Din, bilim ve  bilimcilik üçgeninde ‘Darwin ve Osmanlılar’
ABONE OL

Yüzyıllardır değişmeyen bir tartışma konusu:  ‘Darwin’ ve ‘Evrim kuramı’. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, ara ara hala gerek ekranlarda ve gerekse popüler ya da akademik çalışmalarda karşımıza çıkıyor evrim tartışmaları. Fakat biraz sonra size bahsedeceğimiz eserde neredeyse ilk defa Darwin ve evrim kuramı Osmanlıların gözüyle değerlendiriliyor. Sahi, bu düşüncenin ortaya çıktığı 18. yüzyılda Osmanlı, evrim hakkında ne demişti ve dahası bu yüzyılda yaşayan münevverler bu konuyu hangi bağlamda tartışmıştı? Osmanlı bütün bunları tartışırken, Darwin Osmanlı hakkında ne düşünüyordu? İşte bütün bunların cevabı, Vadi Yayınları’ndan çıkan ve Alper Bilgili tarafından kaleme alınan Darwin ve Osmanlılar adlı kitapta yer alıyor.

Bilim sosyolojisi alanında çalışmalar da kaleme alan Bilgili, günümüz Türkiye’sindeki Darwin tartışmalarında bir kafa karışıklığının hâkim olduğuna ve konunun tam anlamıyla bilinmediğine işaret ediyor. Buna ilaveten evrim teorisine bilimsellikten öte bir şekilde sadece ideolojik ve metafizik gerekçelerle karşı çıkılmasına itiraz ediyor.  Hatta kitabında; evrimin ateist bir dünya görüşünün getirisi olarak dinleri geçersiz hale getirdiği yönündeki yüzeyselliği göstermeyi hedefliyor.

GALİLEO’YU KİM ÖLDÜRDÜ?

“Darwin Dersaadet’te adlı bölümde; ” Darwinizmin son dönem Osmanlı münevverleri tarafından nasıl karşılandığını İsmail Fennî Ertuğrul’un çalışmaları üzerinde inceleyen yazar;  Ertuğrul’un Darwinizm ile alakalı sofistike görüşlerinin, günümüzde yapılan tartışmaları aydınlatmak açısından büyük bir örnek teşkil ettiğini savunuyor.  “Osmanlı İmparatorluğu’nu Darwin mi yıktı?” adlı bölümde ise; tartışmaya diğer taraftan yaklaşarak Darwin’in Osmanlılarla ilgili görüşlerini analiz ediyor.  “Kraliçe, Maymunlar ve Rahipler” adlı üçüncü bölümde ise Darwin’in evrim teorisinin o dönem İngiltere’sinde nasıl bir anlam ifade ettiği ortaya konulmaya çalışılıyor.

“Galileo’yu Kim Öldürdü?” başlıklı bir diğer bölüm ise müstakil olarak Darwinizm ile ilgili tartışmalarla ilgili olmasa da ‘bilimin kutsallığı’ tabusunu eleştirmesi noktasında önemli.  “Nazım Hikmet’in Hızlı Trenleri” adlı bölümde ise Bilgili; bir şairin ‘bilimi’ şiirlerinde nasıl konu edindiğini bize gösteriyor. Bunun yanı sıra, bu bölümde Nazım Hikmet’in görüşlerinin zaman içerisinde nasıl değiştiği, bilimsel materyalistlerden ayrılışı da anlatılıyor. Darwin ve Osmanlılar kitabı; bilim düşüncesinin felsefi, sosyolojik ve tarihsel açılardan ele alındığı güncel ve önemli bir eserdir. Yazarın çalışmalarındaki titizliğini, metinlerinde açık bir şekilde görmekteyiz.