''Türkiye'nin her bölgesi jeotermal enerji açýsýndan yüksek potansiyele sahip''
Jeotermal Enerji Derneði (JED) Baþkaný Ali Kýndap, jeotermal enerjiden elektrik üretim kapasitesi geçen yýl sonunda 1650 megavat seviyesine ulaþan Türkiye'nin bu alanda dünyada en hýzlý büyüyen ülkelerden olduðunu ifade etti.
JED; TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu üyelerinin sektör faaliyetlerini yerinde görmeleri amacýyla jeotermal saha gezisi düzenledi.
Bu kapsamda, komisyon üyeleri ve sektör temsilcileri, Türkiye'nin ilk özel sektör jeotermal elektrik santrali (JES) yatýrýmý olan ve 2006'da Aydýn'ýn Germencik ilçesinde MB Holding tarafýndan hizmete alýnan 8,5 megavat kapasiteli Dora-1 JES'i ve enerji ihtiyacýnýn tamamýný jeotermal enerjiden karþýlayan Sultan Sera AÞ tesislerini ziyaret etti.
Heyet, Denizli'nin Sarayköy ilçesinde bulunan 26 megavat kurulu güç ve yüzde 65 ekipman yerlilik oranýna sahip Greeneco JES-6'ya da program kapsamýnda ziyaret gerçekleþtirdi.
- "TÜRKÝYE'NÝN HER BÖLGESÝ JEOTERMAL ENERJÝ AÇISINDAN YÜKSEK POTANSÝYELE SAHÝP"
Kýndap, burada yaptýðý konuþmada, Türkiye'nin jeotermal enerji potansiyelinin daha fazla kullanýlmasý için farkýndalýðýn artmasý gerektiðini belirterek, "Türkiye'nin jeotermal enerjiden elektrik üretim potansiyelinin 3 bin 500 megavat seviyesinde olduðu tahmin ediliyor." dedi.
Mevcut elektrik üretim kapasiteyle Türkiye'nin dünyada dördüncü sýrada yer aldýðýný aktaran Kýndap, dünyada jeotermal enerjinin, baþta ýsýtma olmak üzere, soðutma, kurutma, turizm, saðlýk tesisleri, seracýlýk, kültür balýkçýlýðý ve madencilik alanlarýnda kullanýldýðýný anlattý.
Jeotermal enerjinin 78 ülkede, ýsýtma ve soðutma uygulamalarýnda, 24 ülkede ise elektrik üretim amaçlý kullanýldýðý bilgisini paylaþan Kýndap, þöyle konuþtu:
"Jeotermal enerjinin dünyada kurulu elektrik kapasitesi 15 bin 950 megavata ulaþtý, 2025'te bu kapasitenin 20 bin megavata ulaþmasý öngörülüyor. Türkiye'de özel sektör yatýrýmlarý ve devlet politikalarý sayesinde jeotermal enerjiden elektrik üretim kapasitesi son 10 yýlda 100 kattan fazla artarak geçen yýl sonunda 1650 megavat seviyesine ulaþtý. Türkiye bu alanda dünyada en hýzlý büyüyen ülkelerden biri oldu. Enerjide dýþa baðýmlýlýðý azaltmada jeotermal enerji iyi bir alternatif. Türkiye'nin neredeyse her bölgesi jeotermal enerji açýsýndan yüksek potansiyele sahip bulunuyor."
Kýndap, jeotermal enerjinin diðer yenilenebilir enerji kaynaklarla karþýlaþtýrýldýðýnda kesintisiz elektrik üretimi yapabildiðini ifade ederek, "Jeotermalden elde edilen kaynaðýn enerjiye dönüþümü yüzde 95 ve üzeri bir oranda gerçekleþir. Jeotermal enerji ardýnda atýk býrakmaz, endüstriyel bir atýk yönetimi gerektirmez." deðerlendirmesinde bulundu.
Jeotermal enerjinin, elektrik üretimi, balýkçýlýk, seracýlýk, gýda kurutma, termal turizm ve bölgesel ýsýtma-soðutma gibi 15'ten fazla entegre ve doðrudan kullaným alaný olduðunu belirten Kýndap, üretimin devamlýlýðýna imkan saðlayan jeotermal enerjide yangýn, patlama ve zehirleme riski de olmadýðýný dile getirdi.
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Baþkaný Ziya Altunyaldýz da jeotermal saha gezisi sonrasý yaptýðý deðerlendirmede, son dönemde ülke gündemlerinin ilk sýralarýnda iklim deðiþikliði ve küresel ýsýnmanýn geldiðini vurgulayarak, "Ýklim deðiþikliðinin yýkýcý etkilerine dur denilmemesi durumunda, 2030 yýlýna kadar küresel ýsýnmanýn yýllýk maliyeti 300 milyar dolar, 2030'dan 2050'ye kadar ise 500 milyar dolar olacaðý tahmin ediliyor." diye konuþtu.
