Litresinin 10 milyon dolar olduðu anlaþýlmýþtý! Türk bilim insanlarýnýn ABD'li müze müdürünü uyardýðý ortaya çýktý
ABONE OL

Niðde Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Karataþ, Anadolu'da yaþayan endemik türdeki zehirli hayvan türlerini yurt dýþýna kaçýrmaya çalýþtýðý iddiasýyla Ýstanbul Havalimaný'nda yakalandýktan sonra adli kontrol þartýyla serbest býrakýlan Amerikan Ulusal Doða Tarihi Müzesi Müdürü Lorenzo Prendini'yi akrepleri yurt dýþýna çýkarmamasý konusunda uyardýðýný söyledi.

Ýstanbul Havalimaný'nda ABD'li müdüre akrep operasyonu! 1 litresi 10 milyon dolar

Prof. Dr. Ahmet Karataþ, projenin detaylarý ve yaþanan sürece iliþkin AA muhabirine, Prendini ile mesleki konularda 20 yýldan fazladýr internet ortamýnda haberleþtiklerini belirtti.

Prendini'nin Antarktika ve Avustralya haricinde 5 kýtada çalýþma yapan biri olduðunu dile getiren Karataþ, "Çalýþtýðý kurum dünyanýn en tanýnmýþ prestijli kurumlarýndan Amerikan Ulusal Doða Tarihi Müzesi'nin omurgasýzlar sorumlusu. Çok sayýda yüksek kaliteli dergide editörlük, bilim kurulu üyeliði yapýyor. Ticari kaygýyla riske girecek biri olduðunu zannetmiyorum. Daha çok bilimsel hýrs gibi olduðunu düþünüyorum. Ticari olarak da paraya pula ihtiyacý olan bir kiþi deðil kendisi ama yine de hiçbir þeye kefil olamayýz." diye konuþtu.

Karataþ, kendisinin yaklaþýk 2 hafta önce Niðde Emniyet Müdürlüðünün davetiyle polislere biyokaçakçýlýk semineri verdiðini, bu sýrada Prendini'den ilk kez Türkiye'de, Adana'nýn Pozantý ilçesinde olduðunu bildirir mesaj aldýðýný anlattý.

Bunun üzerine mayýsýn ilk hafta sonu onlara katýlmak için Pozantý'ya doðru yola çýktýðýný belirten Karataþ, "Yolda sordum, 'Neredesiniz þu anda?' diye, Gaziantep'te olduðunu söyleyince bu sefer oraya gittim kendi aracýmla. Tekrar aradým, Mardin'de olduðunu söyledi. Aklýma kötü ihtimalleri fazla getirmeden Mardin'e kadar gittim ve nihayet buluþtuk." dedi.

Karataþ, proje þartlarýna göre geç olsa da gittikleri illerdeki Doða Koruma ve Milli Parklar müdürlükleri ile en yakýn jandarma ya da polis karakoluna bilgi verdiðini, zaman zaman kolluk kuvvetlerinin kendilerine eþlik ettiðini söyledi.

Fotoðraftaki: Amerikan Ulusal Doða Tarihi Müzesi Müdürü Lorenzo Prendini

Üç gün süren çalýþma boyunca kolluk kuvvetlerinin, yakaladýklarý canlýlarý zaman zaman kontrol ettiðini dile getiren Karataþ, kendisinin 20-30 kadar numune gördüðünü belirterek, þöyle konuþtu:

"Kendilerine 'Hiç böðü topladýnýz mý?' diye sordum. Bu adamýn bir uzmanlýðý da büðüler üzerine, et yiyen örümcek diye geçer. Sadece bir tane numune olduðunu, örümceðin hiç olmadýðýný söyledi ancak sonradan gördük ki beklenenin çok üzerinde bir sayýya ulaþmýþlar. Üçüncü gün ben okula dönmem gerekiyordu ve kendilerine dedim ki 'Arkadaþlar, bu çalýþmadaki þartlara mutlaka uyun, baþýnýz sýkýntýya girmesin. 100 örnek Türkiye'de çalýþýlacak. Asla yurt dýþýna örnek çýkarýlmayacak.' 'Biz bir hafta kadar daha çalýþacaðýz' dediler. Sonra örnekler, Niðde Ömer Halisdemir Üniversitesine ulaþtýrýlacaktý ancak bir daha haber aldýðýmda farklý illerden çýktýlar. Gözaltýna alýndýðýný avukatýnýn aracýlýðýyla öðrendik. Bilgimiz bu kadar."

Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde Prendini'ye eþlik ettiðini anlatan Karataþ, daha sonra Iðdýr, Artvin ve Samsun'a gittiklerini öðrendiðini söyledi.

Karataþ, Prendini'nin dün ABD'deki ailesinin yanýna gittiðine dair mesaj attýðýný kaydederek, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Ben dedim ki 'Her þeyi açýklayabiliriz ama bu 100 sayýsýný nasýl 1500 yaptýn? Böyle bir þey ne konuþtuk, ne anlaþmanýz var.' Ben, Türkiye'de yaklaþýk 30 yýldýr akreplerle ilgili çalýþma yapýyorum. Bütün gün arasanýz en yoðun yerlerde bile 3-5 tane, bilemediniz 20-30 tane toplayabilirsiniz. 1500 akrebi böldüðümüz zaman günde 50 tane yakalasanýz, bir ay yapýyor. Çok abartýlý bir rakam. Belki yanýnda birileri diyeceðim ama olsaydý bunu ben varken de o 3 gün içinde yaparlardý ayrýca bilimsel çalýþmalarda kaynaðýný, kökenini bilmediðimiz numuneleri kullanmayýz. Kendimiz bile bulduk, etiketini unuttuk ya da zedelendi, hangi ilden, hangi tarihte olduðu bilgisi çok önemli. O bilgiler olmadan atýl oluyor. Parayla toplattýklarýný sanmýyorum ancak bana orada söylediklerine göre Muðla, Ýzmir gibi illerimize uðramýþlar. Türkiye'ye geldiklerini henüz bilmediðim günlerde buralarda çam ormanlarýnda bazý cinsler nispeten kolay bulunuyor. Belki çoðunluk onlardandýr."

Karataþ, toplanan numunelerin ziyan edilmemesi gerektiðini, bunun için Niðde Ömer Halisdemir Üniversitesine veya Hacettepe Üniversitesinin yeni kurulan Zooloji Müzesine teslim edilmesini rica ettiklerini sözlerine ekledi.

- "HIRSINA KURBAN OLMUÞTUR"

Niðde Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Ayþegül Karataþ da farklý coðrafyalarda ayný konu üzerinde çalýþan araþtýrmacýlarýn materyale ulaþma ve laboratuvar aþamasýnda ortak çalýþma yürütmesinin zor olabildiðini söyledi.

Karataþ, Lorenzo Prendini'nin de Türkiye'den materyale ulaþma ve bu konuda çalýþma yapma için talepte bulunduðunu, bunun üzerine hazýrladýklarý ortak proje için Tarým ve Orman Bakanlýðý Doða Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüðünden izin aldýklarýný anlattý.

Projenin tek cins akrep türünü toplanmasýný kapsadýðýný belirten Karataþ, "100 kadar örneðin toplanmasýna izin vardý, bu örneklerin yurt dýþýna çýkmasý da yasaktý. Yakalanan akrep numunelerine göre kendisi pek çok türde akrep toplamýþ. Bunlar alkolde öldürüldükten sonra poþetlere aktarýlmýþ ki fazla yer kaplamayýp kolay taþýnsýn diye. Bu durumlarý kendisi de biliyordu. Kendisi zaten tecrübeli bir bilim insaný. En fazla hýrsýna kurban olmuþtur diye düþünüyorum çünkü bilimsel olarak iyi bir yerde, daha çok belki bilimsel çalýþma yapayým diye düþündü. Bunun maddi bir karþýlýðý, kendisine bir getiri saðlayacak bir tarafý yok." ifadelerini kullandý.

Karataþ, zehrin içinde antikanser, antimikrobiyal ve týbbi açýdan farklý özellikler gösteren protein bileþenleri olduðuna dikkati çekerek, "Onlarý ayýrmak uzunca bir süreç. Mesela akþam akrep bulalým da sabaha bunu ayýralým, öyle bir þey yok. Çok kapsamlý laboratuvarlarýn olmasý gerekiyor. Onu elde ettikten sonra zaten miligramý mesela 350 dolar diyelim, onu herhalde çarpýyorlar, þu kadar akrepten þu kadar litre çýkmýþtýr, bu da bu kadar bin dolar diye ama o kadar basit deðil." diye konuþtu.

Akrep üzerine Türkiye'de ilk defa doktora yapan bilim insaný olduðunu, 2000'de ilk doktora çalýþmasýný bitirdiðini belirten Karataþ, "Bize de yalan söylemiþ, bütün bu þartlarý bile bile neden böyle bir þey yaptý, neden bizim de ismimizin olduðu bir projede böyle bir þeyle karþýlaþtý ben anlamakta zorluk çekiyorum. Hiçbir mazeret bulamýyorum. Olsa olsa bilimsel hýrstan dolayý yapmýþtýr diye düþünüyorum." dedi.

Karataþ, bu konuyu sorduklarýnda Prendini'nin sessiz kaldýðýný sözlerine ekledi.

  • akrep zehiri
  • ilac deðeri
  • yurt dýþý kaçakçýlýðý