Dýþiþleri Bakaný Hakan Fidan, medya kuruluþlarýnýn Ankara temsilcilerini kabul etti. Bakan Fidan aralarýnda TürkMedya Ankara Temsilcisi Yiðit Melikel, Star Gazetesi Ankara Temsilcisi Fadime Özkan ve Akþam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcý'nýn da bulunduðu gazetecilerin sorularýný cevapladý.
Trump ve görevi devraldýktan sonra olasý politikalarýna iliþkin Fidan, "(Savaþlar) Benim Trump'tan aldýðým izlenim, belli konularda söylemi devam ettirip kritik konularý ilk baþta biraz akýþýna býrakacaðý yönünde. Çok fazla radikal karar almayabilir. " ifadelerini kullandý.
Hakan Fidan, Trump'ýn göçmenler konusunda radikal karar alma ihtimalinin bulunduðunu zira bunun hem iç hem de dýþ siyasette maliyeti en az olan husus olduðunu belirterek "(Trump) Jeopolitik sorunlarda biraz daha bekle gör politikasý veya öteleme politikasý izleyebilir." diye konuþtu.
Trump'ýn Suriye'deki olasý politikasýna ve Türkiye ile iliþkilere dair soruya iliþkin Fidan, þunlarý kaydetti:
"Suriye'de Trump'ýn ne yapacaðý konusunda þu an çok fazla emare yok. Ancak ilk dönemindeki birtakým yaklaþýmlarýndan hareketle, bugün ne yapabileceðine dair tahminler var ama sadece bunu esas alýrsak isabetli düþünmeyiz diye deðerlendiriyorum. ABD, Suriye'de YPG/PKK ile iþbirliði yaptýðý sürece Türkiye ile ilgili stratejik sorun alaný tabii ki devam edecektir. Güvenlik aðýrlýklý bir dýþ politika izleyen Amerika'nýn Türkiye'yi en iyi anlayacak durumda olmasý gerekiyor."
Fidan, Türkiye'nin hem diplomatik hamlelerle hem alandaki duruþuyla bu konudaki tavrýný net ortaya koyacaðýna iþaret ederek ABD'nin Trump'ýn ilk baþkanlýk döneminde Suriye'den çekilmeyi istediðini ve denediðini ancak o dönem Amerikan sisteminin bunu dinlemediðini ve razý olmadýðýný anýmsattý.
Trump'ýn Suriye'de olanlarýn Ýsrail'in güvenliðine etkisi olup olmayacaðýný deðerlendireceðini kaydeden Fidan, "(Trump yönetiminin) PKK/PYD ile olan iliþkisini gözden geçireceðini deðerlendiriyorum. Çünkü biz bu konuda ne kadar ciddi olduðumuzu kendilerine her fýrsatta iletiyoruz. Demokratlar böyle bir arayýþýn içerisine son zamanlarda girmiþlerdi çünkü bu iþbirliðinin sürdürülemez olduðunu onlar da görüyorlar. Geçici olarak baþlayan bir þeyin bu kadar uzun sürmesi ve Türkiye gibi bir müttefikin artýk baþka bir noktaya itilmesi, rasyonel ve stratejik olarak izahý olmayan bir konu. Açýkçasý biz bunu çok fazla sineye çekemeyeceðimizi, çekmeyeceðimizi onlara gösteriyoruz ve bu yolda da devam etmemiz gerekiyor." dedi.
Bakan Fidan, Türkiye'nin hem alanda terörle mücadele faaliyetlerini hem de diplomasi masasýnda pozisyonunu net savunmaya ve ileri teklifler getirmeye devam etmesi gerektiðini belirterek "Bölgede bizim kendi güvenliðimizi saðlamak için her türlü adýmý atacaðýmýzý, atmaya hazýr olduðumuzu Amerika görüyor. Belli konularda kendilerinden bir tavýr deðiþikliði beklediðimizi de görüyor. Hani belli operasyonlarý farklý türden yapýyorsak bunun sebebi beklentilerimizin karþýlanmasýna imkan saðlamaktýr ama arazideki durum bizim daha farklý türden bir operasyonu zorunlu kýlarsa o da Cumhurbaþkanýmýz (Recep Tayyip Erdoðan) da ifade etti, elbette gereði yapýlýr." diye konuþtu.
Fidan, ABD askerlerinin bölgede askeri operasyonlara katký saðlamadýðýný ve "engelleyici bir rol" oynadýðýný belirterek "Özellikle Ýranlý milislere yönelik yapýlacak her türlü bölgesel operasyonda Irak'taki ve Suriye'deki Amerikan askerleri adeta rehin olarak kullanýlýyor. Amerika Ýran'ý veya Ýranlý milisleri bir yerden vurduðu zaman, bölgedeki askerleri saldýrýlara hedef oluyor. Bu da tabii sürekli bir gerilim alaný oluþturuyor ama dediðim gibi Demokratlar döneminde, Amerikalýlar Afganistan'da geri çekilmede yaþadýklarý zorluðu, Suriye'de görmek istemediler. Þimdi Cumhuriyetçiler iktidarý devraldýklarýnda, bunu hayata geçirmeleri için tabii ki bir imkan olabilir. Benim deðerlendirmem bu yönde. Olumlu adým atýlabilir." ifadelerini kullandý.
Hakan Fidan, ilgili kurumlarýn ABD'li muhataplarýyla görüþmelerinde, bölgedeki terörle mücadele operasyonlarýna muhakkak destek vereceklerini ve bunun için baþka bir terör örgütüne ihtiyaç olmadýðýný ilettiðini kaydetti.
Rusya-Ukrayna Savaþý'nda bir donma ya da yumuþama durumu olduðu takdirde Moskova ile Washington arasýnda Suriye meselesinde de belki baþka konularýn konuþulabileceðine iþaret eden Fidan, ABD'nin bölgeden çekilmesi durumunda üzerine yatýrým yaptýðý aktörün zarar görmesini önleyecek birtakým arayýþlarýnýn da mümkün olabileceðini söyledi.
Fidan, Türkiye'nin her türlü senaryoya hazýr olmasýnýn öneminin altýný çizerek Suriye rejimiyle sorunlarý masaya yatýrmayý daha düzgün bir formatta ve diplomatik olarak tercih ettiklerini dile getirdi.
Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn ileri bir diplomatik teklifi olduðunu hatýrlatan Fidan, "Suriye tarafý belli konularý, özellikle þu süreç içerisinde çok fazla deðerlendirmeye hazýr ve açýk gözükmüyor açýkçasý. Ben bunlarý anlattýðým zaman 'Türkiye, Esed'in muhalefet ile anlaþmasýný ön þart koþuyor veya anlaþmasýný ön þart koþuyor' diyenler oluyor. Hayýr, bu bir ön þart deðil. Benim sorunumu halletmesinin yolu, pratikte bu türden bir þeyden geçiyor." dedi.
Irak ile Kalkýnma Yolu Projesi'ne deðinen Fidan, bu projeyi ekonomik ve siyasi olarak çok desteklediklerini ve Irak'tan Kalkýnma Yolu Projesi teklif edildiðinde hemen kabul edip bölgedeki aktörlerin de katýlýmýný teþvik ettiklerini aktararak, "Gerçekten (Kalkýnma Yolu) Irak'ý son 20 yýlda pozitif bir þekilde gündeme getiren bir proje. Biz bunun için destekliyoruz." diye konuþtu.
Irak ile iliþkilerin ekonomi ve diðer konular üzerinden geliþmesinin güvenlikle baðlantýlý konularýn da daha rahat çözülmesini saðladýðýný kaydeden Fidan, ekonomi, kalkýnma ve yatýrýmýn Irak'ta geliþmesi için terör örgütlerinin temizlenmesi gerektiðine iþaret etti.
Silahlý unsurlarýn olduðu çatýþma bölgelerine Avrupa'dan veya baþka bir yerden büyük bir finans kuruluþunun da kredi vermeyeceðini anlatan Fidan, Erbil ile Baðdat arasýndaki petrol gelirleri paylaþýmý görüþmelerine iliþkin, þunlarý kaydetti:
"Erbil ile iliþkilerinde özellikle boru hattý ve petrolün gelirinin paylaþýmý meselesinde önemli ölçüde anlaþmýþ gibi duruyorlar. Çünkü prensipte zaten Erbil ile Baðdat anlaþmýþtý ama Baðdat'ýn Erbil ile daha önce kontrat imzalamýþ olan þirketlerle anlaþma imzalamasý gerekiyordu, bunlar da aðýrlýklý olarak Batýlý þirketler. Erbil ile yaptýklarý anlaþmadaki her varil baþýna belli bir ücreti ödenmesi konusu vardý. Þimdi onu tekrar Baðdat ile yapmalarý gerekiyor. Anladýðým kadarýyla belli bir mesafe katedilmiþ. Yakýn dönemde boru hattýnýn açýlmasýný bekliyoruz açýkçasý, bize Iraklý tarafýn söylediðine göre. Boru hattýnýn açýlmasý tabii ki bölgede onlarýn da lehine çok hareketlilik getirecektir. "
Kerkük konusunu çok yakýndan takip ettiklerini, nüfus ve demografik deðiþikliklere karþý olduklarýný söyleyen Fidan, Türkmen Cephesi ile ciddi bir temaslarý olduðunu anlattý.
Fidan, Kerkük Valisi seçimi konusunun mahkemeye taþýndýðýna iþaret ederek "PKK'nýn etkisi altýnda kalacak bir valilik biz orada görmek istemiyoruz. Tamam, orada bir dönüþüm sistemi var. Kürtlerin, Araplarýn ve Türkmenlerin sýrayla dönüþümlü valilik yapmasý meselesi. Orada Kürtlerden kim olacak meselesi, biraz problem oldu kendi aralarýnda. Süleymaniye bir etki kullanma yönüne gidiyor ama oradaki nüfus sayýmý daha önce 2017'de terörle mücadele esnasýnda oradan gitmiþ olanlarýn tekrar gelmesi meselesi." dedi.
Bakan Fidan, sonuç ne olursa olsun anlaþmasý yapýlan dönüþümlü valilik ve Kerkük'ün "asli bileþenlerinin mutabýk kaldýklarý biçimde yaþamayý sürdürmeleri" gerektiðini getirdi.
Süleymaniye ile iliþkilere dair soruya Fidan, "Süleymaniye, PKK ile iliþkilerinde bizi tatmin edici bir geri dönüþ yapmadý açýkçasý. Biz de bu yüzden onlarý tatmin edecek adýmlarý atmýyoruz. Onlara yönelik tedbirlerimize devam ediyoruz. Süleymaniye ne zaman PKK ile iliþkisini bitirir, bizimle iliþkisi o zaman normalleþir. " yanýtýný verdi.
Irak'ýn Türkiye-Suriye iliþkilerinde kolaylaþtýrýcý rol oynama giriþimi olup olmadýðýna iliþkin soruya Fidan, Irak'ýn böyle bir niyeti olduðu cevabýný vererek Türkiye'nin bu çabalarý takdirle karþýlayacaðýný ve Irak'ýn ev sahipliði yapmak istemesi durumunda buna da açýk olduðunu söyledi.
Fidan, Suriye, Irak ve Türkiye'nin birbirine kara sýnýrý olan ülkeler olduðunu vurgulayarak üç ülkenin geçmiþteki gibi bir araya gelip belli aðýr konularý daha yapýsal bir þekilde konuþmalarý gerektiðini dile getirdi.
Irak ile Suriye arasýndaki sýnýr güvenliðinin fevkalade önemli olduðunu vurgulayan Fidan, "Terörle mücadele önemli. Silah kaçakçýlýðýný engellemek önemli. Bu konuda Irak'ýn da çok muzdarip olduðu konular var. Yani bir üçlü iþbirliði mekanizmasýný biz açýkçasý destekliyoruz." ifadelerini kullandý.
Fidan, Kýbrýs meselesine iliþkin, Avrupa Birliði'nin (AB) Kýbrýs meselesinde tarihi bir hata yaptýðýný ve bu nedenle bu konuda pozisyon almaya itildiðini belirterek, Türkiye'nin çözümü AB ile deðil Birleþmiþ Milletler ile götürmeyi tercih ettiðini dile getirdi.
Bakan Fidan, iyi niyetlere açýk olduklarýný ve adada þu andaki pratikteki gerçekliði yansýtacak bir çözüm istediklerini belirterek "Yani biz oraya bir çözüm empoze etmiyoruz. Dolayýsýyla Türkiye'nin önünü týkadýðýmýz yönündeki iddia tümüyle gerçek dýþýdýr. " dedi.
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin'in Ukrayna ve nükleer doktrine dair açýklamalarýna iliþkin Fidan, Putin'in küresel savaþ ifadesinin Türkiye'nin sürekli uyardýðý bir durum olduðunu hatýrlatarak Ukrayna ve Gazze'yle savaþýn derinleþtiðine ve kutuplaþmanýn arttýðýna dikkati çekti.
Fidan, Kuzey Kore'nin asker göndererek savaþa aktif taraf olduðuna iþaret ederek ABD ve Avrupa'nýn da silah göndererek savaþa açýktan taraf olduklarýný anýmsattý.
Halihazýrda ekonomik, siyasi ve sýcak savaþ olarak devam eden topyekun bir mücadele olduðuna dikkati çeken Fidan, "Bunu kelimenin geniþ anlamýyla küresel savaþ olarak nitelendirmek mümkün. Önemli olan bunun þiddetinin artmamasý. Bu belli yerlerde ekonomik ve siyasal savaþýn, sýcak savaþa dönüþmemesini temin etmek. Þimdi her iki taraf da elini yükselterek bir gerçekliði ortaya koyuyor." diye konuþtu.
Fidan, Rusya-Ukrayna Savaþý'ndaki nükleer tehdide iliþkin, "(ABD'de) Demokratlarýn belli konularda atmak istedikleri adýmlarý, þimdi seçim baskýsý olmadan attýklarý kanaatindeyim. Ýþte Ukrayna konusunda, Ýsrail konusunda görüyoruz atýlan adýmlarý. Burada nükleer bir risk var mý? Açýkçasý nükleer adý konuþulmaya baþladýðý andan itibaren nükleer risk oluþur." deðerlendirmesinde bulundu.
Hamas ile Türkiye arasýndaki iliþkilere yönelik iddialarý deðerlendiren Fidan, "Türkiye olarak biz bu dedikodularý yalanladýk. Bakanlýk Sözcülüðümüz, Hamas Siyasi Bürosunun Türkiye'ye taþýnmadýðýný açýkladý. Dediðiniz söylentileri Katarlýlar da yalanladý. Dolayýsýyla þu anda dediðiniz türden bir þey söz konusu deðil. Yani Hamas'ýn Siyasi Bürosu Türkiye'ye gelmiþ deðil." diye konuþtu.
Fidan, ABD'nin Hamas üzerinde baský kurmak istediðini, özellikle Demokratlarýn barýþ anlaþmasý ve rehineler konusunda uðraþtýðýný ifade etti.
Bakan Fidan, mevcut ateþkes þartlarýnýn Hamas'ýn kabul ettiði þartlar olmadýðýný vurguladý.
Uluslararasý Ceza Mahkemesinin (UCM) Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netahyahu ve eski Savunma Bakaný Yoav Gallant için tutuklama kararý almasýna iliþkin Fidan, "UCM'nin aldýðý karar, tarihi bir hadise." diyerek bazý ülkelerin bu karara uyacaðýný açýklamasýna deðindi.
Fidan, bu sonucun daha erken çýkmasýný istediðini belirterek "Tutuklama kararýnýn çýkmasýnda, uluslararasý seferberlik neticesinde insanlýk vicdanýnýn Ýsrail'in izlediði soykýrýma karþý artýk ortak bir tavýr almasý ve ortak bir söylem etrafýnda birleþmesi de büyük rol oynadý." diye konuþtu.
Herkesin bir an önce ateþkes olmasý, insani yardýmlarýn baþlamasý ve iki devletli çözüm saðlanmasý noktasýna geldiðine iþaret eden Fidan, "Ýsrail her tutumuyla bunlarý istemediðini açýkça ortaya koyuyor. Apaçýk soykýrým iþleyen Ýsrailli yöneticiler hakkýnda tutuklama kararý çýkarýlmýþ olmasý elbette önemli." dedi.
Fidan, bu tür kararlarýn alýnmasý gerektiðine ancak bu kararlarýn da yeterli olmadýðýna dikkati çekerek "Oradaki 2 milyon insaný açlýktan kurtarmanýn artýk tek bir yolu var; Gazze'ye gýda götürmek için uluslararasý bir inisiyatif baþlatýlmalý. Zira diplomasinin tüm imkanlarý kullanýlmýþ olmasýna raðmen Gazze'de 2 milyon insan tüm insanlýðýn gözü önünde taammüden aç býrakýlarak ölüme mahkum ediliyor. Birleþmiþ Milletler bunu maalesef önleyemiyor. Bu durumda uluslararasý toplum baþka alternatifler düþünerek, bu drama bir çare bulmalý." ifadelerini kullandý.
Bakan Fidan, bir savaþ yöntemi olarak sivil halkýn açlýða mahkum edilmesinin "insanlýðýn katlanamayacaðý bir konu" olduðunu vurguladý.
Fidan, bu konuda artýk diplomasinin bütün imkanlarýnýn kullanýldýðýný belirterek "Birleþmiþ Milletlerde bunu önlemeye yönelik giriþimler hep ABD vetosuna takýlýyor." diye konuþtu.
ABD SEÇÝMLERÝ VE TRUMP'IN YENÝ KABÝNESÝDünyada ve bölgede yaþanan geliþmelere ve krizlere deðinen Fidan, ABD'de yapýlan baþkanlýk seçimini Donald Trump'ýn kazandýðýný, Trump'ýn ABD Kongresi'nin iki kanadýnda da üstünlüðü ele geçirdiðini ve artýk Demokratlarýn nasýl ve niye bu kadar kayba uðradýklarýný sorgulamalarý gerektiðini belirtti.
Fidan, ABD seçmeninin tercihine etki eden þartlarýn herkes tarafýndan iyi analiz edilmesi gerektiðine iþaret ederek Trump'ýn kazanmasýyla þu anda gündemi meþgul eden birtakým jeopolitik krizlerin biraz daha netleþeceðinin söylenebileceðini aktardý.
Trump'ýn Rusya-Ukrayna Savaþý'ný durdurmayla ilgili ne tür adýmlar atýlacaðýnýn merak edildiðini aktaran Fidan, Trump'ýn kabinesine aday gösterdiði isimlere bakýldýðýnda bu kadar "Ýsrail yanlýsý bir kabinenin" Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netanyahu'nun bütün yayýlmacý emellerini destekleyeceði yönünde emareler olduðunu dile getirdi.
Trump'ýn "Ben savaþlarý bitirmeye geliyorum, yeni savaþ çýkarmaya deðil" sözlerinin bu kabine adaylarýyla aksi bir izlenim verdiðine iþaret eden Fidan, ABD'nin odak noktasýnýn da Rusya ve Çin'in bir araya gelmesini önlemek olduðunun altýný çizdi.
- "ASTANA ÝLE SURÝYE'DE YILLARDIR DEVAM EDEN BÝR ATEÞKES VAR"
Fidan, Astana Süreciyle Suriye'de arazideki güçler arasýnda saðlanan ve yýllardýr da devam eden bir ateþkes olduðunu dile getirerek yapýlmasý gerekenin, bunun daha iyi bir yapýsal mekanizmayla ve ancak daha iyi bir hedef için deðiþtirilmesi olduðunu söyledi.
Bölgede Ýsrail'in yoðun baskýsý altýnda olan bir Suriye'nin olduðuna dikkati çeken Fidan, Ýran'la Suriye arasýnda çok iç içe geçmiþ bir iþbirliðinin olduðunu vurguladý.
- TÜRKÝYE-SURÝYE NORMALLEÞME ADIMLARI
Fidan, Ýran'ýn Suriye'deki öncelikleri arasýnda Türkiye ile Suriye'nin normalleþmesinin olmadýðýný belirterek Rusya açýsýndan da þu anda bölgede zaten bir ateþkes olduðu ve ciddi bir tehdit çok fazla kendini göstermediði için o türden bir konunun gündemde olmadýðýný anlattý.
Türkiye'nin de bu noktada iyi niyetini ortaya koyduðuna dikkati çeken Fidan, "Bizim saldýrganlýk veya iþgal gibi bir derdimiz yok. Rejim deðiþikliði gibi bir derdimiz yok. Bunu ortaya koyduðunuz zaman diðer taraf bundan bir alarm vaziyeti üretmiyor. Bölgede geri kalan konularla ilgilenmeye yönelik çalýþmalarýna devam ediyor." ifadelerini kullandý.
Fidan, þöyle devam etti:
"Bizim deðerlendirmemize göre þu anda, Astana'da baþlattýðýmýz sürecin devamýnýn yeterli olacaðýný düþünen bir yaklaþým söz konusu ama tabii bunun sürdürülebilirliði meselesi var. Terörle mücadelede ve mülteciler konusunda atýlmasý gereken adýmlar atýlmadýðý için Suriye'nin içerisinde giderek evrilen bir tehdit. Bir baþka deyiþle, bizim daha sonra yok etme maliyetimizin her geçen gün arttýðý bir tehdide evrilebilir. Bunun için bizim çözüm arayýþlarýmýz var. Tabii bu çözüm arayýþlarýnýn diplomasiyle ve yapýcý yaklaþýmla cevap alýnamadýðý yerde, baþka türden adýmlarý zamaný geldiðinde mecburen nasýl atarýz ona bakacaðýz."
- KALKINMA YOLU PROJESÝ VE RUSYA
Fidan, Irak ile Kalkýnma Yolu Projesi'nin bir fýrsat alaný sunduðuna iþaret ederek Ruslarýn Ukrayna savaþýndan sonra Batý'yla iliþkilerinin, lojistik güzergahlarý dahil her alanda kesildiði ve artýk Rusya'ya deniz, kara ve demir yollarýyla Batý'dan bir þey gelmediðini hatýrlattý.
Rusya'nýn dünya pazarýna açýlýmýný, Baltýk bölgesine ek olarak Basra'ya çýkarak yapmak istediðini, bunun için de Kuzey-Güney açýlýmýna girdiðini aktaran Fidan, "Kuzey-Güney açýlýmýna baktýðýmýz zaman, Rusya'nýn kuzey þehirlerinden baþlayýp Azerbaycan'dan geçen ve Ýran topraklarýna giren, Ýran'ý da kuzeyden güneye boydan boya geçen büyük bir demir yolu projesinden bahsediyoruz. Bununla ilgili çalýþmalara baþladýlar ve geleceði nokta da Basra Körfezi." diye konuþtu.
Fidan, Basra Körfezi'ne açýlan yerde Fav Limaný'nýn Kalkýnma Yolu'nun gelinen yöne baðlý olarak baþlangýç ve bitiþ noktasý olduðunu belirterek oranýn ayný zamanda kara ve demir yoluyla gelen ürünlerin dünya pazarlarýna ve bölgeye açýlabileceði bir yer olduðunu söyledi.
Rusya'nýn da bu eksenden istifade etmesinin mümkün olacaðýný belirten Fidan, þöyle devam etti:
"Ayný þekilde bizim bu Orta Kuþak dediðimiz, yine bir lojistik hat, Asya'dan gelip Hazar üzerinden Kafkaslar'dan geçip Türkiye'den geçen, doðu-batý eksenli Orta Koridor hattý da yine Ruslarýn yapacaðýyla kesiþecek olan bir güzergah projesi. Bunlar tabii ki Bakanlýk olarak da bizim yakýndan takip ettiðimiz projeler. Özellikle diplomasi ile ilgili senaryo formülasyonlarýný yaparken ekonomi alanýndaki en önemli konulardan birini bu baðlantýsallýk meselesi oluþturuyor. Bizim yoðunluk verdiðimiz bir alan."
- "BATILILARIN ENDÝÞESÝ: RUSYA KUZEY KORE'YE NE VERDÝ"
Kuzey Kore'nin Rusya'ya asker göndermesine ve bunun yansýmalarýna deðinen Fidan, "Batýlýlarýn en çok endiþe ettikleri konulardan biri de Ruslarýn bu kadar asker karþýlýðýnda Kuzey Kore'ye ne verdikleri veya verecekleri konusu. O, þunun için önemli. Eðer Kore yarýmadasýnda, bölgede þu anda inþa edilmiþ mevcut dengeyi bozacak bir oyun deðiþtirici hamle yapýlmýþ olursa bu sefer yani Amerika için, Batýlýlar için yeni bir ilave cephe daha açýlmýþ olacak." diye konuþtu.
Fidan, bu cephenin sýcak savaþa hazýr olmayý gerektirebileceðine iþaret ederek Güney Kore'ye de daha farklý kabiliyetleri kazandýrmayý gerektirecek bir yaklaþma olacaðýný dile getirdi.
- SÝBER TEHDÝT
Siber tehdidin beþinci savaþ cephesi olarak nitelendirilmesi ve sosyal medyanýn gücüne iliþkin soruya cevap veren Fidan, siber tehdidin, kritik altyapýyý hedef alacak hale geldiðini, finans, bankacýlýk sistemleri, ulaþtýrma dahil birçok konuda muhtemel saldýrýlarý içeren bir çerçeveye büründüðünü ve devletlerin buna çare aradýðýný anlattý.
Bakan Fidan, Kovid-19 salgýný döneminde çevrim içi üretilen verilerin arttýðýný, siber tehdit kavramýnýn da deðiþtiðini, artýk sadece kritik altyapýyý deðil, ileride insan zihnini de hedef alabileceðini ve yapay zeka geliþiminde de bambaþka bir boyuta evrildiklerini söyledi.
Sosyal medyanýn da yapay zekayla manipüle edildiðine iþaret eden Fidan, bu nedenle tehdidin de boyutunun deðiþtiðini ifade etti.
Fidan, yeni zamanlarda, datanýn korunmasý açýsýndan insanlarýn çevrim içi hareketliliðiyle alakalý bir sýnýr meselesi olduðunu ve datanýn hareketliliðiyle alakalý dijital sýnýrlarýn oluþturulmasý gerektiðini kaydetti.
Türk halkýnýn ve devletinin iþleyiþiyle ilgili verilerin her yere kolaylýkla gidip gelmemesi gerektiðini vurgulayan Fidan, tüm bu açýlardan, Milli Ýstihbarat Teþkilatýnda görev yaptýðý dönemden bu yana üzerinde çalýþýlan Siber Güvenlik Baþkanlýðýnýn yakýnda hayata geçecek olmasýnýn ülke için hayati önem taþýdýðýný vurguladý.
- LÝBYA
Fidan, Libya konusunda Türkiye'nin taraflarla iliþkilerini ilerletmesine iliþkin, Türkiye'nin Bingazi Baþkonsolosluðunun açýldýðýný ve yöneticiler ve yetkililerle temaslarýn devam ettiðini hatýrlattý.
Ýþ insanlarýnýn da bölgede etkileþimde olduðunu aktaran Fidan, þunlarý kaydetti:
"Libya'da Türkiye'nin önayak olduðu ve devamýna büyük önem atfettiði çatýþmasýzlýk ortamý, semerelerini veriyor. Çatýþmasýzlýk ortamý ilerledikçe insanlarýn bunun kalýcý olabileceðine dair inancý artýyor. Artýk ekonomiye, yatýrýmlara, altyapý çalýþmalarýna yöneliyorlar. Bu konularda adým atýyorlar. Bu da iþ adamlarýmýza fýrsat alaný doðuruyor. Türkiye olarak biz, Libya'da sahadaki gerçekleri göz önüne alarak milli birlik ve beraberliðin saðlayacak bir ortam oluþturulmasýna büyük önem veriyoruz. Belirli bir strateji çerçevesinde bunu aþama aþama hayata geçirebilmek için elimizden geleni yapýyoruz."
- TÜRKÝYE-YUNANÝSTAN ÝLÝÞKÝLERÝ
Fidan, Türkiye-Yunanistan iliþkilerine dair, tüm sorunlarý bir paket olarak kamuoyundan uzakta ele almayý tercih ettiklerini dile getirerek meselelerin aþýrý politize edilmesini doðru bulmadýklarýný ancak özelikle Yunanistan'daki iç politikada, Türkiye ile ilgili konularýn aþýrý derecede politize edilebildiðini söyledi.
Pozitif gündemden ilerleyerek kazan-kazan anlayýþýyla mesafe almak istediklerini kaydeden Fidan, "Milli menfaatlerimize halel getirmeden, var olan sorunlarý resmi yollardan çözmeyi, belirsizlikleri ortadan kaldýrmayý hedefliyoruz. Bir yeryüzü cenneti olan Ege Denizi, ülkelerimiz için bir ekonomik refah bölgesine dönüþmeli. Hedefimiz bu. Bu yapýlabilir mi? Yapýlabilir." dedi.
Fidan, ocak veya þubat ayýnda, Yunanistan Baþbakaný Kiryakos Miçotakis'in Türkiye ziyaretinde iki ülke arasýndaki Yüksek Düzeyli Stratejik Ýþbirliði Konseyi toplantýsýnýn da yapýlmasýnýn planlandýðýný hatýrlattý.
- ÝSRAÝL CUMHURBAÞKANI'NA HAVA SAHASI AÇILMADI
Ýsrail Cumhurbaþkaný Herzog'un Bakü'de düzenlenen Birleþmiþ Milletler (BM) Ýklim Deðiþikliði 29. Taraflar Konferansý'na (COP29) katýlmak için Türk hava sahasýný kullanma talebinin reddedilmesine iliþkin Fidan, "Çoluk çocuk, kadýn demeden 50 bin Filistinli kardeþimizin katledilmesine tepki olarak, hava sahamýzý açmadýk. Gazze'deki insanlýk dramýný önlemeye yönelik bir adým atýlmamasý, milletçe hepimizi çok derinden yaralýyor. Dolayýsýyla Türkiye'nin hava sahasýnýn kullanýlmasýna izin vermedik. Cumhurbaþkanýmýzýn kararý bu yönde oldu. Ýzin verilmedi." diye konuþtu.
Fidan, Azerbaycan'ýn konuyla ilgili diplomatik talebini ilettiðini ancak Türkiye'nin bu konudaki duruþunun belli olduðunu belirterek, Türk hava sahasýnýn kullanýlmasýna izin vermediklerini yineledi.