Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan, Suudi Arabistan ve Azerbaycan ziyaretleri dönüþünde uçakta aralarýnda Star Gazetesi Yazarý Sevil Nuriyeva Ýsmayýlov, Akþam Gazetesi Yazarý Turgay Güler ve 24 TV'den Belkýs Kýlýçkaya'nýn bulunduðu uçakta gazetecilerin sorularýný cevaplandýrdý, deðerlendirmelerde bulundu.
GENEL DEÐERLENDÝRME
Deðerli basýn mensubu arkadaþlarým sizleri en kalbi duygularýmla, muhabbetle selamlýyorum. Riyad ve Bakü'ye yaptýðýmýz iki günlük seyahatimizin sonuna gelmiþ bulunuyoruz. Riyad'da düzenlenen Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý-Arap Birliði Ýkinci Olaðanüstü Ortak Zirvesi'ndeki konuþmamýzda Gazze ve Lübnan'daki soykýrýma deðindim. Acil ateþkes ilaný öncelikli olmak üzere, insani yardýmlarýn kesintisiz ve düzenli þekilde ihtiyaç sahiplerine ulaþtýrýlmasý gerekliliðine dikkat çektim. Malumunuz Ýsrail üzerindeki baskýyý canlý tutmak ve uluslararasý hukuk temelinde bu ülkeye karþý zorlayýcý tedbirler alýnmasý için yoðun gayret gösteriyoruz. Ýsrail mezalimine dünyada en güçlü tepkiyi veren, bu konuda ticaretin durdurulmasý dahil en somut adýmý atan ülke hiç tartýþmasýz Türkiye'dir. Gazze'ye gönderilen insani yardým miktarýnda da en üstte yine biz varýz. Ýsrail'e silah ve mühimmat sevkiyatýnýn engellenmesi amacýyla Birleþmiþ Milletler'de baþlattýðýmýz giriþime 52 ülke ve 2 uluslararasý kuruluþ desteðini bildirdi. Bu giriþimimize dair mektubumuzu geçtiðimiz günlerde Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu Güvenlik Konseyi Dönem Baþkaný ve Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri'ne ilettik. Riyad'daki zirvemizde de tüm teþkilat ve Arap Birliði üyelerini mektubumuzu imzalamaya davet eden bir karar alýndý. Ülkemizin, katliamýn durdurulmasý için attýðý adýmlardan ve insani yardým çabalarýndan sitayiþle bahsedildi. Zirve vesilesiyle ikili görüþmeler yapma imkaný da bulduk. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'la bir araya geldik. Verimli bir görüþme oldu. Ayrýca Ürdün Kralý Abdullah ve Filistin Lideri Mahmud Abbas'ýn yaný sýra Katar, Birleþik Arap Emirlikleri, Lübnan, Irak, Gana, Burkina Faso, Çad, Gine Bissau, Senegal ve Maldivler devlet, hükümet baþkaný ve diðer yetkililerle temas ve görüþmeler yaptýk.
Ziyaretimin ikinci ayaðýnda Bakü'de düzenlenen Dünya Liderleri Ýklim Zirvesi'ne katýldým. Þahsýma ve heyetime gösterilen hüsnü kabulden ötürü zirveye ev sahipliði yapan Azerbaycan Cumhurbaþkaný Ýlham Aliyev kardeþime bu vesileyle tekrar teþekkür ediyorum. Birleþmiþ Milletler çatýsý altýndaki en önemli iklim etkinliði olan zirveye 80 ülke devlet ve hükümet baþkaný düzeyinde iþtirak etti. Zirvede beklentinin en yüksek olduðu müzakere baþlýðý, iklim deðiþikliðinin finansmanýydý. Bilhassa geliþmekte olan ülkelerin ihtiyaç duyduðu mali kaynaðýn ne þekilde oluþturulacaðý ele alýndý. 2009 yýlýnda Danimarka Ýklim Zirvesinde açýklanan yýllýk 100 milyar dolarlýk iklim finansmaný hedefinin 2025 yýlý sonrasý için teyidi ve ilave mekanizmalarla desteklenmesini deðerlendirdik. Zirveye hitabýmda ülkemizin iklim deðiþikliðiyle mücadele yolundaki gayretlerini anlattým. Küresel iklim eðilimine katký sunmaya devam edeceðimizi vurguladým. Eþim Emine Erdoðan'ýn giriþimleriyle baþlatýlan ve kýsa sürede küresel ölçekte bir projeye dönüþen Sýfýr Atýk Hareketi'nin önemini ifade ettim. Ayrýca aðaçlandýrma, su idaresi ve yenilenebilir enerji baþlýklarýnda kaydettiðimiz ilerlemelere iþaret ettim. Yenilenebilir enerjide Avrupa'da beþinci, dünyada 11'inci sýrada yer alýyoruz. Su verimliliði seferberliðimize ilave olarak, her 11 Kasým gününü "Milli aðaçlandýrma günü" ilan ettik. Dünden itibaren milyonlarca fidaný halkýmýzýn desteðiyle toprakla buluþturmaya baþladýk. Liderler Zirvesi'ne katýlan muhataplarýmla ikili görüþmeler de gerçekleþtirdik. Bu kapsamda Ýngiltere Baþbakaný Sayýn Keir Starmer, Kazakistan Cumhurbaþkaný Sayýn Kasým Cömert Tokayev, Moldova Cumhurbaþkaný Sayýn Maia Sandu, Karadað Cumhurbaþkaný Sayýn Yakov Milatovic ve Azerbaycan Cumhurbaþkaný Ýlham Aliyev ile bir araya geldik. Bu görüþmelerimizde ikili münasebetlerimizle birlikte bölgesel geliþmeler hakkýnda istiþarelerde bulunduk. Her iki zirvede alýnan kararlarýn hayýrlara vesile olmasýný diliyor hem Suudi kardeþlerimize hem can Azerbaycan'a, bilhassa Ýlham kardeþime nazik ev sahiplikleri dolayýsýyla teþekkür ediyorum. Sizleri bir kez daha saygýyla selamlýyorum. Þimdi sözü sizlere devrediyorum.
SORU: Katýlýmýnýzla Türkiye, Bakü'de düzenlenen COP29 Ýklim Zirvesi'nde en üst düzeyde temsil edilen ülkelerden oldu. Enerji üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarý AK Parti iktidarýnda yüzde 55'e kadar yükseldi ki bu bir rekor. Yeþil kalkýnmayý milli bir mesele olarak gören Türkiye, az önce zatýalinizin de belirttiði gibi Avrupa'da beþinci, dünyada ise 11'inci sýraya yerleþti. Bu kapsamda deðerlendirecek olursak 2053'e kadar sýfýr emisyon hedefimiz gerçekçi mi ve bunu baþarabilecek miyiz efendim?
Ýklim meselesi dünyanýn önünde bulunan en kritik tespitlerden bir tanesi. Savaþlarý, çatýþmalarý, göçleri ne kadar önemsiyorsak bu meseleye de ayný ciddiyetle yaklaþýyoruz. Türkiye'de hükümet olarak bu konuda ilgili bakanlýklarýmýzla ne gibi tedbirler alabileceðimizin üzerinde ýsrarla duruyoruz. Dünyamýzýn sýnýrlý kaynaklarýný en verimli þekilde kullanmak ve insanlýk olarak yüzyýllar boyunca geliþim göstererek oluþturduðumuz medeniyetimizi çok farklý bir seviyeye getirebilmek için tedbirlerimizi aldýk, alýyoruz ve almaya devam edeceðiz. Türkiye olarak bu konuyu önemsiyor ve üzerimize düþeni yapmak için azami gayret gösteriyoruz. Fakat sadece bizim ya da beraberimizdeki birkaç ülkenin gayretleriyle bu meseleye köklü ve kalýcý çözüm bulmak mümkün deðil. Organize hareket etmeli, bu sorunun yükünü hep birlikte omuzlamalýyýz. Bazý ülkeler iklim deðiþikliði ile eksiksiz mücadele ederken, bazýlarý kar hýrsýyla alýnmasý gereken tedbirleri görmezden gelir, hatta çevreyi daha fazla kirletmeye kalkýþýrsa bu problemin üstesinden gelemeyiz. Toplumlarýn en küçük birimi ailelerden baþlamak üzere, kurumlar, kuruluþlar, yerel yönetimler, sivil toplum, ülkeler ve uluslararasý kuruluþlara kadar hedefe odaklanmýþ ve farkýndalýðý yüksek bir seferberlik haliyle bu küresel sorunu aþabiliriz. Özellikle de iklim deðiþikliði ile mücadele konusunda yeterli kaynaða ve imkana sahip olmayan ülkelerin de mücadeleye katýlýmýný saðlamak için finansman, teknoloji transferi ve kapasite geliþimi önemlidir. Sýfýr Atýk giriþiminin öneminin her geçen gün daha çok anlaþýldýðý günümüzde bu giriþimin yaygýnlaþtýrýlmasý ve bir yaþam tarzýna dönüþmesi için gayret gösteriyoruz. Çevre ve iklim hassasiyetimiz en üst düzeydedir ve öyle kalacaktýr. Biz tedbirlerimizi þu ana kadar nasýl aldýysak, bundan sonra da almaya devam edeceðiz.
SORU: Amerika Birleþik Devletleri'nde baþkanlýk yarýþýnda ipi göðüsleyen Sayýn Donald Trump oldu. Kendisiyle bir telefon görüþmesi de yaptýnýz. Yeni dönemde Türkiye-Amerika Birleþik Devletleri iliþkileri ile fýrsatlar açýsýndan ve riskler baðlamýnda Türk-Amerikan iliþkilerinin seyrini, bu yeni dönemi deðerlendirmenizi rica edeceðim.
Yeni dönemde Türkiye ile Amerika Birleþik Devletleri arasýndaki iliþkilerin geliþmesi yaptýðýmýz bir telefon diplomasisiyle saðlanmaz. Biz Sayýn Trump'la inþallah uluslararasý toplantýlar ya da ikili görüþmelerde bir araya gelmek suretiyle bundan sonraki süreci nasýl deðerlendireceðimizi çok daha iyi bir þekilde tespit edeceðiz. Þu anda Sayýn Trump'ýn kabinesi nasýl oluþacak, nasýl bir kabine ortaya çýkacak bunlarý görmemiz gerekiyor. Bir de Sayýn Trump'ýn kabinesi, benim kabinemdeki arkadaþlarla yapacaklarý görüþmelerle birbirlerini çok daha yakýndan tanýyacak, bilecek ve ona göre de adýmlarýmýzý inþallah atacaðýz. Bu noktada Baþkan Yardýmcýlarý ve Dýþiþleri Bakanlarý önem arz ediyor. Bu bakanlarýmýz bir araya gelmek suretiyle birbirlerini tanýyýp, istiþare edecekler. Temennimiz odur ki; Türkiye ile Amerika Birleþik Devletleri arasýnda çok daha farklý bir süreç baþlamýþ olsun. Þüphesiz iki ülke arasýnda fýrsatlar her zaman mevcuttur. Bu fýrsatlarý deðerlendirme iradesi ve iki ülkeye de kazandýracak adýmlarýn atýlmasý temel beklentimizdir. Biz konuya her liderin yaptýðý gibi ülkemizin çýkarlarý perspektifinden yaklaþýyoruz. Trump yönetimi, ekonomiyi öncelikli hedeflerinden biri olarak görüyor. Türkiye de stratejik coðrafi konumu ve genç nüfusu ile yatýrým fýrsatlarý sunan bir ülke. Ýki ülke arasýnda ticaret hacminin artýrýlmasý ve yatýrýmlarýn teþvik edilmesi için yeni fýrsatlar oluþturabiliriz. Özellikle enerji, altyapý ve teknoloji alanlarýnda yeni iþ birliklerini geliþtirmemiz mümkün.
SORU: Trump'la görüþmenizde yanýnda Elon Musk ve oðlu da vardý. Ayrýca Elon Musk New York'ta Türkevi'nde görüþtüðünüz zaman dýþarýya elinde kitabýnýz "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" ile çýkmýþtý. Benim merak ettiðim husus bu noktada Elon Musk'la arada sýrada görüþür müsünüz? Bunun yanýnda Türkiye'nin uzaya gitme çalýþmalarý olsun, teknoloji ile ilgili çalýþmalarý olsun bu noktada küresel düzlemde Türkiye'yi neler bekliyor?
Bu kampanyada Musk, Sayýn Trump'ýn yanýnda yer aldý. Bizi burada ilgilendiren konu Musk'ýn uzay ve teknoloji alanýnda çalýþan bir iþ insani olmasý... Kendisi teknolojiyi yakýndan takip eden ve bazý ciddi teknolojik adýmlarý da atan bir isim. Türkiye'de kendisiyle bu konuyla ilgili bir görüþme yaptýk. Son Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu'nda Türkevi'nde kendisiyle görüþtüðümüzde çocuðunu da yanýnda almýþ ve Türkevi'ne öyle gelmiþti. Türkevi'ndeki görüþmemizde de samimi bir havada görüþmeyi yaptýk. Türkiye'nin teknoloji alanýnda attýðý atýlýmlar, dünyanýn dikkatini çekiyor. Teknoloji tek baþýna ilerleyeceðiniz bir alan deðil, mutlaka bazý iþ birliklerine ihtiyacýnýz oluyor. Bu alanda iþ birliði fýrsatlarýnýn doðmasý halinde Musk ile de adýmlar atýlabilir. Elon Musk, Sayýn Trump yönetiminde hangi alanda görev alacak, hangi alanda aldýðý görevle Sayýn Trump'a veyahut da Amerika yönetimine faydasý olacak bunu zaman içerisinde göreceðiz.
SORU: Donald Trump'ýn seçilmesi, bölgesel savaþ ve Ýsrail iþgali tehdidini ne oranda azalttý?
Bana bu konu ile ilgili tespitler için biraz erken gibi geliyor. Trump görevi, Biden'den teslim alsýn bakalým. Devir teslimden sonra yeni dönemde ne gibi adýmlar atacak, bunu o zaman göreceðiz. Temennimiz odur ki; Trump bu dönem bölgeye yönelik çok daha farklý adýmlar atsýn. Çünkü zaman zaman verilen mesajlar bizi kaygýlandýrabiliyor. Onun için de Ocak ayýný bir görmemiz lazým. Ocak ayýndan itibaren ne gibi adýmlar atýlacaðýný bence o zaman göreceðiz. Kendisiyle seçilmesi sonrasý nasýl birkaç gün içerisinde görüþüp konuþtuysak, bundan sonraki süreçte de bu temaslarýmýzý ayný þekilde gerçekleþtireceðimize inanýyorum. Çünkü geçmiþte Trump'la görüþmelerimiz Biden'le mukayese edilemeyecek derecede fazlaydý. Ýnþallah bu dönemde de bu adýmlarý en güzel þekilde atarýz ve hem Amerika Birleþik Devletleri hem Türkiye buradan kazançlý çýkar.
SORU: Amerika Birleþik Devletleri'nin liderliðindeki Batý, Ýkinci Dünya Savaþýndan sonraki kurulu düzen için Çin ve Rusya'yý tehdit olarak görüyor. Rusya ve Çin'in Ýsrail ve Gazze konusundaki tutumunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Çin Devlet Baþkaný Xi Jinping'in, Rusya Devlet Baþkaný Putin'in ne gibi tavýrlarý olacak bunlarý zaman bizlere gösterecek. Bu iþin en ideal þahidi zamandýr. Bizler de bunu takip etmek durumundayýz ve takip edeceðiz. Ona göre de ne gibi tavýr takýnýyorlar ne gibi adým atacaklar göreceðiz. Çünkü bunlar artýk dünyada çok önemli konuma gelmiþ olan ülkeler. Dolayýsýyla biz de artýk onlarý takip edeceðiz. Çin ve Rusya Ýsrail'in bu saldýrýlarýnýn haksýz ve hukuksuz olduðuna iliþkin açýklamalar yaptý. Saldýrýlarýn sonlandýrýlýp konunun diplomasi yoluyla çözülmesi noktasýnda beyanlarý da bulunuyor. Birleþmiþ Milletler zemininde baþlattýðýmýz Ýsrail'e silah ve mühimmat sevkiyatýnýn durdurulmasý için tedbir isteyen ortak mektup giriþimimize Rusya ve Çin imza verdi bu önemli bir adýmdýr. Çünkü Ýsrail'e bu silah ve mühimmat sevki devam ettiði müddetçe Ýsrail daha saldýrgan hale gelecek. Ýsrail'in durdurulmadýðý her gün Filistin ve Lübnan'daki insani tablo biraz daha aðýrlaþýyor. Ýnsani yardýmlarýn kesintisiz ulaþýmýnýn saðlanamadýðý her gün insanlar ilaçsýzlýk, açlýk, susuzluk ve vahþice saldýrýlar nedeniyle ölüyor.
SORU: Arap ülkeleri ve Türk dünyasý devletleri liderlerine, Ýsrail konusunda daha aktif pozisyon alma konusunda çaðrýda bulundunuz. Bugüne kadar net bir tavrýn olmadýðýný gözlemliyoruz. Arap ülkeleri ve Türk devletleri içerisinde sizin çaðrýnýza en fazla desteði hangi ülkeden alabildiniz bugüne kadar?
Ýsrail'in Gazze soykýrýmýna giriþtiði günden bu yana herkesi katliamlarýn ve ölümlerin karþýsýnda olmaya davet ediyoruz. Görüþtüðümüz tüm ülkelerle gündem baþlýklarýmýzdan biri mutlaka Ýsrail'in Filistinlilere yönelik uyguladýðý zulümdür. Zulmün karþýsýnda olmak için insan olmak yeterlidir. Hangi dili konuþtuðunuz, hangi inanca sahip olduðunuz, derinizin ya da saçýnýzýn, gözünüzün rengi deðil insani deðerlere sahip olup olmadýðýnýz önemlidir. Maalesef bazý Batýlý ülkelerin yönetimlerinden bunu göremedik. Çýrpýnan Filistinli çocuklarýn feryatlarý karþýsýnda yürekleri titremeyenlerle ortak bir paydada buluþmamýz çok zor. Hastanelerin, ambulanslarýn vurulduðunu gördüklerinde buna isyan etmeyenler bunu normal görüp "Ýsrail'in kendini savunma hakký var" kýlýfýyla bu suçu örtmeye çalýþanlardan zulme karþý duruþ beklemek hayalcilik olur. Arap ülkeleri ve Türk devletleri ile insanlýk ittifakýný geniþletmek, tek ses ve tek yürek olduðumuzu göstermek için çalýþýyoruz. Bir ve beraber ayný amaçla ve ayný tonda bu zulme karþý seslerimizi yükseltmemiz gerekiyor. Kaybedilen zamaný çoðaltmadan bunu yapmak ise daha da önemli. Çaðrýmýz somut adýmlarý içeriyor. Mesela Uluslararasý Adalet Divaný'nda bir hukuk mücadelesi baþladý ona güçlü destek önemli. Filistin Devleti'nin tanýnmasý için çabalamak bir baþka somut adým. Ýki devletli çözüm olmadan bölgeye huzur ve barýþýn gelmesi mümkün deðildir. Ýsrail'e yönelik ticari kýsýtlamalar ve ambargolar da yine baþka bir mücadele biçimi. Diplomatik baskýnýn artýrýlmasý için Ýsrail'i her alanda köþeye sýkýþtýracak aktif bir diplomasi ortaya konulmasý da mühim. Büyük bir insanlýk sýnavýnýn ortasýndayýz. Bu sýnavdan geçmek insanlýk ittifakýnýn parçasý olmakla mümkün. Yoksa tarih Ýsrail'in yanýnda duranlarý da, zulme sessiz kalanlarý da yargýlayacaktýr.
SORU: Türkiye, Ýsrail ile ticareti tamamen durdurdu. Ancak ticaretin halen devam ettiðine dair bazý iddialar gündeme getiriliyor. Bunu kimler, ne amaçla sürekli gündeme getiriyor? Bu konuda ne düþünüyorsunuz?
Siyasetin en kirli tarafý burasý. Niye yaparlar bunlarý? Mevcut hükümeti nasýl yýpratýrýz anlayýþý ile bu amaç için yaparlar. Biz þu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti olarak Ýsrail ile iliþkileri kesmiþ durumdayýz. Bizim þu anda Ýsrail'le bu noktada herhangi bir iliþkimiz yok. Bundan sonraki süreçte de bu iliþkileri geliþtirmek için attýðýmýz adým da yok. Malum bu siyasi partiler, ki bunlar da 'cürmü kadar yer yakar'. Ne yapýyorlar þimdi? Acaba biz Cumhur Ýttifaký'ný nasýl yýkarýz veya Cumhur Ýttifaký'ný nasýl yerden yere vururuz bunun arayýþý içindeler. Bununla yerden yere vurulmaz. Þu anda Cumhur Ýttifaký Ýsrail ile iliþkilerin kesilmesi konusunda kesin kararlýdýr. Biz bu kararlýlýðýmýzý bundan sonraki süreçte de devam ettireceðiz. Tayyip Erdoðan'ýn baþýnda olduðu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Ýsrail ile hukukunu devam ettirmez, geliþtirmez. Böyle bir niyetimiz de söz konusu deðil. Bu konuda bazýlarý kulaklarýný, gözlerini ve zihinlerini hýrs týkaçlarý ile kapatmýþ durumda. Onlar hakký görmeye kör, hakký iþitmeye saðýr, hakký söylemeye dilsizler. Onlar için yapacak bir þey kalmamýþtýr. Bulunduklarý çukurda çýrpýnmaya ne dersek diyelim devam edecekler. Bizim muhatabýmýz iftiracýlar hiç olmadý. Biz bu konuyu milletimize anlattýk ve anlatmaya devam ediyoruz. Çünkü bizim bu konuda ne kadar samimiyetle gayret gösterdiðimize milletimiz þahittir. Sadece milletimiz deðil, dünya þahittir. Biz Ýsrail ile ticareti de iliþkileri de kestik, nokta. Biz Filistin'in sonuna kadar haklý davasýnda yanýndayýz. Biz Netanyahu denilen zalimden de onun çetesinden de bu yaptýklarýnýn hesabýný hukuk önünde soracaðýz. Sonuna kadar zalimlerin ensesinde olacaðýz. Biz böylesi bir baský yaptýðýmýz için Ýsrail'in dümen suyundaki bu iftiracýlar bizi hedef alacak, biliyoruz. Biz istikametimizi iftiracýlarýn kirli cümlelerine göre deðil, milletimizin iþaret ettiði yöne göre tayin ediyoruz.
SORU: Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý ve Arap Ligi Olaðanüstü Zirvesinde aile fotoðrafýnda Suriye Devlet Baþkaný Beþar Esed ile yer almanýz dünden bu yana özellikle ülkemizde en çok konuþulan konu haline gelmiþ durumda. Zirve marjýnda Suriye tarafýyla herhangi bir temasýnýz oldu mu? Suriye ile normalleþme sürecinde son durum nedir?
Beþar Esed'in konuþmasýný dinleme imkaným olmadý. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman ile görüþme için çýktým. Ben hala Esed'den umutluyum. Bir araya gelip Suriye-Türkiye iliþkilerini inþallah yoluna koyalým diye hala umudum var. Çünkü bizim Suriye-Türkiye arasýndaki terör yapýlanmalarýný yok etmemiz lazým. Suriye'de adil ve kalýcý barýþýn zemini vardýr. Bunu saðlamak için atýlacak adýmlar da bellidir. Biz Suriye tarafýna normalleþme konusunda elimizi uzattýk. Bu normalleþmenin Suriye topraklarýnda barýþa ve huzura kapý aralayacaðýný düþünüyoruz. Suriye'nin toprak bütünlüðünü tehdit eden biz deðiliz. Suriye'nin toprak bütünlüðünü terör örgütü PKK/PYD/YPG baþta olmak üzere teröristler tehdit ediyor. Suriye'nin toprak bütünlüðünü çoðu ülkelere daðýlmýþ Suriyeliler de tehdit etmiyor. Esed bunun farkýna varýp ülkesinde yeni bir iklimi baþlatacak adým atmalý ve ülkesine sahip çýkmalýdýr. Yaný baþlarýndaki Ýsrail tehdidi bir masal deðil. Çevredeki ateþin istikrarsýz topraklarda hýzla yayýlacaðý unutulmamalýdýr.
SORU: Ýsrail'in saldýrganlýðý konusuna deðinirken, "bölgedeki ateþin bizi de yakmasýný beklemeyeceðiz" dediniz. Bu sözlerinizi ateþ bize yaklaþmadan, sýnýrlarýmýzýn ötesinde bir yeni tampon bölge harekatý gibi algýlayabilir miyiz?
Bu terörden arýndýrýlmýþ bölge konusunda 30 kilometre derinlik durumu var. 30 kilometre derinlik meselesinde aslýnda Suriye'nin içinde bu terör örgütlerini yok etme adýmlarýmýz söz konusuydu. Bir diðer taraftan da amaç Türkiye'ye gelen Suriyeli kardeþlerimizin gönüllü, güvenli ve onurlu þekilde geriye dönüþleri için zemin hazýrlamaktý. Bu konuda da belli bir mesafe alýndý. Hala bizim Suriye'nin kuzeyinde konut yapýmlarýmýz devam ediyor. Oradaki konut yapýmlarýyla Suriyeli kardeþlerimize bir zemin hazýrladýk. Þu anda da gerek COP Zirvesinde gerek Riyad'da yaptýðýmýz toplantýlarda Suriye'deki atacaðýmýz adýmlar büyük önem arz ediyor. Bunu hallettiðimiz andan itibaren zaten Suriye'nin kuzeyinde ciddi mesafe alacaðýz. Þu anda Suriye'de Kamýþlý bölgesini düþünün. Niye biz Kamýþlý'da güvenlik güçlerimizle gerekli adýmlarý atýyoruz? Çünkü orada bu terör örgütünü kökünü de yok edelim diyoruz. Bu adýmlarla da güvenlik güçlerimiz oralarda çok ciddi mesafeler aldýlar. Çok ciddi neticeler elde ettiler. Gerek istihbarat teþkilatýmýz gerek güvenlik güçlerimiz buralarda aldýklarý neticeyle Türkiye'yi rahatlattýlar. Ülkemizin güvenliði, vatandaþlarýmýzýn huzuru için sýnýr ötesi operasyonlarýmýz her zaman gündemimizde. Tehdit hissedersek her an sýnýr ötesi operasyonlarýmýza baþlayacak hazýrlýðýmýz mevcut. Bizim Suriye'nin toprak bütünlüðüne saygýmýzdan kimsenin þüphesi olmasýn. Fakat Suriye'nin kuzeyinde tam bir istikrarsýzlýk hüküm sürüyor. Bu da terör örgütlerinin o bölgedeki karmaþadan beslenmesi ve orada tutunmasý için elveriþli ortam hazýrlýyor. Suriye'deki istikrarsýzlýk ve terör örgütlerinin orada tutunmasý bizim için bir güvenlik riskidir. Bizim gerek DEAÞ'a gerek PKK/PYD/YPG'ye yönelik tüm harekatlarýmýzýn amacý kendi güvenliðimizi saðlamaktýr. Bundan sonra atacaðýmýz adýmlar da bunun için olacak. Sýnýrlarýmýzda hala teröristlerin tutunduðu alanlar bulunuyor ve burasý bizim güvenliðimiz için risk oluþturuyor. Oralarý tamamen temizlemeden ve terör bataklýðýný kurutmadan tam anlamýyla güvenliði saðlamak mümkün deðil.
SORU: Ýsrail'in saldýrganlýðý sürüyor. Batý ülkelerinin de çok yoðun destek verdiðini görüyoruz. Bu süreç, Orta Doðu'da sýnýrlarýn yeniden çizilmek istendiði bir süreç mi? Bu konuda ne düþünüyorsunuz? Daha önce de iç cephenin önemine dair mesajlar verdiniz. Ýç cephenin önemi ve bu konudaki muhalefetin duruþunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Þu anda muhalefetin böyle bir derdi yok. Muhalefetin böyle bir derdi olmadýðý için biz artýk kendi göbeðimizi kendimiz kesiyoruz. Mecburuz, baþka çare yok. Gelen bütün haberler de Suriye'de alýnan netice bana göre Suriye'yi de rahatlatacak. Ama bizim burada Beþþar Esed ile aramýzdaki hukuku yeniden ihya etmemiz, bölgeyi çok daha fazlasýyla inþallah rahatlatacaktýr. Bizim iç cephemizi saðlam tutma anlayýþýmýzý muhalefet anlayamamýþ gibi görünüyor. Ýç cephenin tahkimi elbette her zaman önemli ancak ne yazýk ki iç cepheyi güçlendirmek istediðimizde ortak hassasiyetlerle hareket eden bir muhalefeti yanýmýzda bulamadýk. Muhalefet gündelik siyasi meseleler, kazançlar, rantlarla uðraþýyor. Biz ise küresel ve bölgesel riskleri okuyarak, uzun yýllara sirayet edecek politikalar üzerinde çalýþýyoruz. Ýç cephemizi saðlam tutarken ayný zamanda teröre de göz açtýrmayacaðýz. Ýç cepheyi saðlamlaþtýrmak terör örgütlerine alan açmak, onlarýn milletin kaynaklarýný terör baronlarýna peþkeþ çekmesine göz yummak anlamýna gelmiyor. Bizler birlik ve beraberliðimizi güçlendirme çaðrýsý yapýyoruz. Bizi bölmeye çalýþanlara, bizi parçalamaya çalýþanlara ayný kararlýlýkla ve ayný tonda yanýt verelim ve "biz biriz, bütünüz, hep birlikte Türkiye'yiz" diyelim istiyoruz. Aramýza nifak sokmaya çalýþanlarýn elleri boþ kalsýn diye uðraþýyoruz. Bu birlik ve beraberlik ruhu bizim mayamýzda var zaten. Bize birlik, beraberlik ve kardeþliðimizi hatýrlatacak bir kývýlcýmdýr iç cepheyi saðlam tutma çaðrýmýz. Bizi biz yapan deðerlere sýmsýký tutunup, oluþturduðumuz o eþsiz tabloyu lekelemeye çalýþanlarý elimizin tersiyle itelim çaðrýsýdýr.
SORU: Rio'da gerçekleþecek G-20 Zirvesi'nde özellikle küresel ekonomi ve enerji güvenliði anlamýnda nasýl bir duruþ planlýyorsunuz? Geliþmekte olan ülkelerin ekonomik zorluklarý için nasýl önerilerde bulunacaksýnýz?
Brezilya toplantýsý inanýyorum ki dünyaya çok farklý mesajlarýn verileceði bir zirve olacak. Bu konuda biz kararlýyýz. Ýnþallah dersimize de iyi çalýþacaðýz. Brezilya'da Rio Zirvesi çok çok verimli, faydalý bir zirve olacak diye düþünüyorum. Sayýn Lula ile oradaki buluþmamýz inþallah dünyada ses getirecek bir buluþma olacaktýr. Rio'da gerçekleþecek G20 Zirvesini, küresel ekonomi ve enerji güvenliði konularýnda önemli bir platform olarak görüyoruz. Türkiye, küresel ekonomi için istikrarý artýrýcý önlemler ve iþ birliklerine yoðunlaþmýþ bir ülke. Özellikle pandemi sonrasý ekonomik toparlanma süreçlerine yönelik ortak stratejilerin geliþtirilmesi gerektiðini vurgulayarak, ülkeler arasý dayanýþmanýn önemini her fýrsatta dile getirdik. Enerji güvenliði de Türkiye için kritik bir konu. Küreselleþen dünyada geliþmekte olan ülkelerin ekonomik zorluklarýna yönelik somut öneriler içeren bir gündem oluþturmalýyýz. Çünkü zincirleme reaksiyonla sadece bir ülkenin deðil, iliþkili birçok ülkenin ekonomisini etkileyen krizlere karþý tedbir almalýyýz. Bulunduðu uluslararasý platformlarýn aktif ve etkili üyelerinden olan Türkiye, hem kendi ekonomik çýkarlarýný hem de geliþmekte olan ülkelerin durumunu iyileþtirmeye yönelik çok sayýda öneri üzerinde çalýþýyor.
SORU : Sayýn Bahçeli bugünkü grup toplantýsýnda terörü bitirme çaðrýsýnýn bir kez daha arkasýnda durdu. CHP Genel Baþkaný Özgür Özel, sizin de Sayýn Bahçeli'yi destekleyen konuþmanýzýn ardýndan þöyle bir ifade kullandý 'Ayný noktada buluþtular, Erdoðan ile Bahçeli ayný þeyi yapýyor. Ama biz þehit aileleriyle görüþeceðiz.' CHP'nin eski ve yeni lideri Diyarbakýr'a gittiklerinde Diyarbakýr Annelerinden talep gelmesine raðmen görüþmediler ama bugün þehit aileleri kart olarak öne koydular. Siz, Özgür Özel'in bu çýkýþýný samimi buluyor musunuz?
Özgür Özel'in bu çýkýþýný samimi bulmuyorum. Türkiye, 40 senedir bölücü terör belasýyla mücadelede ediyor. Binlerce güvenlik mensubumuzu, kamu görevlimizi, sivil vatandaþýmýzý terör örgütünün alçakça saldýrýlarýnda þehit verdik. Son olarak TUSAÞ'a yönelik terör eyleminde 5 vatan evladý þehit oldu; Rabbim tüm þehitlerimizin ruhunu þad, mekanlarýný cennet eylesin. Terör tehdidini kaynaðýnda bertaraf etme stratejimiz sayesinde sahada çok önemli kazanýmlar elde ettik. Bu mücadele ayný azim ve kararlýlýkla devam edecek. Türkiye'nin geleceðinde teröre de, terör takviyeli siyasete de yer yok. Cumhur Ýttifaký olarak bu konuda tam bir mutabakat içindeyiz.
SORU: Türkiye'de konser belediyeciliði kavramsallaþtý. Ankara ve Ýstanbul Büyükþehir Belediyelerinin astronomik rakamlarla verdiði konserler tartýþýlýyor. Bu konuda görüþünüz nedir? Buna bir tedbir alýnabilir mi?
Ben belediye baþkanlýðý da yaptým. Ama konser belediyeciliði yapmadým. Yapmanýz gereken nedir? Ýstanbul'un dört bir yanýný bir defa elinizdeki imkanlar neyse bunlarla her tarafý donatmak. Altyapýyý donatmak, üst yapýyý donatmak. Dikkat edin, benim belediye baþkanlýðýmda çöp, çukur, çamur Ýstanbul'da yok edildi. Þimdi durum felaket. Ýstanbul öyle, Ankara öyle, Ýzmir öyle, hepsi öyle. Biz çaðrýmýzý vatandaþýmýza yapýyoruz. Diyoruz ki ayný oyuna gelmeyelim ve emin adýmlarla geleceðe yürüyelim. Millet bu belediye baþkanlarýna þehirlerine hizmet versin diye oy verdi ancak hizmetten anladýklarý eðlence düzenlemekten öteye geçmiyor. O eðlenceleri de millet için düzenlemedikleri, birilerine maddi kazanç için yaptýklarý da yeni yeni ortaya çýkýyor. Biz nereden seçilirse seçilsin yerel yönetimlerin milletin ihtiyaçlarýný karþýlamasýný isteriz ve bunu amaç edinenleri destekleriz. Fakat þehirlerin hali ortada. Millet hizmetsizlikten ne yapacaðýný þaþýrmýþ halde. Bir de üzerine konser adý altýnda birilerine ödenen milyonlar çýkýnca olan vatandaþa oluyor. Kamu kaynaklarýnýn teröre, terör örgütlerine aktarýlmasýna nasýl karþý çýktýysak, bu kaynaklarýn yandaþlara aktarýlmasýna da elbette karþý çýkarýz. Herkes harcamasýný hesap verebilirlik üzerinden yapsýn. Kamunun hakkýný hoyratça kullananlardan, yandaþlarýna sermaye edenlerden hesabýný hukuk önünde sorarýz.