Baþkan Erdoðan'dan gençlere mesaj: Sosyal medya dehlizinde yitip gitmenize sessiz kalamayýz

Cumhurbaþkaný Erdoðan, Beþtepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, 2024-2025 Yükseköðretim Akademik Yýlý Açýlýþ Töreni'ne katýldý.

Buradaki konuþmasýnda Erdoðan, yeni akademik yýlýn üniversite camiasý, bilim ve araþtýrma merkezleri olan üniversiteler, her daim ilim peþinde koþan öðretmenler ve öðrenciler için hayýrlý olmasý temennisinde bulundu.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, Yükseköðretim Kurulunun 2024 Üstün Baþarý Ödülleri'nin tevdi edileceði bilim insanlarý ve üniversiteleri tebrik etti.

"Bizler dünyanýn ilk eðitim merkezlerinin neþet ettiði, medeniyetler beþiði olan Anadolu coðrafyasýnýn bin yýllýk sakinleriyiz." diyen Erdoðan, ecdadýn kurduðu eðitim müesseseleriyle, yetiþtirdiði ilim erbabýyla tarihin her dönemine ýþýk tuttuðunu, akla, bilime ve teknolojiye yön verdiðini belirtti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, Nizamülmülk tarafýndan Baðdat'ta yaptýrýlan Nizamiye Medresesinin bugünkü manada kurulan ilk resmi eðitim yuvasý olduðunu söyledi. Daha sonra Semerkant, Buhara, Kahire ve Kayrevan baþta olmak üzere coðrafyanýn her yanýnda benzer eðitim merkezleri inþa edildiðini aktaran Erdoðan, Endülüs'te, Ýspanya sýnýrlarý içerisinde kalan Kurtuba'daki medreselerde Müslüman öðrencilerle birlikte Hristiyan öðrencilerin de eðitim aldýðýný ifade etti.

Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Bu hakikati Ziya Paþa öyle ifade ediyor, 'Ger Endülüs olmasa ziyadar, kim Avrupa'yý ederdi bidar.' Yani 'Eðer, Endülüs ýþýk saçmasaydý, Avrupa'yý bilgisizlik uykusundan kim uyandýrýrdý?' Evet, Avrupa'yý karanlýktan aydýnlýða çýkaran Endülüs'tür. Yine Osmanlý'da Fatih Medreseleriyle, Süleymaniye Külliyesiyle hem dini hem de pozitif bilimler öðretilmiþ alimler ve eðitim müesseseleri her zaman himaye edilmiþtir.

Sultan Fatih'le Molla Gürani'ye atfedilen bir diyaloðu paylaþmak istiyorum. Sultan Fatih bir hadiseden dolayý müderrislerden Hatipzade Muhyiddin Efendi'yi görevinden azlediyor. 'Seni müderrislikten azlettim. Çýk git ne yaparsan yap.' diyor. Bu hadiseyi duyan Molla Gürani, Sultan Fatih'in karþýsýna dikiliyor. 'Ya, o azli geri alýrsýn, veyahut biz bütün ulema senin ülkeni terk ederiz. Alimlerin kýymetini bilen baþka bir hükümdarýn diyarýna gideriz.' diyor. Bunun üzerine Sultan Fatih, azil kararýndan vazgeçiyor ve Muhyiddin Efendi'yi vazifesine geri iade ediyor. Tarihteki diðer devletlerimiz gibi Osmanlý'ya da altýn çaðýný yaþatan iþte bu tasavvurdur. Söðüt'teki Beylikten cihan imparatorluðuna giden yolun mihmandarlýðýný böyle alimler ile alimlere karþý hürmetkar sultanlar yapmýþtýr."

- "AKADEMÝ BÝR ÜLKENÝN ÝHTÝYACI OLAN POZÝTÝF VE SOSYAL BÝLÝMLERÝN CAN DAMARIDIR"

Benzer örneklerin tarihteki diðer büyük devletler için de geçerli olduðuna dikkati çeken Erdoðan, ilme, araþtýrmaya, bilime, düþünceye ve ilim erbabýna verilen deðer ne kadar büyükse bir ülkenin istikbalinin o kadar aydýnlýk olduðunu vurguladý.

Bir milletin insanlýðýn ortak bilgi birikimine katkýlarý oranýnda güçlü olduðunu dile getiren Erdoðan, bilgiyi üreten, iþleyen, geliþtiren, yayýlmasýný saðlayan merkezlerin ise hiç þüphesiz üniversiteler olduðunu belirtti.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, "Akademi sadece bilgi aktarým yeri deðil, ayný zamanda bir ülkenin ihtiyacý olan tüm fikri temellendirmelerin zeminidir. Bununla birlikte akademi bir ülkenin ihtiyacý olan pozitif ve sosyal bilimlerin can damarýdýr." dedi.

Bu anlayýþla milletin teveccühüyle ülkeyi yönetme görevini devraldýklarý günden beri gündemlerinin en baþýna eðitimi yerleþtirdiklerini ifade eden Erdoðan, okul öncesinden baþlayarak yüksek öðrenime kadar her aþamada Türk eðitim sisteminin iyileþtirilmesini temel öncelik olarak belirlediklerini söyledi.

- "GÖREVE GELDÝÐÝMÝZDE 64 BÝN CÝVARINDA OLAN ÖÐRETÝM ELEMANI SAYISI 185 BÝNE ÇIKTI"

Geriye doðru bakýldýðýnda imkansýz görünen nice düzenlemeyi kararlýlýkla hayata geçirdiklerini belirten Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:

"2002 yýlýnda 76 olan yükseköðretim kurumu sayýsý bugün itibarýyla 208'e ulaþtý. Yine bu dönemde öðrenci sayýsý 2 milyondan 7 milyonun üzerine çýktý. Hem kurulduklarý þehrin mirasýný evrensel deðerlerle buluþtursunlar hem de gençlerimize fýrsat eþitliðini saðlasýnlar diye her ilimize bir üniversite kurduk. Þu anda, 81 vilayetimizin hepsinde üniversite var. Ýstanbul, Ankara, Ýzmir dýþýndaki illerimizde de üniversite sayýlarý ihtiyaca göre 2'ye, 3'e, 4'e yükseldi.

Yükseköðretim bütçesini 2002 yýlýnda 2,4 milyar liradan, 2024 yýlýnda 341 milyar liraya getirdik. Üniversitelerimizin yaygýnlaþmasýyla birlikte okullaþma oraný da arttý. 2003 yýlýnda yüzde 15 olan yükseköðretimde net okullaþma oraný, yüzde 50'ye ulaþtý. Kadýnlarda yükseköðretimdeki net okullaþma oraný yüzde 14 iken, bugün bu oran yüzde 51'i buldu.

Göreve geldiðimizde 64 bin civarýnda olan öðretim elemaný sayýsý bugün 185 bine çýktý. Böylece Türkiye, öðretim elemaný sayýsý bakýmýndan OECD ülkeleri içinde 8'inci sýraya yükseldi. Üniversitelerimizdeki kadýn öðretim elemaný oraný ise yüzde 46,5 ile OECD ortalamasýnýn 1 puan üzerindedir."

- "HÜKÜMET OLARAK HER DAÝM SÝZLERÝN YANINDA OLACAÐIZ"

Sayýsal artýþýn bilimsel araþtýrmalara da olumlu yansýdýðýný, Türkiye'nin bilimsel yayýn bakýmýndan 29'uncu sýradan 17'nci sýraya yükseldiðini vurgulayan Erdoðan, bu artýþ oranýnýn önemli olduðunu ama yeterli olmadýðýný söyledi.

Erdoðan, "Türk üniversitelerine yakýþan, kýsa vadede bilimsel yayýnlarda ülkemizin ilk 10 arasýna girmesini saðlamaktýr. Ýnþallah sizlerin de gayretleriyle bu hedefe ulaþacaðýmýza inanýyorum. Cuma günü TEKNOFEST Adana'da gördüðümüz manzara, bu noktada bizlerin umutlarýný daha da artýrdý." diye konuþtu.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, 50 farklý kategoride 790 binden fazla takýmýn ve 1 milyon 650 binden fazla yarýþmacýnýn baþvurduðu etkinlikte gençlerin ufkuna, heyecanýna, azmine ve vizyonuna bir kez daha yakýndan þahitlik ettiklerini kaydetti.

Üniversitelerden teknoloji, fikir, teori, kavram, insanlýðýn ortak mirasýný geliþtiren bilimsel tezler üretmede kalitelerini göstermelerini beklediklerini belirten Erdoðan, "Bu süreçte, hükümet olarak her daim sizlerin yanýnda olacaðýmýzý burada tekraren ifade etmek istiyorum." dedi.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, üniversitelerde yaþanan deðiþimin bir diðer boyutunun da yabancý öðrenciler olduðunu belirtti.

2002 yýlýnda yaklaþýk 16 bin olan uluslararasý öðrenci sayýsýnýn bu yýl 340 bini geçtiðini, bugün 198 farklý ülkeden gelen misafir öðrencilerin Türk üniversitelerinde eðitim gördüðünü ifade eden Erdoðan, faþist çevrelerin propagandalarýnýn tam aksine bu öðrencilerin neredeyse tamamýnýn Türkiye'de kendi imkanlarýyla okuduðunu, ücretlerini kendilerinin ödediðini söyledi.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, misafir öðrencilerin Türkiye ekonomisine yýllýk katkýsýnýn 3 milyar dolarý bulduðunu, 2010'larýn baþýnda bu rakamýn sadece 200 milyon dolar olduðunu, 15 kat civarýnda bir gelir artýþýnýn söz konusu olduðunu vurguladý.

Buna raðmen, Amerika, Avrupa, Avusturalya gibi ülkelerle karþýlaþtýrýldýðýnda önlerinde kat etmeleri gereken ciddi mesafenin olduðuna dikkati çeken Erdoðan, sözlerini þöyle sürdürdü:

"Sistemin istismarýna asla mahal vermeden, üniversitelerimizin uluslararasý öðrenci hareketliliðinden aldýðý payý daha da artýrmalýyýz. Yükseköðretimin altyapýsýnda bunlarý yaparken, öðrencilerimize yönelik destekleri de göz ardý etmedik.Yýllarca, her akademik yýl baþlayýnca ülkenin en önemli gündemi üniversite harçlarýydý. Üniversitelerin içinde ya da dýþýnda, gösterilerle, basýn açýklamalarýyla, kimi zaman þiddet içeren eylemlerle üniversite harçlarý protesto edilir, bilhassa marjinal gruplar bu meseleyi sürekli istismar ederdi. Bizden önceki bütün hükümetlerin kulak týkadýðý bu soruna, 2012 yýlýnda üniversite harçlarýný kaldýrmak suretiyle çözüm üreten biz olduk. 28 Þubat zihniyetinin üniversitelerimize vurduðu en büyük darbelerden olan katsayý adaletsizliðini ve kýlýk kýyafet yasaklarýný ortadan biz kaldýrdýk. Ýkna odalarýndan geçilerek girilen üniversite utancýna biz son verdik."

- "BAÞVURAN HER 100 ÖÐRENCÝDEN 96'SINA YURTLARIMIZDA BARINMA ÝMKANI SAÐLADIK"

Cumhurbaþkaný Erdoðan, devrim yaptýklarý alanlardan bir diðerinin de yüksek öðrenim yurtlarý olduðunu söyledi.

Yurtlar konusunda dünyada eþi benzeri olmayan bir sistemi ülkeye kazandýrmýþ olmanýn gururunu yaþadýklarýný vurgulayan Erdoðan, "182 bin olan yurt yatak kapasitesi, 22 yýlda 810 bin ilaveyle 993 bine ulaþtý. Yurtlarýmýzý, içerisinde banyosu, tuvaleti, buzdolabý, interneti bulunan otel konforunda odalara dönüþtürdük. Bu sene baþvuran her 100 öðrenciden 96'sýna yurtlarýmýzda barýnma imkaný saðladýk. Keza, baþvuran her öðrencimize burs veya kredi imkaný saðlayarak, ekonomik açýdan kendilerini destekliyoruz." diye konuþtu.

- "KARANLIK GÜNLER ARTIK GERÝDE KALMIÞTIR"

Erdoðan, Türkiye'nin yüksek öðrenimde yakaladýðý ivmede, terörün, þiddetin, kavganýn, çatýþmanýn ve uzun yýllar üniversiteleri esir alan ideolojik baský ortamýnýn ortadan kaldýrýlmasýnýn çok önemli payý olduðunu ifade etti.

"Huzurun olmadýðý bir üniversitede ne akademik eðitim olur ne bilimsel çalýþma, araþtýrma için mümbit ortam olur." diyen Erdoðan, þu deðerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye, bunun acýsýný özellikle 70'li yýllarda yaþamýþ ve bedelini çok aðýr ödemiþ bir ülkedir. Sizlerin de vakýf olduðu üzere, geçmiþte üniversitelerimiz vesayet odaklarý tarafýndan demokrasi ve hukuk dýþý arayýþlara alet edilmiþtir. Gerek 27 Mayýs'a, gerek 12 Eylül'e, gerekse 28 Þubat dönemine giden yolun taþlarý, üzülerek söylüyorum, üniversiteler üzerinden döþenmiþtir. Bu karanlýk günler artýk geride kalmýþtýr. Ülkemizin genelinde huzur atmosferi kökleþtikçe, üniversitelerimiz de asli vazifelerini daha iyi yerine getirmeye baþladý. Bunun korunmasýna ve geliþtirilmesine büyük önem atfediyoruz. Bu tarihi kazanýmýn kýymetini çok iyi bilmeli, üzerine hep birlikte titremeli ve kaybedilmesine kesinlikle müsaade etmemeliyiz. Kaybedilen zamaný telafi etmek ve gençliðimizin hayalleri ile Türkiye'nin hedeflerini buluþturmak adýna bu süreci layýkýyla deðerlendirmeliyiz."

Erdoðan, hocalarýn çabalarý, öðrencilerin uyanýk hareket etmeleriyle üniversiteleri bir daha eski kötü günlerine asla döndürmeyeceklerini vurguladý.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, üniversite olmanýn gereði olan özgürlük ortamýný geliþtirirken, terör örgütlerinin, marjinal yapýlarýn, gençleri ideolojik kavgalarýna meze yapmak isteyenlerin bu ortamý istismar etmelerine göz yummayacaklarýný bildirdi.

- GAZZE SOYKIRIMI

Türkiye'nin fikir ve düþünce hürriyeti baþta olmak üzere, Batýlý ülkelerin çok sýk eleþtirilerine muhatap olduðunu belirten Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Yýllarca bize demokrasi dersi verdiler, rektör seçimlerinden diðer konulara kadar pek çok baþlýkta üniversitelerle ilgili ülkemize özgürlük dersi verdiler. Ama bize en üst perdeden ahkam kesenlerin, Gazze soykýrýmýnda nasýl tavýr takýndýklarýný hepimiz gördük. Gazze soykýrýmý, siyonist lobinin dünyanýn en prestijli üniversitelerini de tahakkümü altýna aldýðýný bir kez daha göstermiþtir. Öyle utanç verici olaylara þahitlik ettik ki 'Gazze'de soykýrým var' diyen öðrenciler polis þiddetine maruz býrakýldý, yerlerde sürüklendi. Filistin için gösterilere izin veren rektörler istifa ettirildi, linç edildi, Amerikan Kongresi'nde sorguya çekildi. Barýþçýl eylemlere katýlan üniversite öðrencileri, 'hayatýnýz boyunca iþ bulamayacaksýnýz' diyerek alenen tehdit edildi. En ufak bir eleþtiriye, Filistin'le ilgili destek beyanýna müsaade edilmedi. Siyonist sermayenin baðýþ fon adý altýnda dünyanýn en iyi üniversitelerine hükmettiði, inkarý mümkün olmayacak bir þekilde ortaya çýkmýþtýr. Gazze soykýrýmýnda batýlý yönetimler, Ýsrail'i korumak uðruna, itibarlarýný kaybettikleri çok kötü bir sýnav vermiþtir."

Buradaki konuþmasýnda çok önem atfettiði bir hususu dikkate getirmek istediðini belirten Erdoðan, "Üniversitelerimizin kanunda yer alan görevlerini yaparken, gençlerimizin fikri tekamülleri ve karakter geliþimlerini de ihmal etmemesi mühimdir. Eðitim, ancak milli þuurla desteklendiði oranda baþarýlý olacaktýr. Tarihini bilen, kendini bilen, özgüvenli nesiller yetiþtirdiðimiz ölçüde, yarýnlarýmýza güvenle bakabiliriz. Gençlerimizin iyi eðitim almalarý kadar vicdanlý, bilinçli, sorumluluk duygusuyla donatýlmýþ olmalarýný da ayný derecede önemsiyoruz." diye konuþtu.

Erdoðan, son günlerde milletçe yürek yakan olaylara þahit olunduðunu anýmsatarak, önceki ay Eskiþehir'de cami avlusundaki kiþilere yönelik menfur bir saldýrý olduðunu, ardýndan Ýstanbul'da bir polis memurunun alçakça þehit edildiðini ve geçen cuma günü iki genç kýzýn, vahþi bir cinayete kurban gittiðini hatýrlattý ve katledilen kýzlara Allah'tan rahmet, acýlý ailelerine baþsaðlýðý diledi.

- "GENÇLERÝMÝZÝ MODERN POPÜLER KÜLTÜRÜN ÝNSAFINA TERK EDEMEYÝZ"

Dijital platformlardan yayýlan cerahatin, sapkýn akýmlarýn, uyuþturucu illetinin, alkol belasýnýn, televizyon dizilerinin özendirdiði mafya kültürünün, infaz ve ýslah sistemindeki boþluklarýn, bu acýlarýn yaþanmasýnda rol oynadýðýný ifade eden Erdoðan, bu vakalarýn ekseriyetinde failin de maðdurun da gençlerden oluþtuðuna iþaret etti.

Erdoðan, millet ve devlet olarak, bu hadiselerin önüne geçecek adýmlar atýlmadýðý takdirde Batýlý ülkelerin karþýlaþtýðý sýkýntýlarla yüzleþmenin kaçýnýlmaz olduðunu belirtti. Erdoðan, þöyle devam etti:

"Gençlerimizi modern popüler kültürün insafýna terk edemeyiz. Gençlerimizin sosyal medyanýn ve dijital mecralarýn her türlü melanetin bulunduðu karanlýk dehlizlerinde yitip gitmelerine seyirci kalamayýz. Milletimizi asýrlardýr sarsýlmadan ayakta tutan milli ve manevi deðerlerimiz, bu mücadelede en büyük destekçimiz olacaktýr. Üniversitelerimizin daha fazla sorumluluk almasý, kendilerine emanet edilen gençlerimize daha fazla sahip çýkmasý gerektiðine inanýyorum. Sosyal, sportif ve kültürel faaliyetlerle gençlerimizin milli kimlik inþasýna üniversitelerimizin katký vermesi gerekiyor."

Mazi ile ati arasýnda kurulacak köprünün en önemli ayaklarýndan birinin üniversiteler olduðunu bildiren Erdoðan, þunlarý kaydetti:

"Teröre, uyuþturucuya, alkol baðýmlýlýðýna, sapkýn akýmlara, suç çetelerine kaybettiðimiz her gencin vebali hepimizin üzerindedir. Önümüzdeki dönemi, tüm bu sorunlarýn üzerine daha kararlý gittiðimiz, gereken adýmlarý atýp netice aldýðýmýz bir döneme tahvil etmek istiyoruz. Bu süreçte üniversitelerimizden, siz hocalarýmýzdan ciddi manada destek bekliyoruz."

Erdoðan, 2024-2025 akademik yýlýnýn hayýrlý olmasýný, hocalar ve öðrencilere de baþarý diledi.

- NOTLAR

YÖK Baþkaný Erol Özvar, Cumhurbaþkaný Erdoðan'a, 1960'lý yýllarda ODTÜ'de Türkiye'nin ilk hava savunma sistemini geliþtirmek üzere bir araya gelen ekibin, 31 Mayýs 1969'da fýrlattýðý Ordot isimli roketin 80 santimetre ölçekli modelini takdim etti.

Engelli öðrenci Mertcan Altun da Erdoðan'a yapay zekayla oluþturduðu bir eserini sunarak, "Bu hediyeyi bütün engelliler adýna Cumhurbaþkaný'mýza hediye ettim. Umarým beðenir." dedi.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, daha sonra bireysel, kurumsal, özel alan ve özel ödül olmak üzere 4 ayrý kategoride düzenlenen YÖK Üstün Baþarý Ödüllerini sahiplerine verdi.

Recai Kutan ebediyete uðurlandý

Kremlin'den yeni açýklama geldi

Türkiye'den kardeþ ülkeye yardým eli