Sığınmacı söylemleri yeniden şiddetlendi! Muhalefete zor soru: Suriyelileri ölüme mi göndereceksiniz?
ABONE OL

Muhalefetin iç siyasette malzeme olarak kullandığı emperyalist müdahale ve işgallerin ürünü olan zorunlu göç, güncelliğini koruyarak dünya genelinde büyük bir mesele olmaya devam ediyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada "Dün Afganistan'dan, Irak'tan, Suriye'den geldiler. Bugün Ukrayna'dan geliyorlar. Mazlumların sığınağı olmaya devam edeceğiz" dedi.

Erdoğan, "Muhalefet, seçimi kazanırsak Suriyelileri göndereceğiz diyor. Biz göndermeyeceğiz. Ensarın ne olduğunu biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Bu açıklamaların ardından muhalefet kanadından mülteciler konusunda yükselen sesler şiddetlendi.

Suriyelileri davulla, zurnayla ülkelerine göndereceklerini söyleyen muhalefet, rejimden kaçan sığınmacıları Beşşar Esed'e emanet edeceğini dile getiriyor.

Her fırsatta iktidara geldiğinde mültecilerin gönderilmesi için referandum yapacağını söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi ile bu konuda ters düştü.

Kılıçdaroğlu'na kimseyi kandırmayın diyen DEVA Partisi lideri Ali Babacan, mültecilerin gönderilmesinin mümkün olmayacağı ve uluslararası hukukun buna müsaade etmeyeceğini ifade etti.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener de, sığınmacıların bir 'beka sorunu' olduğunu belirtmişti.

MUHALEFET MAZLUMLARI İÇ SİYASET MALZEMESİ YAPIYOR

Konuya herhangi bir uyruk, etnik köken, din ve mezhep farkı gözetmeden yaklaşan AK Parti, 2011 yılından beri kitlesel olarak yaşanan göç meselesini "Suriyeliler meselesi" olarak değil, "Göç Yönetimi" olarak ele aldı.

Göç konusunu iç siyaset malzemesi yapan muhalefet ise, meseleyi göçe kaynaklık eden toplumlar bazında ele alma kolaycılığını tercih ettikleri yönünde sık sık eleştirilerin hedefi oldu.

Muhalefet partileriyle benzer bir söylemle Suriyelilerin zorla geri gönderileceğini ve sıfır sığınmacı politikası uygulayacağını dile getiren Danimarka Hükümeti'nin, bugüne kadar herhangi bir Suriyeliyi sınır dışı edemediği biliniyor.

500 BİN SURİYELİ GÖNÜLLÜ OLARAK ÜLKESİNE DÖNDÜ

Göç meselesinin kalp kırmadan da çözülebileceğinin altını çizen uzmanlar, ülkesini terk eden Suriyelilerin gerekli şartlar sağlandığında gönüllü olarak ülkelerine döneceğini ifade ediyor.

Suriye'nin genelinde barış ve istikrar sağlanmadığı sürece ülkesinden uzakta yaşayan tüm Suriyelilerin dönemeyeceği, dönseler bile hayati tehlikelerinin devam edeceği belirtiliyor.

Suriyelilerin de kendi yurtlarında barış ve huzur içerisinde yaşamak istedikleri belirtilirken, Türkiye'nin muhalefetin bütün itirazlarına rağmen Suriye'nin kuzey bölgesinde barış operasyonları başlatarak oluşturduğu güvenli alanlar, Batılı ülkelerden de takdir topluyor.

Son açıklanan verilerde, altyapı çalışmalarından eğitim hizmetlerine, sağlık hizmetlerinden yerel idari hizmetlere kadar gündelik hayatın normalleşmesine yönelik atılan adımlar sonucunda Türkiye'den 500 bine yakın mültecinin Suriye'deki güvenli bölgelere gönüllü olarak döndüğü belirtiliyor.

Emperyalistlerin sömürü hırsı yüz milyonları yerinden etti

TÜRKİYE'NİN İNSAN EKSENLİ GÖÇ POLİTİKASI

Bugün yaşanan Ukrayna-Rusya savaşı sonucunda ortaya çıkan kitlesel hareketlilik sonrasında da, Türkiye'nin izlediği göç politikasının, insan eksenli olduğu bir kez daha görülmüş oldu.

Türkiye, Suriye ve Ortadoğu kaynaklı göçe nasıl yaklaştıysa, bugün Ukrayna'daki savaşa ve göçe de aynı hissiyatla yaklaşıyor. Ayrıca Türkiye, yüksek göç yönetimi tecrübesi ve bilgisini, dünya ile paylaşmaya da devam ediyor.

Star Gazetesi