AK Parti Ýstanbul milletvekili adayý Bakan Soylu, katýldýðý canlý yayýnýnda, uyuþturucunun kökünü kurutmaya yönelik en geniþ operasyonlardan bir tanesini yaptýklarýný söyledi. Uyuþturucu kullanýcýlarýnýn, satýcýlarýn hesaplarýna para gönderdiðini, bunun üzerinden MASAK'ta çalýþma yaptýklarýný belirten Bakan Soylu, yaklaþýk 598 kiþiyi tespit ettiklerini, 300 kiþinin de gözaltýna alýndýðýný aktardý.
Bakan Soylu, "CHP'lilerin böyle gerçeklikten kopuk, rasyonel olmayan birtakým arzularý, istekleri vardýr. Ama o her seçim sonucunda arzu ve istekte kalýr, gerçekleþmez. Allah'ýn izniyle birinci turda bitiriyoruz. Araþtýrmayý þöyle okumak lazým. Araþtýrma, bugünün fotoðrafýný verir. Seçmene '14 Mayýs'ta kime oy vereceksiniz?' diyebilirsiniz. O, bugünkü yaþadýklarýyla bugünkü tespitleriyle beraber oy kullanýr. Arada 11 gün var, 11 gün içinde hangi geliþmelerin yaþanacaðýný, onu nelerin etkileyeceðini bilemeyebilir. Orada kararsýzlar var. Recep Tayyip Erdoðan, Allah'ýn izniyle birinci turda cumhurbaþkanlýðýný alýyor." diye konuþtu.
PKK'nýn patronunun Amerika olduðunu söyleyen Soylu, PKK'nýn bugün kime oy verdiðini sordu.
Soylu, "PKK'nýn siyasi kolu HDP'dir. HDP'nin milletvekili adaylarý Kandil tarafýndan belirlenmiþtir. Bu benim bilgim. Deðerlendirmem deðil. Her dönem öyle olmuþtur." ifadesini kullandý.
"2002'den itibaren AK Parti'nin girdiði her seçimde, seçim güvenliði ile ilgili bu tartýþmalar hep olmuþtur ama sonucu hiç olmamýþtýr. Bu tartýþmalarý çýkaran bizatihi CHP'nin kendi kiþileridir. Seçim yenilgisine kendileri adýna büyük bir mazeret uydurmak, bahane uydurmak için basit, siyasette kullanýlan, basit yöntemlerdir. Bu yöntemlerin tutabilir tarafý yoktur."
Soylu, Türkiye'de her daim seçimin güvenliðinden sorumlu olan bakanlýðýn, sandýklarýn güvenli bir þekilde okula getirilmesinden, okulda güvenli olarak oy kullanmasýnýn saðlanmasýndan, jeneratörlerin çalýþmasýndan, özellikle okullardaki kameralarýn çalýþmasýndan sorumlu olduðunu anlattý.
Deprem bölgesinde, Yüksek Seçim Kurulunun, oy verme iþleminin "Çadýrlarda olur" dediðini, ancak bunun içine sinmediðini, bu yüzden konteynerlerde seçim sandýklarý kurduklarýný vurgulayan Soylu, þunlarý kaydetti:
"Türkiye'de iþ þöyle yürür: Kaymakamlýklar var, seçim kurullarý var ve valilikler var. Bu sandýklarýn saðlýklý bir þekilde gelip gelmediðinin tespiti, hem bir sandýk kurulu baþkaný elinde çuvalla beraber geldi, gelmedi ve o sandýk açýlmadý, bunun sorumlusu kim veya bunun takibi kimde olacak? Bunun takibi bizde olacak. Seçim kuruluyla konuþulacak, ilgili okul müdürü ve ilgili kolluk gücünün oradaki yöneticisi diyecek ki, 'Bunu gidip alalým, getirelim'. Çünkü sandýk yok, oy kullanýlamýyor, vatandaþ gelmiþ oy kullanma hakkýný deðerlendirmek istiyor ama bunu deðerlendiremiyor veya aldý, sandýklar baðlandý, seçim kuruluna doðru yola çýktý. Bunu getiren kim, kolluk polisi. Ya jandarmadýr ya polistir. Arabasýna almýþ götürüyor. Orada tahrif edilmiþ bir sandýk, eksik, yanlýþ bir sandýk. Bunun seçim kuruluyla irtibatýný kuracak olan, buradaki iþin güvenlik boyutunu yönetecek kim? Güvenlik boyutunu yürütecek ve oradaki seçim kurulu hakimiyle beraber konuþacak, onunla ilgili deðerlendirmeleri, bazen talimatlarý olacak ve ona göre de adýmý atacak olan kim, kolluk. Ýçiþleri Bakanlýðýnýn orada direkt bir sorumluluðu var."
Bakan Soylu, geçmiþte yapýlan uygulamaya iliþkin de bilgiler vererek, "Bizim Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi Baþkanlýðýmýz (GAMER) var. O illerdeki seçim koordinasyon merkezi oldu, kaymakamlýklarýn ve valiliklerin. Yani bir sistem kuruldu. Bu sistem Ýller Ýdaresi Genel Müdürlüðünün bir genelgesiyle bütün her yere gönderildi. Burayý bu sistem götürecek. Geçmiþte de yine buna benzer ismi olan bir kurum götürüyordu bunu. Biz daha sonra o terörle mücadele þeyi gibi kuruldu. Bunun sürekli cari olarak o kurum içerisinde olmasýnýn doðru olduðunu düþünmedim. Onun ismini yaklaþýk 4-5 yýl önce Güvenlik Acil Durum Merkezi olarak deðiþtirdik. Doðru olan da bu zaten. Çünkü o zaman terör konseptiyle kurulmuþ bir kurumdu ve cari olarak bütün kaymakamlýklarda, bütün valiliklerde kurulmuþ bir kuruldu. Þimdi burada Güvenlik Acil Durum Merkezi bunu saðlýyor." diye konuþtu.
Eskiden bu iþlerin excel tablolarda yapýldýðýný ifade eden Soylu, "Modülün ismi ne? Sandýk Teslim Programý Modülü. Ya bu geçmiþte de böyle. Oy sonuçlarýný da veriyorlardý. Zaten oy sonuçlarý þöyle alýnýyor. Excel'le yaptýðýmýzý bütün ilçelerde 'Yeni bir þey, excel ile yapmayýn, böyle bir modül var'. Bunun eðitimini de verdiler günlerden beri. Ayný zamanda iyi bir þey yapýyoruz, doðru bir þey. Seçimi daha güvenli hale getirebilecek bir þeyi yapýyoruz. Zaten orada sandýk kurulunda oylar açýklanýrken, sandýk kurulunun dýþýnda ve müþahitlerinin dýþýnda bir polis, güvenlik görevlisi yok. Veya bir jandarma güvenlik görevlisi yok. Ancak sandýk baþkaný çaðýrýrsa oraya birisi gelebilir. Ama oylama biter. Oylama bittikten sonra zaten sonuçlar tahtalara asýlýr." sözlerini sarf etti.
Bakan Soylu, programda "Aplikasyon var mý?" sorusu üzerine, "Yok bir aplikasyon, hiçbir þey söz konusu deðil. Hepsi birer uydurma. Zaten göreceðiz zaten aplikasyon var mý, yok mu. 601 bin polisimiz, jandarmamýz, sahil güvenliðimiz çalýþacak. Seçmenin yüzde 1'i yapýyor. Herhalde bir aplikasyon olsa biri de çýkacak seçim günü 'Bende bir aplikasyon var, bu aplikasyona gireceðim' diyecek." deðerlendirmesinde bulundu.
HÜDA PAR'ýn Hizbullah'la iliþkisine yönelik iddialarý da cevaplayan Soylu, þu görüþleri paylaþtý:
"HÜDA PAR'ýn Hizbullah'la herhangi bir iliþkisi söz konusu deðil. Yedi yýldýr Ýçiþleri Bakanlýðý yapýyorum. Nerede terör örgütünü görsek kafasýný eziyoruz. DHKP-C, MLKP, TKPML, DEAÞ, her neyse görüyoruz. Yedi yýldýr Hizbullah'ýn Türkiye'de herhangi bir eylemi, daha önce de yok da herhangi bir eylemi söz konusu deðil. Takip etmiyor muyuz? Gece gündüz ararýz. HÜDA PAR'ýn Hizbullah ile herhangi bir baðý, süreci veya HÜDA PAR'ýn terörle ilgili herhangi bir baðý söz konusu deðildir."