Bazen poyraz eser, kar yağar içimize
ABONE OL
“Hangi çocuk kitabı?” sorusunu karşılaştığım neredeyse her anne-babadan duyuyorum. Aslında bunun birden fazla cevabı var. Bundan böyle bu sayfada okuyup sevdiğim kitapları paylaşmaya ve “Hangi kitap?” sorusunu cevaplamaya çalışacağım. İyi çocuk kitabı temelde bir yetişkinin okumaktan keyif aldığı, sıkılıp bıkmadığı, çocukçu değerlere ve çocuk haklarına saygılı, edebi kaygısı olan metindir bana göre. Bir kitaptan beklentiniz çeşitlendikçe, seçmeniz zorlaşıyor. Bu tıpkı bir gurmenin yemekle olan bağı gibi. Bu yazıda üç ayrı kitaptan söz etmek istiyorum. Bu üç kitap da kendi kitaplığımda yer açtığım, okuduktan sonra elimde tutmayı tercih ettiğim çalışmalar. 
 
İlk kitap tekrar tekrar okuduğum ve anlattığım bir masal; Kral ve Tohum. Ben bu masalın hem yetişkinler hem de çocuklara anlatılıp okunabileceğini düşünüyorum. Özellikle de havaların ısınmaya başladığı, cemrelerin beklendiği şu günlerde Kral ve Tohum okuyup, sonrasında çocuklarımızla tohumları konuşabilir, filizlenmelerini bekleyebilir, uç vermeyen tohumlar hakkında yeni masallar oluşturabiliriz.
 
VE KÜÇÜK BİR EL UZANIR…
 
Gelelim masala… Tahtını bırakacak veliahtı olmadığı için uykuları kaçan bir kralın, halefini arama macerasıdır bu. Kral düşünür taşınır ve bir karara varır. Kendisinden sonra kral olmak isteyen kim varsa şatosuna davet ederek, bir yarışma düzenleyen kral, her katılımcının avucuna birer tohum bırakır. Bunların arasında kazanma şansı olmayan küçük de bir çocuk eli vardır. Erkekçe savaşarak krallığı hak edeceğini düşünen şövalyeler ellerinde tohumlarla kalakalır ve macera burada başlar. Kazanmak bazen bir tohum yetiştirmek kadar kolay, filizlenebilmesi kadar güçtür. Kitap birbirinden güzel çiçek çizimleri, şövalyeliğe getirdiği farklı ironik görselleri ile de metne okur yorumu ve ilaveleri getirmek gibi bir şans da sunuyor. Özellikle uykudan öncelerinin defalarca okunup, her okumanın birbirinden farklı oluşturulabileceği bu özel masal için yaşsız diyebilirim. 
 
Kalben diye bir kız… Elif Yemenici’nin duyguları çok gelişmiş, meraklı, endişeli, neşeli; yani bir insan: İnsan yavrusu. Yazarın kendi çizimleriyle süslediği kitabında Ege’nin sıcaklığı ve renkleri okurun ayaklarına kadar geliyor. Kalben serisi de cemre düşmelerine iyi gelecek kitaplardan. Yazarın çizer olarak da anlatımına ekledikleri ebeveynler için baharın keşfine, ağaçlara, bulutlara, ülkemize buyur ettiğimiz göçmen kuşlara uzanabilmek imkanı sunuyor. Aileler ellerinde bu şahane çizimli kitaplarla ağaçların etrafında dönüp, Kalben’e yeni sözler söyletebilir, kitaptan kopup kendi ‘Kalbenlerinde’ yol alabilirler. 
 
AMA GEÇECEK…
 
Serinin ilk kitabında Eyvah Kalbim Kırıldı diye sesleniyor yazar. Çünkü arkadaşları oyun oynarken onu oyunlarına almıyor. Oluveriyor işte. Kalben dışarıda kalıyor. Kimse Kalben’i sevmiyor mu? İstemiyor mu? Nasıl olur, ama… Bazen kalbimiz kırılır. O sırada kuzeyden poyraz eser, kar yağar içimize içimize. Ama kimse o soğukla sonsuza kadar yaşamaz. Çareler arar, çözümler üretir. Elif Yemenici, bir kalp kırıklığının çocukta yaşattığı şaşkınlık, panik ve kederi ‘ama geçecek’ diyerek ağrı kesen merhemsi bir dille anlatıyor. İkinci kitapta Kalben bambaşka bir sorunla başa çıkmak zorunda. Hepimizin yaşadığı o varoluşsal kaygılardan biriyle hem de: Eyvah Kim Oldum Ben! Bu kitap da yine yazar Elif Yemenici tarafından resimlenmiş. Başrolde Kalben’e eşlik eden bir de limonlar var. Ne kadar sevdim bu çizimleri ve dili. 
 
Kalben yine o güzelim Ege kasabasında açar gözlerini. Kirpiklerini ısıtan güneşle kalkıp, çalışmaya başlaması gerekir Kalben’in. Eline o güzel metalik kovayı alıp limon ağacının yanına gider. Ama limon ağacı kocaman, Kalben küçücüktür. Bunca limonu toplamak pek güçtür. Havada kuşlara takılır Kalben’in gözü “Keşke kuş olsaydım der,”Hayat ne kolay olurdu”. Sonra sırayla ne gördüyse ona imrenir, devam eder keşkeleri. Kuş mu olsa, yoksa bir bulut mu?
 
Oflayan çocuklara, ‘keşke’leyen içimize sıcacık çizimleri, düşündüren kurgusuyla çok iyi gelecek bir kitap yazmış Elif Yemenici. Kocaman gözleri, upuzun kirpikleriyle Kalben, içimizdeki kırılgan insana seslenir gibi. Her iki kitapta da sanki bir şarkı söylenmiş, eski bildik bir nakarat duyulmuş kadar okurun kendi duygusunu yaşayabildiği çalışmalar. İnteraktif okunabilir kitaplar yazmış Elif Yemenici. Okulöncesi için önerilmiş olsa da, ben yaşsız eserler olduklarını, özellikle annelerin de çok keyif alarak okuyacaklarını düşünüyorum.