Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) hemşirelik bölümünden 1995 yılında mezun olan ve başörtülü oldukları için mezuniyet töreninde ağızları kapatılarak kepleri parçalanan Zöhre Uçar ile iki arkadaşı, CÜ Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız tarafından çiçeklerle karşılandı. Başörtü mağduru olduklarını söyleyen Zöhre Uçar, Hatice Topal ve Semanur Şahin, 28 Şubat sürecinin 20’inci yıl dönümünde üniversite tarafından davet edildiklerini belirterek, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız’ı makamında ziyaret etti. Başörtülü olduğu için okula alınmadığını söyleyen Semanur Şahin, “Ziyarete geldiğimizde üniversite nizamiyesinden girerken korku dolu anlar yaşadım. Ben o dönemde psikolojik ve fiziksel darbelere maruz kaldım. Hamileydim ve çocuğumu düşürdüm, kaybettim. 14 yıl çocuk sahibi olmak için bekledim” dedi.
KONUŞTURULMADIK BİLE...
Malatya Eğitim Araştırma Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan evli ve 2 çocuk annesi 43 yaşındaki Zöhre Uçar da, mezuniyetlerine 1 ay kala okul hocaları ve müdürlerinin kendilerine zorluk çıkardığını söyledi. Sadece başörtülü olarak yemin edip diploma almak istediklerini ancak bunun engellendiğini belirten Uçar, şunları söyledi:
“Mezuniyete katılmak istiyorduk. Bunu engellediler. Biz de mezuniyet günü 3 arkadaşımızla törene katılmaya karar verdik. 9-10 kapalı arkadaştık, kala kala 3 kişi kaldık. Bizi törene davet etmemişlerdi, provalara katılmamıştık. Biz yine de tören günü ‹Bize de yemin ettirirler› diye düşündük, çünkü bizim de hakkımızdı. Maalesef böyle olmadı. Behiye arkadaşımız birinciydi. Birinci olmasına rağmen kendisine törene katılamayacağı ve plaketin ikinciye verileceği söyleyince biz tören alanına girdik. Behiye arkadaşımız mikrofonu aldı, birinci olmasına rağmen törene katılmasına izin verilmediğini, başörtüsünü çıkararak katılmasının istendiğini söyleyince, sınıf arkadaşlarımızdan biri ağzını kapatarak ‹Senin konuşmaya hakkın yok› diye müdahale etti. Tabi o müdahale sırasında ben de müdahale ettim. Keplerimiz yere atıldı."
VERİLMEDİK CEZA KALMADI
Olaydan sonra büyük bir korku yaşadıklarını belirten Uçar, “Anne ve babalarımız olayı basından duydu. Olay, basına yansıyınca birkaç gün sonra bir hocamızın eşliğinde bizi bir odaya topladılar, kapalı arkadaşlara yemin ettirdiler. Böylelikle diplomamızı alıp mezun olabildik.” dedi. Mezun olduktan 1-1,5 yıl sonra önce Ümraniye’de özel bir dispanserde, daha sonra da kamuda göreve başladıklarını, esas sıkıntıları 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını vurgulayan Zöhre Uçar, «28 Şubat sürecine girdikten sonra sıkıntılar, gerçek acılar çekmeye başladık. Uyarı, kınama, maaştan kesme gibi çok sayıda ceza aldık. O dönemde başhekim olan Sedat Sivaslıoğlu bizi çok destekledi ama görevden alındı” diye konuştu.
