Paris 2024 Olimpiyat Oyunlarý'ndaki LGBT propagandasýna tepki gösteren Büyük Aile Platformu, Türkiye'nin geleceði için LGBT sosyokültürel terörüne karþý verdikleri haklý mücadeleyi, gerekli önlemler alýnana kadar sürdüreceklerini duyurdu.
Platformdan yapýlan açýklamada, Fransa'nýn ev sahipliðinde düzenlenen Paris 2024 Olimpiyat Oyunlarý'nýn LGBT propaganda ve dayatmasýna alet edilmesini büyük bir üzüntü ve endiþeyle takip edildiði belirtildi.
Platform üyelerinin çocuklarýna, torunlarýna ve ailelerine karþý sorumluluk hisseden, hiçbir ferdin bir diðerinden üstün olmadýðýna inanan kiþiler olduðu belirtilen açýklamada, "Özgürlük ve görünürlük kýlýfý altýnda insanlýðýn varoluþunu tehdit eden, saðlýða zararlý marjinal yaklaþýmlar yerine gerçek, doðru ve güncel akademik bilgiler ýþýðýnda bütüncül refah, adalet ve özgürlüðü savunuyoruz. Dünyanýn dört bir yanýndan ailelerin takip ettiði, çocuklarýn ve gençlerin ekran baþýna geçtiði böylesi önemli bir organizasyonun da LGBT propagandasý tarafýndan rehin alýnarak ailecek izlenecek bir etkinlik olmaktan çýkarýlýp bir propaganda sahasý haline getirilmesi, ne denli büyük bir sosyokültürel terör ile karþý karþýya olduðumuzu bir kez daha göstermiþtir." ifadeleri kullanýldý.
Açýklamada, "On yýllardýr bilim ve sanat dünyasýný propaganda ve dayatma ile esir alan küresel emperyalist çeteler, son yýllarda da türlü baskýlar ile spor dünyasýný ve sporun özgür ruhunu tehdit etmektedir. LGBT temalý formalarý giymek istemeyen sporcular kadro dýþý býrakýlmakta, bir erkek biyolojisine sahip translar kadýn kategorilerinde yarýþtýrýlmakta, nihayetinde kadýn sporcular kariyerlerini sonlandýrmakta, kadýn haklarý ve dahi insan haklarý ayaklar altýna alýnmaktadýr." ifadelerine yer verildi.
Futbol, voleybol ve diðer sporlarda son yýllarda yaþanan LGBT propagandasý ve dayatmasýnýn olimpiyatlarda zirve haline geldiði vurgulanan açýklamada, "Bu durum insanlýða karþý açýlan bir savaþýn dehþetini gözler önüne sermiþtir. "Kapsayýcýlýk" ve "çeþitlilik" kýlýfý altýnda sporu bu kirli propaganda ve dayatmaya alet eden küresel emperyalist sermaye, bu sosyokültürel terör ile insanlýðýn varoluþunu hedef almaktadýr. Yýllardýr süregelen Olimpiyat Oyunlarý farklý milletlerin, geleneklerin, kültürlerin bir araya gelip birbirini tanýdýðý bir organizasyon olarak öne çýkmalýyken, ne yazýk ki kimliklerin yok edilmeye çalýþýldýðý bir propaganda tarafýndan rehin alýnmýþtýr." deðerlendirmesinde bulunuldu.
Açýklamada, þu ifadelere yer verildi:
"Olimpiyatlarda ülkelerini temsil eden sporcularý milli kimliklerini yansýtan bir duruþla takdim etmek esas olmalý, tüm kültürleri LGBT potasýnda eritme giriþimlerine son verilmelidir. Uluslararasý kurumlarý ve siyaseti siyonizmle rehin alan küresel emperyalizm, sporu da LGBT propaganda ve dayatmasý ile iþgal ediyor. Bu iþgalin nihai hedefinde ise çocuklarýmýz ve gençlerimiz var. Bu hayasýzca akýn, milli kimlikleri yok ederek insanlýðý önce köleleþtirmek sonra da yok etmek istiyor. 11 Haziran 2023'te Amerika Birleþik Devletleri'nin yönetim merkezine bayrak kanunlarýný ihlal ederek LGBT paçavrasýný çekenler, þimdi de olimpiyat meþalesini ele geçirdi. Televizyonlarda milyarlarca insanýn izlediði bu propaganda, baþta anne-babalar olmak üzere dünyanýn dört bir yanýndaki tüm sorumlu fertleri dehþete düþürdü. Bu propagandayý görünce dehþete düþen anne ve babalar þunu bilmeliler ki; evlatlarýmýz yýllardýr bu propagandaya sosyal medyada ve dijital platformlarda maruz kalýyor."
Saðduyulu fertlerin ve ailelerin tehdidin farkýnda olduðu belirtilen açýklamada, geçen yýl New York'ta Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu'na katýlan Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn da ABD ziyareti sýrasýnda LGBT propaganda ve dayatmasýna dikkati çektiði hatýrlatýldý.
Açýklamada, þunlar kaydedildi:
"Bu tür propagandalarýn insanlýða karþý oluþturduðu tehdit ortadadýr ve buna karþý harekete geçilmelidir. Tüm dünyada ve ülkemizde görülen olumsuz demografik istatistikler de bu tehdidin vahametini ortaya koymaktadýr. Paris 2024 Olimpiyat Oyunlarý'nýn tüm dünyada yayýnlanmasýyla birlikte yükselen tepkiler, bu sosyokültürel terörden sadece ülkemizin muzdarip olmadýðýný göstermiþtir. Dehþet verici bu tabloyu gördükten sonra bu gidiþe dur demek için harekete geçmek din, dil, milliyet farký gözetmeksizin, evlatlarýný ve gelecek nesilleri muhafaza etmek isteyen baþta anne-babalar olmak üzere tüm vicdan sahibi fertlerin ortak evrensel, insani sorumluluðudur. Büyük Aile Platformu olarak, ülkemizin geleceði için LGBT sosyokültürel terörüne karþý verdiðimiz haklý mücadeleyi, gerekli önlemler alýnana kadar sürdüreceðimizi bildirir, halkýmýzý bu mücadeleye katýlmaya davet ederiz."