Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, Angola, Togo ve Nijerya ziyareti dönüþünde uçakta aralarýnda Star Yazarý Sevil Nuriyeva ve 24 TV Genel Yayýn Yönetmeni Murat Çiçek'in de olduðu gazetecilerin sorularýný cevaplandýrdý.
Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn açýklamalarý þöyle:
17 Ekim'de baþladýðýmýz Batý Afrika turu kapsamýndaki resmi ziyaretlerimizi verimli bir þekilde tamamladýk. Böylece bugüne kadar 30 ayrý Afrika ülkesine toplam 41 ziyaret gerçekleþtirmiþ olduk. Sadece bu tablo bile tek baþýna Türkiye'nin Afrika kýtasýyla iliþkilerini geliþtirme konusundaki kararlýlýðýnýn somut bir göstergesidir.
Bu seyahatimde Angola, Togo, Burkina Faso, Liberya ve Nijerya Cumhurbaþkanlarýyla yaptýðýmýz görüþmelerde, ikili iliþkilerimiz ile bölgesel konularý etraflýca ele aldýk.
Angola'da, Angola Ulusal Meclisine hitap ettik. Ziyaretimiz vesilesiyle gerçekleþtirilen Türkiye-Angola Ýþ Forumu'nda karþýlýklý yatýrým ve iþ imkanlarýný deðerlendirdik. Angola Cumhurbaþkaný Sayýn Lourenço ile iliþkilerimizi eðitimden güvenliðe, ekonomiden kültürel hayata kadar her alanda geliþtirmek doðrultusunda bir kez daha mutabýk kaldýk.
Keza bir ilki teþkil eden Togo ziyaretimizdeki temaslarýmýz, Togo ile son dönemde bakan düzeyinde gerçekleþtirilen karþýlýklý ziyaretlerle yakalanan ivmeyi daha da güçlendirdi. Togo Cumhurbaþkaný Sayýn Gnassingbe ile terörle mücadele ve bölgesel meseleler baþta olmak üzere birçok konuyu ele aldýk. Kendisiyle siyasi ve askeri alanda iþ birliðimizi ilerletme arzumuzu da teyit ettik.
Lome'de ayrýca Burkina Faso Cumhurbaþkaný Sayýn Kabore ve Liberya Cumhurbaþkaný Sayýn Weah ile de görüþtük. Dört lider, bir çalýþma yemeðinde ayrýca bir araya geldik. Bu liderlerle yaptýðýmýz görüþme sonunda yayýnladýðýmýz bildiride, diðer pek çok hususun yaný sýra güvenlik alanýnda iþ birliðimizi güçlendirme kararýna da vardýk. Bu kapsamda dört lider olarak FETÖ, Boko Haram, El Kaide, DEAÞ gibi terör örgütlerine karþý hiçbir ayrým gözetmeden daha etkin mücadele etme hususunda mutabýk kaldýk.
Nijerya Cumhurbaþkaný Sayýn Buhari ile görüþmemizde de ülkelerimiz arasýndaki iliþkileri tüm veçheleriyle gözden geçirdik ve iþ birliðimizi pekiþtirecek anlaþmalar imzalayarak ziyaretimizi taçlandýrdýk.
Malumunuz, Afrika vizyonumuz karþýlýklý saygý temelinde kazan-kazan ilkesine dayanýyor. Afrika'yý pazar deðil, ortak olarak görüyoruz. Bazý ülkelerin Afrika kýtasýna bizim gibi iþ birliði perspektifinden deðil, çýkar penceresinden baktýklarýný gayet iyi biliyoruz. Kibir üzerine bina edilmiþ bir bakýþ yerine iþ birliði, dayanýþma, ortak tarih, bilgi, birikim ve tecrübe paylaþýmý üzerine inþa edilmiþ bir Afrika yaklaþýmýný savunuyoruz. Afrikalý dostlarýmýzýn da bizim bu samimi yaklaþýmýmýzýn farkýnda olduklarýný memnuniyetle görüyoruz.
Ýstanbul'da 21-22 Ekim tarihlerinde Üçüncü Türkiye-Afrika Ekonomi ve Ýþbirliði Forumu'nu düzenliyoruz. Biz de bu forumun kapanýþ oturumuna katýlacaðýz. 17-18 Aralýk'ta ise Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklýk Zirvesi'ni yine Ýstanbul'da gerçekleþtirerek kýta ile baðlarýmýzý ve iþ birliðimizi taçlandýracaðýz. Ziyaretlerimizin hayýrlara vesile olmasýný temenni ediyorum.
GAZETECÝLER: Sorulara geçmeden önce Sayýn Özdemir Bayraktar'ýn vefatý nedeniyle hep birlikte baþsaðlýðý dilemek istiyoruz.
Allah razý olsun, sað olun. Gerçekten Özdemir Bey için son zamanlarda hep yerli-milli ifadelerini kullanýyoruz. Bütün bunlarýn yanýnda onunla yaklaþýk 40 yýllýk aðabey-kardeþliðimiz var, dostluðumuz var. Ayný zamanda Refah Partisi il baþkaný olduðum dönemde, o da benim il yönetim kurulumdaydý; böyle bir iliþkimiz de var. Muhterem bir insandý, mütevazý bir insandý, iþinin dört dörtlük ehli bir insandý. Evlatlarýný da gerek Haluk gerek Selçuk gerek Ahmet olsun, hepsini bu vatan için çok çok iyi yetiþtirdi. Sürekli büyüyen, geliþen bir yatýrýmýn içerisinde oldular. ÝHA-SÝHA alanýna giriþleri gerçekten çok daha farklýydý. Bir defa kararlý bir insandý. Bir þeye azmettiði zaman, üzerine giderek onu bitirme noktasýnda güçlü bir azmi vardý. Nitekim bu ÝHA-SÝHA'larýn geliþtirilmesi de böyle oldu. Ýlk baþbakan olduðumuz dönemde, malum Amerika, ÝHA olayýnda iþi biraz gevþetti, uzattý. Çok uzun sürmedi, Özdemir aðabey ÝHA ile ilgili adýmý çocuklarýyla beraber attý. Tabi o zaman küçük bir atölye gibi bir yerde iþe baþladý, ardýndan iþi geliþtirip büyüttü. En önemli yaný da bu adýmlarý attýktan itibaren oðullarý Haluk ve Selçuk'la beraber kah Güneydoðu kah Doðu Anadolu'da bizim askerlere bunlarýn uçuþtaki eðitimini veriyorlardý. Bunlardan bir tanesi de yarbayýmýz Melih Gülova'ydý. O yarbayýmýz daha sonra þehit olmuþtu. Orada onlara verilen eðitimin videolarýný, fotoðraflarýný bana gösteriyorlardý. Böyle bir aþkla bu iþleri sürdürüyordu. Hatta "Yarbayým sana verdiðim sözü tutacaðým, hiç endiþe etme" diye bir ifadesi de vardý ve verdiði sözü tuttu, o yarbayýn katillerini hep gömdük.
Tabi çok uzun süredir bu rahatsýzlýðý vardý. Afrika'ya hareket etmemden bir gün önce hastaneye varýp kendisiyle helalleþtim. Helalleþtikten sonra da yola çýktýk. Mekaný cennet olsun. Rabbim inþallah sevgili habibine hep birlikte bizi komþu eyler. Tabutunu fabrikaya getirdiler. Orada 3.500-4.000 genç mühendis var, onlarla da helalleþti. Hamdolsun çocuklarý da ayný þekilde babalarýnýn izinden gidiyorlar.
ÝDRÝS KARDAÞ: Afrika temaslarýnýz uluslararasý medyada da geniþ yer buldu. France24 "Afrika'daki Türk cazibesi", AFP "Erdoðan, Amerikalýlara kazan-kazan ortaklýðý teklif ediyor", LeFigaro "Erdoðan, Afrika'daki varlýðýný güçlendiriyor", AlJazeera "Türkiye'nin Batý Afrika'daki son hamlesi Fransa'yý sarstý", TV5Monde "Erdoðan, Afrika'ya seyahat etmeden bir yýl geçirmiyor" dedi. Ziyaret ettiðiniz üç ülkede de Türkiye'ye ve þahsýnýza yönelik yoðun sevgilerini ortaya koyduklarý bir iletiþim kampanyasýyla karþýlaþtýk. Bugüne kadar 30 ayrý Afrika ülkesine toplam 41 ziyaret gerçekleþtirdiðinizi söylediniz. Afrika neden önemli?
Zaten bunlar bu iþi yakalamýþlar. Nerede ne olduðunu onlar da iyi biliyorlar.
Arkadaþlarla bir plan yapmýþtýk. Togo'da yaptýðýmýz görüþmede de gündeme geldi. Bu planda da nasip olursa inþallah Liberya, Burkina Faso gibi birbirine yakýn olan diðer ülkeleri ziyaret edeyim diyorum. Özellikle Sahraaltý bölgesini dolaþalým istiyorum. Güney Afrika'ya daha önce gittim ama güneye doðru da inip buraya bir daha gitmekte fayda var. Güney Afrika tabi bölgenin adeta en diri ülkesi. Üstelik savunma sanayiinde de Güney Afrika çok güçlü. Birlikte atabileceðimiz çok güçlü adýmlar var.
Tabi FETÖ'nün de maalesef Nijerya'da ciddi bir altyapýsý var. Burada Nijerya Cumhurbaþkaný Sayýn Buhari ile etraflýca bunlarý görüþtük. Þimdi istihbarat baþkanlarýmýza talimatý verelim dedik, mutabýk kaldýk ve istihbarat baþkanlarýmýzý çalýþtýrýp, Nijerya'da da FETÖ'nün üzerine gideceðiz. Burada bir üniversitesi, bir de hastanesi falan var. Bunlarý devralma talebimizi de görüþtük. Dedi ki "Ben o zaman size Saðlýk Bakanýmý göndereyim, sizdeki saðlýk sistemini ve hastaneleri bir yerinde incelesin. Sizin bu alanda baþarýlý olduðunuzu biliyorum." "Buyursunlar, gelsinler" dedik. Þimdi Saðlýk Bakanýný kýsa zamanda Türkiye'ye gönderecek.
Fakat tabi bizim Afrika'daki bu dönüþümümüzün durmamasý lazým. Afrika'da bizim yapacaðýmýz daha çok iþler var. Ýþ adamlarýmýzýn Angola'daki toplantýsý gayet verimli oldu. Ama yetmiyor, bundan sonra bunun takibi gerekiyor. Angola'nýn en önemli özelliði, yeraltý zenginliklerinin çok çok fazla olmasý. Altýn var, bakýr var. Bunlarla beraber çinko gayet ileri seviyede. Bunun yanýnda kurþun da var. Bizimle bir paylaþým içerisinde kazan-kazan esasýna göre adým atýn diyorlar. Elmas yataklarý da çok ileri derecede. Fransýzlar bunlarý sömürdü. Ama bunlar bu iþin farkýna çok geç vardýlar. Türkiye olarak bizim derdimiz bunlarý sömürmek deðil. Tam aksine biz yardýmcý olalým; hem onlara kazandýralým hem de biz kazanalým diyoruz. Mesela Angola petrol noktasýnda da baya iyi yerde. O adýmlarý atacak olursak bunlarla beraber bizim yatýrýmcýlarýmýz, giriþimcilerimiz de çok ciddi bir kazaným saðlarlar. Angola'da þu anda bizim yatýrýmcýlarýmýz yatýrým içinde. Burada ayný zamanda çeþitli liman vesaire gibi çalýþmalarýný da sürdürüyorlar. Doðal gaz ve enerji noktasýnda arkadaþlarýmýzýn attýðý adýmlar var. Bunlarýn attýðý bu adýmlarla beraber aramýzdaki insani iliþkileri çok daha iyi bir konuma getirmiþ olacaðýz.
Tabi birileri de bunun farkýnda. Elimizden gidiyor diye endiþe ediyorlar. Çünkü bunlar hep tek taraflý çalýþtýlar. Biz öyle deðiliz. Onlar da kazanacak, biz de kazanacaðýz. Tabi bunlarýn bir daha oralara girmeleri de kolay kolay mümkün olmayacak.
Düþünün Nijerya Cumhurbaþkaný Sayýn Buhari "Bizim 1 milyon insanýmýzý öldürdüler" diyor. Fransýzlar ayný þekilde Cezayir'de 1 milyon insan öldürdüler. Ruanda'da 700 bin insaný öldürdüler. Bunu söylediðiniz zaman kuduruyorlar. Onlara göre bunlarý teþhir etmeyeceksin, söylemeyeceksin!
EFNAN HAN: Afrika ülkeleri gerek Ýngilizler gerek Fransýzlar tarafýndan senelerce sömürüldü. Bugün hala o sömürüden izler duruyor. Siz "birlikte kazanma" teklifini öne sürdünüz. O bölge için bunu yapan ilk ve tek lidersiniz. Afrika kýtasýnda nasýl karþýlanýyor bu teklifiniz?
Tabi Afrika kýtasýndaki ülkeler bu teklifi gerçekten çok çok önemsiyorlar. Çünkü bundan önce gelenler böyle gelmediler. Onlar vurup geçtiler. Bizim gibi paylaþmak, beraber kazanmak, onlarýn kitabýnda yok. Çünkü kapitalist zihniyette böyle bir þey söz konusu olabilir mi? Hele modern kapitalizmde hiç yok. Bunlar kapitalizmin cani evlatlarý. O modern kapitalizm, bunlara neyi yüklediyse onlar da bunun gereðini yaptýlar. Hiçbir þey býrakmadýlar. Buralara helikopterlerle gelirler; o ocaklarýn olduðu yerlere inerler; altýn, elmas, gümüþ, aklýnýza ne gelirse bütün ocaklarý sömürürler, alýp kendi ülkelerine taþýrlarmýþ. Oradaki garipler ölmüþ, bitmiþ, yok olmuþ; umurlarýnda deðil. Bunlarýn bütün iþi o yer altýndaki zenginlikler. Onlarý da zaten orada býrakmadýlar, aldýlar kendi ülkelerine taþýdýlar.
TAHA DAÐLI: Fransa medyasý ve siyaseti sizin Afrika'ya yönelik ilginizin ne anlama geldiðini çok iyi idrak ediyor. Bunu verdikleri reaksiyonlardan çok açýk görebiliyoruz. Ama maalesef bizim ülkemizde de "Ne iþimiz var Afrika'da" þeklinde yorumlar yapýldý. Fransýzlar bu iþin ehemmiyetini çok ciddi olarak anlaþmýþken, ülkemizde bir kesim de maalesef bunu itibarsýzlaþtýrmaya çalýþýyor. Siz bunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Þu anda Afrika þunu çok iyi görüyor, çok iyi anlýyor; diyorlar ki sizin buraya geliþleriniz artýk Batý'nýn Afrika ile olan iliþkilerini de derdest ediyor. Afrikalý memnun. Bütün mesele þimdi bizim Afrika'yý uyandýrmamýz, ayaða kaldýrmamýz. Bizim iþ adamlarýmýzýn oradaki yatýrýmlarý inþallah Afrika'yý ciddi manada uyanýþa geçirecek.
HÝLAL KAPLAN ÖÐÜT: Togo'da yaptýðýnýz dörtlü zirve sonunda DAEÞ ve Boko Horom ile birlikte FETÖ ilk kez Afrika özelinde uluslararasý bir metne terör örgütü olarak girdi. Hem bunu hem de Afrika'daki varlýðýmýzýn FETÖ ile mücadele açýsýndan önemini deðerlendirir misiniz?
Bir defa Afrika'da ciddi manada FETÖ ile ilgili bir çöküþ baþladý. Þu anda çok ciddi sayýda okul Maarif Vakfýmýza devroldu. Maarif Vakfýmýz, 19 ülkede FETÖ iltisaklý 216 okulu devraldý. Þu anda bir Nijerya'da ayakta. Nijerya Cumhurbaþkaný Sayýn Buhari ile yaptýðýmýz görüþmede tabi bu konuyu da ele aldýk. Ama birçok Afrika ülkesinde hamdolsun bize, Maarif Vakfýmýza katýlýmlar oldu. Maarif Vakfýna olan bu katýlýmlar zaten FETÖ'nün artýk buralarda çöküþü anlamýna gelir. Bu, hýzla da devam ediyor. FETÖ, Güney Afrika'da da yavaþ yavaþ çökmeye baþladý.
MURAT ÖZER: BM'deki adaletsiz iþleyiþe dikkat çekmek için söylediðiniz "daha adil bir dünya mümkün" sloganýnýn, Afrika ve Orta Doðu halklarý ve hükümetleri nezdinde güçlü bir karþýlýk bulduðunu görüyoruz. Ziyaret ettiðiniz ülkelerde bütün caddelerin, sokaklarýn bu sloganla doldurulduðunu gördük. Bu ülke insanlarýnýn böyle bir beklentisi olduðu çok açýk. Sizin BM çerçevesinde baþlattýðýnýz "Dünya 5'ten büyüktür" þeklindeki siyasi inkýlabýn bölge halklarý üzerinde gerçek anlamda bir tesiri olduðunu görüyoruz. Tabi bundan dolayý özellikle Fransa'nýn ciddi bir rahatsýzlýðý var. Fransa bir süredir özellikle Cezayir'le ciddi bir siyasi kriz içerisinde. Macron'un bundan dolayý Türkiye'nin Cezayir halkýný, devletini cesaretlendirdiði yönünde sözleri olmuþtu. Peþinden de Türkiye'ye karþý tahrik edecek þekilde borç bataðýndaki Yunanistan'a yönelik ciddi silah satýþý oldu. En son da yine Türkiye karþýtý bir hamle olarak Lafarge'ýn Türkiye'nin mücadele ettiði terör örgütlerine destek verdiðini de gördük. Fransa'nýn Türkiye karþýtý bu tutumunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Fransa, Macron'la aslýnda çok ciddi bir kriz yaþýyor. Özellikle de son dönemlerin Fransa'sýnda bu yönetim, Fransa için en talihsiz yönetimdir. Ben Fransa'da Sarkozy ile tanýþtým, Chirac ile tanýþtým; bunlarýn hiçbiriyle mukayese edilmezdi. Chirac'ta bir devlet adamlýðý vardý. Sözse söz, olaya böyle bakardý. Çok ilginçtir, mesela, AB Liderler Zirvesinde üç adam vardý ki onlar Türkiye'yi ezdirmediler; Chirac, Schröder, Berlusconi... Türkiye o dönem içerisinde bütün AB Liderler Zirvesine istisnasýz katýlmýþtýr. Fakat Sarkozy ve deðerli dostum Merkel geldikten sonra Türkiye'yi Liderler Zirvesine davetle ilgili tutum deðiþti. Tabi bu bizim Avrupa Birliðine giriþ sürecimizi de olumsuz etkiledi. Adamlarýn Türkiye'ye bakýþý farklý. Eðer Türkiye'nin önünü açacak olurlarsa, biliyorlar ki Türkiye sýçrar. Bunlar Türkiye'nin sýçramasýný ister mi, kabul eder mi? Biz þu anda tamamen, kendi imkanlarýmýzla yolumuza devam ediyoruz.
Bakýn þimdi AÝHM bir karar almýþ. Bu Kavala denilen Soros artýðýyla ilgili olarak Türkiye'yi adeta burada mahkum etmek istiyorlar. 10 tane büyükelçi bu açýklamayý niye yapar? Bu Soros artýðýný savunanlar, bunu nasýl býraktýrýrýz gayreti içindeler. Söyledim Dýþiþleri Bakanýmýza, bizim bunlarý ülkemizde aðýrlamak gibi bir lüksümüz olamaz. Türkiye'ye böyle bir ders vermek haddinize mi sizin? Kimsiniz siz? Neymiþ? Kavala'yý býrakýn. Sen kendi ülkendeki haydutlarý, katilleri, teröristleri býrakýyor musun? Amerika'sý, Almanya'sý, hangisi böyle bir þeyi þu ana kadar yaptý? Yapmadýlar ve yapmazlar. Konuþtuðu zaman sana verecekleri cevap þudur, "yargý baðýmsýzdýr." Sizde yargý baðýmsýz da bizdeki yargý baðýmlý mý? Bizdeki yargý, baðýmsýzlýðýn en güzel örneklerini veriyor.
ÝBRAHÝM KARAGÜL: Muhalefet partileri de büyükelçilerin diliyle ayný dili kullanýyorlar...
Bunlardan baþka bir þey bekleyemeyeceðiz. AK Parti ve MHP olarak Cumhur Ýttifakýnda biz milletimizin hakký söz konusu olduðunda ayný hedefe vururuz. Ama diðerleri ayný hedefe vurmazlar. Onlar birlikte hareket ediyor. Neymiþ? 4 senedir yatýyormuþ. Yargý ne diyorsa o. Þimdi HDP de Selahattin Demirtaþ'ý çýkarmanýn gayreti içerisinde. Hale bakýn. Terörist adam ya... 53 tane vatandaþýmýz bunun çaðrýsýyla ölüyor Diyarbakýr'da. Yasin Börü yavrumuzun nasýl þehit edildiðini biliyorsunuz. Bütün bunlar ortadayken bakýyorsunuz bir televizyon kanalý bunun hanýmýný çýkarýyor, konuþturuyor, o da "çocuklarýmýn babasý içeride" diyor. Senin çocuklarýn babasý içeride de, Yasin Börü þehit oldu gitti. Diðerleri, yine ayný þekilde þehit edildi. Peki onlarýn yavrularý yok mu? Onlarýn hali ne olacak? Hiç bunu konuþmuyorlar. Bizim bu konudaki tutumumuzu, tavrýmýzý da sürekli eleþtiriyorlar. Kusura bakmasýnlar, biz bu görevde olduðumuz sürece hukuk ne ise bunun gereðinin yapýlmasýný istemeye mecburuz. Buradan taviz veremeyiz.
HACI YAKIÞIKLI: Kavala ilgili, "Türkiye'ye ders vermek haddinize mi?" diyerek çok net konuþtunuz. Muhalefet de büyükelçilerin tarzýyla konuþuyor, bunu milli bir konu olarak görmüyor. Siz bunu nasýl görüyorsunuz? Bunlar niye Osman Kavala ve Demirtaþ meselesine odaklandýlar? Bunun arka planýnda ne görüyorsunuz?
Terörün beslendiði odaklar belli. Bunlar zaten terörün beslendiði odaklar. Selahattin Demirtaþ da öyle. Daha devam eden davalarý var. Kavala hakeza öyle. Fakat Kavala'nýn özelliði daha farklý. Uluslararasý camia içerisinde Soros ne ise, Kavala o. Bunlar para ile istedikleri yeri istedikleri gibi sallamaya çalýþýyorlar. Þimdi Soros'un oðlu da giriyor. O da babasý gibi. Bunlarýn çok iyi takip edilmesi lazým. Bunlar mesela þu anda Balkanlara sýzmanýn, Balkanlarý sindirmenin gayreti içerisindeler. Bunlara da tabi fýrsat vermeyeceðiz, verilmemesi lazým. Kosova'da, Makedonya'da, Arnavutluk'ta, her yerde buna benzer þeyleri yaparlar. Dolayýsýyla bizim bilincimizin altýna bunu bir defa yerleþtirmemiz lazým. Elhamdülillah, Türkiye olarak biz güçlüyüz ve bize sýzamýyorlar. Terörist sayýsýnda ciddi bir düþüþ var. Bundan sonra da terörle mücadeleye ayný kararlýlýkla devam edeceðiz.
MURAT ÇÝÇEK: Afrika turuna çýkmadan önce yaptýðýnýz basýn toplantýsýnda F-35'lerden dolayý 1,4 milyar dolar alacaðýmýz karþýlýðý olarak Amerika tarafýndan bize F-16 alýmý ve mevcutlarýn modernizasyonu için bir teklif geldiðini açýkladýnýz. Bu durum ABD Dýþiþleri Bakanlýðýna soruldu; yalanlamadýlar da doðrulamadýlar da. Yine bir oyalama taktiði yürütüyorlar. Bundan vazgeçmeyecek mi Amerika?
Þu anda tabi alt düzeyde bu görüþmeler söz konusu. Ama biz bu 1 milyar 400 milyon dolarýmýzý öyle veya böyle alacaðýz. Bütün bunlar konuþuluyor. Þu anda Savunma Bakanlarýmýz karþýlýklý olarak bu görüþmeleri yapýyorlar. Þimdi Milli Savunma Bakanýmýz, Amerika Savunma Bakanýyla bir araya gelecek, görüþecekler. Mesafe alacaðýz diye inanýyorum. Roma'da G20 Toplantýsýnda Biden ile biz de bunu tabi konuþacaðýz. "Ne yapýyoruz ne oluyor" diye soracaðýz. Hiçbir þekilde Türkiye'nin haklarýnýn yenmesine fýrsat vermeyiz.
NERMÝN YURTERÝ: Ana muhalefet genel baþkaný Kýlýçdaroðlu'nun "siyasi cinayetler iþlenebilir" þeklinde sözleri oldu. Siz de bununla ilgili suç duyurusunda bulundunuz. Bu konuyla ilgili görüþlerinizi alabilir miyiz?
Her þeyden önce ana muhalefetin baþýndaki zatýn bu açýklamalarý tamamen deli saçmasý. Ya siyaseti öðrenecek ya siyaseti öðrenecek; bunun baþka çýkýþý yok. Siyasi cinayet dediðin zaman senin yapman gereken bir þey var. Nedir o? Ýspat edeceksin. Böyle bir ispat söz konusu deðil. Adeta bir deli bir kuyuya bir taþ attý, 40 akýllý çýkaramadý. Bu da böyle. Bunu neye göre söylüyorsun? Çünkü hukuktaki kaide çok açýk net ortada; müddei iddiasýný ispatla yükümlüdür. Senin bunu ispat etmen lazým. Bunu ispat etmediðin sürece bu sana yapýþýp kalýr. Nitekim bütün arkadaþlarýmýz bu konuyla ilgili gerekenleri söylediler. Ama bu da ayný, yanýndakiler de ayný. Ayný þeyleri dönüp dönüp konuþuyorlar. Avukat arkadaþlarýmýz þu anda bununla ilgili davalarý açtýlar. O da tutuþtu. Niye? Çünkü olmayan þeyi konuþuyor. Diðeri de ayný þekilde, olmayan þeyi konuþuyor. Malum, þimdi baþsavcýlýk bunlarý davet etti. Baþsavcýnýn davetiyle de bunlar ifadeyi verecekler. Bakalým ne söyleyecekler, göreceðiz.
ERCAN SEKÝ: Seçimlere daha çok var, bir yýldan fazla zaman var. Ancak muhalefet partilerinde gerek liderlerin söylemlerinde, gerekse sözcülerin açýklamalarýnda son dönemde bir özgüven artýþý hissediliyor. Girdiði bütün seçimleri kazanmýþ bir lider ve Türkiye'nin en tecrübeli siyasetçisi olarak, muhalefetteki bu durumu nasýl yorumluyorsunuz?
Bunlar neredeyse iki yýldýr hep erken seçim demiyorlar mý? Çok açýk net bir gerçek var ortada; ben "seçimler zamanýnda yapýlacak diyorum, asla geri adým yok" diyorum. Devlet Bey, ayný þekilde, Haziran 2023'ü söylüyor, "seçimler zamanýnda yapýlacak" diyor. Ama bunlar hala avara kasnak gibi dönüp dönüp duruyorlar. Yok böyle bir þey, olmayacak böyle bir þey. Seçim zamanýnda yapýlacak. Türkiye, seçimlerin zamanýnda yapýlmasý olayýný yaþayacak. O tarih de Haziran 2023'tür.
HÝLAL ÖZDEMÝR: Suriye ve Irak'a sýnýr ötesi operasyonun iki yýl uzatýlmasýný öngören tezkere Meclis Baþkanlýðýna sunuldu. HDP Eþ Genel Baþkaný Mithat Sancar, Millet Ýttifaký ortaklarý Ýyi Parti ve CHP'ye askeri tezkereler konusunda tutum deðiþtirme çaðrýsýnda bulundu. Yani bir milli güvenlik meselemizi pazarlýk konusu haline getirdiler. Bu konu hakkýnda ne düþünüyorsunuz. Bir de geçen günlerde "Artýk tahammülümüz kalmadý, gereken adýmlarý atacaðýz" demiþtiniz. Bu da sýnýr ötesi operasyonun sinyali olarak nitelenmiþti. Bu konuya iliþkin söylemek istediðini yeni þeyler var mý?
Þu anda bizim bölgede ciddi manada hassas noktalara operasyonlarýmýz devam ediyor. Kesinlikle taviz vermek yok. Suriye'deki bu süreci devam ettiriyoruz. Þu an itibarýyla da rejim nasýl bir tavýr alýr onu bilemiyorum ama biz özellikle Ýdlib'deki bu yaklaþým tarzýna karþý gereði neyse onu yapmaya ve bütün aðýr silahlarýmýzla beraber cevabýný vermeye devam ediyoruz. Bu iþi kendi akýþýna býrakamayýz.
TUBA ATAV: Haziran ayýnda Bakü'ye gidip Þuþa'yý ziyaret etmiþtiniz. Zengezur Koridorunun açýlmasý için de adýmlarýn atýlacaðýný biliyorduk. Bu konuda bir geliþme var mý? 26 Ekim'de Fuzuli havalimanýnýn açýlýþý için yine orada olacaksýnýz. Programýnýzla ilgili detaylar var mý?
Programda Bakü yok ama havalimanýný inþallah açýyoruz. Bu konuyla ilgili olarak Ýlham Aliyev kardeþimle de görüþtük. O günkü programda havalimanýyla birlikte oradaki birkaç karayolunun ve tarýmla ilgili atýlan bazý adýmlarýn açýlýþýný da inþallah yapacaðýz. Zengezur Koridorunun açýlmasýyla ilgili kararlýlýðýmýz da ayný þekilde devam ediyor.
Bu arada bizim mayýn tarama araçlarýmýzdan Azerbaycan'a verdik, veriyoruz. Onlar da çok takdir topladý. Mayýn taramada bu araçlar çok çok baþarýlý oldular. Togo ve Burkina Faso'ya da ikiþer tane verdik. Onlar da çok mutlu oldular.
SEVÝL NURÝYEVA: Ýran'ýn Nahçivan ve güney Kafkasya sýnýrýnda bir askeri hareketliliði söz konusu. Ýran bir taraftan da Azerbaycan'ýn Ýsrail ile iliþkilerine atýfta bulunuyor. Türkiye'nin Kafkasya'da aktif ve kalýcý aktöre dönüþtükten sonra Ýran'ýn bu eylemlerinin bir anlamý var mý ve bu sýcak bir krize dönüþür mü?
Benim þahsen böyle bir beklentim yok. Ýsrail'in Azerbaycan ile olan iliþkileri nedeniyle, Ýran kalkýp da Azerbaycan'a karþý, Azerbaycan'ý hedef tahtasýna koymak gibi bir duruma girmez. Çünkü bugün Ýran'daki Azeri oraný ortadadýr. Bu tabi düþündürür. Öyle kolay deðil. Yapýlan iþ yanlýþtýr. Ýran, yeni yönetimi de öyle zannediyorum ki bu yanlýþý devam ettirmez.
ERCAN SEKÝ: Togo, Burkina Faso ve Liberya liderleriyle buluþmanýzda bahçedeki dörtlü sohbetten keyifli anlar yansýdý. Orada neler yaþandý, ne konuþuldu da o keyifli görüntü ortaya çýktý?
Liberya Cumhurbaþkaný Weah eski bir futbolcu. Futboldan sonra siyasete girmiþ. Galatasaray'ý çok sevdiðini söylüyor. Monaco, Paris Saint-Germain, AC Milan, Chelsea ve Manchester City ve Marsilya gibi birçok büyük futbol kulübünde oynamýþ. Yýlýn futbolcusu da seçilmiþ. Ronaldo'nun da aldýðý Altýn Top Ödülünü o da almýþ. Tabi çok iyi de transfer paralarý almýþ. Bunun üzerine yaptýðýmýz bir espri üzerine gülümsediðimiz hoþ bir sohbet oldu.