Başkan Erdoğan'dan Akşener'e tepki: Hukuk önünde hesap vereceksin
ABONE OL

Başkan Erdoğan, Konya'da  İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in iftiralarını gündeme getirdi. Hukuki yollara gideceğini söyleyen Başkan Erdoğan, Akşener'in "15'inden sonra Başbakan olacağım" mesajlarını da hatırlatarak, hesap vereceğini söyledi.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, partisince Kılıçarslan Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Konuşmasına "Konya'da" şiirinin dizeleriyle başlayan Erdoğan, aziz, mübarek, dünyada eşi bulunmayan şehir olarak nitelediği Konya'yı ve ilçelerini selamladı.

Gönül belediyeciliğinin her şehre yakıştığını ama en çok da Konya'ya yakıştığını ifade eden Erdoğan, "Bize gönülden gönüle hangi kapıların açılacağını öğreten Mevlana'nın ahvadına bu yakışır. Bize iman ve yürekle mücadele edildiğinde neler başarılabileceğini gösteren Sultan Kılıçarslan'ın torunlarına böylesi yakışır. Nice gönül sultanına ev sahipliği yapan Konya, elbette gönül belediyeciliğinde de en ön safta yer almıştır ve yer alacaktır." diye konuştu.

AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Uğur İbrahim Atay ve ilçe belediye başkan adaylarının her birinin gönülleri fethedecek projeleri bulunduğunu aktaran Erdoğan, "Devam diyoruz. Bugüne kadar nasıl geldik, bundan sonra da devam inşallah. Biz de Cumhurbaşkanlığı, bakanlıklarımız olarak Konya'nın her mücadelesinde bugüne kadar nasıl olduysa yeni sistemle bundan sonra da yanında yer alacağız. Artık eskisi gibi değil. Cumhurbaşkanı, kabine, Konya Büyükşehir, ilçeler, üçlü mekanizma, inşallah el ele Konya'yı daha ileriye götüreceğiz." ifadelerini kullandı.

"TÜM YATIRIMLARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM"

Erdoğan, metro başta olmak üzere şehrin geleceği için kritik öneme sahip tüm yatırımların yerine getirilmesinin takipçisi olacağını dile getirdi.

Gençlere çağrıda bulunmak istediğini belirten Erdoğan, "Konya'da yaşamak başkadır, Konya'yı yaşamak da başkadır. Gelin sizler Konya'yı yaşayın. İnce Minare'deki o taş işçiliğinin estetiğini, Karatay Medresesi'nde asırlarca süren derslerin inceliğini, Selçuklu sultanlarının dönemlerini aşan mesajlarını ancak yaşayarak öğrenmek mümkündür. Ülkemizin şu anda en genç büyükşehir belediye başkan adaylarından olan birini işte bunun için Konya'da tecrübesiyle de sizlerin emrine verdik." dedi.

Başkan adayı Uğur İbrahim Altay ile "Uğur yaşlı değilsin değil mi? Uğur kardeşimin bir eksiği var, saçları eksik." diye şakalaşan Erdoğan, "Ama dinamik. Tecrübesiyle beraber içimizden biri. İnşallah bundan sonra da size efendilik yapmaya değil hizmetkar olmaya geldi. Hatay'da da var ya bir tane, ne diyor? 'Oy var hizmet var.' Kim bu? CHP'li. Sen kimsin? Ama bizdeki anlayış ne? Bizdeki anlayış, biz milletimize efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geliyoruz. Farkımız bu." diye konuştu.

"Tarih boyunca medeniyet ışığımızı hep en yukarıda tutan Konya, inşallah gelecekte de medeniyetimizin inkişaf merkezi olmayı sürdürecektir." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Eskiler 'Yitik kaybedildiği yerde bulunur' derler. Biz de inşallah Konya'da kaybettiğimizi Konya'da bulmakla işe başlayacak, bu ışığı dalga dalga tüm Türkiye sathına, tüm bölgemize, tüm dünyaya yayacağız. Tarihi konuşuyorum, tarihi değerlendiriyorum. Bunun için 31 Mart'ta sandığa iyi sahip çıkmamız gerekiyor. Birileri ülkemizin ve milletimizin içinden geçtiği kritik durumla asla ilgisi ve orantısı olmayan kimi gerekçelerle AK Parti'ye ders vermek istiyormuş ama unutmayalım ki dönem ders verilecek değil iki elin parmakları gibi sımsıkı bir araya gelinecek dönemdir.

Türkiye 2002 yılından beri girdiği 14 seçimin belki de en kritiklerinden birini 31 Mart'ta yaşayacak. Çünkü bu seçimden sonra önümüzde 4,5 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi var. Bu dönemi en etkili şekilde kullanabilmemizin yolu seçimlerden istikrar ve güven ortamımızın sürmesini garantiye alacak bir sonuçla çıkmaktır. Aksi takdirde sınırlarımızın dibine kadar gelmiş olan teröristlerin oyunlarını bozmamız zorlaşır. Aksi takdirde ekonomimize saldıran alçakların ve fırsatçılık yaparak onların ekmeğine yağ sürenlerin oyunlarını bozmamız zorlaşır. Aynı şekilde bu seçimde ortaya çıkacak bir olumsuzlukta Yeni Zelanda'daki teröristin tüm açıklığıyla ortaya serdiği gibi hala ülkemizle ve milletimizle hesabı olanlara gün doğar."

"ŞU AHLAKSIZA BAKIN, 'İSLAM DÜNYASINDAN KAYNAKLANAN TERÖR' DİYOR"

Yeni Zelanda'da İki Camiye Yönelik Terörist Saldırı ve Müslümanlara Karşı Nefret ve Tahammülsüzlükle Mücadele Konusunda İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Düzeyinde Açık Katılımlı Acil İcra Komitesi Toplantısı düzenlendiğini, kendisinin de bu toplantıya katıldığı anımsatan Erdoğan, toplantıya aralarında Yeni Zelanda Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Winston Peters'in bulunduğu bir heyetin de katıldığını ifade etti.

Konya'ya gelmeden önce onlarla görüşerek neler yapılması gerektiği konusunda karar aldıklarını belirten Erdoğan, "Üzüldüğüm ne biliyor musunuz? Yeni Zelanda'daki bu insanın pozitif yaklaşımı, öbür tarafta bir terörist. Bir de Avustralya'da bir başka terörist. Bu senatör guya ahlaksızca konuşuyor. Avustralya'da konuşan bu teröristin Türkiye'de de bir benzeri var. Sıkıntı orada." diye konuştu.

Yeni Zelanda'daki terör saldırısı ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir konuşmasına ait görüntüleri miting alanındaki vatandaşlara izleten Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun, "Dönüp İslam coğrafyasına da bakmamız gerekiyor. İslamiyet üzerinden insanların birbirlerini nasıl katlettiklerini görüyoruz. İslam dünyasından kaynaklanan terör, bütün dünyada farklı yorumlara yol açtı." ifadesine dikkati çekti.

"Şu ahlaksıza bakın, 'İslam dünyasından kaynaklanan terör' diyor. Ya senin o zaman Avusturalya'daki o terörist senatörden ne farkın var?" diye soran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Aynısın. Ben şimdi özellikle CHP'ye gönül verenlere sesleniyorum. Allah aşkına böyle bir adamın genel başkanlığında siz daha ne kadar buraya oy vereceksiniz? Her şey açık, net ortada. 'İslam dünyasından kaynaklanan terör' diyor. Bunu batıya bugüne kadar anlatamadık, demek ki sana da anlatamamışız. Şu ifadeye bak. O zaman senin içi dünyanda başka şeyler var. Sen tehlikeli bir adamsın. Girdiğin bütün seçimleri kaybetttin, bu seçimi de kaybedeceksin. Allah'ın izniyle bu seçimi de kaybedecek. Tabii tek dayanağı var, 'Nasıl olsa ben oturduğum koltuktan kalkmam.' diyor. Öyle mi? Şimdi ben diyorum ki 31 Mart'ta bunlara, bu zillet ittifakına öyle bir Osmanlı tokadı atalım ki bir daha bunlar belini doğrultamasın.

"'AYIN 15'İNDE BAŞBAKAN OLACAĞIM' DEDİN, HESAP VERECEKSİN"

Şimdi içlerinde bir tanesi var, yakışmaz ya, güya hanımefendi. Bu biliyorsunuz, hani bir ara bir 'Yurt Konseyi' diye bir şey çıkardılar. O da onun temsilcisi. 'Ayın 15'inden sonra başbakan olacağım' dedi. Oldu mu? Dur bakalım, şu anda senin iyi günlerin, iyi. Sen Tayyip Erdoğan'a söylemediği sözleri söylemiş gibi göstermek suretiyle zannettin ki fatura keseceğim. Asıl fatura sana kesilecek. Bu Yurt Konseyi hikayen, başbakan, öbür tarafta Tayyip Erdoğan'a bu iftira. Bir cumhurbaşkanına sen böyle bir iftirayı atamazsın. Ben halkıma nasıl 'terörist' derim. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Ve Denizli gibi yerde bunu söylediğimi söylüyor, Aydın'da bunu söylediğimi söylüyor. Şimdi korku bacayı sardı. Ama bu Yurt Konseyi mensubuymuş, oradan yırtarmış işi. Bu ülkede adalet var. "

Türkiye'nin hukuk devleti olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Gereken hesabı da vereceksin. Senin şimdi dirsek temasında olduğun Bay Kemal, o milletvekilliğine güveniyor. Ama onunla ilgili çalışmaları da ben yargıya müracaat etmek suretiyle avukatlarıma yaptırtıyorum. Neden? Bu ülkede, bizler bir hukuk devleti ilkesine saygısız davranan, teröristlerle el ele, omuz omuza yürüyenlere, 'hadi yürüyün' diyemeyiz. Kalkıp da YPG'yi savunanı, biz yanımızda, bu ülkede tutamayız. 'YPG bize mi saldıracak?' diyor. Saldırıyor ya senin gözün var, görmüyorsun. Saldırıyor. Bunlara gereken dersler de verilecek. İnşallah seçimden sonra, bir tarafta parlamento ve bir tarafta da inşallah bu ülkede yargıyla işin üzerine üzerine gideceğiz. Ve bu seçimi hiçbir alternatife dayalı olmadan, sırf kızgınlık veya kırgınlıkla, sandık hesaplaşmasına çevirmeyi düşünenler, şu gerçeği aklından çıkarmalıdır. Böyle bir durumda asıl hesap seçimden sonra Türkiye'den ve Türk milletinden, dışardakiler tarafından sorulacaktır. Kararlarımızı alır ve uygularken, sadece kendi hissiyatımızı değil, evlatlarımızın geleceğini de dikkate almak zorundayız. Her ne meselemiz varsa bunun çözümü yine siyaset kanalıyla, demokrasi yoluyla, milli iradenin gücüyle olacaktır. Siyaset sadece gönül kazanma değil, aynı zamanda kırgın gönülleri tamir etme, kızgın yürekleri soğutma işidir. Milletimize yanlış yapan hiç kimse bizim dünyamızda doğru olarak kalamaz."

Millete söz verip yerine getirmemiş hiç kimsenin, unvanı ne olursa olsun, kendileri nezdinde muteberliğini koruyamayacağına işaret eden Erdoğan, "Milletimize tepeden bakan gurur abideleri, kibirli davrananlar var ya, ulaşılmaz olan, efendilik yapmaya kalkan hiç kimsenin bizimle yol yürümesi mümkün değildir. AK Parti'nin içerisinde de bunlar yer alamaz, peyderpey tasfiye olur." diye konuştu.

Erdoğan, AK Parti'nin 10,5 milyonu bulan üye sayısıyla pek çok partinin aldığı toplam oy sayısından fazla üyeye sahip olduğuna dikkati çekti.

AK Parti'nin her il, ilçe, belde, mahalle ve köyde temsilciliği bulunduğunun altını çizen Erdoğan, AK Parti'nin Türkiye'nin en yaygın teşkilatına sahip olduğunu vurguladı.

AK Parti'nin Mecliste en çok milletvekiline, mahalli idarelerde en çok belediye başkanı ve meclis üyesine sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, "Böylesine büyük bir yapı içerisinden elbette eksikler de çıkar hatalar da olabilir ama milletim şundan emin olsun ki AK Parti hiçbir zaman, geçmişte örnekleri görülen ve hepsi de tarihe gömülen kimliksiz, kişiliksiz, davasız, vizyonsuz partilerden biri haline Allah'ın izniyle dönüşmeyecektir." ifadelerini kullandı.