ÖSYM'nin internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, 17 ve 18 Haziran'daki 2023-YKS'ye girecek adaylardan, T.C. kimlik kartını kaybeden, kimlik kartında fotoğrafı bulunmayan, nüfus cüzdanı olmayan veya nüfus cüzdanında T.C. kimlik numarası, fotoğraf, soğuk damga bulunmadığından sınava kabul edilmeyecek durumda olanlar için sınav günlerinde il ve ilçe nüfus müdürlükleri belirli saatlerde hizmet verecek.
Buna göre, müdürlükler, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce 17 Haziran Cumartesi 07.00-17.00 ve 18 Haziran Pazar 07.00-15.30 saatlerinde açık tutulacak.
Sınav günü ilgili nüfus müdürlüğüne başvuran adaylar, müdürlük personeliyle ÖSYM'nin "https://ais.osym.gov.tr" adresinde yer alan ilgili sınavın başvuru bilgilerine T.C. kimlik numaraları ve aday şifreleriyle erişebilecek.
Geçici kimlik belgesi ile sınava girilebilecek
Nüfus müdürlüğü personelince adayın bilgilerinin kontrolü yapılarak adaya fotoğraflı, imzalı-mühürlü, barkodlu-karekodlu veya fotoğraflı, barkodlu-karekodlu geçici kimlik belgesi düzenlenecek. Adaylar düzenlenen bu belgeyle sınava girebilecek.
Geçici kimlik belgesi dışında verilen hiçbir belge sınava giriş için kabul edilmeyecek. Bu amaçla nüfus müdürlüğüne başvuran adayın, sınava giriş belgesi ve biyometrik fotoğrafının yanında olması gerekiyor.
Adaylar, sınav günü açık tutulacak il ve ilçe nüfus müdürlüklerinin adreslerini ve açık oldukları saatleri, ÖSYM'nin internet adresinden öğrenebilecek.
Gazze Şeridi'ne aralıksız ve yoğun saldırılarını sürdüren İsrail ordusunun hedefinde, yerinden edilen Filistinliler, bu kişilerin sığındığı okullar, çadırlar ve evleri bombalanan siviller vardı.
Hastane kaynaklarından ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre İsrail ordusu, 2 kamikaze insansız hava aracıyla (İHA), Gazze kentinin merkezindeki Derec Mahallesi'nde bulunan ve yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Musa bin Nasir Okulu'nu bombaladı.
İsrail saldırısında 12 Filistinli şehit oldu, çok sayıda kişi yaralandı.
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda İsrail ordusunun hedef aldığı "Mukayyed" ailesine ait evde aynı aileden 9 kişi şehit oldu.
Gazze'nin orta kesimindeki Nusayrat Mülteci Kampı'nda yerinden edilen Filistinlilerin barındığı benzin istasyonunun İsrail ordusunca hedef alınması sonucu 15 Filistinli şehit oldu, çok sayıda kişi de yaralandı.
İsrail ordusunun Gazze'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah kentinde "Ebu Semra" ailesine ait evi bombalaması sonucu 13 Filistinli şehit oldu, saldırıda yaralananlar oldu.
Gazze kentinin Zeytun Mahallesi'nde İsrail ordusunun Sıkke Caddesi'ne düzenlediği saldırıda 1 kişi şehit oldu.
Filistin Kızılayı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinin doğusunda bulunan Menara bölgesinde İsrail ordusunun İHA ile düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin şehit olduğu belirtti.
İsrail ordusuna ait topçu birlikleri, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya beldesinde yüzlerce yerinden edilmiş Filistinlinin barındığı bir okulu bombaladı ve saldırıda en az 4 Filistinli şehit oldu.
Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'ta İsrail ordusunun yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı bir çadıra düzenlediği saldırıda 4 Filistinli şehit oldu, 9 kişi yaralandı.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah'ta İsrail ordusunun düzenlediği İHA ve hava saldırısında biri çocuk 7 Filistinli şehit oldu, çok sayıda kişi yaralandı.
İsrail ordusuna ait İHA Nusayrat Mülteci Kampındaki bir mezarlığın çevresini bombaladı ve saldırıda 1 Filistinli şehit oldu.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki El-Bureyc Mülteci Kampı'nın güneydoğusunda İsrail ordusunun düzenlediği topçu saldırısında hayatını kaybeden 2 Filistinlinin cenazeleri de sağlık ekiplerince çıkarıldı.
Gazze Şeridi'nin güneyinde ise İsrail'in Han Yunus'un güneyindeki Kizan en-Neccar bölgesini hedef aldığı saldırıda 2 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail'in Han Yunus'un doğusundaki Abesan el-Kebira kasabasına ve şehrin güneyine İHA'larla düzenlediği saldırılarda da 2 Filistinli şehit oldu.
Öte yandan, şehir merkezindeki evinin daha önce bombalanması sonucu yaralanan El-Beyuk ailesinden 1 Filistinli şehit oldu.
İsrail'in Gazze'nin Şucaiyye Mahallesi'nde bir evi hedef aldığı saldırıda da Hasaneyn ailesinden 2 Filistinli şehit oldu, çok sayıda kişi yaralandı.
İşte dakika dakika Filistin ile İsrail arasında yaşananlar:
15:19 İsrail Meclisi'ndeki Filistin asıllı milletvekili Eymen Avde, Tel Aviv yönetiminin Gazze Şeridi'nde 7 Ekim 2023'ten bu yana 19 binden fazla çocuğu öldürdüğünü söylemesi üzerine kürsüden uzaklaştırıldı14:12 İsrail'in Gazze'ye son 10 günde düzenlediği saldırılarda 815 Filistinli hayatını kaybetti. 12:44 Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo, Gazze Şeridi'ndeki durumun giderek daha endişe ve acı verici hal aldığını belirterek, insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısı yaptı.12:14 İtalya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile Savunma Bakanı Guido Crosetto, İsrail'e Gazze'de sivilleri etkileyen askeri operasyonlarını durdurması çağrısında bulundu11:10 DSÖ, İsrail'in saldırılarının Gazze'deki sağlık sistemini kırılma noktasının ötesine taşıdığını bildirdi11:06 Eski İsrail Başbakanı Ehud Olmert, İsrail'in Gazze Şeridi'nde yaptıklarının "savaş suçuna çok yakın olduğunu" belirtti10:25 BM: İsrail tır geçişine izin vermesine rağmen Gazze'de henüz yardım dağıtılamadı10:07 İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 21 Filistinli hayatını kaybetti09:20 İsrail ordusundaki bazı pilotların, Gazze Şeridi'nde binlerce Filistinli sivilin ölümüne neden olan hava saldırılarından rahatsızlık duyduğu ileri sürüldü.07.05 Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Gazze Şeridi'ne insani yardımlarını ulaştırmaya başlamak için İsrail ile anlaşmaya vardığını duyurdu.05.09 İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde kanser hastası 6 çocuk, Ürdün Kralı 2. Abdullah'ın duyurduğu 2 bin çocuğun tedavi edilmesi kampanyası kapsamında Ürdün'e getirildi.
04.06 Katil İsrail ordusunun, dün sabahtan bu yana Gazze Şeridi'nde evleri ve yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı barınma merkezlerini hedef aldığı saldırılarda 78 kişinin şehit olduğu bildirildi.
03.15 Gazze'ye ilişkin düzenlenen Olağanüstü Arap-İslam Zirvesi sonucunda oluşturulan Bakanlar Komitesi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukayı reddettiğini belirterek, ablukanın derhal kaldırılması ve 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden savaşa son verilmesi çağrısında bulundu.
01.44 Filistin'in İngiltere'deki Misyonunun Başkanı Büyükelçi Hüsam Zomlot, dünyanın İsrail'e sözde sırtını döndüğünü ancak bunun eyleme yansımadığını belirterek, "Netanyahu'nun dikkatini çekmek istiyorsanız ticaret anlaşması görüşmelerinin değil silah satışlarının askıya alınması gerekiyor." dedi.
00.59 ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Gazze'deki Filistinlilerin sınır dışı edilerek Libya'ya taşınacağı iddialarının doğru olmadığını belirtti.
00.01 İsrail'in ABD başta olmak üzere gelen uluslararası tepkileri azaltmak için Gazze'ye girişine izin verdiğini duyurduğu 93 tır dolusu insani yardım Filistinlilere ulaştırılmadı.
00.00 Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü (Euro-Med), Gazze'de son 24 saat içinde 9'u çocuk 26 Filistinlinin açlık nedeniyle veya tedavi edilemediği için öldüğünü duyurdu.
- ATEŞKESİ BOZAN İSRAİL ORDUSU, GAZZE'YE ŞİDDETLİ SALDIRILARI YENİDEN BAŞLATTI
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 3 bin 193 Filistinli hayatını kaybetti, 8 bin 993 kişi yaralandı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 53 bin 339'a, yaralıların sayısı da 121 bin 34'e yükseldi.
Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu.
Hamas ise "İsrail'in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını" açıkladı.
Uluslararası toplumun tepkilerine rağmen Filistinlilere yönelik katliamlarını sürdüren İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ni yine kana buladı.
Yerel yetkililerden edinilen bilgilere göre, İsrail ordusunun Deir-el Balah şehrindeki bir evi bombalaması sonucu 12 kişi şehit oldu.
Nuseirat Mülteci Kampı'ndaki bir benzin istasyonunu hedef alan İsrail saldırısında ise 15 kişi şehit oldu. İsrail güçlerinin Gazze şehrindeki yerinden edilmiş Filistinlilerin barındığı Musa Bin Nusayr Okulu'nu vurduğu, bu saldırıda da en az 10 can kaybı yaşandığı bildirildi. Saldırılarda ölenlerin arasında çocukların da olduğu aktarıldı. Çok sayıda kişinin yaralandığı ve enkaz altında kalanların olduğu belirtildi.
GAZZE'DE ŞEHİT SAYISI EN AZ 53 BİN 339'A ULAŞMIŞTI
Gazze Şeridi'nde sağlanan ateşkesi 18 Mart'ta tek taraflı olarak bozan İsrail, son olarak bölgeye geniş çaplı kara harekatı başlatmıştı. Filistin Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan son açıklamada, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye gerçekleştirdiği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının en az 53 bin 339'a ulaştığı bildirilmişti. Yaralı sayısının ise 121 bin 34'e yükseldiği aktarılmıştı.
İSRAİL'DE MUHALEFET LİDERİ GOLAN, ORDULARININ ÇOCUKLARI "HOBİ OLARAK" ÖLDÜRDÜĞÜNÜ SÖYLEDİ
İsrail muhalefetinden Demokratlar Partisi lideri ve eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı Yair Golan, İsrail hükümetinin ülkeye tehdit oluşturduğunu belirterek "Normal bir devlet sivillere karşı savaş yürütmez, hobi olarak çocukları öldürmez, bir halkı yerinden etmeyi kendisine hedef olarak belirlemez." dedi.İsrail'de Golan'ın açıklamalarına iktidar ve muhalefetten tepkiler yükseldi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Golan'ın "çocukları öldürmeyi hedeflediğini söylemesine" karşın, Gazze'ye saldırılarıyla "buradaki esir askerleri kurtarmayı ve Hamas'ı yenmek için savaştıklarını" iddia etti.
Ana muhalefet partisi Gelecek Var lideri Yair Lapid de "askerlerin hobi için çocuk öldürdüğünü söylemenin yalan ve düşmanlara bir hediye olduğunu" savunarak, Golan'ın açıklamalarını kınadı.
12:56 Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, İsrail'in Gazze'ye insani yardım girişine izin vermemesi nedeniyle sınırda bekletilen yardımların "Avrupa'nın parasıyla finanse edildiğini", dolayısıyla içeri girmesi gerektiğini söyledi.
12:35 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne bu sabah düzenlediği bombardımanda 33'ü çocuk, kadın ve yaşlı olmak üzere, en az 50 Filistinli hayatını kaybetti.
09:32 İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 45 Filistinli şehit oldu05.03 İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana soykırıma devam ettiği Gazze Şeridi'nin kuzeyinde çıkan çatışmada İsrail ordusundan 1 askerin öldüğü, 2 askerin yaralandığı belirtildi.
04.39 Soykırımcı İsrail'in Gazze Şeridi'ne gerçekleştirdiği son saldırılarda aralarında çocukların da bulunduğu en az 37 kişi şehit oldu. Çok sayıda kişinin yaralandığı ve enkaz altında kalanların olduğu bildirildi.
03.58 Filistin yönetimi, İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarını durdurmasına ilişkin İngiltere, Fransa ve Kanada'nın açıklamasının memnuniyet verici olduğunu belirtti.
03.04 israil'in 7 Ekim 2023'ten bu yana soykırıma devam ettiği Gazze Şeridi'nin Han Yunus bölgesinde, saldırı tehdidi sebebiyle Filistinlilerin göç etmek zorunda kaldığı belirtildi.
00.44 ABD'de bir Microsoft mühendisi, Seattle kentinde düzenlenen "Build 2025" konferansında Microsoft yönetimini, İsrail'in Gazze'de yaptığı soykırıma ortak olduğu gerekçesiyle protesto etti.
00.30 İsrail, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde yürüttüğü saldırlar sırasında alıkoyduğu Filistinlilerden 10 kişiyi, aylarca süren işkence ve açlık koşullarının ardından serbest bıraktı.
00.14 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Beyt Lahiya kasabasında bulunan Endonezya Hastanesi'ndeki jeneratörleri bombalaması sonucu çıkan yangında büyük hasar meydana geldi.
00.00 Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail'in soykırımını sürdürdüğü Gazze'de "insani acı seviyesinin katlanılamaz boyutta" olduğunu bildirdi.
- ATEŞKESİ BOZAN İSRAİL ORDUSU, GAZZE'YE ŞİDDETLİ SALDIRILARI YENİDEN BAŞLATTI
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 3 bin 193 Filistinli hayatını kaybetti, 8 bin 993 kişi yaralandı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 53 bin 339'a, yaralıların sayısı da 121 bin 34'e yükseldi.
Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu.
Hamas ise "İsrail'in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını" açıkladı.
Bakanlık, İsrail'in Gazze'de yürüttüğü geniş çaplı kara harekatı hakkında yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "Müzakerelerin devam ettiği bir dönemde, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını genişletmesi, huzur ve istikrarın sağlanmasına yönelik tüm girişimleri zayıflatmaktadır. Bu durum, İsrail'in kalıcı bir barışa ulaşma niyetinde olmadığını bir kez daha göstermiştir. Gazze'nin farklı bölgelerinde yürütülen operasyonların derhal sona erdirilmesi, Gazze'ye insani yardımların girişine izin verilmesi ve acil ateşkes sağlanmasına yönelik çağrımızı yineliyoruz." ifadelerine yer verildi.
Bölgesel barış ve güvenliğin tesis edilmesi adına uluslararası toplumun İsrail'e karşı etkili ve kararlı adımlar atmasının büyük önem arz ettiği vurgulanan açıklamada, uluslararası camia hukuki ve insani yükümlülükleri doğrultusunda harekete geçmeye davet edildi.
İsrail ordusu, güvenlik kabinesinin 4 Mayıs'ta onayladığı yeni saldırı planı kapsamında Gazze'de işgali genişletip kalıcı hale getirmeyi amaçlayan kara saldırılarına başladığını duyurmuştu.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, "Gideon'un Savaş Arabaları" adlı plan kapsamında Gazze Şeridi'nin kuzey ve güneyinde kapsamlı kara harekatı başladı." ifadesine yer verilmişti.
Açıklamada, Gazze'de okullar, hastaneler ve yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı çadırlar dahil olmak üzere sivilleri hedef alan İsrail ordusunun bu hafta 670 noktaya saldırı düzenlediği belirtilmişti.
06:44 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin farklı kesimlerine düzenlediği son saldırılarda en az 10 kişi daha hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
01:15 Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını genişletmesine ilişkin, "Müzakerelerin devam ettiği bir dönemde, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını genişletmesi, huzur ve istikrarın sağlanmasına yönelik tüm girişimleri zayıflatmaktadır. Bu durum, İsrail'in kalıcı bir barışa ulaşma niyetinde olmadığını bir kez daha göstermiştir." ifadelerini kullandı.00:13 İsrail'in, Hamas ile ocak ayında vardığı esir takası kapsamında serbest bıraktığı bir Filistinliyi gözaltına aldığı ve idari tutukluluğa sevk ettiği belirtildi.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, "Gideon'un Savaş Arabaları" ismi verilen plan kapsamında Gazze'deki bazı bölgelere kara saldırıları başlatıldığı kaydedildi.
"GAZZE'YE GENİŞ KAPSAMLI KARA HAREKATI BAŞLATILDI"Söz konusu saldırılara hem muvazzaf hem de yedek askerlerin katıldığı belirtilen açıklamada, "Gideon'un Savaş Arabaları kapsamında Gazze Şeridi'nin kuzey ve güneyinde kapsamlı kara harekatı başladı." ifadesine yer verildi.
670 NOKTAYA SALDIRI DÜZENLENDİAçıklamada, Gazze'de okullar, hastaneler ve yerinden edilen Filistinlilerin kaldığı çadırlar dahil olmak üzere sivilleri hedef alan İsrail ordusunun bu hafta 670 noktaya saldırı düzenlediği belirtildi.
Söz konusu saldırı planı 4 Mayıs'ta İsrail güvenlik kabinesi tarafından onaylanmıştı.
23.14 İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Beyt Lahiya'da bulunan Endonezya Hastanesini kuşattığı belirtildi.
20.50 İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin güney ve orta kesiminde bulunan Han Yunus ile Deyr el-Belah kentlerinin yedi bölge ve mahalle sakinlerini, saldırıya hazırlık olarak derhal zorunlu tahliye konusunda uyardı.17.21 İsrail ordusu, güvenlik kabinesinin 4 Mayıs'ta onayladığı yeni saldırı planı kapsamında Gazze'de işgali genişletip kalıcı hale getirmeyi amaçlayan kara saldırılarına başladığını duyurdu.16:40 Hamas, İsrail'in Gazze Şeridi'nde gazetecilere yönelik saldırılarına devam etmesini, "faşist işgal hükümetinin dünyaya bir küçümseme mesajı" şeklinde değerlendirdi.16:36 İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Gazze Şeridi'nin kuzey ve güneyinde geniş kapsamlı kara harekatı başlatıldığını bildirdi.15:48 İsrail basını, ABD Başkanı Donald Trump'ın hafta içi Orta Doğu'ya düzenlediği ziyaretin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya açık ve net "kovuldun" mesajı verdiğine işaret etti.15:43 İsrail ordusunun, çevresinde ağır hava saldırıları düzenlediği Gazze Şeridi'ndeki El-Avde Hastanesinin hayati birimlerinin ağır hasar gördüğü bildirildi.14:56 Gazze'deki Filistin Sivil Savunma Müdürlüğü, yakıt sıkıntısı nedeniyle 72 saat içinde araçlarının tamamının hizmet dışı kalabileceği uyarısında bulundu.13:37 İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırıları, ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu ziyaretiyle yoğunlaşırken, son 5 günde düzenlenen saldırılarda 378'den fazla Filistinli yaşamını yitirdi.12:45 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 67 artarak 53 bin 339'a yükseldi.11:49 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği yoğun hava saldırılarında, aralarında kadın gazetecinin de bulunduğu 5 basın mensubu hayatını kaybetti.11:27 İsrail'in Gazze'nin birçok bölgesine düzenlediği yoğun hava saldırılarında 106 Filistinli hayatını kaybetti.11:00 Avustralya'da "büyük felaket" olarak tanımlanan Nekbe'nin (Büyük Felaket) 77. yılı nedeniyle düzenlenen gösterilerde, İsrail'in Gazze'ye saldırıları protesto edildi.10:25 ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu telefon görüşmesinde, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'nin son durumu ele alındı.10:16 İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Endonezya Hastanesini kuşatarak, yoğun şekilde hedef almaya başladığı bildirildi.10:14 İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği hava saldırılarında 62 Filistinlinin hayatını kaybettiği belirtildi.05:40 ABD'nin Trablus Büyükelçiliği, NBC News'ün "ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, 1 milyon kadar Filistinlinin Libya'ya taşınması planı üzerinde çalıştığı" yönündeki haberi yalanladı
02:54 Hamas, İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinin Mevasi bölgesinde yerinden edilmiş sivillerin kaldığı çadırları hedef alarak düzenlediği yoğun hava saldırılarına tepki gösterdi
02:42 İsviçre'nin Basel kentinde düzenlenen 2025 Eurovision Şarkı Yarışması'nı Avusturya kazanırken, İsrail, Gazze'de gerçekleştirdiği soykırım ve saldırılar nedeniyle finalde protesto edildi
00:31 İsrail'in cumartesi sabahından bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği aralıksız hava saldırılarında 92 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı
00:19 Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenen Arap Birliği Zirvesi'nin sonuç bildirisinde, Gazze'de kan dökülmesinin durdurulması, Suriye'de kapsayıcı bir siyasi geçiş sürecinin başlatılması ve Sudan'da siyasi bir çözüm bulunması gerektiği belirtildi
00:01 Hamas, Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenen 34. Arap Birliği Zirvesi'nin sonuçlarını memnuniyetle karşıladığını açıkladı
3 AŞAMALI PLANİsrail, ABD Başkanı Trump'ın 13-16 Mayıs'ta Körfez ülkelerine ziyaretinin ardından Gazze'de işgali genişletip kalıcı hale getirecek ve Filistinlileri şeridin güneyine sürecek saldırılar için harekete geçmeyi planladığını açıklamıştı.
İsrail basını, 3 aşamadan oluşan planın birinci aşamasında hazırlıklar yapılacağı, ikinci aşamasında yoğun hava saldırılarının düzenleneceği ve üçüncü aşamasında kara saldırılarının başlayacağını kaydetmişti.
İsrail ordusu, cumayı cumartesiye bağlayan gece, söz konusu plan kapsamında hava saldırıları düzenlediğini açıklamıştı.
Önceki kara saldırılarından farklı olarak, Gazze Şeridi'nde geniş bir alanı işgal altında tutan İsrail ordusunun yeni saldırı düzenlediği bölgelerden çıkmayacağına işaret edilmişti.
Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 70'i Filistinliler için "yasak bölge" ilan edilmiş durumda.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Arnavutluk ziyareti sonrası aralarında Star Gazetesi yazarları Esra Elönü ve Yakup Köse ile TürkMedya Ankara Temsilcisi Melik Yiğitel'in de bulunduğu gazetecilerin sorularını cevapladı, değerlendirmelerde bulundu.
GENEL DEĞERLENDİRME
Değerli basın mensupları, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Arnavutluk'un ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğunun 6. zirvesine katılmak üzere Tiran'a yaptığımız ziyareti tamamlamış bulunuyoruz. Zirvede 50'ye yakın devlet ve hükümet başkanı ve uluslararası kuruluş temsilcisi ile birlikte "Yeni bir dünyada, yeni Avrupa" temasıyla Avrupa'nın karşı karşıya olduğu sınamaları ele aldık. Avrupa'nın ekonomik ve askeri güvenliği, rekabetçiliğin korunması ve göç gibi ortak sınamalar ve bunlara mukabelede bulunmak üzere iş birliği yöntemleri değerlendirildi. Malumunuz Avrupa Siyasi Topluluğunun 2022 yılında Prag'da yapılan ilk zirvesi ile geçtiğimiz yıl Kasım ayında Budapeşte'de düzenlenen 5. zirvesine de iştirak etmiştim. Her iki zirve toplantısında da bölgesel ve küresel bağlamda karşı karşıya kaldığımız sorunları ve çözüm yollarını aktarmıştım. Tiran Zirvesinde de Türkiye'nin Avrupa'nın güvenliği, refahı ve istikrarı için kilit rolünün altını çizdim. Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için son günlerde sürdürdüğümüz temaslara dair bilgi paylaştım. Avrupa'da barış ve istikrarın yeniden tesisi için, yapılması gerekenlerin ve ülkemizle iş birliğinin önemini bir kez daha vurguladım. Avrupa Güvenlik Mimarisi ve Savunma Sanayii alanındaki mekanizmaları yeniden ele aldığımız bu günlerde, Türkiye'nin Avrupa'nın geleceğindeki vazgeçilmez rolünü ifade ettim. Değerli basın mensupları, tüm bu alanlarda daha derin iş birliğinin önündeki siyasi engellerin ve ön yargılı tutumların artık geride bırakılması zamanı gelmiştir. Aksi takdirde Avrupa'nın çok ihtiyaç duyduğu dönüşümü yakalaması mümkün olmayacak ve rekabet gücü her anlamda çok daha azalacaktır. Amerikan Başkanı Sayın Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Volodimir Zelenskiy ile Ukrayna'da barışın bir an önce tesisi amacıyla yürüttüğümüz hassas sürece, Avrupa Birliği dahil ilgili tüm tarafların desteğini bekliyoruz. Bugün yaptığım hitapta ve ikili temaslarda Gazze'de yaşanan insanlık dramı ve Batı Şeria'ya yönelik saldırılar karşısında Avrupa'nın sessiz kalma lüksü olmadığını tekrar vurguladım. Netanyahu hükümeti üzerindeki baskının artırılması için eldeki tüm araçları kullanmaya devam edeceğiz. Suriye'nin terörden temizlenmesi, yaptırımların kaldırılarak yeniden inşa faaliyetlerine başlanması için, Avrupa'nın da sorumluluk alması gereklidir. ABD Başkanı Sayın Trump'ın Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması kararını bu bağlamda çok önemli ve anlamlı buluyorum. Dostum Trump'ın kararının, Avrupa Birliği başta olmak üzere ilgili tüm taraflara örnek olmasını temenni ediyorum. Bu düşüncelerle ziyaretimizin ve istişarelerimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Teşekkür ediyorum.
SORU: Sayın Devlet Bahçeli'yle birlikte 50 yıllık bir kâbusu bitirdiniz. Bu, aslında Nobel Barış Ödülü gerektiren bir adım, bir devrim. Çünkü PKK, tarihinde ilk kez, fesih ile birlikte, silah bıraktığını açıkladı. Bundan sonra beklenti ya da beklentilerimiz ne olacak? Tam olarak ne olduğunda biz "tamam işte oldu" diyeceğiz?
Terörsüz Türkiye'nin nihai hedefi bellidir. Silahları gömmek. Terör örgütünün silahlarını tamamen bırakması, fesih kararının eksiksiz biçimde uygulanması, illegalitenin terk edilmesi şart. Alınan kararların tatbikini çok yakından takip edeceğiz. Şehitlerimizin manevi hatırasına, şehit yakını ve gazilerimizin haklarına halel getirmeden terörsüz Türkiye'ye kavuşacağız. Terörün, Türkiye'nin gündeminden tamamen çıkmasıyla birlikte yepyeni bir dönemin kapısı aralanacaktır. Bakın, terör belası yıllarca bu ülkenin ayağına vurulmuş bir prangaydı. Hızımızı azaltan, ayaklarımızı bağlayan zincirleri kırmaya başladık. Terör örgütünün, bulunduğu bölgeleri terk etmesiyle Güneydoğu'da, Doğu'da halaylar niye çekildi? Bütün bu halayların bir anlamı vardı. Artık Doğu'ya, Güneydoğu'ya huzur geldi diye benim vatandaşım orada halaylar çekti. Bölgeye gelen bu huzuru, bu refahı Tayyip Erdoğan kendi için istemiyor, ülkesi için istiyor, bölgesi için istiyor. Şunu bir defa çok iyi bilmemiz lazım. Bütünüyle bu bölgede ekonomik ayağa kalkış, bu huzur iklimiyle beraber olacak. Benim Doğu'daki, Güneydoğu'daki halkımın yaşamı çok daha farklı bir hale gelecek. Hem ticari hayat canlanacak hem de benim vatandaşım caddelerde, sokaklarda nefes alacak. Yaylalar canlanacak, ayağa kalkacak. Çobanlarımız yaylada sürüsüyle beraber güvenli şekilde hayat sürdürebilecek. Ülkemin dört bir yanında da artık huzur, tam anlamıyla hissedilecek. Birkaç cılız ses çıkıyor, vatandaşımız sürece sahip çıktıkça bu sesler de kesilecek. Beklentimiz, terör defterinin bir daha açılmamak üzere kapanmasıdır.
SORU: Bu sürecin devamı için, Suriye'de Şam yönetimi ile yapılan anlaşmanın sonuçlarına mı bakılacak? Yine Bağdat ve Erbil yönetimlerinin teröristlerin silah bırakması ve bu silahların teslimi ile ilgili süreçlerdeki rolleri neler olacak?
Bundan sonra örgütün feshi ve silahların teslimi ile ilgili çalışmaların nasıl yapılacağı, devletimizin güvenlik birimlerinin takibindedir. Sınırlarımız dışındaki teröristlerin silahlarının ne şekilde teslim edileceği ile ilgili komşularımızdaki muhataplarıyla da görüşmeler yürütülüyor. Bağdat ve Erbil yönetiminin bu süreçte nasıl yer alacağına ilişkin planlamalar var. Silahların teslimi ve örgütün tamamen tasfiyesi gerçekleştiğinde ise birlik ve beraberliğimizi güçlendiren adımlarla terörün tamamen Türkiye gündeminden çıkışı sağlanacaktır. Annelerin, babaların yüreklerine su serpilecektir. Şiddetin tamamen devreden çıkması, sivil siyasetin güçlenmesini beraberinde getirecek. Türkiye'nin hedeflerine daha kolay ulaşması mümkün olacaktır. Bu adım, aynı zamanda Irak ve Suriye'nin de huzuruna, kalkınmasına, istikrarına hizmet edecektir. Biz halihazırda Suriye yönetimi ile çok iyi ilişkilere sahibiz. Suriye Cumhurbaşkanı Sayın Ahmed Şara iki kez Türkiye'ye geldi. Son derece verimli görüşmelerimiz oldu. Sorduğunuz soruyla ilgili ilk etapta Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan, İstihbarat Başkanımız İbrahim Kalın ve Savunma Bakanımız Yaşar Güler görüşmeler yaptılar. Temaslarımız sürüyor. İnşallah umduklarımıza vasıl olacağız.
SORU: Sayın Cumhurbaşkanım son grup konuşmanızda Terörsüz Türkiye ile ilgili gelinen noktayı çok başarılı bulduğunuzu söylemiştiniz. Bu başarının altında da 86 milyon nüfusumuzun yattığını vurgulamıştınız. Bu konuyu biraz açabilir misiniz? Bu başarıda milletin ne tür bir fonksiyonu, rolü oldu?
Milletin içinde olmadığı, milletin fonksiyonel olmadığı bir zafer düşünülebilir mi? Şu anda benim en Doğu'dan en Batı'ya, en Kuzey'den en Güney'e vatandaşım bu işin içinde. Millet bu işin içinde. Bu kararlılıkta milletimin çok çok büyük payları var. Allah milletimden razı olsun. Hep beraber bu gelişmeleri, bu oluşumu paylaşıyoruz ve paylaşmaya da devam edeceğiz. Nitekim bu sürecin içerisinde eğer büyük bir heyecanla, büyük bir coşkuyla Doğu, Güneydoğu halay çekebiliyorsa, Hakkâri'ye kadar, Iğdır'a kadar bu halaylar çekiliyorsa, demek ki artık bu iş onların ciğerlerinden geliyor. Bu heyecanı, bu coşkuyu işte caddelerdeki halaylarla dile getiriyorlar. Teröre karşı milletimizin tamamı dimdik durdu. Terörle mücadelede elde ettiğimiz başarılar sadece devlet politikalarıyla olmadı; milletimizin kararlılığı ve dayanışmasıyla da oldu. Bu mücadelenin neticesi bizi Terörsüz Türkiye'yi inşa sürecine getirdi. Dolayısıyla bu sonuç, milletin tamamının başarısıdır. Bu başarıda hiçbir ayrıma, hiçbir istisnaya yer yoktur. Terörle mücadeledeki başarımızda, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da terör örgütüne karşı devletinin yanında yer alan bölge insanımızın payı vardır. Karadeniz'e teröristlerin girmesine engel olan insanımızın payı vardır. Bazı dönemler hemen her gün şehit cenazelerinin kalktığı İç Anadolu insanımızın payı vardır. Ekonomiye katkısıyla savunma sanayimizin gelişmesini sağlayan Marmara'nın, Ege'nin, Akdeniz'in payı vardır. Milletimizin başarısı derken 86 milyonun ortak kararlılığıyla elde edilen bir başarıdan söz ediyorum. Malazgirt ruhuyla geleceğimizi hep birlikte inşa ediyoruz ve edeceğiz. Gençlerimiz, çocuklarımız terörün gölgesinde değil; özgür, huzurlu ve güvenli bir ortamda yaşamalıdır. İktidar ve ittifak olarak tek arzumuz, onlara huzurlu ve güvenli bir Türkiye; güvenli ve müreffeh bir bölge bırakmaktır.
SORU: PKK terör örgütünün yapmış olduğu son açıklamada, biliyorsunuz Lozan'a bir vurgu yapılmıştı. Bu Lozan'a vurgu yapılması sonrasında sanki bu açıklamayı iktidar yapmışçasına tepkiler gelmeye başladı, eleştiriler gelmeye başladı. Hatta muhalefet Lozan'la ilgili çok böyle sert tepki gösterirken CHP lideri Özgür Özel, "Bu açıklamanın altında Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli'nin imzası var" dedi. Oysa siz son grup toplantısında hani tabiri caizse 10 adım daha muhalefete yaklaşmıştınız ve orada bu sürece CHP'nin lideri Özgür Özel'in de vermiş olduğu desteği takdirle yad etmiştiniz. Fakat sizin bu açıklamanızdan sonra böyle bir açıklama geldi. Bunu nasıl değerlendireceğiz? Bu dil böyle mi devam edecek?
Ben hiçbir konuşmamda bu gelişmelerin Lozan'la ilişkisinin olup olmadığına dair en ufak bir ifade kullanmadım. Sizler duydunuz mu benden? Ne millete seslenişlerde böyle bir beyanım oldu, ne dar kapsamlı toplantılarda bu tür bir açıklama yaptım. Böyle bir şey düşünmedik. Bunun Terörsüz Türkiye ile yakından uzaktan alakası yok. Bunlar maalesef duymuyorlar, uyduruyorlar. Bu gelişmeler karşısında Doğu ve Güneydoğu'daki halkımın yaklaşımını çok önemsiyorum. Onlar da zaten Diyarbakır'da gereken cevabı verdi. Bizim muhatabımız milletimizdir, bölgedeki kardeşlerimizdir. Bizim ne dediğimiz, neyi desteklediğimiz, neyi öncelediğimizi de milletimiz çok iyi bilir. Bizim gündemimizde, terörün tamamen devre dışı, saf dışı bırakılması var. Terör örgütünün kendini feshetmesi, silahı bırakması var. Bunun eksiksiz, sorunsuz ve yol kazası yaşanmadan gerçekleşmesine odaklanıyoruz. Devletimizin birliği, bütünlüğü, üniter yapısı, rejimi, bayrağı, resmi dili gibi konuların tartışmaya açılmasına rıza göstermeyiz. Kimsenin tereddüdü olmasın, devletimiz, hükümetimiz gündemine hakimdir. Cumhur İttifakı tam bir dayanışma içindedir.
SORU: İstanbul'da Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Volodimir Zelenskiy arasındaki görüşme ihtimali tarihi bir fırsat olarak görülmüştü. Siz, gerek arabuluculuk noktasında gerekse kalıcı bir ateşkes ve barışın sağlanması noktasında dünyada en samimi ve yoğun gayreti gösteren dünya liderisiniz. Bu görüşmelerin gerçekleşememesi, Putin ve Zelenskiy arasındaki görüşmenin olmaması hangi faktörlere bağlı acaba? Nerede aksaklık yaşandı? Bundan sonra sürecin yine olumlu bir noktaya gelinebilmesi için hangi adımların atılması gerekir? Sizin beklentiniz nedir efendim?
Burada bizden kaynaklı herhangi bir durum söz konusu değil. Burada aktif konumda olan liderler kimlerdir diye baktığımız zaman, Sayın Putin burada önemli bir başat aktör. Sayın Trump da aynı şekilde başat aktör. Sayın Zelenskiy de aynı durumda. Biz bunların hepsine çağrımızı yaptık. İstanbul'da iki ülkenin heyetlerini bir araya getirmemiz 24 Şubat 2022'de başlayan savaşın sona ermesi ve bölgede barışın tesisi için son derece önemli. Biz başından beri savaşın sona ermesi için yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Bu zirve de gayretlerimizin nihayetinde barışın kapılarını açacak önemli bir adım olarak planlandı. Türkiye olarak adil ve kalıcı barış için gayret gösteriyoruz. Sadece "savaş bitsin" demekle kalmıyor, bunun için yöntem öneriyor, zemin hazırlıyor, çağrılar yapıyoruz. Öncelikle savaşın sona ermesi için silahların susması, diplomasinin konuşması lazımdır. Barış müzakereleri başlamalı, bu fırsat kaçırılmamalıdır. Bu savaşın çatışmalarla, silahlarla bir neticeye ulaşması mümkün değildir. Barış görüşmelerinden kesin bir sonuç almak en büyük arzumuz. Dolayısıyla biz bu savaşın nihayete ermesi için arabuluculuk rolümüzü sürdürmeye kararlıyız. Taraflar arasında diyalog kanallarının açık tutulması ve müzakerelerin devam etmesi için her türlü çabayı göstereceğiz.
SORU: ABD direkt Hamas ile görüşerek Hamas'ın elindeki Amerikalı vatandaşı serbest bırakması Netanyahu'yu açıkçası biraz kızdırdı. Netanyahu'ya yönelik Avrupa'dan da tepki sesleri artmış durumda. Siz de son konuşmanızda "Gazze için yüreklere su serpen müjdeli haber almayı umut ediyoruz" dediniz. Gazze'ye sizin girişimleriniz sayesinde Kurban Bayramı'ndan önce müjdeli bir haber gelebilir mi?
Biz şu anda Kızılay'ımızla, kendi altyapımızla Gazze'ye her türlü gıda yardımını yapıyoruz, yapmaya devam ediyoruz. 7'den 70'e o çoluk çocuk, kadın, erkek Gazzelilerin ellerinde tencere, tava ile nasıl yemek sırasına girdiklerini görüyorsunuz. Orada adeta açlığa mahkûm edilen bir millet var ve bunlara yönelik neler yapıldığını görüyoruz, görüyorsunuz. Elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve bölgeye yönelik gıda yardımını yapmış durumdayız. Sağ olsun Kızılay'ımız orada çok ciddi bir görev icra ediyor. Ellerinde ciddi miktarda konserve kavurma var. Bu konservelerle Kızılay o fakir fukaranın, aç açıkta kalmış olanların imdadına yetişmenin gayretinde. İşte Kurban Bayramı geliyor. Kurban Bayramı ile birlikte de yine inşallah bölgeye gerek et olarak, gerek kurban olarak yardımlarımızı ulaştırmanın gayreti içindeyiz. Aynı şekilde yine konserve türü yardımlarla oralara ulaşmanın gayreti içerisinde olacağız. Gazze bu noktada gerçekten çok mağdur, çok mahrum. Allah yardımcıları olsun. Gazze'nin bir gün bile kaybedecek zamanı yok. Bunu her platformda dile getiriyoruz. Biz görüştüğümüz her lidere, her muhatabımıza bunu anlatıyoruz. Gazze'deki İsrail saldırganlığı durdurulmalı. Bunun için elimizden geleni yapıyoruz. Bölgede kalıcı barışın yolu iki devletli çözümden geçer. 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğü haiz Filistin devletinin kurulması en etkin yoldur. Daha fazla yıkımla, bombayla, ölümle varılacak bir yer yok. İsrail vatandaşlarının güvenliğini, her gün onlarca Gazzeli çocuğu, kadını, masumu katlederek sağlayamaz. Bu cinnet halini ne kadar erken terk ederlerse, herkes için o kadar iyi olur.
SORU: Gazze konusundan sonra aslında onunla çok ilintilenecek bir konu Keşmir meselesi. Türkiye, Hindistan ve Pakistan arasında kronikleşmiş daha çok defa savaş sebebi olmuş Keşmir meselesinde de bir arabulucu görevi üstlenecek mi?
Bu konuyla ilgili de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Nitekim bu son gelişmelerde biz Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ile her türlü görüşmeleri yaptık. Ne yapabiliriz? Biz size nasıl yardımcı olabiliriz? Bunları kendileriyle konuşarak planladık. Ona göre adımlarımızı attık. Hamdolsun belli bir yere de iş geldi. Sonunda barıştılar. Sükûnet ortamı neyse ki sağlandı. Gerilimin yeniden tırmanmaması için meselelerin itidalli bir şekilde ele alınması tarafları çözüme yaklaştırabilir. Türkiye olarak uluslararası kuruluşların da dahil olduğu, insan haklarını temel alan bir yaklaşımla sorunun çözüme kavuşmasını arzu ediyoruz. Taraflardan talep gelmesi halinde biz tabii ki üzerimize düşeni yaparız. Biz barış istiyoruz, iki komşu arasında gerilim olmasın istiyoruz.
SORU: ABD Dışişleri Bakanlığı Türkiye'ye 300 milyon doları aşan havadan havaya füze satışına onay verdiğini açıkladı. Bu CAATSA yaptırımlarının aşılması anlamında bir ilk adım mıdır? Devamı gelir mi? F-35 süreci hızlanır mı? Ve onun ötesinde son dönemde yaşanan gelişmeler Türkiye-Amerika ilişkileri açısından iş birliğinin daha da güçleneceği anlamına mı geliyor? Yeni bir döneme mi giriliyor?
CAATSA'da şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, bir yumuşama var. ABD Başkanı Sayın Donald Trump ile ve Türkiye'ye yeni atanan ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ı kabulümüzde kendisiyle bunları görüştük, konuştuk. Öyle zannediyorum ki CAATSA sürecini de çok daha süratli aşacağız. Bizim iki büyük müttefik NATO üyesi olarak aramızda savunma alanında hiçbir kısıtlama, engel olamaması lazım. Alınan karar, bu bakımdan çok isabetli bir karardır. Stratejik ortaklığımızın ruhuna aykırı olan tüm engellerin kaldırılması, en büyük beklentimiz. Bu yönde atılan her olumlu adım bizim için kıymetli. Devamının geleceğine de inanıyorum. Dostum Trump'ın göreve gelmesiyle birlikte bu konularda daha açık, daha yapıcı, daha samimi bir iletişime kavuştuk. Savunma sanayiinden ekonomik ilişkilere, bölgesel güvenlikten küresel sorunlara kadar Amerika Birleşik Devletleri ile ortak çıkarlarımız var. İş birliğimizi her zaman olduğu gibi karşılıklı saygı ve anlayış temelinde devam ettireceğiz. Bölgemizde ve dünyada istikrarın tesisi için Türkiye-ABD ortaklığı hayati öneme sahip. Bu doğrultuda, yapıcı ve sonuç odaklı bir diyalog zemini oluşturmanın gayretindeyiz.