Siirt'te düzenlenen deprem sempozyumlarýna katýlan Moriwaki, AA muhabirine, Türkiye'deki fay hatlarý hakkýnda deðerlendirmelerde bulundu.
Doðu Anadolu Fay Hattý'nýn Elazýð, Kahramanmaraþ ve Hatay'dan Adana ve sonrasýnda Kýbrýs'a uzandýðýný belirten Moriwaki, "Kýbrýs'ta 7 civarýnda (büyüklüðünde) deprem olabilir. Kýbrýs bu konuda tehlikeli bölgelerden. Bu bölgenin birinci olduðunu söyleyebilirim." diye konuþtu.
Yoshinori Moriwaki, þöyle devam etti:
"Türkiye'de deprem domino taþý gibi sýra sýra gidiyor. Bingöl-Karlýova, Muþ ve Bitlis ise ikinci bölge. Üçüncü bölge ise Ege tarafý. Ege tarafýnda çok ince ve kýsa fay hatlarý var. Onun için fazla büyük depremler olmuyor ama sýk sýk oluyor. Dördüncü bölge ise Marmara Bölgesi. 1999'da Kuzey Anadolu Fay Hattý'nýn kuzey kolunda Gölcük'te meydana gelen deprem Yalova'yý da etkiledi. Kuzey Anadolu Fay Hattý'nda kabaca 8 fay hattý bulunuyor. Marmara Bölgesi'nde fay hatlarýndan biri kýrýldýðýnda 6,8 büyüklüðünde, birkaçý beraber kýrýlýrsa 7 büyüklüðünde deprem olabilir."
Moriwaki, 6 Þubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraþ merkezli depremlerin biriken büyük bir enerjiyi boþaltmasý nedeniyle bölgede büyük bir deprem beklenmediðini ifade etti.
Kahramanmaraþ merkezli depremlerin yumuþak zemine sahip Hatay'ý da etkilediðini hatýrlatan Moriwaki, Kýbrýs tarafýnda denizde bir deprem meydana gelmesi durumunda buranýn zeminden kaynaklý tekrar etkilenebileceðini belirtti.
Yoshinori Moriwaki, Doðu Anadolu Fay Hattý'nýn ilerisinde bir deprem riski bulunduðunu fakat bunun için zaman vermenin mümkün olmadýðýný söyledi.
- "ÖZELLÝKLE 2000 YILINDAN SONRA YAPILAN BÝNALAR GENEL OLARAK ÝYÝ"
Deprem gerçeðinin kabul edilip, hazýrlýklý olunmasýnýn önemine deðinen Japon uzman, depreme hazýr olunmasý durumunda hasarýn büyük ölçüde önlenebileceðini kaydetti.
Ev alacak veya kiralayacak kiþilere de nelere dikkat etmeleri gerektiði konusunda önerilerde bulunan Moriwaki, þunlarý söyledi:
"Önce zemin iyi mi kötü mü? Bunu internette de bölge olarak görebilirsiniz. Zemin iyiyse deprem hýzlý gidiyor, sallantý fazla olmuyor. Yumuþak ise kötü. 1999'da Ýzmit'te deprem oldu, Ýstanbul'da fazla sýkýntý yok ama uzaklýðýna raðmen Avcýlar'da binalar çok çöktü çünkü yumuþak zemin. Ýkincisi ruhsat var mý, iskan var mý? Yani izin alýnan bina mý? Ýzin alýnmamýþ ise ne yapýldýðý belli deðil. Malzemeden mi çalýndý, kötü malzeme mi kullanýldý, belli deðil. Üçüncü olarak da 2000 yýlýndan önce mi sonra mý inþa edilmiþ çünkü 1999'da yönetmelik deðiþikliði oldu. Özellikle 2000 yýlýndan sonra yapýlan binalar genel olarak iyi. Mutlaka zeminin sondajý, kontrolü yapýlsýn, zemin kötüyse iyileþme yapýlsýn denildiði için 2000'den sonraki binalar iyi diyebiliriz."
- "KENTSEL DÖNÜÞÜM YAPMAK LAZIM"
Japon uzman, depreme hazýrlýklý olunmasý için ihtiyaca göre kentsel dönüþüm ya da güçlendirme yapýlmasý gerektiðini belirtti.
Moriwaki, "Kolonlara bakacaksýn. Betonun içindeki donatý pas olunca bu þiþiyor, betonu parçalýyor. Yani deprem olunca bina çökebilir. Belediyelerce kentsel dönüþüm yapmak lazým. Binalarda yaþayanlarýn da dönüþüm için izin vermesi lazým. Güçlendirme yapýlabilecek binalar da var." diye konuþtu.