Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu: Çifte standart ile mesele siyasi bir noktaya taşınmıştır
ABONE OL
Avrupa Parlamentosu (AP) 2018 Türkiye Raporu’nda “Avrupa Birliği'nin Türkiye ile katılım müzakerelerini resmen askıya alması” çağrısında bulundu. Söz konusu çağrının bulunduğu rapor, 109'a karşı 370 oyla kabul edildi. 143 parlamenter ise çekimser kaldı.
 
Avrupa Parlamentosu’nun tavsiye niteliği taşıyan ve bağlayıcılığı bulunmayan bu skandal raporuyla ilgili olarak star.com.tr’den Ezgi Aşık’a değerlendirmelerde bulunan İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü ve Akşam Gazetesi yazarı Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, “Burada bütün amaç stratejik anlayıştır. Bu raporda islamofobik yabancı düşmanlığının yansıdığını görüyoruz.” dedi.
 
“ÇİFTE STANDART İLE MESELE SİYASİ BİR NOKTAYA TAŞINMIŞTIR”
 
Avrupa Parlamentosu’nun aldığı bu kararın bağlayıcı bir karar olmadığını belirten Yaşar Hacısalihoğlu, “Teknik olarak alınan bu karar tavsiye niteliğindedir; hem hukuki hem de işlevsel pratik olarak bunu söylemek lazım. Hukuki ve teknik yanının ötesinde zaten bugün itibarıyla Avrupa Birliği’nin müzakere sürecinin geldiği noktada fiilen işlemediğini, bunun da tamamen Avrupa Birliği’nden kaynaklanan çifte standart ve haksızlıklar ile bu konuda tamamen meseleyi siyasi bir noktaya taşıması sonucu olduğunu görmek gerekir.” ifadelerini kullandı.
 
“KİN VE NEFRET İÇERİĞİNİ ÖNE ÇIKARAN BİR NİTELİK TAŞIYOR”
 
Avrupa Birliği’yle Türkiye arasındaki standartların uyumlaştırılmamasının teknik değil siyasi bir sorun olduğuna dikkat çeken Hacısalihoğlu, “Bu, çok açık bir şekilde, Türkiye’nin bugüne kadarki adımları, çabası, samimiyeti ve gayretinin gölgelenmesini isteyenlerin baltaladığı bir süreçtir. Parlamento kararındaki içerik de tam olarak bunu yansıtmaktadır. Yazılan bu rapor; demokrasi anlayışını zedeleyen, kin ve nefret içeriğini öne çıkaran bir nitelik taşıyor.” diye konuştu.
 
“TERÖRE KARŞI MÜCADELE ADINA SKANDAL BİR RAPOR”
 
Bu raporun demokrasi, adalet, insan hakları ve teröre karşı mücadele adına skandal olduğunu söyleyen Yaşar Hacısalihoğlu, “Türkiye’nin Akkuyu Nükleer Güç Santralinden tutun da, teröre karşı verdiği mücadeledeki kararlığı, Suriye’deki operasyonları konu edinen parlamento raporunda teröre karşı mücadeleyi baltalamaya dayalı açık bir vurgun olduğu görülüyor. Diğer yandan bu rapor, FETÖ meselesi sürecinde hâlâ bir korunma, kollama ve destekleme noktasında olduğunu da dışa vuruyor. Türkiye’nin terör konusundaki kararlı tutumu ve operasyonları parlamento raporuna eleştiri olarak yansımış. Bu da demokrasi adına bir skandaldır.” sözlerini kullandı.
 
“TERÖRE DESTEK ANLAMI TAŞIYOR”
 
Türkiye’ye karşı bu yaklaşımların teröre destek anlamı taşıyan yaklaşımlar olduğunu ifade eden Hacısalihoğlu, “Türkiye’de Kürt meselesinde siyasetin önü tamamen açılmıştır. Yasakçı hiçbir zihniyet yoktur. Geçmişin ötekileştiren hiçbir uygulaması gündemde bile değildir. Terörle bağını kesmeyen bir parti yönetiminin hukuk önündeki süreçleri devam etmektedir. FETÖ’nün darbe girişiminde 250 şehidimiz ve binin üzerinde gazinin verildiği o geceki kalkışmayı ve kaos girişimini koruyup kollayan anlayış, teröre destek veren anlayıştır. Bunu net olarak saptayalım.” sözlerini kullandı.
 
“YOK HÜKMÜNDEDİR”
 
Avrupa Birliği’nin iç sorunları yüzünden eski çekiciliğinin ve cazibesinin kalmadığını da söyleyen Hacısalihoğlu, “İngiltere’nin ayrılık süreci, yani Brexit meselesi gündemde. Yeni Avrupa Birliği’nin geleceği tartışmalarının olduğu bir dönem. Türkiye’ye ayar çekebilecek, Türkiye’ye o eski alışkanlıklarıyla her istediklerini yaptırabilecek gibi bir refleksin bugün bir karşılığının olmadığını, hiçbir şekilde dikkate alınmayacağını bilmeleri gerek, bunlar yok hükmündedir.” diyerek sözlerini tamamladı.