Baþkan Erdoðan: 2024 Türkiye'sinde, 28 Þubat'ý hortlamaya çalýþanlara göz yummayýz
ABONE OL

Cumhurbaþkaný Erdoðan, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý Konferans Salonu'nda düzenlenen 7. Din Þurasý'nda yaptýðý konuþmada, Þura'nýn birlik, beraberlik, muhabbet ve kardeþlik ruhunu tazelemesini, güçlendirmesini diledi.

Þura kapsamýnda 3 gün boyunca, 5 ayrý çalýþma komisyonu bünyesinde düzenlenecek oturumlarýn, sunulacak tebliðlerin, yapýlacak tartýþmalarýn ve müþtereken alýnacak kararlarýn, ülke, millet ve Ýslam alemi için hayýrlar getirmesini Allah'tan dileyen Erdoðan, Þura'nýn düzenlenmesinde emek sarf edenlere teþekkür etti.

- ÞURA KARARLARININ TÝTÝZLÝKLE UYGULANMASI

Erdoðan, 5 yýlda bir toplanan din þuralarýný temiz ve imanlý ellerin, muhlis bir kalple hazýrladýðý bereketli bir ilim ve tefekkür olarak gördüklerini ifade ederek, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Sözü, fikri, eseri, müktesebatý ve tavsiyeleriyle bu sofrayý zenginleþtiren ilim ve fikir insanlarýna, yani sizlere, Ýslam'ýn çizdiði o emin istikamette ebedi saadete giden bu muazzez yolda birlikte yürüdüðümüz yol arkadaþlarýmýz olarak bakýyoruz. Rabb'im bu sofrayý daha da büyütmeyi, bereketlendirmeyi, sizlere de bizlere de nasip eylesin. Yalnýzca ülkemiz için deðil gönül coðrafyamýz, yurt dýþýndaki vatandaþlarýmýz ve dünyanýn farklý köþelerindeki tüm kardeþlerimiz için fayda saðlamasýný ümit ettiðimiz 7. Din Þurasý kararlarýnýn titizlikle uygulamaya konulmasýnýn ehemmiyetini þimdiden hatýrlatmak isterim."

Cumhurbaþkaný Erdoðan, bugüne kadar þuralarda alýnan kararlarýn takibini bizzat yaptýðýný dile getirdi.

Erdoðan, 2019'da düzenlenen 6. Din Þurasý'nýn kapanýþ programýnda Diyanet Ýþleri Baþkanýna kararlarýn tatbikiyle ilgili hassasiyetini ifade ettiðini belirterek, "Bir önceki þurada alýnan kararlarýn 5 yýllýk bir süre zarfýnda yüzde 95'lik bir oranla hayata geçirilmesini takdirle karþýlýyor, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýzý ve kýymetli mensuplarýný yürekten tebrik ediyorum. Teþkilatýmýz bünyesinde yurt içi ve yurt dýþýnda i'la-yi kelimetullah yolunda büyük bir gayretle çalýþan, aþkla atan kalpleri Ýslam ile buluþturan tüm kardeþlerimize, hocalarýmýza, büyüklerimize çalýþmalarýnda iyilikler, güzellikler, hayýrlar temenni ediyorum." dedi.

- "HÝÇ ÞÜPHESÝZ DÝNÝMÝZ EMÝN ELLERDEDÝR"

Kur'an-ý Kerim'deki Hicr Suresi'nin 9. ayetinde, 14 asýr önce Müslümanlara, "Muhakkak ki bu kitabý, bu vahyi, biz indirdik ve muhakkak ki onu koruyan da biziz" buyurulduðuna dikkati çeken Erdoðan, þunlarý söyledi:

"Evet mukaddes kitabýmýz Kur'an-ý, vahyi, yani dinimizi muhafaza edecek, ebedi koruyacak olan Allah'týr. Þurasý bir gerçek ki bu ayet, dinimize yönelik saldýrýlar konusunda bizlere sonsuz bir öz güven aþýlýyor. Hiç þüphesiz dinimiz emin ellerdedir. Dinimiz yüce Rabb'imizin muhafazasý, korumasý altýndadýr. Ancak bu garanti bizim, yani kullarýn üzerinden mesuliyeti çekip almaz. Müslümanlar olarak bizler de dini yaþamak ve yaþatmakla mükellefiz. Dinimize yönelik saldýrýlarda her ne kadar sýnýrsýz bir emniyet içindeysek, dindarlara yönelik saldýrýlarda tedbir alacak, bu saldýrýlarý göðüsleyip, püskürtecek olan bizden baþkasý deðildir."

- "MEDENÝYETLERÝMÝZÝ ÝNÞA EDEN ÖZ, TAZELÝÐÝNÝ MUHAFAZA ETMEKTEDÝR"

Erdoðan, Ýslam dininin Mekke ve Medine'den baþlayarak asýrlar boyunca çok geniþ bir coðrafyada eþsiz güzellikte medeniyetler inþa ettiðini dile getirdi.

Baðdat, Þam, Kahire, Buhara, Semerkant, Gýrnata, Kurtuba, Konya, Bursa ve Ýstanbul'un asýrlar boyunca dünyaya istikamet çizen ilim ve medeniyet merkezleri olduðunu anýmsatan Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Batý'nýn kan, gözyaþý, katliam, soykýrým ve sömürüye dayanan ilerlemesi Doðu'nun ilahi ve insani medeniyetini boðmak için, altýný çizerek söylüyorum, geçici bir dönem üstünlüðü eline geçirmiþtir. Ama bizim medeniyetlerimizi inþa eden ruh ve öz ilk günkü gibi tazeliðini muhafaza etmektedir. Gün gelecek, kutsallýðý ve insaný dýþlayan ilerleme dönemlerinin parantezi er ya da geç kapanacak, Batý uygarlýðý büyük bir gürültüyle çökerken sahip olduðumuz öz ve ruh ile bizim ilahi, insani, aþk medeniyetimiz hem de daha güçlü olarak Allah'ýn izniyle tekrar inkiþaf edecek, þaha kalkacaktýr. Þu hususu özellikle vurgulamak istiyorum. Biz kendi kodlarýmýzla kendi medeniyetimizin yeniden inþasýna ne kadar inanýyorsak medeniyetimizin tekrar dirileceðine de o derece inanýyoruz. Müslümanlarýn kendi ruh kökleriyle olan irtibatý uygar dünyayý rahatsýz etmekte, o ruh kökünü yýpratmak, koparmak için asýrlardýr Müslümanlara sadece fiilen deðil manen ve fikren de saldýrýlmaktadýr. Bu saldýrýlarýn son asýrda büyük ivme kazandýðýný son yýllarda ise adeta zirve noktasýna ulaþtýðýný burada hatýrlatmak durumundayým."

Cumhurbaþkaný Erdoðan, 13. yüzyýldaki Moðol istilasýnýn Ýslam dünyasýný harabeye çevirdiðine ancak Ýslam'ýn özünü ve ruhunu yok edemediðine dikkati çekti.

20. yüzyýlda Osmanlý Devleti baþta olmak üzere Ýslam topraklarýna saldýrýlarýn Müslümanlarý zayýflattýðýna, güçten düþürdüðüne hatta parçaladýðýna ama Ýslam'ýn nurunu söndüremediðine iþaret eden Erdoðan, "Bugün ise iþte o nura, o aydýnlýða, imanýmýza, deðerlerimize yani bizi biz yapan kodlarýmýza ruhumuza, özümüze yönelik çok yoðun, çok kapsamlý her zamankinden daha planlý ve sinsi bir saldýrý söz konusudur." ifadelerini kullandý.

Filistin'de, Gazze'de, Lübnan'da ve diðer Ýslam beldelerinde katliam yaparak Müslümanlarýn soyunu kurutmaya çalýþanlarýn apaçýk ortada olduðunu vurgulayan Erdoðan, buna karþýlýk küresel ölçekte Müslümanlara ve Ýslami deðerlere saldýran gizli, sinsi düþmanýn Gazze'dekinden çok daha fazla etki ile hasar býraktýðýný, savaþýný, her yolu ve yöntemini kullanmakla birlikte en çok da medya ve son dönemde sosyal medya ile yürüttüðünü söyledi.

- "DÝJÝTAL HAREKET, YENÝ BÝR YAPAY DÝN OLUÞTURMA GAYRETÝ ÝÇÝNDEDÝR"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Dijital dünya küresel ölçekte tüm deðerleri tahrip ederken Müslümanlarý ve özellikle de ehlisünnet akaidini doðrudan hedef tahtasýna koyuyor. Bugün çocuklar anne babalarýnýn, ailenin, öðretmenin, mahallenin talim ve terbiyesinden ziyade, üzülerek ifade ediyorum, dijital medyanýn talim ve terbiyesine daha fazla maruz kalýyor." deðerlendirmesinde bulundu.

Dijital alemin sadece kapitalist bir araç olmadýðýnýn, sadece para kazanma, eðlenme amacýný gütmediðinin fark edilmesi gerektiðinin altýný çizen Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Dijital tekno kültürü yönetenler ve yayanlarýn bir taraftan ciddi paralar kazanýrken diðer taraftan da kendi fikir, inanç ve yaþam tarzlarýný yeni nesillere zerk ettiðini görüyoruz. Bugün þunu çok net biçimde söylemek isterim, dijital hareket, yeryüzündeki tüm semavi dinleri özellikle de Ýslam'ý hedef alýp yýpratmak suretiyle yeni bir yapay din oluþturma gayreti içindedir. Ne yazýk ki bu yapay dinin müntesipleri de küresel ölçekte gittikçe artmaktadýr.

Yapýlmasý gereken çok açýktýr, ilk olarak, 7. Din Þurasý'nýn da ana temasýný oluþturan 'dijitalleþen dünyada diyanet hizmetleri' yeniden deðerlendirilmelidir. Ýkincisi dijital inanç sistemleri karþýsýnda Müslümanlarýn tüm deðerleriyle korunabilmesi için acil önlemler alýnmalý ve hayata geçirilmelidir."

- "COÐRAFYAMIZDAKÝ HER MÝLLETÝN, IRKIN ÇÝMENTOSU ÝSLAM'DIR"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, gerek din hizmetlerinde dijital dünyadan istifade ederken gerekse de dijital saldýrýlara karþý deðerleri savunurken, özlerin, ruhlarýn ve köklerin büyük bir itinayla korunmasý gerektiðini belirtti.

Ümmet-i Muhammed'in önce yapay haritalarla bölündüðüne, ardýndan ýrkçýlýðýn körüklenmesiyle birbirlerine hasým yapýldýðýna dikkati çeken Erdoðan, Ýslam aleminin bugünkü vahdetten uzak görüntüsünün altýnda 19. yüzyýlda Müslümanlarýn içine enjekte edilen "mikro milliyetçilik" fikrinin olduðunu kaydetti.

Bugün medya ve sosyal medya üzerinden lümpen ýrkçý hareketlerin rahatça örgütlenebildiðini ve propaganda yapabildiðini aktaran Erdoðan, "Þunu tekrar ifade ediyorum, coðrafyamýzdaki her milletin, her ýrkýn çimentosu Ýslam'dýr, Ýslam'ýn bize kazandýrdýðý kardeþlik ruhudur. Özellikle Türkleri, Kürtleri ve Araplarý bir arada tutan ortak dinimizdir, ortak kýblemizdir, ortak inançlarýmýz ve ideallerimizdir." diye konuþtu.

Erdoðan, þöyle devam etti:

"Üstat Necip Fazýl, bu kadim hakikati 'bir iman merkezi etrafýnda toplananlar' olarak tarif ediyor. Dilimiz, kökenimiz, meþrebimiz, tenimizin rengi farklý olsa da hepimiz ayný iman merkezi etrafýnda buluþan, kucaklaþan, gönüllerini birbirine Rab eyleyen müminleriz. Bin yýldýr bu topraklarda Ýslam kardeþliðinin cihanþümul sancaðý altýnda, ayný ezanlarýn gölgesinin sergenliðinde, hep beraber, yan yana barýþ içinde yaþýyoruz.

Coðrafyamýzdaki birlik ve huzuru bozmak isteyenler doðrudan doðruya iþte bu iman merkezine, iþte bu çimentoya yani inancýmýza saldýrmaktadýr. Ýslam'a ve Müslümanlara yönelik saldýrýlarýn, ateizm gibi deizm gibi þamanizm gibi maskelerle kendilerini gizlediklerine tanýk oluyoruz. Bir dönem 'Ali'siz Alevilik' fitnesi üzerinden yürütülen kampanyalarýn gayesi neyse, son dönemde gündeme getirilen 'Ýslamsýz Türklük' furyasýnýn gerisinde de ayný emperyalist emeller var."

- "MÝLLETÝMÝZÝ, VATANIMIZI AYAKTA TUTAN 'ÝMAN DOLU GÖÐSÜM GÝBÝ SERHADDÝM VAR' ANLAYIÞIDIR"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, özellikle gençlerin zihnini bulandýrmayý amaçlayan bu saldýrýlara karþý durma mecburiyetinde olduklarýný vurgulayarak, þunlarý kaydetti:

"Göðsünde imandan zerre olan herkes, ýrkçýlýk maskesi altýndaki Ýslam karþýtlarýna karþý uyanýk olmak ve bu belayla mücadele etmek zorundadýr. Bireyi, aileyi, milletimizi, vatanýmýzý ayakta tutan, Ýstiklal Marþý'mýzda da ifade ettiði üzere 'iman dolu göðsüm gibi serhaddim var' anlayýþýdýr.

Ýslam varsa, Türk vardýr. Ýslam varsa Kürt vardýr, Arap vardýr. Ýslam varsa aile vardýr, ahlak vardýr, edep ve haya vardýr. Ýslam varsa, bayrak vardýr, vatan vardýr, hürriyet vardýr. Hepsinden öte Ýslam varsa, Türkiye vardýr. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýz, tüm imam kardeþlerimiz, tüm kanaat önderlerimiz, 85 milyon olarak kardeþliðimizin çimentosu olan Ýslam'a ve imanýmýza yönelik her türlü mütecaviz eylem karþýsýnda iþte bu þuurla hareket etmeli, cesur, bilgili, akýllý ve donanýmlý olmalýdýr. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýmýzýn günden güne büyüyen bu tehdit karþýsýnda gerekli tedbirleri alacaðýndan þüphe duymuyorum."

Erdoðan, baþta Kur'an-ý Kerim olmak üzere Hazreti Peygamber'e, onun hadis-i þeriflerine, yaþantýsýna, asýrlardýr yollarýný aydýnlatan alimlere, topraklarý iman ve hikmetle yeþerten gönül insanlarýna, medya ve sosyal medya üzerinden sistematik saldýrýlar gerçekleþtirildiðini belirtti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Kimi zaman cahiller, kimi zaman az okumuþ, yarým okumuþlar, kimi zaman da bilginin peþinden koþarken hikmeti ýskalamýþ yarým akýllýlar, medya üzerinden genç nesilleri ifsat ediyor. Son yýllarda filmlerin, dizilerin, televizyon programlarýnýn, aileyle birlikte dini deðerlerimizi, dindarlarý hedef aldýðýný da müþahede ediyoruz. Tek tük ve istisnai olumsuz örnekler üzerinden su-i misal emsal yapýlarak bütün dindarlara hakaret edilmekte, vakýflar, dernekler, tarikatlar, dini müesseseler linç edilmekte, dindarlar ve dini deðerler yýpratýlmaktadýr. Sarýklý, sakallý, baþörtülü, çarþaflý, cübbeli vatandaþlarýmýza ahlaksýzca saldýrýlmakta, itibar suikastlarý düzenlenmektedir. Týpký 28 Þubat dönemindeki gibi belli toplum kesimlerimiz adeta öcü gibi gösterilmekte, tahkir ve tahrik edilmektedir. Buna sessiz, tepkisiz kalmamýz mümkün deðildir.

Siyasi hayatýmýzýn, bütün safhalarýnda desteðini, duasýný hatta 15 Temmuz gecesi olduðu gibi canlarýný bizden esirgemeyen insanlarýmýzýn, sýrf inancý, sýrf dýþ görünüþü dolayýsýyla aþaðýlanmasýna 3-5 kendini bilmezin reyting savaþýna meze yapýlmasýna müsaade edemeyiz. Açýk ve net söylüyorum, toplumun çimentosu olan mukaddesatýmýza yönelik bu tür giriþimler milli güvenlik sorunudur ve RTÜK baþta olmak üzere ilgili kurumlarýmýz bu konularda hýzlý tedbirleri devreye almalýdýr. 2024 Türkiye'sinde 28 Þubat'ý hortlatmaya çalýþanlara göz yummayýz. Böyle bir atmosferin oluþmasýna da asla fýrsat vermeyiz."

- "DÝN ADAMLIÐIYLA ÞOVMENLÝK AYNI KÝSVEDE BULUNAMAZ"

Ýlim ve mesuliyet sahibi herkesin, bu saldýrýlara karþý saðlam bir direniþ hattý kurmasý gerektiðine inandýðýný belirten Erdoðan, bir þikayette de bulunmak istediðini dile getirdi. Erdoðan, alimlerin, en hassas, en derin, en çetrefilli konularý, medya ve sosyal medyaya taþýmak suretiyle tehlikeli bir yola girdiðini vurgulayarak, ilim erbabý arasýnda konuþulmasý, müzakere edilmesi gereken konularýn ulu orta yapýldýðýný aktardý.

Meselelere hakim olmayanlarýn zihinlerinin bulandýrýldýðýný ifade eden Erdoðan, "Üniversitelerimiz özgürdür, ilahiyat fakültelerimiz özgürdür. Hocalarýmýz da öðrencilerimiz de her soruyu sormalý, her meseleyi cesurca tartýþmalý, hiçbir endiþe duymadan rahatça konuþmalýdýr. Ancak bunlar ulu orta kamuoyu önünde, medya ve sosyal medyada deðil ilim meclislerinde ehil insanlar arasýnda yapýlmalýdýr." deðerlendirmesinde bulundu.

Erdoðan, sivil dini yapýlarýn, kendi içlerinde ya da kendi aralarýnda yaptýklarý münakaþalarýn, toplumda bu müesseselere karþý güveni aþýndýrdýðýna dikkati çekerek, sivil dini yapýlarýn bu yolla yýpratýlmasýnýn birtakým sapýk oluþumlara zemin hazýrladýðýný, kötü örneklerin toplumda umudun kararmasýna sebep olduðunu kaydetti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Din adamlýðýyla þovmenlik ayný kisvede bulunamaz. Þöhret hastalýðý, samimiyetin, hüsnüniyetin ortadan kalkmasýna neden olur, bunun vebali aðýrdýr." diye konuþtu.

Topluma örnek olmasý beklenen kiþilerin, þöhret ve kudret uðruna aðýrbaþlýlýktan, vakardan, samimiyetten uzaklaþmasýnýn iki cihanda hesabý verilemez aðýr bir vebal olduðunu belirten Erdoðan, konuþmasýna þöyle devam etti:

"Yüce Allah, Þura Suresi'nin 38. ayetinde þöyle buyuruyor; 'Onlar, Rab'lerinin davetini kabul ederler ve namazý dosdoðru kýlarlar. Onlarýn iþleri de kendi aralarýnda istiþareyledir. Kendilerine verdiðimiz rýzýktan onlar Allah yolunda harcarlar. Resul-i Kibriya aleyhissalatu vesselam efendimiz ise bir hadis-i þeriflerinde müminlere þu tavsiyede bulunuyor; 'Ýstiþare edilen kiþi kendisine emniyet edilen kiþidir. Biz istiþare þuurunu Kitabullah'tan, Peygamberimizin örnek yaþantýsýndan, asrýsaadetin o muhkem, o müreffeh ikliminden tevarüs ettik. Meþvereti, fikir teatisini, bilgi ve tecrübe paylaþýmýný, kadim geçmiþimizden, köklü medeniyet deðerlerimizden, ecdadýmýzdan devralýp, Allah'ýn izniyle bugünlere getirdik.

Ortak akla, danýþma kültürüne, iþbirliðine hep bu anlayýþla, bu þuurla sahip çýktýk. Din þuralarýmýza da bu nazarla bakýyor, çaðýn sorunlarýna yine Kur'an'la, sünnetle, siretle çözüm yollarý arayan çalýþmalarý çok önemsiyoruz, son derece kýymetli buluyoruz. Yurt içinde ve yurt dýþýnda yürüttüðümüz din hizmetlerinin geliþtirilmesinin, ortak sorunlara, ortak çözümler üretilmesinin özellikle dijital mecralardan, inancýmýza, deðerlerimize ve nesillerimize yönelen tehditlerin bertaraf edilmesinin þura faaliyetlerinin öncelikle hedefleri arasýnda yer aldýðýný biliyoruz. Geniþ bir tartýþma ve müzakere zemininde cereyan eden bu çalýþmalara katýlmakla sizler hiç þüphesiz aðýr bir yükü omuzluyor, büyük bir mesuliyeti, bihakkýn yerine getirmeye gayret ediyorsunuz. Mevla, her birinizi muvaffak eylesin diyorum."

Erdoðan, 7. Din Þurasý'nýn katýlýmcýlarýna, hasbi gayretlerinden ötürü teþekkür etti.

- NOTLAR

Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Erbaþ, günün anýsýna Cumhurbaþkaný Erdoðan'a, üzerinde "Allah'ým, ilmimi ziyadeleþtir" duasýnýn yer aldýðý Arapça hat tablosu hediye etti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan ile Ali Erbaþ, eski TBMM Baþkanlarý ve eski Diyanet Ýþleri Baþkanlarý hatýra fotoðrafý çektirdi.

Erdoðan, daha sonra "3 Mart 1924, Kuruluþundan Günümüze Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý" adlý sergiyi gezdi ve Erbaþ'tan sergiye iliþkin bilgi aldý.

CHP'nin ikiyüzlülüðüne sert tepki! Baþkan Erdoðan: Sözleþme deðil kanunlar yaþatýr

Ankara'dan Rutte'ye 3 net uyarý

Yeni genelge yolda! Kamuda denetim geniþliyor