'NATO, Türkiye'yi fark etti'
ABONE OL

İki günlük zirvede NATO üyesi 28 ülke, kapalı kapılar arkasında yaptığı görüşmelerde Türkiye'yi de yakından ilgilendiren Suriye ve DAEŞ terörü ile Ukrayna krizi konusunda kararlar alırken, 60 devlet veya hükümet başkanı ve bakanın konuşmacı olarak katıldığı toplantılardaysa bu gizli görüşmelerin ipuçları kamuoyuna yansıdı.

FARKINDALIK VAR

NATO'daki 'Kuzey-Güney kanat' tanımlamasının tarihe karıştığını kaydeden Prof. Güney şunları söyledi: "Doğu kanadında Ukrayna ve Kırım krizi ve Rusya'nın yaratabileceği istikrarsızlık karşısında Polonya ve Baltık ülkelerinde acil müdahale gücünün oluşturulması ve Karadeniz içinde düşünülmesi, Türkiye'nin bulunduğu Güney kanadında Suriye ve Irak'taki istikrarsızlıktan kaynaklanan güvenlik ve terörizm, NATO toprakları olan Türkiye'nin Malatya'dan sonraki bölümünün hava savunma sistemi dışında kalması, Kilis'e füzelerin düşmesi en önemli gündem maddeleri. Türkiye'nin yaşadığı sorunlara yönelik 'Güney Kanat'taki tehdit' altında NATO'da bir farkındalık görüyorum. Türkiye'nin uzun süredir gündeme getirdiği gibi NATO yetkililerinin de Suriye sorununun AB güvenliğini doğrudan tehdit ettiğini söylüyor olması oldukça önemli"

DAEŞ'E NATO OPERASYONU

Türkiye'yi de yakından ilgilendiren 'NATO sınırları ötesinde güvenlik sağlamaya' yönelik düşüncelere dikkat çeken Güney, "Bu bağlamda Ortadoğu ülkelerinde yeni anlaşmalar, üsler düşünüyor. DAEŞ terörü nedeniyle Türkiye'ye yapılan terör saldırısı tüm birliğe yapılmış sayılıp 5. maddeye göre NATO devreye sokulur mu? Daha önce ABD, Dünya Ticaret Merkezi'ni yapılan saldırı sonrasında sokuldu" dedi.

VARŞOVA PLUS YOLDA

Prof. Dr. Güney, NATO'nun Rusya gibi devlet ya da DAEŞ gibi devlet dışı terör faktörlerinden kaynaklanan tehditlere karşı kendini yenilediğini belirtti: "NATO'nun caydırıcılık mekanizması caydırmıyor artık. Diyalog kapısının açık olduğu belirtilse de artık Rusya gibi ülkelerle işbirliği değil caydırıcılık öne çıkacak. Rusya, taktik nükleer silahları da ekleyerek kapasitesinin tümünü kullandığı bir savaş yürütüyor. NATO, caydırıcılığının iki ayağı var: Nükleer ve konvansiyonel. Soğuk Savaş döneminin tam tersine NATO konvansiyonel silahlarda çok önde ve Rusya'da açığını bu taktik nükleer silahlarla kapatıyor. NATO da 'provoke etmemek' için çok açık olmasa da nükleer caydırıcılığını tartışıyor. Ama Rusya tarafından gelen bilgiler, Rusya'nın da Soğuk Savaş dönemi Sovyet bloğu ülkeleriyle 'Varşov Plus' zirvesiyle NATO'ya misilleme kararlar alabileceği yönünde"