Hem saçlara hem kalplere örgü
ABONE OL

‘Suriyeliler’ diye başlayıp sonu gelmeyen şikayet cümleleri kurmak çok kolay. Peki savaş yüzünden evi yıkılmış, ailesini, babasını, her şeyini kaybetmiş bir çocuk olduğunuzu düşünün. Başınızı soktuğunuz en güvenli yer bomboş bir konteyner olsa, akranlarınız gibi okula gitmek isteseniz, giyecek önlük filan bulmak bir yana saçınıza takacak tokanız olmasa, saçlarınız keçeleşse kireçli suyla yıkanmaktan, aynadaki yüzünüz bir başkası olsa, yaşınız, kim olduğunuz artık aklınızda taşımak bile istemeyeceğiniz gereksiz bilgilere dönüşse ne hissedersiniz? 

Suriye ve Arakan’da savaşın acımasız yüzüne maruz kalan kadın ve çocukların çığlığını dünyaya duyurmaya çalışan yönetmen Tülay Gökçimen, For Children ve Human Movie Team sosyal medya hareketinden arkadaşlarıyla kamplardaki kız çocukları için “Hem saçlara hem kalplere örgü” projesini hayata geçirdi. İHH’nın da lojistik desteğiyle yürütülen proje kapsamında ikisi kuaför sekiz gönüllü Suriye sınırındaki Siccu, Şemmarin, Bab-el Nur, Bab-el Selam ve Reyyan kamplarındaki yaklaşık 600 kız çocuğuna kuaförlük hizmeti götürdü. 

ÇOCUKLARIN YÜZÜNDE TEBESSÜM OLMAK

“Bayramdan önce aynı kampta erkek çocukları traş etmişti gönüllü kuaförler. Biz de okulların açılması da yakın. Neden kızların saçını yapmayalım, dedik. Böyle çıktı bu proje. Yüzlerce toka, bit şampuanı ve bit tokası aldık. Çünkü bölgedekiler kız çocukları arasında bitlenmenin yoğun olduğunu söylediler. Her bir çocuğa bebek ve çeşitli hediyeler aldık. Çocuklar ve anneleri önce korktular. Kafalarını bit sebebiyle sıfıra vuracağız sanmışlar. Ama bir çocuğun saçını yapınca ikna oldular. Kaçanlar geri geldi peşimizi hiç bırakmadılar. Anneler kızlardan daha heyecanlıydı. Çocukların çoğu yetimdi, çok derin bakıyorlardı. Bazılarını güldürmek için çok uğraştık. Bence kampta yaşayan, babası olsun olmasın tüm çocuklar yetim statüsünde. Çünkü her şeyden mahrumlar, sevgiden bile.” diyen Tülay Gökçimen, “Kuaförümüz Gülsüm Akman çocukların kafalarının bitten yara bere içinde olduğunu söyledi. Şampuan yok, sert bir su ile yıkıyorlar saçlar keçe gibi olmuş çok zor açıldı.” diye konuşuyor. Gökçimen sözlerine şöyle devam ediyor: “Ellerimiz çocukların saçlarını hem okşadı hem taradı, ördü, tokaladı, süsledi, kız çocuğunun her yerde süsü sevdiğini gördük. Kızlar aynaya bakmak için yarıştı. Bazı anneler kızlarını tanıyamadı. Kamp görevlisi hanımlar bit şampuanı eksiklerini anlattılar bu sorunu aşamadıklarını söylediler.”

İnsani yardımın bir tık ötesine gitmek istediklerine dikkat çeken Gökçimen, “Hem saçlara hem kalplere örgü projesini büyüterek devam ettirmeyi düşünüyoruz.” şeklinde konuşuyor.