8. Aðýr Ceza Mahkemesi'nde dün görülmeye baþlayan davanýn 2. gününde tutuklu sanýklar, Diyarbakýr Ceza Ýnfaz Kurumlarý Kampüsü'nden cezaevi nakil araçlarýyla geniþ güvenlik önlemi alýnarak Diyarbakýr Adliyesi'ne getirildi.
Duruþmaya katýlanlar, adliye önü ve içerisinde 2 ayrý noktada yapýlan aramadan sonra duruþma salonuna alýndý.
Davanýn 2. gününe tanýklarýn dinlenmesiyle baþlandý. Bugünkü duruþmada ilk olarak aðabey Baran Güran tanýk sýfatýyla dinleniyor.
Davada dün tutuklu 4 sanýk ile baba Arif Güran ve Nevzat Bahtiyar'ýn eþinin beyanlarý alýnmýþtý.
Tanýklarýn dinlendiði mahkeme salonunda eski Diyarbakýr Baro Baþkaný Nahit Eren tanýk Enes Baran'a soru sorduðu esnada baba Arif Güran sinir krizi geçirdi. Baba Arif Güran, "Kýzýmdan bahsederek anlatmayýn. Yeter. Allah için. Yeter yeter yeter. Gözümün içine baka baka anlatýyorlar" diyerek sinir krizi geçirerek mahkeme salonundan çýktý.
Güran ailesi bu duruma tepki gösterirken mahkeme baþkaný Güran ailesini sakinleþtirmeye çalýþtý.
Fenalaþan Arif Güran, ambulansla hastaneye götürüldü.
AÐABEY BARAN GÜRAN, TANIK OLARAK DÝNLENDÝDavanýn 2'inci gününde aðabey Baran Güran, tanýk olarak dinlendi. Mahkeme baþkaný köydeki gizli toplantý iddiasýný sordu. Güran, "Sayýn hakim, gizli toplantý herkesin göreceði yerlerde mi yapýlýr? Bazen bakanlar geliyordu köye, misafirleri çýkarýyorduk. Kimseyle toplantý olmadý. Özel bir toplantý olsaydý köyde yapýlmazdý." dedi.
Mahkeme Baþkaný: "Peki, kadýnlar kavgasý var mý?" sorusuna, Baran Güran: "Orada deðildim" dedi.
Mahkeme Baþkaný: "Kadýnlarýn neden kavga ettiði konusunda bilgi sahibi misin?" sorusuna ise, Baran Güran: "Küçük bir melek söz konusu olduðu için gerginlik çoktu" dedi.
HER ÞEYÝ BÝLÝYORSUNUZ
Mahkeme Baþkaný: "Bu olay 'siz her þeyi biliyorsunuz, susuyorsunuz' konusundan deðil mi?" sorusuna Baran Güran: "Bence deðil, orada masum bir çocuk var" diye yanýt verdi.
AÐABEY NEVZAT'I SUÇLADI
Tanýk aðabey Baran Güran: "Babamla Nevzat arasýnda tartýþma oldu, ben þahittim. Nevzat sesini yükselterek, 'Parayý vermiyorum' dedi. Sonra babam ona baðýrýnca Nevzat kekelemeye baþladý, babam ona kýzdý. Babamla kötü bir üslupla konuþuyordu, ben ona orada saldýracaktým. Sonra babamdan dolayý bunu yapmadým. Nevzat, bu cinayeti yapabilir, çünkü 50 cinayet iþlemiþ gibi soðukkanlý." Baran Güran, amcasýnýn böyle bir cinayet ilerlemeyeceðini söyledi.
'TERLÝÐÝ MUHAMMED BULDU'
Duruþmada Narin'in amcasýnýn oðlu Osman Güran tanýk olarak dinlendi. Osman Güran, olay gününü anlatarak, "Enes'le Narin kaybolduktan sonra görüþtüm. Patikadan yengem, 'Narin kayboldu' dedi. Ben þehir merkezinde kalýyorum. Kaybolduðunu anladýðýmýz zaman Enes ile görüþtük. Sohbetimiz olmadý ama ayný ortamdaydýk. Muhammed yol üzerinde terliði gördü. Yaþlýlar yukardayken 'Kolluk evden çýkýn, sadece aile kalsýn' demiþ. O esnada yaþlýlarý arabaya alýp aþaðý götürdüðünde unuttuðunu söyledi. Ben de o esnada terliði jandarmaya götürdüm. Markete giderken o fark etmiþ, dönüþ yolunda terliðin üzerine basýp geçtik. Muhammed 'Geri gelir misin' dedi, geldik. O eðilip terliði aldý. Muhammed kaçta terliði bulmuþtu, hatýrlamýyorum. Olay günü Narin'in üzerine ne olduðunu sorarken, Baran'a mesaj attýk, 'Bu onun olabilir mi?' diye" dedi.
'KARGAÞA OLDUÐU ÝÇÝN TERLÝÐÝ UNUTTUM'
Daha sonra tanýklardan, Narin'in dayýsýnýn oðlu Muhammed Kaya dinlendi. Olay gününü anlatan Muhammed Kaya, "14.00-14.30 civarýnda köy yollarýndan Mardin'in Derik ilçesine gittik. Saat 20.00'de kuzenim Devran'a haber geldi, 'Narin kayboldu' diye. Kuyulara baktýk, köyü aradýk. Terliðin bulunduðu gün, yengem aradý, 'Araba var mý, süt alýr mýsýn?' dedi. Ben de 'Var' dedim. Markete giderken terliði gördüm. Markete gidip gelirken, çingenelerin olduðu yerde terliðin üzerine basýp 'Geri geri gel' dedim, öyle bulduk. Ben geçtim, gördüm. Çingenelerin olabilir diye takmadým, dönüþte aldým. Ne olur ne olmaz, yengeme gösteririm diye. Eve gittik, herkes baðýrýyordu. Ben de komutana, 'Siz baðýrmayýn, ben herkesi çýkarýrým' dedim. Sonra onu Hüseyin Güran'ýn evine götürdüm. Sigaram bitmiþti, markete gittim. Kargaþa vardý diye unuttum. Ben onun için köye götürdüm. Unuttuktan sonra Baran'a attým, Baran 'Terlik onundur, neredesiniz' diye sordu, 'Ormanýn oradayýz' dedim. Sonra jandarma geldi. Dayým Arif geldi, 'Terliði ben aldým Narin'e' dedi" diye konuþtu.
Bu sýrada söz alan Anne Yüksel Güran, "Terlik bana geldi. Ben ilk baþta sevindim, sonra numarasý farklý çýktý" dedi.
Ýfadesine devam eden Muhammed Kaya, "Emir Dayý diye bir iþçimiz vardý. 'Telim ve cinlerim var' diyordu, cinciydi. O tele üfleyip, yer buluyordu. Öyle kayýp þeyleri bulduðunu söylüyordu. Dicle Üniversitesi'nin oradaydý, biz de kalktýk oraya gittik" diye konuþtu.
'ENES'ÝN ÖLDÜRECEÐÝNE ÝNANMAM'
Daha sonra Narin Güran'ýn yengesi Maþallah Güran'ýn ifade iþlemlerine geçildi. Olay gününü anlatan Maþallah Güran, "Narin'in bulunduðu gün, Hülya komutan geldi, Yüksel'e 'Baþýn sað olsun' dedi. Yüksel de 'Hani söz vermiþtin, hani Narin'im' diyerek baðýrdý, o sýrada ambulansa aldýlar. 'Hangi þerefsizler sana kýydý' diye ortaya söyledim. O sýrada kýzým bayýldý. 'Herkes her þeyi biliyor' diye bir cümle kullanmadým. Benim aðzýmý kapatan da kimse olmadý. Narin 14.00 gibi geldi. Bizim kýzlarý sordu. Kýzlarýmýz evde olmadýðý için camiye koþarak gitti. 17.40'ta diðer kýzým Mina geldi. Salim bize, 'Hangi saatte gördüyseniz, o saatte söyleyin' dedi. Salim 18.00-18.20 gibi geldi. Amcasýnýn elini öptü, 5 dakika sonra gitti. Salim'le oðlu beraberdi. Salim'de þüpheli bir þey görmedim. Her zamanki gibiydi. Þüpheli bir durumu yoktu. Nevzat bizim komþumuz. Kim olursa olsun, Allah belasýný versin. Kýzým Birsen bana, 'Salim bize 17.40'ta Narin'i gördüðünüzü söyleyin, yoksa sýkýntý çýkar' diye bir cümle söylediðini demedi. Yüksel tepeden seslendi, 'Narin nerede' diye sordu. O saatlerde hiçbir hareketlilik görmedim. Nevzat ve Salim'in genel olarak arasý iyiydi bugüne kadar. Bu saatten sonra iyi deðil. Karakolun kamerasýný ortaya çýkarýn. Kimse katil, Allah belasýný versin. Enes'in öldüreceðine de inanmam" dedi.
Bu sýrada söz alan Salim Güran, "Maþallah Güran benim amcamýn eþidir. Amca, baba yarýsýdýr. Benim amcam babam gibidir. Bize bu iftirayý atanýn Allah belasýný versin" ifadelerini kullandý.
TANIK ÇOCUKLAR, PEDAGOG EÞLÝÐÝNDE ÝFADE VERDÝ
Duruþmada 18 yaþýndan küçük olan tanýklar, adliyedeki Adli Gözlem Odasý'nda Ses ve Görüntü Biliþim Sistemi (SEGBÝS) ile pedagog eþliðinde ifade verdi. Narin'in aðabeyi M.E.G., "Evde ben, Enes aðabeyim, kardeþim E. vardý. Saat 15.00 gibi Hediye yengem geldi. Narin gittikten sonra benle Enes aðabeyim telefonda oyun oynuyorduk. Ben annemin telefonuyla oynuyordum. 2 oyun oynadýktan sonra oyundan çýktýk. 16.30-17.00 gibi aþaðý indim. Enes Aðabeyim, Tahir Kaya oradaydý. Hediye geldiðinde hatýrlamýyorum ama E. bana 'Hediye yenge geldi, elbiseleri býrakýp gitti' dedi. Sonra bakkala gittim, aðabeyimin yanýna. Onlar oturmuþtu, bir þey almadýk. Tahir Kaya saman çekmek için çocuklarý topladý. Aðabeyim gitmedi. Ben ve kuzenim K.G. çeþmeye gittik. Sonra aðabeyim o sýrada geldi. O kadar. Sonra annem 'Kardeþini çaðýr, gel yemek yiyeceðiz' dedi. Ben de 'Tamam' dedim. Sonra aradým, bulamadým. Annem, yengem Maþallah'a sordu 'Narin orda mý' diye, 'Yok' dediler. Sonra Hediye yengemi aradý, o da 'Burada deðil' dedi.
Daha sonra kuzeni A.K. ifade verdi. Olay gününü anlatan A.K., "Narin'i camide gördüm. Eve geldik. Z. ile birlikte çorap daðýttýk. Sonra Melek ablanýn evine gittik" dedi.
'ENES HÝÇ BÝZE GELMEDÝ'
Salim Güran'ýn kýzý G.G. de "Çarþýya gittik. Hepimiz sadece aðabeyim yoktu. 14.45'te eve geldik. Babam uzandý, sonra babam kalktý ve çýktý. 15.30 gibi çýktý, tarlaya gitti. Tarladan dönüþte eve gelmedi. Zaten Narin'in kaybolduðunu ben babama haber verdim. O zaman karanlýktý 19.45 gibiydi babamý aradýðým zaman. O da tarladaydý" dedi.
Mahkeme Baþkanýnýn "HTS kayýtlarýnda Enes'in 15.57'de salimin evine gitmiþ ve 8 dakika kalmýþ. Enes sizin eve geldi mi?" sorusuna G.G., "Hayýr hiç gelmedi, ben de evden çýkmadým hiç" yanýtýný verdi.
'SALÝM GÜRAN BÝZÝ TEHDÝT ETMEDÝ'
Hüseyin ve Maþallah Güran'ýn kýzý M.G. olay gününü anlatarak, "Büyük odadaydým. Telefonla oynuyordum. Sonra kapý çaldý, annem de 'Kimdir' dedi, 'Narin' dediler. Narin'i görmedim. Yüksel yenge geldi, fenalaþtý, ambulansa bindi. Sonra annemle ablam aðlýyordu. Sonra Narin'in teyzesi Yasemin geldi, annem ve ablama saldýrdý. 'Susmazsanýz böyle olmazdý' dedi. Ben de o sýrada ayaða kalktým. 'Biz bir þey bilmiyoruz' dedik. Ben bayýldým, Hülya komutan geldi ve ayýrdý. Biz de gittik. Salim Güran bizi tehdit etmedi. 'Allah rýzasý için ne biliyorsanýz onu söyleyin' dedi. Tam olarak saat söylemedi, 'Ne gördüyseniz onu anlatýn' dedi" diye konuþtu.
SALÝM GÜRAN'IN EÞÝ MELEK: ENES, O GÜN BÝZE GELMEDÝ
Duruþmada tanýk olarak Narin'in amcasý Salim Güran'ýn eþi Melek Güran, olay gününü anlatarak, "Saat 12.00'de çarþýya çýktýk, 14.00'te eve geldik. Eþim 'Acýkmýþým, bana bir þeyler hazýrla' dedi. Kýzlar da kýyafetlerini deniyordu. Sonra biraz uyudu. 15.30 gibi çýktý. Tarlaya gitti. Enes, o gün bize gelmedi. Kýzlarým da evdeydi. Ben de çýkmadým. Eþimin yönlendirmelerine þahit olmadým. 1 hafta boyunca eþim sürekli aramalardaydý. Nevzat ile eþimin arasý araba meselesi nedeniyle kötüydü. Bu süre zarfýnda Salim'den þüphelenmedim" dedi.
'NARÝN'Ý CESEDÝ KÝM GÖTÜRMÜÞSE, O ÖLDÜRMÜÞTÜR'
Salim Güran'ýn kaçta evden çýktýðýný hatýrlamadýðýný söyleyen Melek Güran, "Olay günü Nevzat'ý görmedim. Yüksel bize geldi, düðünden bahsediyordu. Benim telefonum yok. Eltilerimle Salim'in telefonundan ben konuþuyordum. Narin'i, cesedi kim götürmüþse, o öldürmüþtür. Narin, 16 Temmuz'da Salim'in kullandýðý araca bindi. Niþan vardý, düðüne gittik. Narin'i, o öldürmüþ olamaz' diye konuþtu.
BÝRSEN GÜRAN: SALÝM AÐABEY BÝZÝ YÖNLENDÝRMEDÝ
Maþallah Güran'ýn kýzý Birsen Güran da þunlarý anlattý:
"Savcýlýkta verdiðim 'Salim bizi yönlendirdi' dediðim þeyleri söylemedim, yanlýþ anladým. Bana ifadem okutmadan imzalandý diye öyle geliþti. Salim aðabey beni yönlendirmedi. Kendimi yanlýþ ifade ettiðim için ilk mahkemede öðrendim onu. 14.40'ta Narin bize geldi. Annem halamla konuþuyordu. Mahalledekiler, Narin'i '18'de gördük' dedikleri için 17.40'ta Narin'i gördüðümü söyledim. Salim aðabeyle karþýlaþýrken bana 'Birsen hangi saatte gördüysen söyle ki devletimiz bir an önce bulsun Narin'i dedi. O günden sonra hiç Salim aðabeyi görmedim. Zaten sürekli jandarmayla birlikteydi. Misafirlerimiz de çok olduðu için onlarla ilgileniyordum. Narin'in bulunduðu gün, askerler yukarý çýkmamýza izin vermedi. Yukarý çýkarken askerler, Yüksel'e 'Baþýn sað olsun' dedikten sonra bayýldý, ambulansa aldýlar. O sýrada Yasemin Haným bize 'Siz konuþsaydýnýz böyle bir þey olmazdý' dedi. Ben de 'Sanki bir þey biliyoruz da o yüzden konuþmuyoruz. Sen biliyorsan, sen konuþ' dedim. Ondan sonra kardeþim bizi aþaðý götürdü. Sürekli karakola gidip geldiðimiz için; herkes herkese þüpheyle baktýðý için böyle söylemiþ olabilir" dedi. Daha sonra duruþmaya 2 saat ara verildi.