Başbuğ'un kullandığı telefonlar takibe alındı
ABONE OL
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nda gizli tanık Emek'in dinlenmesi işleminin tamamlanmasından sonra mahkeme heyeti sanıklar ile avukatların yazılı taleplerine ilişkin aldıkları ara kararları açıkladı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese tarafından okunan ara kararda Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'nden, Ergenekon davasında tanık olarak dinlenen emekli Orgeneral Tanık Teoman Koman'ın ifadesinde geçen "JİTEM ve Hizbullah konusunda kendisinin komutanlığa gelmesinden önce Jandarma Genel Komutanlığı tarafından bir soruşturma yapıldığı" şeklindeki sözleri dikkate alınarak, bu soruşturmayla ilgili evrakın ile Koman'ın Susurluk Komisyonu'na yazdığını belirttiği yazının gönderilmesinin istenmesine hükmedildi. Mahkeme, Doğan Öz cinayetine ilişkin dosyanın da Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'nden istenmesine karar verdi.

Ayrıca Adli Müşavirlikten Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından İlker Başbuğ'un Genelkurmay Başkanlığı ve 1.Ordu Komutanlığı, Hasan Iğsız'ın ise 1.Ordu Komutanlığı sırasında kendilerine tahsis edilen sabit hat ve GSM numaralarının gerekli gizlilik esaslarına dikkat edilerek gönderilmesinin istenmesi de karara bağlandı. Ergenekon davasının asker kökenli sanıklarının mesleğe başlamalarından bugüne kadar haklarında adli veya idari tahkikat yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa sanıkların ifadeleri ve tahkikatın sonucunun ilgili birliklerinden ve şahsi dosyalarından araştırılarak gönderilmesinin istenmesi kararlaştırıldı.

JİTEM'in kurucularından Binbaşı Ahmet Cem Ersever'in, öldürülmeden önce Aydınlık Dergisi'ndeki beyanları ve daha önce müstear isimli yazdığı "Üçgendeki Tezgah", "Kürtler, PKK ve Abdullah Öcalan" isimli kitaplardaki açıklamaları dolayısıyla herhangi bir idari ve adli tahkikat yapılıp yapılmadığı da Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'nden sorulacak.

Milli Seferberlik Tetkik Kurulu, Özel Harp Dairesi ve Özel Kuvvetler Komutanlığı birimlerinin hangi tarihte kurulduğu, herhangi bir isim değişikliğine gidilip gidilmediğinin de bildirilmesini isteyen mahkeme heyeti, eski MİT mensubu Yavuz Ataç hakkında da 10 Ağustos 2004 tarihinde Milliyet Gazetesi'nde çıkan "Gladyo denen yapıyı yönettim, Gladyo ismi takılan yapının 4 yıl sorumlusuydum" şeklindeki beyanlarıyla ilgili hakkında adli ve idari tahkikat yapılıp yapılmadığının sorulmasına, yapılmış ise ilgili evrakların gönderilmesinin istenmesine karar verildi.

Mahkeme Heyeti duruşmada tanık olarak dinlenen Başkent Üniversitesi Hastanesi'nin eski başhekimi Prof. Dr. Rengin Erdal'ın tanıklık yaptığı sırada kamu görevi yapan tanık Mustafa Bolkan ve diğer bir kısım kişiler hakkındaki beyanları nedeniyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.

Ergenekon davasında 6 ve 7 Kasım 2012 tarihli duruşmalarda tanık sıfatıyla dinlenen terör örgütü PKK'nın eski sorumlularından Şemdin Sakık'ın beyanlarının içeriği de dikkate alınarak terörle mücadele görevi yapan Genelkurmay Başkanlığı, MİT Müsteşarlığı, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı'na gönderilmesine hükmedildi.

Tutuklu sanık Mehmet Demirtaş'ın, diğer tutuklu sanık Ergün Poyraz'ın akli melekelerinin yerinde olup olmadığına dair rapor alınmasına ilişkin talebinin ciddi bulunmadığından reddine karar verildi.

Tutuklu sanıklardan Muzaffer Tekin'in 8 Ekim 2012 tarihli dilekçesinde Tanık Emrah Özdemi hakkında sarf ettiği beyanları nedeniyle hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyusunda bulunulmasına karar verildi. Mahkeme ayrıca tutuklu sanıklar Mehmet Bora Perinçek, Doğu Perinçek ile avukatlar İrem Çiçek ve Gönül Kerinçsiz'in duruşmada mahkeme heyetine hitaben sarf ettiği sözler nedeniyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Toplam 40 ana başlıkta 100'ün üzerinde ara kararın okunmasının ardından duruşmanın 12 Kasım Pazartesi günü saat 09.00'a ertelediği açıklandı.