AK Parti'den Gazi Meclis'i hedef alan Kýlýçdaroðlu'na tepki: Böyle bir skandala imza atan 2. bir kiþi gelmemiþtir

Çelik, parti genel merkezinde düzenlediði basýn toplantýsýnda gündeme iliþkin açýklamalarda bulundu, sorularý cevapladý.

AK Parti kongrelerinin yurt içi ve dýþýndan ilgi gördüðünü, bu kongrede siyasi parti temsilcilerinin, 30 ülkeden misafirlerin olacaðýný belirten Çelik, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn hassasiyetle ve iradeyle yürüttüðü tecrübe ve deðiþim dengesinin milletin talepleri doðrultusunda yeniden kurulmasýnýn bir AK Parti geleneði olduðunu söyledi.

AK Parti'nin, hem bir merkez Türkiye partisi hem de dünya markasý olduðunu dile getiren Çelik, partilerinin, yýllardýr demokratikleþmeye öncülük eden büyük bir siyaset markasý olduðunu belirtti.

Çelik, AK Parti kongrelerinin dünyaya verilmiþ bir mesaj niteliði de taþýdýðýný, bunu birçok siyasi partinin, odaðýn yakýn takip ettiðini kaydederek, "Büyük milletimizi 7 Ekim günü kongremize davet ediyoruz. Bu büyük demokrasi buluþmasýnda, þöleninde Cumhurbaþkanýmýzýn çok güçlü mesajlarý olacaktýr." dedi.

Kongrede, Türkiye Yüzyýlý ile ilgili mesajlarýn, gelecek dönemin kucaklanmasýnýn, milletin taleplerinin, özlemlerinin yerine getirilmesinin, bölge ve dünya barýþýnýn, sosyal alandan siyasal alana, demokratikleþmeden bütün kurumsal yeniliklere kadar birçok konunun gündeme geleceðini belirten Çelik, gençlerin, kadýnlarýn, deðiþimin, tecrübenin ve Türkiye'nin bütün sosyolojisinin bir arada kucaklandýðý bir tablonun kongre günü bir kere daha görüleceðini söyledi.

Çelik, AK Parti kongrelerinin, gelecek döneme ýþýk tutacak, siyasi partiler açýsýndan oluþacak gündemi belirleyecek nitelikte, Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn mesajlarýyla geçtiðini belirterek, "Karþýmýzdakilerin 'deðiþim miydi, statüko muydu' gibisinden tartýþmalar yaptýðý bir dönemde, AK Parti bir kere daha siyasi geleneklerini, tecrübesini ve deðiþimini bir arada kucaklayacak, siyasi sentezleri, formülleri, denklemleri üretecek kapasitesini ortaya koyacaktýr. Büyük milletimize þimdiden hayýrlý olsun." diye konuþtu.

"KILIÇDAROÐLU, VAHÝM BÝR SKANDALA ÝMZA ATTI"

CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu'nun dünkü CHP Grup Toplantýsý'nda "Bu Meclis'e ben Gazi Meclis demiyorum." dediðini hatýrlatan Çelik, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bu kadar vahim bir skandala imza atýldýðýný kaydetti.

Bu cümlenin yüce Meclis'e hakaret anlamýna geldiðini ifade eden Çelik, þöyle konuþtu:

"Maalesef gelinen nokta vahimdir ve Sayýn Kýlýçdaroðlu adýna bile üzücüdür. Gazi Meclis, milletin ortak deðeridir. Gazi Meclis milletin bayraðýdýr, egemenliðinin simgesidir. Bu Meclis, iki kere gazi olmuþtur. Kurtuluþ Savaþý'na baþkomutanlýk etmiþtir, gaza yapmýþtýr ve gazi olmuþtur. 15 Temmuz'da da direniþ ortaya koyarak ikinci kere gazi olmuþtur. 'Ben, bu Meclis'e Gazi demeyeceðim' diyen birisi, kesinlikle meþru alanda siyaset yapan birisinin diliyle konuþmamaktadýr. TBMM'nin dünyadaki hiçbir mecliste olmayan bir vasfý vardýr. O da þudur, dünyadaki bütün meclisler bir kurtuluþ savaþýnýn sonunda kurulmuþtur. Bir tek ve sadece TBMM, bir Kurtuluþ Savaþý'na bizzat kumandanlýk etmiþtir. O sebeple Gazi sýfatýný sonuna kadar hak etmiþtir."

Kýlýçdaroðlu'nun bu ifadesini, yüce Meclis'e dönük bu hakaretini þiddetle kýnadýklarýný dile getiren Çelik, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir hakarete, skandala imza atan ikinci bir kiþi gelmemiþtir. Bu, Türkiye'ye saldýranlarýn bile aklýndan geçmeyen çok ayýp bir ifadedir." dedi.

"MECLÝS'ÝN MEÞRUÝYETÝNÝ TARTIÞMAK KÝMSENÝN HADDÝNE DÜÞMEZ"

TBMM'nin iradesini tartýþmayý, Meclis'in meþruiyetini ortadan kaldýrmak için darbecilerin yaptýðýný hatýrlatan Çelik, þunlarý kaydetti:

"Bu, Yassýada zihniyetinin, 12 Eylül zihniyetinin bu ülkenin baþýna bela ettiði bir hastalýk, kötü niyetli bir zihniyettir. Çýkmýþ Cumhur Ýttifaký'nýn kullandýðý oylarý, geçirdiði yasalarý gerekçe göstererek 'Meclis'e, Gazi Meclis' demeyecekmiþ. Meclis'in meþruiyetini tartýþmak kimsenin haddine düþmez. Hele Kýlýçdaroðlu'nun kendisini Meclis'in meþruiyetini tartýþacak üst bir konumda görerek, bu þekilde konuþmasý bizim bu ülkede darbecilerin dilinden alýþýk olduðumuz, çok iyi tanýdýðýmýz bir üsluptur. Gazi Mustafa Kemal'in bu ülkenin Kurucu Cumhurbaþkaný olarak, bu Meclis'in baþkaný olarak yürüttüðü bütün süreçler dikkate alýndýðýnda, ne zaman bir laf açýlsa 'Biz, Atatürk'ün kurduðu partinin devamýyýz' diyenler, bugün Atatürk'ün kurduðu partinin devamý olmadýklarýný her vesileyle ve sözleriyle açýk etmektedirler."

Çelik, Kýlýçdaroðlu'nun "Koltuðunu býrak" seslerine raðmen, bu tip polemiklerle koltukta kalmaya çalýþtýðýný söyledi.

"CEHALETTEN KAYNAKLANMIYORSA ÇOK BÜYÜK YANLIÞ"

Azerbaycan Cumhurbaþkaný Ýlham Aliyev'in Ýspanya ziyaretini Türkiye'nin toplantýya katýlma þartý kabul edilmediði için iptal ettiðini hatýrlatan Çelik, bunu takdirle karþýladýklarýný ifade etti.

Fransa, Almanya, Avrupa Birliði ve Ermenistan'ýn katýlacaðý toplantýya Azerbaycan'ýn da davet edildiðini ancak Türkiye'nin olmadýðýna dikkati çeken Çelik, "Orada Fransa oturacak ama bölge barýþý için bu kadar büyük bir misyon üreten Cumhurbaþkaný'mýz ve Türkiye o masada olmayacak. Tabii ki Azerbaycan ve Cumhurbaþkaný Aliyev tarafýndan kabul edilemezdi. Onlar da bu þekilde bir tutum ortaya koydular." dedi.

Çelik, Granada'da toplanacak masada Cumhurbaþkaný Erdoðan ve Türkiye'nin olmamasýnýn, AB'nin ayný vizyonsuzluðu sürdürdüðünü gösterdiðine iþaret etti.

Fransa Dýþiþleri Bakaný Catherine Colonna'nýn, Ermenistan ziyaretinden sonra sosyal medya hesabýndan yaptýðý paylaþýmda Aðrý Daðý görseli kullandýðýna dikkati çeken Çelik, "Eðer bu cehaletten kaynaklanmýyorsa çok büyük bir yanlýþtýr. Bu diplomasiden bihaber olduðunu, çözümsüzlükten yana olduðunu, Daðlýk Karabað'ýn asli sahibi olan Azerbaycan'a dönmesinden rahatsýz olduðunu ve Ermeni diasporasýnýn, o sözde soykýrým endüstrisinin sözcüsü olmaya soyunduðunu göstermektedir. O tweeti silmelidir. Aðrý Daðý görselini bu þekilde kullanmasý son derece büyük bir diplomatik hatadýr." diye konuþtu.

Ýçiþleri Bakanlýðý önündeki terör saldýrýsý, bakanlýðýn terör örgütleri ile uyuþturucu satýcýlarý ve organize suç örgütlerine yönelik operasyonlarýyla ilgili deðerlendirmesi sorulan Çelik, "Öncelikle bütün Ankaralýlara ve güvenlik güçlerimize geçmiþ olsun dileklerimizi iletiyoruz. Bu terör giriþimini engelleyen kahraman polislerimizin yaptýðý çok büyük bir vatanseverliktir, büyük bir fedakarlýktýr. Onlarý özellikle tebrik ediyoruz. Türkiye güvenli bir ülkedir. Dünyanýn her yerinde terör örgütlerinin bu tip eylemleri olabiliyor ama netice itibarýyla Kahramanlar Operasyonu ile de görüldüðü gibi kararlýlýðýmýz sürmektedir." ifadelerini kullandý

Türkiye'nin terörle mücadelesinin kesin ilkelere, tavizsiz bir tutuma sahip olduðunu belirten Çelik, "Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn Meclis açýlýþ konuþmasýnda dediði gibi hiçbir þekilde geri çekilmek yok. Ansýzýn gelebiliriz ilkemiz, devletimizin terörle mücadelesinin iliklerine iþlemiþtir. Ýktidara geldiðimiz günden beri bunu sürdürüyoruz. Her gelen bakanýmýz bu politikayý sürdürdü ve her gelenle birlikte bu katlanarak devam etti. Anayasa'nýn, hukukun verdiði yetkiler içerisinde ve ayný zamanda da hükümetlerimizin ortaya koyduðu tavizsizlik prensibi çerçevesinde Cumhurbaþkanýmýzýn talimatlarý doðrultusunda bunu kararlýlýkla sürdüreceðiz." diye konuþtu.

Çelik, demokrasiyi, hukuk devleti anlayýþýný terörün yönlendirmelerine müsaade etmeden ilerleteceklerini vurgulayarak, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Tabii bu terör örgütü olduktan sonra, 'Türkiye bu terörle mücadeleyi yaparak büyük zararlara uðruyor' diyenlerin aslýnda terör örgütüne destek veren aþaðýlýk açýklamalar yaptýðýný da takip ediyoruz. Bunlarý kendi aþaðýlýk açýklamalarýyla baþ baþa býrakýyoruz. Biz bu mücadeleyi milletimizin desteðiyle en güçlü bir þekilde sürdüreceðiz. Devlet hayatý içerisinde bunu en güçlü þekilde iktidarlarýmýz döneminde sürdürdük ve bunun en temel mottosu Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn ifade ettiði gibi 'Bir gece gelebiliriz, her an gelebiliriz' diyoruz. Hiçbir zaman sahadan çekilmiyoruz, hiçbir zaman bu mücadeleden geri durmuyoruz."

AK Parti'nin kuruluþundan itibaren süregelen terörle mücadele politikasýnýn ayný kararlýlýkla sürdürüldüðünü ifade eden Çelik, "Bazý muhalefet partilerinden açýklamalar görüyorum. Bugün de açýklama yapmýþlar, 'AK Parti'de terörle mücadele konusunda fikir ayrýlýðý var.' Sanki hizipler var gibisinden açýklama yapmýþlar. AK Parti'de terörle mücadele konusunda, terörle mücadelenin yöntemi, dozu, hedefleri konusunda herhangi bir fikir ayrýlýðý yoktur. Cumhurbaþkanýmýzýn talimatlarý doðrultusunda herkes üzerine düþen görevi hakkýyla yapmaktadýr. Bundan sonra da katlanarak, pekiþerek bu devam edecektir." ifadelerini kullandý.

2024 PARÝS OLÝMPÝYAT OYUNLARI'NA ÝLÝÞKÝN BAÞÖRTÜSÜ KARARI

Fransa'nýn 2024 Paris Olimpiyat Oyunlarý'na iliþkin baþörtüsü kararýna iliþkin deðerlendirmesi sorulan Çelik, þu yanýtý verdi:

"Fransa bir þekilde bizim 28 Þubat'ta yaþadýðýmýz o karanlýk günlere dönmeye çalýþýyor, öyle anlýyoruz. 2016'da futbol karþýlaþmalarýndan baþörtülü insanlar men edilmiþti. Þimdi de olimpiyatlara katýlamayacaðýný söylüyorlar. Bu mesele sadece bütün Müslüman kadýnlara hakaret deðil bütün Fransýz kadýnlara hakarettir. Çünkü kadýnlarýn kýlýk kýyafetine bu þekilde karýþýlmasýnýn aslýnda son derece faþizan bir uygulama olduðu, dünyanýn çeþitli yerlerinde görüldü. Bu konuda da biz çok güçlü bir tecrübeye sahibiz. Bu Fransýz demokrasisinden Fransýz kamu düzeninden ve Fransýz toplumsal barýþýndan verilmiþ bir tavizdir. Bu kararý alanlar çok büyük bir yanlýþ yapmaktadýr. Aslýnda Fransa'daki toplumsal barýþa da zarar verecek bir adým atmaktadýrlar. Spor birleþtirir, spor barýþ mesajý verir. Olimpiyat müsabakalarýyla ilgili bu ayrýmcýlýðýn yapýlmasý kuþkusuz bu kararý alanlarýn ayýbýdýr. Umarýz bunu yeniden deðerlendirirler ve bundan vazgeçerler."

"BUNLARIN HERHANGÝ BÝR SÝYASÝ ELEÞTÝRÝYE TAHAMMÜLÜ OLMADIÐI GÖRÜLDÜ"

Çelik, CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu'nun dün grup toplantýsýnda Bilal Erdoðan ile ilgili açýklamalarýyla ilgili soru üzerine kent hakký diye bir kavram olduðunu ve Türkiye'nin her yerindeki vatandaþlarýn, belediyelerin faaliyetlerini, çalýþmalarýný eleþtirebileceðini söyledi.

Bilal Erdoðan'ýn da bir vatandaþ olarak, ayný zamanda birçok sivil toplum kuruluþunun yöneticisi olarak görüþlerini söylediðini ifade eden Çelik, görüþlerinde bir hakaret olmadýðýný, bir siyasi eleþtiri olduðunu bildirdi.

Çelik, Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkaný Ekrem Ýmamoðlu'ndan Kýlýçdaroðlu'na, bu sözlere panik içerisinde cevap verilmeye kalkýldýðýný belirterek, "Netice itibarýyla ne oldu? Bunlarýn herhangi bir siyasi eleþtiriye tahammülü olmadýðý, herhangi bir þekilde bir siyasi cevaplarýnýn olmadýðý görüldü. Bir Ýstanbullu olarak Bilal Bey görüþlerini ifade etmiþse siz de bu görüþ doðru mudur, deðil midir söylersiniz, kendi siyasi eleþtirinizi getirirsiniz, kendinize göre bir deðerlendirme yaparsýnýz. Son seçim öncesinde 'Sivil toplum örgütlerine çok saygýlý olacaðýz, sivil toplum örgütlerinin önünü açacaðýz' diyordunuz. Ne oldu þimdi? Bir sivil toplum örgütü lideri, bir sivil toplumcu bu konularla ilgili eleþtiri getirdiði zaman niçin bunu hakaret kampanyasýyla karþýlýyorsunuz?" diye konuþtu.

Bilal Erdoðan'ýn, bir birey ve sivil toplumcu olarak görüþlerini açýkladýðýný anýmsatan Çelik, þu ifadeleri kullandý:

"Hemen bunu Kýlýçdaroðlu, daha önce de uyardýðýmýz gibi bir aileyi hedef alma, siyasette aile üzerinden bir hakaret kampanyasý yürütme gibisinden son derece yanlýþ bir þey yapýyor. En temel ahlaki ilke þudur, siyasi tartýþmalara aile sokulmaz. Karþýnýzdaki kiþi aile iliþkileri üzerinden bir eleþtiri getirmemiþ. Bir birey olarak, bir Ýstanbullu olarak, Ýstanbul'da yaþayan biri olarak belediye hizmetleriyle, faaliyetleriyle her gün muhatap olan biri olarak, bir sivil toplum örgütünün lideri olarak ve farklý sivil toplum örgütlerinde faaliyet yapan biri olarak bunu gündeme getirmiþ. Mesela ayný eleþtiriyi CHP'ye yakýn bir sivil toplum örgütü yapmýþ olsaydý bu þekilde mi konuþacaklardý? Kýlýçdaroðlu, o zaman 'Saygýyla karþýlýyorum, bunu deðerlendirirler' diyecekti. Burada demokratlýklarýnýn, aslýnda özgürlükçülüklerinin, sivil topluma saygýlarýnýn ne kadar boþ bir þekilde olduðu ortaya çýktý."

"TÜZÜK GEREÐÝ GÖREV SÜRENÝZ BÝTMÝÞ, ÞU ANDA FÝÝLEN ASLINDA GENEL BAÞKAN DEÐÝLSÝNÝZ"

Çelik, Bilal Erdoðan'ýn, belediyenin yetersizliði anlamýnda söylediklerinin çok daha fazlasýný CHP'lilerin söylediðini belirterek, þöyle devam etti:

"Ýmamoðlu bu kadar zamandýr belediye baþkanlýðý yapýyor, halen Bodrum'un, Ýstanbul'un bir ilçesi olmadýðýný öðrenemedi. Ýstanbul'dan çok Bodrum'da vakit geçiriyor. Sayýn Ýmamoðlu, Bodrum, Ýstanbul'un bir ilçesi deðildir. Ýstanbul'un ilçelerini gezin. Ýnsanlar bunu size hatýrlatýyorlar, her olayda, krizde hatýrlatýyorlar. Þimdi çýkmýþ Kýlýçdaroðlu diyor ki 'Sen kimsin?' Bu soruyu size de sorarlar. Yani tüzük gereði görev süreniz bitmiþ, þu anda fiilen aslýnda genel baþkan deðilsiniz. Seçimde kendi partinize yalan söylemiþsiniz. Kendi partinizin kurmaylarýndan saklayarak, gizli saklý, ortaklarýnýzdan saklayarak gitmiþsiniz orada birtakým koalisyon pazarlýklarý yapmýþsýnýz. Þimdi onlar, kendinizin göreve getirdiði insanlar da diyor ki 'Bunu yapamazsýn, sen kimsin' diyorlar ve size karþý genel baþkan adayý oluyorlar. Bütün bunlarý deðerlendireceðine tutmuþ hakaret kampanyasý yapýyor."

Kýlýçdaroðlu'nun kiþilerle ilgili iþinin ne olduðu, ne kadar vergi verdiðiyle ilgili sözleri olduðunu anýmsatan Çelik, þu deðerlendirmeyi yaptý:

"Herkesin iþi gücü belli, verdiði vergi belli. Öðrenmek istiyorsa bunu öðreneceði kaynaklar var. Ama tabii bu vergi verme, parasal konularda dürüstlük olduðu zaman Kýlýçdaroðlu'nun dikkat etmesi gereken þey þudur, Atatürk'ün mirasý gereði Ýþ Bankasý hisselerinin Türk Dil Kurumuna, Türk Tarih Kurumuna verilmesi lazým, Cumhuriyet Halk Partisindeki hisselerinden gelen gelirin. Cumhuriyet Halk Partisi bunu defalarca vermemiþ ve bu kurumlar mahkeme yoluyla dava açarak Atatürk'ün kendilerine tahsis ettiði bu gelirleri Cumhuriyet Halk Partisinin elinden zorla almýþlar. Dolayýsýyla bu konularda bir dürüstlük olacaksa Kýlýçdaroðlu'nun önce kendi politikalarýyla ilgili olarak bu yüzleþmeyi yapmasý gerekir. Tüzük gereði iþi olmayan birisi çýkmýþ, 'Sen kimsin?' diyerekten konuþuyor. Söyleyecek bir þeyiniz varsa söyleyin. Ayrýca tabii Kýlýçdaroðlu'nun güya Ýmamoðlu'na sahip çýkmasýnýn arkasýndaki parti içi geliþmelerle ilgili stratejinin de farkýndayýz. Onu da herkes görüyor. Yani orada hizip savaþlarýný bu yolla örtbas etmeye çalýþýyor."

"SIFIR ATIK PROJESÝ, BÝR TÜRKÝYE KURUMU OLMANIN ÖTESÝNE GEÇMÝÞTÝR"

Çelik, CHP Genel Baþkaný Kýlýçdaroðlu'nun, Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn eþi Emine Erdoðan'ýn faaliyetlerine iliþkin açýklamalarýna yönelik soruya, þu yanýtý verdi:

"Güya diyor ki 'Biz bu faaliyetleri takdir ediyoruz ama bunu bu faaliyetlere niye bakanlar katýlýyor? Devlet kurumlarý niye destek veriyor?' Dünyanýn her tarafýnda first ladylerin yaptýðý faaliyetlere devlet kurumlarý zaten destek verir. Dünyanýn her tarafýnda, geliþmiþ demokrasilerde bu bir gelenektir. Ýkincisi özellikle Kýlýçdaroðlu devlet hayatýnýn ne olduðunu, uluslararasý iliþkilerin ne olduðunu bilmediði için defalarca alfabeyi anlatmak zorunda kalýyoruz. Bir türlü alfabeyi anlatmaktan bir paragraf öteye geçemedik Kýlýçdaroðlu'nun yaptýklarýný anlatmak yüzünden. Sýfýr Atýk Projesi þu anda sadece bir Türkiye kurumu olmanýn ötesine geçmiþtir. Bir Birleþmiþ Milletler kurumudur. 30 Mart, Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri Guterres tarafýndan Sýfýr Atýk Günü ilan edilmiþtir. Daha sonra Birleþmiþ Milletler'de Sýfýr Atýk Danýþma Kurulu kuruldu. Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri Guterres, Emine Erdoðan Hanýmefendiyi bunun baþkanlýðýna aday gösterdi.

Hanýmefendi geçen sene konuþma yapmaya davet edildiðinde orada iki Birleþmiþ Milletler yetkilisi vardý. Biri bu iþlerden sorumlu Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri diðeri Habitat Ýcra Kurulu Direktörü. Yani bu kurum hem bir Türkiye kurumu olduðu gibi hem de artýk uluslararasý kurum haline gelmiþ. Ýlgili bakanlarýn bu sürece destek vermesinden ilgili bürokratlarýn bu faaliyetlere katýlmasýndan doðal daha ne olabilir? Bunda anlaþýlmayacak ne var? Bunu Türkiye'de bir kiþi anlamaz, uluslararasý iliþkiler bilmese de devlet hayatý bilmese de herkes anlar, bir kiþi anlamaz o da Kýlýçdaroðlu. Anlamýyor. Muhtemelen kongreye kadar bir CHP orucu tutmamýz lazým, daha önemli gündemlerimiz var. Kendisi bir süre orada polemikler söylüyor ama onlara defalarca cevap verdik. Hiçbirinin bir geçerliliði yok. Bütün bunlar konusunda bütün söylediklerini bir tane CHP Google olsa sýrf CHP'ye ait bir Google olsa girin ona 'cehalet' diye bir kelime yazýn. Size Kemal Kýlýçdaroðlu diye cevap verir. Arkadaþlar. CHP Google'ý bu þekilde bir sonuç üretebilir."

"CHP'DEKÝ TARTIÞMA, BÝR ZÝHNÝYET FARKLILIÐININ ORTAYA ÇIKARDIÐI BÝR YARIÞ DEÐÝL"

"CHP'de kurultay süreci devam ediyor. Kurultay sürecinde çokça gündeme gelen bir genel merkezciler, deðiþimciler tartýþmasý var. Bunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Çelik, siyasi kavramlarýn namusuna ve bunlarýn haysiyetinin korunmasý gerektiðine inandýðýný ve bu kavramlar korunmadýðýnda siyasi zihniyet ve yol haritasýnýn da korunamayacaðýný söyledi.

Deðiþim kelimesinin çok kýymetli bir kelime olduðunu ifade eden Çelik, deðiþimin bir mentaliteden baþladýðýný, uygulamalarý ve yöntemleri içerdiðini belirtti.

CHP'nin kurultay sürecinde birtakým isimlerin birbirine karþý olmasýndan baþka bir tartýþma bulunmadýðýný kaydeden Çelik, þu deðerlendirmeleri yaptý:

"CHP'deki tartýþma, bir zihniyet farklýlýðýnýn ortaya çýkardýðý bir yarýþ deðil, otoriter bir zihniyetle demokrat bir zihniyetin yarýþý deðil. CHP'deki kavga, mevcut statükoyla herhangi bir þeyleri deðiþtirmek isteyenlerin, Kemal Kýlýçdaroðlu dýþýnda deðiþtirmek istedikleri bir þey yok. Herhangi bir zihniyet, üslup, siyaset deðiþikliðine gitmek için bir program ortaya koyamýyorlar. Bütün bunlar açýsýndan baktýðýnýzda ortada buna genel merkezciler ve deðiþimciler adýný takmak, siyasi kavramlarýn haysiyetini korumak bakýmýndan son derece yanlýþtýr. Bu sadece genel merkezciler ve anti genel merkezciler arasýnda bir kavga olarak yapýlabilir. Yapmaya çalýþtýklarý tek þey de Kemal Kýlýçdaroðlu'nu deðiþtirmekten ibaret. Diðerlerinin açýklamalarýna baktýðýmýzda Kemal Kýlýçdaroðlu'ndan farklarý nedir? Daha vahim Yassýada zihniyeti açýklamalarý yapabiliyorlar. Dolayýsýyla bu demokrasi merkezli bir tartýþma deðildir. Bir siyasi partinin demokrasi yönündeki yöntemlerinin tartýþýldýðý ve bu temelde yarýþ ortaya koyulan bir þey deðildir. Birileri maalesef Cumhuriyet Halk Partisinin tabanýnda ona gönül vermiþ deðerli vatandaþlarýmýzýn bütün hissiyatlarýnda inciterek sadece koltuk kavgasý yapmaktadýr. Deðiþim nasýl olur, tecrübe, gelenek, deðiþim, bu denge nasýl kurulur, 7 Ekim'de AK Parti Kongresi'nde hep beraber göreceðiz. Bir kere daha AK Parti Kongresi'nde ortaya çýkan tablo, CHP'deki köhneliði daha da berraklaþtýracaktýr."