi.
Altun, Ahýska Türklerinin sorunlarýnýn hem akademik zeminde hem de uluslararasý iliþkiler baðlamýnda ele alýnmasýnýn önemine dikkati çekti.
Toplumlarýn ancak birlik ve beraberlik içinde bulunduklarý ölçüde güce sahip olduklarýný vurgulayan Altun, þu ifadeleri kullandý:
"Milli þairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy'un 'Girmeden tefrika bir millete, düþman giremez, toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez' mýsralarýný bugün bir kez daha hatýrlamamýzda büyük fayda var. Unutmayalým ki aramýzda soy baðý olan bizler, atadan akraba 'tek bir milletiz'. Akif'in de dediði gibi yüreklerimiz bir vurdukça, top da gelse, tüfek de gelse sinmeyiz, sindirilmeyiz. Ýþte tam da bu bilinçle, bizler, Sayýn Cumhurbaþkanýmýz Recep Tayyip Erdoðan'ýn da defalarca ifade ettiði gibi 'Herkes sessiz kalsa da her platformda Ahýska Türklerinin davasýný savunmaktan geri durmadýk, durmuyoruz, durmayacaðýz.'"
Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkaný Fahrettin Altun, 100 bin Ahýska Türkünün, 80 yýl önce, bir gecede ana yurtlarýndan koparýlýp ölüme sürgün edilmesine raðmen kimliklerini koruyup kültürlerini gelecek nesillere aktarmayý baþardýklarýný belirterek, þunlarý kaydetti:
"Türkiye Cumhuriyeti, Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn liderliðinde, tehcire, soykýrýma, acýya ve yoksulluða raðmen gerektiðinde göðsünü siper edip bu büyük baþarýyý saðlayanlara da bu baþarýnýn üzerine daha büyük baþarýlarý ekleme çabasý içinde olanlara da sonsuz destek vermek için üzerine düþeni yapmaya kararlýdýr. Bu çerçevede Yurtdýþý Türkler ve Akraba Topluluklar Baþkanlýðý ve TÝKA'nýn, Ahýska'nýn tarihine, sanatýna, kültürüne ve mirasýna sahip çýkmak üzere yürüttüðü projeleri yakýndan takip ediyor, destekliyoruz."
Türkiye Cumhuriyeti'nin, Ahýska Türklerinin huzurunu, esenliðini kendi vatandaþlarýndan ayrý görmediðini vurgulayan Fahrettin Altun, þöyle konuþtu:
"Ýçiþleri Bakanlýðýmýzýn kýymetli destekleri ve Büyükelçiliklerimizin yoðun çabalarý sayesinde Ahýska Türklerinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaþlýðý kazanmasý yolunda en önemli adýmlar son 22 yýlda atýlmýþtýr. 1992-2002 yýllarý arasýnda sadece 4 bin 480 Ahýskalý soydaþýmýz Türkiye Cumhuriyeti vatandaþlýðýna hak elde etmiþken, 2002 sonrasý dönemde bu sayý 15 kata yakýn artmýþ 70 bini geçmiþtir. Rusya-Ukrayna savaþýnýn patlak vermesiyle zor duruma düþen 6 binden fazla Ahýskalý kardeþimiz de bugün Erzincan ve Ahlat'ta kendilerine tahsis edilen konutlarda, günde 5 vakit ezan sesi iþitmenin huzuru ile yaþamaktadýr. Halen 500 binin üzerinde Ahýskalý kardeþimiz yurtlarýndan uzaktadýr. Türkiye, öz vatanlarýna geri dönmek için çabalayan Ahýskalý kardeþlerimizin 80 yýllýk yaralarýnýn kapanmasý için büyük diplomatik çabalar verdi, vermeye devam ediyor ve sonuna kadar da bu kararlý mücadelesini sürdürecek."
Cumhurbaþkanlýðý Ýletiþim Baþkaný Fahrettin Altun, dünyanýn, Ahýska'da, Hocalý'da, Bosna'da ve baþka coðrafyalarda yaptýðý gibi Gazze'de yaþanan tehcirlere, soykýrýmlara karþý oynadýðý üç maymun tavrýnýn herkesin malumu olduðunu dile getirerek, sözlerini þöyle tamamladý:
"Lafa gelince insan haklarýnýn en yýlmaz savunucusu olan birtakým 'zýpçýktý uygarlýklar', söz konusu Müslümanlarýn caný, kaný olunca dillerini yutuveriyorlar. Ama varsýnlar; sussunlar, varsýnlar, 'duymadýk, görmedik' demeye devam etsinler, þurasý net ki, tarihin azabýndan da, Allah'ýn gazabýndan da kurtulamayacaklar."