Kazakistan'da Türk Dünyasý Müslüman Liderleri toplantýsý gerçekleþti

Kazakistan Müslümanlarý Dini Ýdaresi Baþkaný Naurýzbay Taganuly'nýn ev sahipliðinde düzenlenen toplantýya Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Ali Erbaþ, Azerbaycan Kafkas Müslümanlarý Baþkaný Allahþükür Paþazade, Kýrgýzistan Müslümanlarý Dini Ýdaresi Baþkaný Abdülaziz Zakirov, Özbekistan Müslüman Ýdaresi Baþkaný Nuriddin Halýknazar ve TDT Genel Sekreter Yardýmcýsý Mirvohid Azimov katýldý.

Toplantý, Kur'an-ý Kerim'in okunmasýyla baþladý.

Diyanet Ýþleri Baþkaný Erbaþ, toplantýda yaptýðý konuþmada, "Ýman þuuru ve salih amel bilinciyle hareket ederek her türlü kötülüðü bertaraf edecek bir duruþ geliþtirmek, yeryüzünün imar ve ýslahý için çalýþmak, Müslümanlar olarak omuzlarýmýzdaki en temel sorumluluktur." dedi.

Erbaþ, toplantýnýn hayýrlara vesile olmasýný dileyerek "Her geçen gün büyük bir ivme kazanan iþbirliðimiz, kardeþlik baðlarýmýzý ve geleceðe dair ümitlerimizi daha da güçlendirecek, sorunlarýmýzýn çözümüne büyük katký saðlayacaktýr." dedi.

"ÝNSANLIK, BÜYÜK BÝR ÝNANÇ, ANLAM, AHLAK VE DEÐERLER KRÝZÝ YAÞIYOR"

Diyanet Ýþleri Baþkaný Erbaþ, dünyanýn, büyük bir deðiþim ve dönüþüm sürecinden geçtiðine dikkati çekerek, þöyle konuþtu:

"Maalesef, maddi olanýn kutsanýp mananýn ötelendiði, dýþlandýðý, yerleþik her bir deðere adeta savaþ ilan edildiði bir çaða þahitlik ediyoruz. Dünyanýn her yerinde çýkar çatýþmalarýnýn, öldürmenin ve yok etmenin sýradanlaþtýðý, fitne ve fesadýn sürekli körüklendiði bir döneme tanýklýk ediyoruz. Bu süreçte iþgallerin, savaþlarýn, katliamlarýn girdabýnda bir çýkýþ yolu arayan insanlýk ise büyük bir inanç, anlam, ahlak ve deðerler krizi yaþamaktadýr. Böyle bir vasatta, insanlýða umut olan bir dinin müntesipleri ve asýrlarca yeryüzünde adalet ve merhametin temsilcisi olmuþ Ýslam medeniyetinin mensuplarý olarak elbette bizlere düþen büyük sorumluklar vardýr. Ýman þuuru ve salih amel bilinciyle hareket ederek her türlü kötülüðü bertaraf edecek bir duruþ geliþtirmek, yeryüzünün imar ve ýslahý için çalýþmak, Müslümanlar olarak omuzlarýmýzdaki en temel sorumluluktur."

Erbaþ, medeniyetlerin, inanç, kültür ve gelenekler üzerine inþa edildiðine iþaret ederek "Ýnsanlar ve toplumlar ancak gelenekleri sayesinde geçmiþleri ile anlamlý bir bað kurup geleceðe güven içinde yürüyebilirler. Zira gelenekler, toplumsal hayatýn sürekliliðini saðlayan ve ortak belleði oluþturan önemli bir unsurdur. Gelenekleriyle makul bir iliþki kuramayan toplumlar asla saðlam ve saðlýklý bir gelecek inþa edemezler. Ayrýca insanlarý ve toplumlarý geçmiþten tevarüs ettikleri gelenekleri birbirine kenetlemektedir. Nitekim Türkistan'dan Anadolu'ya, Kafkasya'dan Balkanlar'a kadar bizi birbirimize baðlayan þey, ayný inanca sahip olmamýzýn yaný sýra köklü ve güçlü bir geleneðe de sahip olmamýzdýr." ifadelerini kullandý.

"GELENEKLERÝMÝZÝ KUR'AN VE SÜNNET SÜZGECÝNDEN GEÇÝRMELÝYÝZ"

Geleneði tamamen reddetmek ne kadar yanlýþ ise ona körü körüne baðlanmanýn da o kadar tehlikeli olduðunu vurgulayan Erbaþ, "Meseleye Kur'an ve sünnet bütünlüðü içerisinde baktýðýmýzda örf, adet, geleneklerin akýl ve vahiy süzgecinden geçirilerek vahye aykýrý olmayan, dolayýsýyla akla ve fýtrata uygun olanlarýn kabul edilmesinin, böyle olmayanlarýn ise terk edilmesinin istendiði görülmektedir." þeklinde konuþtu.

"ÝSLAM ÝLE ÞEKÝLLENEN GELENEKLERÝMÝZÝ GELECEÐE TAÞIMALIYIZ"

Erbaþ, "Peygamber Efendimiz (s.a.s.), kendisine indirilen ilk vahiyden itibaren tevhid inancýna aykýrý bütün gelenekleri ortadan kaldýrmýþ, ona uygun olanlarý muhafaza ederek kýsa süre içinde Hicaz yarýmadasýnda vahyi, aklý, bilgiyi, erdemi ve güzel ahlaký merkeze alan adil ve huzurlu bir toplum inþa etmiþtir. Bu minvalde çeþitli ýrk ve kültürlere mensup milletlerin, bir arada kardeþçe yaþayabilecekleri ahenkli bir zemin oluþturarak, bütün insanlarý kuþatan Ýslam medeniyetinin temellerini atmýþtýr. Bugün bizlere düþen, yüce dinimiz Ýslam ile þekillenen kültür ve medeniyet deðerlerimizi, örf adet ve geleneklerimizi en güzel þekilde geleceðe taþýmaktýr. Her alanda özgün kimliðimizle var olmaktýr. Bunun için müþterek çalýþmalarýmýzý en güçlü hale getirmek zorundayýz." dedi.

Toplantýda, "Fetva Heyeti Tüzüðü" ve "Ýslam, Halkýn Geleneklerinden Yararlanýr" baþlýklý belgeler imzalandý.