Kasaba kızını filme çekmek cesaret işi
ABONE OL

Yönetmen Atalay Taşdiken’le 31 ödül alan ilk sinema filmi ‘Mommo’dan  sonra 2013’de vizyona girecek olan sinema filmi ‘Meryem’ hakkında konuştuk...

-Yeni filminiz Meryem, çok konuşuldu. Beklenti yükseldi mi sizce?

Öncelikle benim beklentim yüksek. Ama bu durum, yüksek ego ya da şımarıklık gibi algılanmasın. Yapmak istediğim iş, ortaya çıkacak ürün konusunda kendimden beklediğim şeyler, geniş bir alana yayılmakla beraber bir o kadar da sade. Sinema endüstrisinin bu kadar büyük ve teknolojik olduğu günlerde, yaşanmış bir kasaba öyküsü çekmek ve üzerinde konuşulmasını sağlamak gerçekten cesaret gerektiriyor.

-Müzikler, Youki Yamamato ve Matt Howe ortak çalışması olacak sanırım?

Onlarla yurtdışındaki festivaller sırasında tanışma imkanımız oldu. Mommo’yu izlediklerini ve çok etkilendiklerini söylediler. Yeni projelerden konuşurken de Meryem’den bahsettik. Büyük bir heyecanla müziklerini yapmaya talip oldular.

Bütün Anadolu Meryemler’le dolu

-Biraz Meryem’i tanıtın bize...

Meryem; aslında çok genel anlamıyla, Anadolu’daki kadını anlatan bir figür. Genel karakteristiği itibariyle evine sahip çıkışı, gerektiği zaman gece gündüz çalışması, yuvasına duyduğu sonsuz saygı ve gerektiğinde de sonsuz bir hoşgörüyle bekleme sabrı. Yani bunlar bizim kadınımızın, annelerimizin, bacılarımızın, akrabalarımızın genel anlamda Anadolu’daki kadının karakteristiğidir diyebiliriz.

-Mommo’da da Meryem’de de yörenin yerlisi olan halktan oyuncuları tercih ettiniz. Amatör oyuncularla çalışmak sizi zorladı mı?

Hiç zorlanmadım. Tam tersi bir durum yaşadık. Profesyonel oyuncularla, halktan insanların biraradalığı görülmeye değer güzellikte sonuçlar doğurdu. Birbirini tamamladı.