Bakan Memiþoðlu, Beþtepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde "Doðal Olan Normal Doðum" temasýyla gerçekleþtirilen Normal Doðum Eylem Planý Tanýtým Toplantýsý'nda konuþma yaptý.
Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn eþi Emine Erdoðan'ýn himayesinde gerçekleþtirilen bu projede, anne ve bebek saðlýðýna verdikleri önemi vurgulayarak, Emine Erdoðan'a ev sahipliði ve destekleri için teþekkür eden Memiþoðlu, Türkiye'nin geleceði açýsýndan son derece kritik bir konuyu ele almak için toplanýldýðýný belirtti.
Normal doðumun teþviki ve sezaryen oranlarýnýn azaltýlmasýnýn, yalnýzca anne ve bebek saðlýðýný korumakla kalmayýp, toplumun uzun vadeli saðlýk hedeflerini de doðrudan etkileyen bir konu olduðuna iþaret eden Memiþoðlu, Bakanlýk olarak her zaman toplum saðlýðýný koruma ve geleceði güvence altýna alma sorumluluðu taþýdýklarýný hatýrlattý.
Memiþoðlu, bu sorumluluðu daha kapsamlý bir perspektiften ele almak zorunda olduklarýný dile getirerek, þöyle devam etti:
"Bu doðrultuda, Normal Doðum Eylem Planý, bir saðlýk politikasý olmanýn ötesinde, geleceðe yatýrým niteliðindedir. Ülkemizin toplam doðurganlýk hýzýndaki gerileme, nüfus yenilenme seviyesinin altýnda kalmýþ ve bu durum sürdürülebilir bir gelecek için büyük bir tehdit haline gelmiþtir. Bugün doðurganlýk hýzýndaki azalma ve sezaryen oranlarýndaki artýþ, bunu bize göstermektedir. Toplam doðurganlýk hýzý 2001'de 2,38 iken 2023 itibarýyla 1,51'e maalesef düþmüþtür.
Bu, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,10'un çok altýndadýr ve bu düþük doðurganlýk oraný ülkemizin geleceðini doðrudan etkileyen bir geliþmedir. Dünya Saðlýk Örgütü, sezaryen oranlarýnýn yüzde 15'in üzerinde olmasýný önermezken, ne yazýk ki ülkemizde bu oran çok daha yüksektir. Sezaryen, bir doðum þekli deðil ameliyattýr. Ameliyat doðal deðil, mecburi bir süreçtir. Sezaryenin yaygýnlaþmasý, toplum saðlýðý üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadýr. Sezaryenin yaygýnlaþmasý, normal doðumun geri plana atýlmasýna neden olmakta ve bu durum, anne ve bebek saðlýðýný uzun vadede tehdit etmektedir."
- "TIBBEN ZORUNLU OLMADIKÇA SEZARYENÝN TERCÝH EDÝLMEMESÝ GEREKMEKTE"
Memiþoðlu, bilimsel verilerin sezaryenin doðum sonrasý iyileþme sürecini uzattýðýný, enfeksiyon riskini artýrdýðýný ve doðurganlýk kapasitesini sýnýrlayarak anne adaylarýný ileri gebeliklerde daha fazla komplikasyonla karþý karþýya býraktýðýný gösterdiðini söyledi.
Sezaryenin anne ile bebek arasýnda doðum sonrasý baðlanma sürecini de olumsuz etkilediðini ifade eden Memiþoðlu, bu baðýn saðlýklý kurulmasýnýn, bebek geliþimi açýsýndan önemine dikkati çekti. Memiþoðlu, "Erken temas ve emzirme sürecinde yaþanan gecikmeler, bebeðin ileriki yýllarda karþýlaþabileceði saðlýk sorunlarýna zemin hazýrlayabilir." dedi.
Normal doðum sürecinde salgýlanan oksitosin hormonunun, hem doðumun doðal ilerleyiþini saðladýðýný hem de doðum sonrasýnda anne bebek baðlanmasýný güçlendirdiðini belirten Memiþoðlu, sözlerini þöyle sürdürdü:
"Oksitosin, ayný zamanda annenin doðum sonrasý depresyon riskini azaltan önemli bir faktördür. Annenin bebeðiyle kurduðu bu güçlü bað, bebeðin hem fiziksel hem de psikolojik geliþimi açýsýndan kritik önem taþýr. Dolayýsýyla normal doðumun tercih edilmesi, hem anne hem de bebeðin uzun vadeli saðlýðý üzerinde olumlu etkiler oluþturur. Bu nedenle týbben zorunlu olmadýkça sezaryenin tercih edilmemesi gerekmektedir."
Memiþoðlu, Normal Doðum Eylem Planý ile sezaryen oranlarýný azaltýlmasýný, normal doðumun teþvik edilmesini, sezaryen oranlarýný kontrollü bir seviyede tutarak normal doðum süreçlerinin yaygýnlaþtýrýlmasýný amaçladýklarýný bildirdi.
Türkiye'nin, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan liderliðinde, saðlýk alanýnda son yýllarda çok önemli baþarýlar elde ettiðini belirten Memiþoðlu, þöyle konuþtu:
"Saðlýk hizmetlerimizin kalitesini artýrmakla kalmadýk, ayný zamanda dünyada örnek gösterilen bir saðlýk sistemi inþa ettik. Ancak saðlýk hizmetlerimizin sürdürülebilirliðini saðlamak ve geleceði güvence altýna almak için, normal doðumu daha fazla teþvik etmek ve sezaryen oranlarýný azaltmak zorundayýz. Bu amaçla hazýrladýðýmýz Normal Doðum Eylem Planý, bilimsel temellere dayanan bir strateji olarak ön plana çýkmaktadýr. Bu plan, doðum süreçlerinde anne ve bebek saðlýðýný en üst düzeyde tutmayý amaçlamaktadýr ve ayný zamanda toplumumuzun demografik geleceðini güvence altýna almaktadýr.
Normal doðumun teþviki sadece anne ve bebek saðlýðýný korumakla kalmaz, ayný zamanda toplumsal saðlýðý da ilgilendiren bir konudur. Normal doðum, hem bireysel saðlýk açýsýndan hem de toplumsal saðlýðýn sürdürülebilirliði açýsýndan en doðru yaklaþýmdýr. Sezaryenin kontrolsüz artýþý, doðurganlýk kapasitesini sýnýrlamakta, toplum saðlýðýný olumsuz yönde etkilemekte ve demografik yapýyý tehdit etmektedir.
Bu nedenle normal doðumun yaygýnlaþtýrýlmasý, Saðlýk Bakanlýðý olarak en öncelikli hedeflerimizden biri olmalýdýr."
- "ANNELERÝMÝZÝN DAHA GÜVENLÝ DOÐUM SÜREÇLERÝ YAÞAMASINA KATKI SAÐLAYACAK"
Memiþoðlu, program kapsamýnda multidisipliner bir yaklaþým benimsediklerini, kadýn hastalýklarý ve doðum uzmanlarý, ebeler, aile hekimleri ve diðer saðlýk profesyonelleriyle bir araya gelerek anne ve bebek saðlýðýný en üst düzeye çýkaracak bir sistem geliþtirdiklerini vurguladý.
Eylem planýnýn sadece bir doðum yönetimi planý deðil ayný zamanda toplum saðlýðý ve ülkenin geleceði için bir yol haritasý olduðuna iþaret eden Memiþoðlu, þunlarý kaydetti:
"Sonuç olarak, Normal Doðum Eylem Planý ile sezaryen oranlarýný kontrol altýna alarak, normal doðumu teþvik edecek adýmlarý hayata geçiriyoruz. Bu adýmlar, saðlýklý nesillerin yetiþmesine, annelerimizin daha bilinçli ve güvenli doðum süreçleri yaþamasýna katký saðlayacaktýr. Toplum olarak bu konuda farkýndalýðýmýzý artýrmamýz ve normal doðumu en doðal haliyle desteklememiz gerekiyor. Her doðum bir mucizedir ve bu mucizenin en doðal þekilde yaþanmasý hepimizin sorumluluðundadýr. Anne ve bebek saðlýðýný korumak, onlarý en iyi koþullarda dünyaya getirmek, geleceðimizin en önemli yatýrýmýdýr. Bu süreci en iyi þekilde yönetmek, bizlerin en büyük önceliði olmaya devam edecektir."