Uludağ'ın eteklerindeki kırsal Çivili Mahallesi'nde 9 metrekarelik atölyesinde tek başına çalışan Kültür ve Turizm Bakanlığı "bıçakçılık" sanatçısı 68 yaşındaki Balım, Türkiye'nin dört bir yanından sipariş alıyor.
Bıçağın çeliğini Bursa'dan tedarik eden, sapı için dağlardan şimşir ağacı parçaları toplayan Balım, üretimi ise 50 yıl önce ustalarından gördüğü yöntemle gerçekleştiriyor.
Raif Balım, AA muhabirine, 50 yıl önce çalışmak için gittiği Bursa'da bıçak ustalarının yanında mesleği öğrendiğini söyledi.
"Testere, çakı ve bıçak üretiyorum. 50 yıldır bu sanatı yaşatmaya çalışıyorum. Günde 10 çakı ya da 10 testere üretebiliyorum. Son yıllarda sağlık problemlerimden dolayı üretimi biraz yavaşlattım. İnternet satışının yanında Bursa'daki tüccarlara ürün veriyorum. Onların aracılığıyla tüm ülkeye yayılıyor. Bıçaklarım çok ilgi görüyor, siparişler alıyoruz. Mutluyum, 50 yıldır geçinip gidiyorum. Kendi yağımla kavruluyorum ama benden sonra gelen yok. Oğlum bile bu işi yapmıyor. Çırak yetiştiremedik."
Balım, bu sektörde üretim yapanların teknolojik imkanlardan yararlandığını, kendisi gibi çalışanların çok azaldığını vurguladı.
Çıraklığında sabahları ocağa girdiklerini belirten Balım, "Öğleye kadar testere döverdik. Artık bu iş tamamen sanayileşti. Bu sanatın değerinin bilinmesi lazım. El sanatı biraz geride kaldı. Şimdi benim gibi uğraşan yok. Her şey plastiğe döndü." dedi.
Balım, bıçağın sapı için topladığı şimşir ağacı parçalarının 2 yılda kuruduğunu dile getirdi.
Kurumayan parçaları bıçakta kullanmadığını aktaran Balım, "Ürünlerimi oğlum, internet üzerinden Türkiye geneline satıyor. İsmimin Türkiye genelinde bilindiğini duymak beni çok mutlu ediyor. Ne mutlu ki üretip bir şeyler yapıyorum. Elimden geldiğince her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyorum." diye konuştu.