2.11.2012 15:28 - Güncelleme:
Vehbi Dinçerler: Asıl 1988'deki suikast araştırılmalı
8.Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümü ile ilgili “vücudunda zehir çıktı” iddialarının gündemin üst sıralarına yerleşmesinin ardından, Özal’ın çalışma arkadaşlarından Eski Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler A Haber’in soruları yanıtladı. Rapor çıkmadan kesin bir şey söylemenin zor olduğunu dile getiren Dinçerler, 1988’de Özal’a düzenlenen suikastın de şüpheli olduğuna dikkat çekti. Dinçerler; Turgut Özal’ın ailesini ellerindeki tüm delil ve bilgileri devlete sunmaya da çağırdı.
ABONE OL
Akıl tutulması olduğu doğrudur. O söze ben de katılıyorum. Bende Devlet Denetleme Kurulu’na gittim ve bildiklerimi anlattım. Akıl tutulması şöyle, bir devletin çok sevilen başkanı ölüyor ve otopsi yapılmıyor. Bugün yayınlardan öğrendim ki; Adalet Bakanlığı Eski Müsteşarlarından Arif Yüksel Bey o sırada herkesin içerisinde yüksek sesle “bu önemlidir, otopsi yapalım” demiş. Fakat ailesinin, özellikle Semra Hanım’ın hayır demesiyle otopsi yapılmamış. İşte akıl tutulması bu. Yani niye otopsi yapılmasın? Otopsi olmadığı için de çok ciddi çalışmalar yapılamadı. Daha sonraki çalışmalarda da çok şey yazıldı, söylendi, edildi. Devlet, hukuk, araştırması gereken siyasetçiler, hatta parlamentonun kendisi bir Araştırma komisyonu kurup bunu araştırabilirlerdi. Bunların hiçbiri yapılmadı. İşte akıl tutulması bu.
“ASIL 1988’DEKİ SUİKAST ARAŞTIRILMALI”
Asıl olan 1988 olayının araştırılmasıdır. 88 olayında bir fail var. Tabanca sıkılmış, yaralanma olmuş. Sıkanlardan, ben iki kişi diyorum, ikinci kişi hala bulunması. Araştırılmadı bile. İki kişiyi ben gözümle gördüm, benimle beraber görenler var, benim dışımda görenler var. o araştırılmadı. Esas akıl tutulmalarından biri odur bence. Olay araştırılmadı. Ama Turgut Bey kendisi araştırdı. Nasıl araştırdı. Televizyonları izledi, TRT’den getirdi, 5 kere 10 kere 15 kere izlediğini bize söyledi. Ben de duydum kulağımla. Ben buldum ama söylemeyeceğim dedi. Şüpheli failler var. İki kişiden birisi mahkûm olmuş. Peki, yaptıran kim? O kişi hapis süresini tamamladı çıktı. O kişiye silahı sıktıran kim. Bu ülke, bu millet, bu devlet, hâkimler, savcılar, bu hukuk sistemi bunu niye araştırmaz. Esas ölümü şüpheli kılan olay o suikastın araştırılmamasıdır. O suikast araştırılsa, hatta şimdi bile dosya yeniden açılsa, bakılsa ki, iddia ediyorum iki kişi vardı. En azından bunlar araştırılsın. O suikast araştırılsa arka planı kim yaptırdı? İç güçler mi, dış güçler mi? müştereken mi yaptırıldı? Para mı var, pul mu var. Turgut Bey ne yaptı. Bunları araştırdı ve bir kanaate vardı. O kanaatten hareketle, bizlere bazı şeyler söyledi. Ama tabi şu faildir, bu faildir diye bize söylemedi. Bana söylemedi. Ama bazı insanlara söylediğini kendisi bize ifade etti. Sır olarak, ölümle beraber gitmesin öbür tarafa diye. Bunu bilenler var. En azından Korkut Bey’e söylediğini sanıyorum. Korkut Bey’in konuşması lazım.
“SEMRA ÖZAL SAÇ TELLERİNİ DEVLETE VERMELİ”
Bu son olayla ilgili de, Semra hanım bende saç teli var dedi. Vermedi teli. Versin artık canım. Artık kabir açılmış, çok üzüntü verici bir olay. Hakikaten yüreğimiz dağlanıyor. Turgut Bey gibi sevdiğimiz saydığımız, bu ülkenin çoğunun sevdiği bir insanın kabrinin açılması güzel bir hadise değil. Ben aileye sizde ne varsa lütfen verin diyorum. Ne bilgi, ne belge, ne delil varsa bunları verin.
“ASIL 1988’DEKİ SUİKAST ARAŞTIRILMALI”
Asıl olan 1988 olayının araştırılmasıdır. 88 olayında bir fail var. Tabanca sıkılmış, yaralanma olmuş. Sıkanlardan, ben iki kişi diyorum, ikinci kişi hala bulunması. Araştırılmadı bile. İki kişiyi ben gözümle gördüm, benimle beraber görenler var, benim dışımda görenler var. o araştırılmadı. Esas akıl tutulmalarından biri odur bence. Olay araştırılmadı. Ama Turgut Bey kendisi araştırdı. Nasıl araştırdı. Televizyonları izledi, TRT’den getirdi, 5 kere 10 kere 15 kere izlediğini bize söyledi. Ben de duydum kulağımla. Ben buldum ama söylemeyeceğim dedi. Şüpheli failler var. İki kişiden birisi mahkûm olmuş. Peki, yaptıran kim? O kişi hapis süresini tamamladı çıktı. O kişiye silahı sıktıran kim. Bu ülke, bu millet, bu devlet, hâkimler, savcılar, bu hukuk sistemi bunu niye araştırmaz. Esas ölümü şüpheli kılan olay o suikastın araştırılmamasıdır. O suikast araştırılsa, hatta şimdi bile dosya yeniden açılsa, bakılsa ki, iddia ediyorum iki kişi vardı. En azından bunlar araştırılsın. O suikast araştırılsa arka planı kim yaptırdı? İç güçler mi, dış güçler mi? müştereken mi yaptırıldı? Para mı var, pul mu var. Turgut Bey ne yaptı. Bunları araştırdı ve bir kanaate vardı. O kanaatten hareketle, bizlere bazı şeyler söyledi. Ama tabi şu faildir, bu faildir diye bize söylemedi. Bana söylemedi. Ama bazı insanlara söylediğini kendisi bize ifade etti. Sır olarak, ölümle beraber gitmesin öbür tarafa diye. Bunu bilenler var. En azından Korkut Bey’e söylediğini sanıyorum. Korkut Bey’in konuşması lazım.
“SEMRA ÖZAL SAÇ TELLERİNİ DEVLETE VERMELİ”
Bu son olayla ilgili de, Semra hanım bende saç teli var dedi. Vermedi teli. Versin artık canım. Artık kabir açılmış, çok üzüntü verici bir olay. Hakikaten yüreğimiz dağlanıyor. Turgut Bey gibi sevdiğimiz saydığımız, bu ülkenin çoğunun sevdiği bir insanın kabrinin açılması güzel bir hadise değil. Ben aileye sizde ne varsa lütfen verin diyorum. Ne bilgi, ne belge, ne delil varsa bunları verin.
