Dönem, III. Selim dönemi. Selim, besteleri ve hattatlýktaki eserleri ile tanýnan sanata düþkün bir padiþahtý. Yenikapý Mevlevihanesi’nde Dedeefendi’nin saraya hanende olarak davet edildiði; Galata Mevlevihanesi’nde ise Þeyh Galib’in etkileyici þiirlerini döktürdüðü sanat açýsýndan son derece zengin bir dönem.
Eyüp semti, yüksek tepeleri, ilginç mezar taþlarýna eþlik eden muhteþem manzarasýyla her iki dünyadan haber verir gibidir.
Kara surlarýyla Haliç surlarýnýn birleþtiði yerin dýþýnda kalan Eyüp, Bizans ile baþlayan kutsal mekan olma özelliðini Osmanlý devrinden günümüze dek sürdürür. Bizans döneminde bölgede yeralan manastýr, inzivaya çekilmek ve dua etmek isteyenleri aðýrlar. Eyüp Sultan Külliyesi’nin ilk inþa edilen kýsmý türbe. Yapý, Hz. Muhammed’i Medine’de evinde yedi ay misafir eden Hz. Ebu Eyüb el-Ensari’ye ait. Ýslam ordusunun ilk Ýstanbul kuþatmasýna katýlýp burada vefat eden ‘Eyüp Sultan’ olarak bilinen bu sahabinin mezarýnýn Fatih Sultan Mehmed’in hocasý Akþemseddin tarafýndan bir rüyada keþfedildiði biliniyor. Fatih, bu mezarýn üzerine türbe inþa ettirir.
ÝSTANBUL’UN ÝLK YAPISI
Fatih Sultan Mehmed 1458 yýlýnda türbenin yanýna cami, medrese, imaret ve hamam yaptýrarak külliye oluþturur. Fatih Camii’ni de yýkan 1766 depreminde yapý çok zarar görür. Üstelik zamanla etrafý ve avlusu ufak bina ve dükkanlarla dolmuþtur. Tamir edilemeyeði anlaþýlýnca, 1798’de temellerine dek yýktýrýlýr. Cümle kapýsý önündeki Sinan Paþa Kasrý da 1798’de yýktýrýlýr. Günümüzde burada ulu bir çýnar aðacý (Fatih’in diktiði söylenen) gölgesinde etrafý parmaklýklý bir set bulunuyor. Parmaklýðýn dört köþesinde ‘hacet’ veya ‘kýsmet’ çeþmeleri yeralmakta. Parmaklýklarýn üzerinde bulunan Mevlevi sikkelerinin sebebi Sultan III. Selim’in Mevlevi olmasýna baðlanýr.
Eyüp Sultan Camii, 1800 yýlýnda Uzun Hüseyin Efendi’nin mimarlýðýnda yapýmý tamamlanarak padiþahýn da katýldýðý bir törenle ibadete açýlýr. Caminin planý dikdörtgene yerleþtirilmiþ sekizgen olup Mimar Sinan’ýn Azapkapý Camii’ndeki planýna benzer. Barok tarzdaki büyük kapýlar, hünkar mahfiline çýkan merdivenler, galeri ve çýnar aðaçlarý avluyu son derece özel kýlan unsurlar.
Küfeki taþýndan inþa edilen caminin ana kubbesi birer yarým kubbe ile desteklenmiþ. Bu kubbe altý sütun ve iki filayaðýna yaslanýr. Kubbelerde bulunan pencere açýklýklarýyla mekanýn aydýnlýðý saðlanýyor. Bal rengi taþlarý, yaldýzla iþlenmiþ süslemeleri ve avizesi ile çok zarif olan caminin mihrabý çýkýntýlý olup üç tarafý galerilidir. Son cemaat yeri önünde 6 sütunlu ve 7 kubbeli bir revak var. Minberi ve cümle kapýsý kitabesi mermerden. 9 satýrdan oluþan kitabe 1800 yýlýna tarihlenir.
Birbirinden farklý döneme ait olmalarýna raðmen eþsiz güzellikte olan çini panolarla kaplý duvar caminin karþýsýnda yeralýr. Bu duvardaki kapý Eyüp Sultan Türbesi sahanlýðýna gider.
Diðer külliyelerden farklý olarak, bu külliyenin en önemli öðesi, Eyüp Sultan Türbesi. Türbe, üç kenarý sahanlýða çýkýntýsý olan sekizgen planlý ve tek kubbeli. Mimari özelliðinin yanýsýra türbede her bir öðe birbirinden özel ve kýymetli. Türbenin dýþýndaki ve iç duvarlardaki çiniler en iyi dönemlerden. III. Selim’in yaptýrdýðý gümüþ þebeke, Eyüp Sultan’ýn ahþap sandukasýnýn üzerindeki simle iþlenmiþ II. Mahmut hatýrasý yazýlarla süslü örtü ve Hattat Mustafa Rakým Efendi ve yine II. Mahmut’a ait olan sülüs yazýlar tarihi deðerleri yüksek sanat þaheserleri. (II. Mahmut 1819’da türbeyi tamir ettirir. Örtü zamanla yýpranýnca 1906 da aynen yeniden iþlenir) Sandukanýn ayakucundaki bulunan ve ayazma ( kutsal su kaynaðý) olduðu rivayet edilen kuyuyu I.Ahmed ihya eder. Sanduka üstündeki kandillikte 36 adet buhurdan ve zemzemiye bulunuyor.
Yapýlan restorasyon nedeniyle emanete kaldýrýldýklarý için görüntüleyemediðim bu eserler, tamirat bitince mutlaka görülmeli.
ÇÝNÝLERÝ ÝNGÝLTERE’DE
Çinileri Ýngiltere’deki Victoria & Albert Müzesi’nde olan hamam, günümüze kadar ulaþabilen en eski Osmanlý hamamý. Soðukluk ve hararet kýsmý günümüzde kullanýlýyor. Zarif kubbesi, mermer zemini oldukça çekici. Günümüze ulaþmayan özgün camekanda bulunan ve 1570 yýlýna tarihlenen 24 adet Ýznik çinisinden oluþan pano Victoria&Albert Müzesi’nde sergileniyor.
MEDRESE-ÝMARET-SEBÝL
Evliya Çelebi’ye göre cami avlusunu oluþturan medrese, caminin yeniden yapýmý sýrasýnda yýkýlmýþ. Cami dýþ avlusunda bulunan sebil ise üç pencereli. Bayramlarda þerbet daðýtýldýðý için þerbethane denilmiþtir. Ýmaretse günümüze ulaþmamýþ.
Ebedi ikamet edenlerden birkaçý
Mekan Eyüb Sultan’dan dolayý pek çok mezar, kabir, türbe ve lahit camiyle iç içedir. Sahabelerden Ebu Hudri, Hz. Ka’b, Hz. Hafir, hz. Abdussadýk; Sultan Reþat ve çocuklarý; sadrazamlardan Sokollu Mehmet Paþa ve çocuklarý, Lala Mustafa Paþa, Semiz Ali Paþa; sultanlardan Esma Sultan, Þah Sultan, Saliha Sultan, Mihriþah Sultan, Adile Sultan; ressamlardan Þeker Ahmet Paþa, Avni Lifiþ, Feyheman Duran; musikiþinaz Itri ve Zekai Dede Efendi; þairlerden Ahmet Haþim, Baki, Necip Fazýl Kýsakürek, Mehmet Akif Ersoy; minyatür Levni; ilim adamlarý Gönenli Mehmet Efendi, Esad Coþan, Mareþal Fevzi Çakmak, tarihçi Ýsmail Hakký Uzunçarþýlý; yazarlardan Ahmet Kabaklý ve Süleyman Nazif.