Başkan Erdoğan: Ülkemizde darbeler devri kapanmıştır
ABONE OL

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak yeniden düzenlenen Yassıada’yı ziyaret ederek çalışmalar konusunda bilgi aldı. Aralarında Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak ve Star Yayın Danışmanı Halime Kökce’nin de bulunduğu gazete ve televizyonların yöneticileriyle söyleşi yapan Erdoğan, şunları söyledi: 

İŞLETME TOBB’DA: Adayı ulusal ve uluslararası bazda toplantılar yapılacak. Burada 3 gün, 4 gün girilir, 1 haftaysa 1 hafta girilir ve burada bu toplantılar yapılır. Ondan sonra da sonuç burada açıklanarak bu toplantılar buradan dağılır. Adanın işletmesi TOBB’da olacak. Bu işletmeyle birlikte bizlere de belli bir süre tahsis edilmek üzere devlet olarak da müsaade ederlerse bazı toplantılarımızı burada yapacağız. 

KARA LEKEDİR: 27 Mayıs 1960’ın, Cumhuriyet tarihinde milli iradeye karşı yapılmış ilk askeri darbe ve Türk demokrasi tarihinde kara bir leke olarak hatırlanıyor. Darbe sonrasında 592 kişilik Demokrat Parti kadrosunun 11 ay boyunca sözde yargılamaları burada gerçekleştirilmiştir. Bu sözde yargılamalar dönemin Başbakanı Adnan Menderes ile bakanları Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu’nun idam edilmesiyle, idama giden bir yol olmuştur burası. Bu nedenle Yassıada adeta bir Yaslıada olarak anılmıştır. 

TARİH PLATOSU: Tüm dünyaya demokrasi ve özgürlükler adına mesaj vermek adına 2015 yılında Yassıada’nın Demokrasi ve Özgürlükler Adasına dönüştürülmesini öngören bir proje başlattık. Bu girişimle, 27 Mayıs darbesinin demokrasi şehitlerinin tutulduğu Yassıada, bir tarih platosuna dönüştürülmüştür. Adada hukuksuz yargılamaların gerçekleştiği spor salonu ile adanın merkezinde bulunan tarihi tüm yapılar muhafaza edilerek ve çevresindeki yeşil dokuyla entegresi sağlanarak bir dönüşüm gerçekleştirilmiştir.      

YAŞATILACAK: Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda demokrasi mücadelesi ve bu uğurda hayatlarını kaybeden tüm şehitlerin isimleri ve hatıraları ebediyen yaşatılacak. Adada, yargılama sürecinde kullanılmış yapıların özgünlüğü korunarak görsel ve fiziksel anlatımlarla zenginleştirildi. “27 Mayıs Tarih Platosu”, “Demokrasi ve İnsan Hakları Müzesi” ve “Adnan Menderes Kongre Merkezi” olarak darbe dönemi karanlığına bambaşka bir kimlikle ışık tutulacak. 

DENİZ FENERİ: Adadaki 24 metre yükseliğindeki Demokrasi Feneri, İstanbul kıyılarıyla Adalar’a yansıyan bir ışık kaynağı olarak demokrasiye olan saygı ve inancı canlı tutacak. Bütün bunlarla beraber burada asıl derdimiz kapalı spor salonu, yargılama alanı olarak kullanılmış. Şimdi orayı bizler inşallah bir müzeye dönüştüreceğiz. Bu konuda objelerle toplandı, toplanıyor. Bu objelerle burası zenginleştirilecek. Adnan Menderes Kongre Merkezi 600 kişilik. Burada birçok kongre yapma imkanı bulacağız. Yüklenici olarak işletmesi de TOBB’a ait olmak üzere, burada bu tür toplantıların yapılması adaya farklı bir zenginlik kazandıracaktır. Adaya hedefimiz 40 bin ağaç dikmek. Buradaki inşaat bu ağaçlar arasında kapatılmış olacak, çok daha güzel bir hale gelmiş olacak. 

FIRSAT VERMEYİZ: Artık bu ülkede darbeler devri kapanmıştır. Burada aslında bunu yapmakla, ‘Bakın sizin darbe yaptığınız yeri biz güllük gülistanlık hale getirdik. Siz darbeciydiniz, biz burayı pırıl pırıl hale getirdik...’ Bu bir farkın aynı zamanda ortaya konmasıdır. Demokrasi Feneri olarak adını koymamızın hepsi bir anlam ifade ediyor. Temennimiz bu, artık konuşmaktan öte bu tür şeyleri bir daha insanlar yaşamaz. Bunların hala heveslileri var mıdır? Vardır. İçeriden veya dışarıdan. Dünyanın değişik, her tarafında bu tür hevesler ne yazık ki bitmiyor. Güçlendikçe kimse bu ülkede darbe yapamaz. Bütün mesele bizim güç kazanmamızdır. Hala birileri Türkiye içinde bakıyorsun ekonomi, bir şeyler hala konuşuyorlar. Hala bir şeyler yapmanın gayreti içerisindeler ama bunlara inşallah bu fırsatı vermeyeceğiz. 

CHP zihniyetini herkes bu adada görecek

Tarih bilinmezse geleceği hiçbir zaman belirleyemezsiniz. Bunun arkasında kimler var? Bunlar ortaya konulmalı.  Özellikle bir CHP anlayışının ne olduğu burada bizzat yerinde görülmüş olacak. Bir ülkenin Başbakanı’na, Dışişleri Bakanı’na, Maliye Bakanı’na burada idam kararı veriliyor. Ondan sonra da İmralı’da idam ediliyorlar. Bunu nesillerin bilmesi lazım. Bunu nesiller bilecek ki, ona göre milli iradenin değeri, kıymeti ortaya çıksın. Yoksa atı alan Üsküdar’ı geçiyor. Bizim artık buna, bu kuşaklarla beraber ‘dur’ dememiz lazım. Anlatmalıyız ki bu oyunlar tekrar tekrar yine gündemimize gelmesin. Bunların artık silinip gitmesi lazım. Bu milletin tarihinde neler olduğunun bilinmesi önemli. Bileceğiz ki, aynı tuzağa bir daha düşmeyelim. Bilmezsek daha çok tuzaklar kurarlar. 

Ödüllerini Başkan Erdoğan verdi

Türkiye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çamlıca Camisi Konferans Salonu’nda Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen Türkiye VII. Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni’ne katıldı. Burada bir konuşma yapan Başkan Erdoğan, daha sonra dereceye giren yarışmacılara ödüllerini verdi. Türkiye VII. Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’na bu sene 68 ülkeden 128 yarışmacı katıldı.  

KKTC Başbakanı’na tebrik 

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar ile KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ile telefonda görüşerek, tebrik etti. Erdoğan görüşmede, KKTC’de Ulusal Birlik Partisi (UBP) ve Halkın Partisi’nin (HP) koalisyon hükümeti kurulması için anlaşmaya varmasının ardından Başbakanlık görevini devralan Ersin Tatar ile KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olan Kudret Özersay’ı tebrik etti ve başarılar diledi. Görüşmede, ikili ilişkiler ile Doğu Akdeniz’de son dönemde yaşanan gelişmeler de ele alındı.

Ceren Damar’ın babasıyla görüştü  

Başkan Erdoğan, ocak ayında öğrencisi tarafından öldürülen Ceren Damar’ın doğum günü münasebetiyle babasını telefonla arayarak tekrar başsağlığı diledi. Görüşmede Ceren Damar’ın isminin Ankara Batıkent Gençlik Merkezi’ne verileceğini söyleyen Erdoğan, Ceren Damar’ın babasına, “Tekrar başınız sağ olsun, Rabbim inşallah cennetiyle kavuştursun. Bütün aileyle başsağlığı dileklerimizi iletirseniz çok memnun olurum. Şimdi bizde Ceren’in adını inşallah Batıkent’te gençlik merkezimiz yapıldı. Batı kent gençlik merkezimize Ceren’in adını veriyoruz. Orası artık Ceren Damar Gençlik Merkezi olarak anılacak, böylece onu yaşatmak istiyoruz. Bütün aileye selamlar. İnşallah bu gençlik merkeziyle Ceren’i yaşatmış oluruz” dedi.