Provokasyon peşindeler! İşte mültecilerin geri dönüşüne yönelik girişimler ve gerçek veriler
Muhalefet partileri, fonladığı filmlerle ve basın organları aracılığıyla ülkemizdeki sığınmacılar konusunda dezenformasyon yapmaya devam ediyor. Muhalefet, ülkeyi yangın yerine çevirecek ırkçılık belasını körükledikçe körüklüyor. Bütün bu dezenformasyon çabaları ve sosyal medyada dolaşıma sokulan yanlış bilgiler, resmi kurumlarca açıklanan verilerle yalanlanıyor. Bütün gerçek veri ve bilgileri sizin için derledik. İşte o yalanlar ve gerçekleri...
2011 yılından bu yana devam eden iç savaştan kaçan Suriyeli mültecilere kucak açan Türkiye Cumhuriyeti, muhalefetin aksini iddia etmesine rağmen savaşın başlangıcından bu yana Suriye'de akan kanın durması ve sığınmacıların ülkelerine sağ salim dönmeleri için yaklaşık 11 yıldır yoğun çaba sarf ediyor.
Suriye'de yaşanan katliamların son bulması ve insani yardımların gönderilmesi için 30 Haziran 2012'de Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde Cenevre görüşmeleri başladı. Türkiye'nin de desteğiyle 11 kez Astana görüşmeleri yapıldı.
2017'de Türkiye, Rusya ve İran'ın garantörlüğünde çatışmasızlık ve gerginliği azaltma adına girişimlerde bulunuldu.
2018'de Soçi Mutabakatı yapılırken; Almanya, Rusya, Fransa ve Türkiye'nin de katılımıyla İstanbul'da üst düzey toplantılar yapıldı.
TSK BÖLGEYİ TEHDİT UNSURLARINDAN TEMİZLEDİ
Türkiye Suriyeli sığınmacıların ülkelerine güvenli geri dönüşlerini sağlamak amacıyla bölgede birçok askeri operasyon da gerçekleştirdi.
Özellikle Kuzey Suriye'de ABD, Rusya ve İran gibi emperyalist ülkelerin desteğiyle palazlanan terör örgütlerini teker teker bölgeden kovan Türk ordusu, sığınmacıların güven içinde yaşaması gereken şartları sağlayacak ilk adımları attı.
Bu kapsamda 2016'da Fırat Kalkanı, 2018'de Zeytin Dalı, 2019'da Barış Pınarı ve 2020'de Bahar Kalkanı harekatları gerçekleştirildi. Bu operasyonlar sonuncunda Türkiye, bölgeyi DEAŞ ve PKK-PYD/YPG terör örgütlerinden temizledi.
Göçün ana sebebini ortadan kaldırmadan geri dönüşün imkansız olduğunu savunan Türkiye, gerçekleştirdiği askeri operasyonlar ve sınır boyunca aldığı önlemler sonucunda 2011-2022 yılları arasında 497 bin 226 Suriyeli sığınmacının gönüllü geri dönüşünü sağladı.
Yeni göç dalgalarının önüne de geçilirken, ülkemizdeki sığınmacı sayısının artması engellendi. 2011 yılından Nisan 2022 tarihine kadar yasadışı yollarla ülkeye giren toplam 1 milyon 760 bin 697 düzensiz göçmen sınır dışı edildi.
SINIRLARIMIZA 1028 KİLOMETRE GÜVENLİK DUVARI İNŞA EDİLDİ
Öte yandan, kaçak geçişleri önleme ve terörle mücadele kapsamında Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğu sınırlarında güvenlik duvarı örüldü.
Şu ana kadar sınır hattı boyunca toplamda bin 28 kilometre, ön ve arka bölümleri hendeklerle çevrili, her biri 3 metre yüksekliğinde ve 2 metre genişliğinde duvarlar inşa edildi. Bir metresi jiletli tel olarak tasarlanan güvenlik duvarlarının yüksekliği 4 metreyi aşıyor.
Toplamda 911 kilometrelik sınıra sahip olduğumuz Suriye hattı boyunca 873 kilometrelik duvar örüldü.
Yine Türkiye ile İran arasındaki 560 kilometrelik sınırın 147 kilometrelik bölümüne de duvar yapımına başlandı, 2023 yılına gelindiğinde bu bölgedeki duvar uzunluğunun 295 kilometreye ulaşması bekleniyor.
Kara sınırları toplamı 2 bin 949 kilometre olan Türkiye'nin, 2023 yılına gelindiğinde yaklaşık bin 500 kilometre uzunluğunda güvenlik duvarıyla çevrilmesi planlanıyor.
SINIRLAR KAMERALAR VE TERMAL ALGILAYICILARLA İZLENİYOR
Ayrıca kamera ve termal algılayıcı sistemler ile hudut birliklerinin gözetleme imkanı ve kabiliyeti artırıldı.
Bunların yanı sıra Türkiye'nin doğu sınırlarında kullanılmak üzere 82, batı sınırlarında kullanılmak üzere 57 zırhlı keşif gözetleme aracı hudut birliklerine teslim edildi.
Doğu ve batı sınırlarında yapımları tamamlanan 211 gözetleme kulesi ile 130 haberleşme kulesinin aktif kullanılmaya başlanmasıyla 1182 kilometrelik doğu sınırının 740 kilometrelik, 472 kilometrelik batı sınırının ise 350 kilometrelik kısmı kesintisiz ve etkin şekilde gözetlenecek.
Bu sayede de yasa dışı geçiş, terör, kaçakçılık gibi suçların önüne geçilecek. Türkiye-İran sınır hattında elektro-optik kule sistemlerinin kurulum çalışmalarında ise sona yaklaşıldı.
"1 MİLYON SURİYELİNİN GÖNÜLLÜ GERİ DÖNÜŞÜ SAĞLANACAK"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'nin kuzeyinde bulunan İdlib'e Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda inşa edilen briket evlerin açılış töreninde konuştu.
2016 yılından bu yana Türkiye tarafından Suriye'de oluşturulan güvenli bölgelere 497 bin 226 Suriyelinin geri döndüğünü açıklayan Erdoğan, Türkiye'de bulunan başta Azez, Cerablus, El Bab ve Tel Abyad kökenliler olmak üzere 13 bölgeye 1 milyon kişinin dönüşü için de benzer bir proje planladıklarını söyledi.
Bütün bu çabaları görmezden gelen muhalefet partileri ise insani meseleleri siyasette kullanarak, provokasyonlarına devam ediyor.
Türkiye'de "yaklaşık 8 milyon Suriyeli sığınmacı" olduğunu iddia Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın fonladığı son kısa film ise bu provokatif eylemlerin doruk noktası oldu.
Resmi rakamların kendisini yalanladığı Özdağ, provokatif açıklamalarına ve eylemlerine hız kesmeden devam ediyor.
- Peki, bunca yanlış bilgi ve dezenformasyon arasında göz ardı edilen gerçek veriler neler?
Şu anda Türkiye'de 5 milyon 500 bin 690 yabancı bulunuyor ve bunların tamamını sığınmacı statüsündeki Suriyeliler oluşturmuyor. Bu sayının içinde sadece Suriye İç Savaşı nedeniyle ülkemize sığınmış olan 3 milyon 762 bin 686 geçici koruma altındaki Suriyeli bulunuyor.
2017 yılından 2022 yılına geldiğimizde sayının yatay bir seyir izlediğini ve sığınmacı sayısının artmadığını gözlemliyoruz.
Türkiye'de, geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı ile 320 bin 7 uluslararası koruma kapsamında işlemleri devam edenlerin sayısını toplandığında 4 milyon 82 bin 693 sığınmacı bulunuyor.
Geriye kalan 1 milyon 417 bin 997 kişi Türkiye'de ikamet izniyle bulunan düzenli göçmenlerin sayısı. Resmi açıklamalara göre, bunların 129 bin 142'sinin öğrenci, 94 bin 560'ının aile izni sahibi ve geri kalanını ise 192 ülkeden yasal yollarla ülkeye giren yabancılar oluşturuyor.
Yine muhalefet tarafından ortaya atılan "Türkiye'de 900 binden fazla Suriyeliye Türk vatandaşlığı verildiği" iddiası da gerçekleri yansıtmıyor.
İçişleri Bakanlığı verilerine göre, Mart 2022 itibarıyla çoğunluğu Türkmen olan 200 bin 950 Suriyeliye Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verildi. Bunlardan 87 bin 296'sı çocukken, içlerinden reşit olanların sayısı ise 113 bin 654.
"Her gün binlerce düzensiz göçmenin kaçak yollarla Türkiye'ye girdiği" ve bunlara hiçbir işlem yapılmadığı algısı da sosyal medyada sıkça tartışılan konulardan bir diğeri. Ama resmi veriler bunun da bir dezenformasyon olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını kanıtlıyor.
Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı'nın (GİB) düzenli olarak yayınladığı istatistiklere bakıldığında, 2011 yılından bu güne kadar Türkiye'ye kaçak yollarla girmeye çalışan 1 milyon 760 bin 697 kişinin yakalanarak sınır dışı edildiği görülüyor.
Sadece 2022 yılının ilk 4 ayında 65 bin 569 kaçak göçmenin yakalandığı ve GİB'de işlemleri tamamlananların 'charter uçuşlarla' ülkelerine iade edildiği ifade ediliyor.
Star Gazetesi
