AK Parti'den 'Suriye' açıklaması
ABONE OL
Çelik, AK Parti MKYK toplantısı öncesi geldiği Genel Merkez'de basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Akçakale'de yaşananlara ilişkin sorusu üzerine Çelik, Suriye'nin Türkiye'ye yönelik mütecaviz tavrının sürekli bir hal aldığını belirtti. 'Bununla birlikte bardağı taşıran son damla ortaya çıkmıştır' diyen Çelik, Türkiye'nin egemen ve bağımsız bir devlet olduğu ve egemenliği konusundaki hassasiyeti de göstereceğinin altını çizdi.



Suriye'nin dünkü tutumuyla Türkiye'nin egemenliğine yönelik aşırı mütecaviz bir tutum içine girdiğine dikkati çeken Çelik, şunları söyledi:

'Bunun karşısında egemen bir devlet olarak Türkiye, bunun gereğini yerine getirecektir. Bunun gereği nedir? Dün, Silahlı Kuvvetlerimiz angajman kurallarının değişmesinden sonra hükümetin, Başbakanımızın talimatıyla anında karşılık vermiştir. Türkiye orada irade bayrağını göstermiştir. Bugün görüşülecek olan tezkerenin amacıysa Türkiye'nin egemenlik haklarına yönelik olarak daha aşırı ya da mütecaviz bir durumun ortaya çıkması halinde egemenlikle ilgili haklarımızı koruma hususunda hükümetin eline bu yetkinin verilmesidir. Hükümetin Türkiye'nin egemenliğini korumakla ilgili karşı taraftan gelecek aşırı mütecaviz bir saldırı karşısında gereken harekat genişliğine sahip olmasıdır.'

-'Türkiye, bölgesinde savaş isteyen bir ülke değildir'-

CHP'nin konuya ilişkin tavrını eleştiren Çelik, ana muhalefet partisinin değişen angajman kurallarının ardından yeni bir tezkereye gerek olmayacağı yönündeki söylemlerini hatırlattı. Bunun yanlış bir argüman olduğunu ifade eden Çelik, değişen angajman kurallarıyla tezkerenin farklı manevra alanları sağladığını kaydetti. Angajman kurallarının bazen yetmediği alanların da olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerine şöyle devam etti:

'Tezkerenin gündeme getirilmesini CHP'nin 'bir savaş tezkeresi' olarak nitelendirmesi kınanacak bir durumdur. Türkiye egemenlik haklarını korumak üzere, hükümet bu tezkereye ihtiyaç duymaktadır. Bu milli bir meseledir, doğrudan egemenlik haklarımızı korumamızla ilgili bir meseledir. Bunu 'bir savaş tezkeresi' olarak nitelendirmek Türkiye'nin milli güvenliği konusundaki vurdumduymazlıkla ancak açıklanabilir.

'Angajman kurallarının değişmesiyle tezkereye ihtiyaç duyulmaz' demek konuyu anlamamak demektir. CHP'nin argümanı yanlış bir argümandır. Türkiye, bölgesinde savaş isteyen bir ülke değildir, barış isteyen bir ülkedir. Ama mütecaviz, diktatör bir devlet egemenlik haklarımıza dönük olarak bu derece ileri bir adım atmışsa Türkiye bunun gereğini yerine getirecek kudret ve kabiliyette bir devlettir. Bu tezkere, AK Parti'nin özel tezkeresi değil, herhangi bir partinin meselesi değil. Bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin egemenlik haklarıyla ilgili bir mesele. Bu konuda Meclis'teki bütün partilerin tek ses olarak hükümetin arkasında durması gerekir.

Cumhuriyetimizle, demokrasimizle, milli irademizle ilgili, egemenlik haklarımızın korunması hususunda bir tezkeredir. Bunu başka yerlere çekmek, Suriye'nin üzerinden Türkiye'ye verilmeye çalışan mesaj konusunda başka odakların etrafında saf tutmak anlamına gelir. Bu milli meselede herkes hükümetimizin arkasında saf tutmalıdır. Krizi Başbakanımız bizzat yönetmektedir. Vatandaşlarımızın tedirgin olmasına gerek yok. Hükümet, Meclis işin başındadır. Türkiye, egemenlik haklarını koruyabilecek kudret ve kabiliyettedir. O nedenle bugün yüce Meclis'in tek bir ses olarak bu tezkerenin arkasında durmasını bekliyoruz.'

-'Suriye'de bir katliam şebekesi var'-

Çelik, Suriye tarafından olayla ilgili soruşturma açıldığı yönündeki açıklamaların hatırlatılması üzerine, 'Suriye ile ilgili bütün haklarımızı saklı tutuyoruz' dedi.

Kendi halkını öldüren bir rejimden gelen açıklamaların doğru olmadığını bildiklerini ifade eden Çelik, 'Suriye'de bir devlet, bir rejim yok. Suriye'de bir katliam şebekesi var. Bu katliam şebekesinin sözcülerinin de hiçbir sözünü dikkat almak durumunda değiliz' değerlendirmesinde bulundu.