AK Parti Sözcüsü Çelik sert çýktý: Ýsrail'in savunma hakký çocuklarý öldürmek deðildir
ABONE OL

Çelik, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantýsý devam ederken basýn toplantýsý düzenledi.

Cumhuriyet'in 100. yýlýnýn hafta sonunda kutlanacaðýný anýmsatan Çelik, kutlama etkinliklerinin kapsamlý bir þekilde icra edileceðini, Ankara'daki törenlerden sonra Ýstanbul'da da yapýlan hazýrlýklarla bütün milletin gözleri önünde Cumhuriyet'in 100. yýlýnýn þan, þerefle kutlanacaðýný söyledi.

"Birinci Dünya Savaþý'nýn ardýndan büyük mücadeleler içinde Türkiye Cumhuriyeti'ni kurarak, bizi yok etmek isteyenlere karþý bir kere daha tarihte varýz, buradayýz ve hiçbir yere gitmiyoruz, mesajýmýzý güçlü bir þekilde verdik." diyen Çelik, Cumhuriyet'in demokrasiyle taçlanmasý mücadelesinin de çeþitli sýkýntýlara, darbe giriþimlerine raðmen bugünlere kadar geldiðini belirtti.

Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn baþbakanlýðý döneminden itibaren yapýlan güçlü devrimlerin, Cumhuriyet'in demokrasiyle taçlanmasý ve her türlü vesayet egemenliðinin sona erdirilmesi bakýmýndan son derece tarihi olduðunu vurgulayan Çelik, "Geldiðimiz noktada, bir kez daha Türkiye Yüzyýlý'na büyük bir güven ve gururla bakýyoruz. Þan ve þerefle Cumhuriyetimizin 100. yaþýný kutluyoruz. Bir kere daha milletimizin bayramýný tebrik ediyoruz." diye konuþtu.

- ÝSRAÝL-FÝLÝSTÝN ÇATIÞMASI

Çelik, Gazze'deki olaylar devam ederken insani durumun da herkesin gözleri önünde giderek aðýrlaþtýðýný ifade etti.

Bu çerçevede Türk milletinden gelen taleplerin, büyük bir vicdani ve insani duruþ olarak gösterilmesi için cumartesi günü Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn katýlacaðý büyük bir mitingin Ýstanbul'da icra edileceðini anýmsatan Çelik, Gazze'deki insanlýk dýþý ablukanýn kabul edilemez olduðunu bütün dünyaya göstereceklerini dile getirdi.

Gelinen son noktada vahim geliþmelerin söz konusu olduðunu, çocuklarýn hastanedeki hayatlarýyla ilgili kaygýnýn herkes tarafýndan taþýndýðýný aktaran Çelik, bugün maalesef o hastanelerin bütün altyapýsýnýn yok edildiðini, çocuklara ve yaralýlara hizmet veremez hale geldiðini belirtti.

- "GAZZE BÜTÜN ÝNSANLIÐIN SINAV VERDÝÐÝ BÝR YER HALÝNE GELMÝÞ DURUMDA"

Ölen Filistinli sayýsýnýn 5 bine yaklaþtýðýný, bunun yarýsýnýn çocuk olduðunu ifade eden Çelik, þunlarý söyledi:

"Kadýn ve masum insanlar günlerdir bombalanarak hayatlarýný kaybediyorlar. Yaralýlarýn tedavi edilmesi için herhangi bir saðlýk altyapýsý olmadýðý için Gazze, facia üzerine facia eklenerek bütün insanlýðýn sýnav verdiði bir yer haline gelmiþ durumda. Ýnsan haklarý örgütlerinin bunu soykýrým olarak adlandýrmaya baþlamýþ olmasý bütün insanlýk için aslýnda bir uyarý iþareti. Bütün bunlar olurken Batýlý hükümetler ne yapýyorlar? Batýlý hükümetler, Filistin'e destek yürüyüþlerini engellemeye çalýþýyorlar, Filistin bayraðýný suç unsuru haline getirmeye çalýþýyorlar. Allah'tan Batý'nýn pek çok ülkesindeki baþkentlerde vicdanlý insanlar soyluluk, asalet göstererek mazlum insanlarýn yanýnda olduklarýný ifade eden büyük yürüyüþlere imza atýyorlar. Belki de bu hükümetlerle dünya halklarý arasýndaki en büyük ayrýþmalardan biri bu þekilde yaþanmýþ oluyor."

- "SAVUNMASIZ SÝVÝLLERÝN ÜZERÝNE BOMBA YAÐDIRMA..."

Batýlý liderlerin de Ýsrail'i düzenli olarak ziyaret ettiklerini, hepsinin ezberlediði, ortaklaþa "Ýsrail'in kendini savunma hakký var" cümlesini kurduðunu söyleyen Çelik, egemen her devletin kendini savunma hakkýnýn olduðunu vurguladý.

Ancak Ýsrail'in kendini savunma hakkýnýn, çocuklarý öldürme hakký olmadýðýný belirten Çelik, þu deðerlendirmelerde bulundu:

"Ýsrail'in kendini savunma hakký, savunmasýz sivillerin üzerine bomba yaðdýrma, bütün bölgeyi içine sürükleyeceði bir bölgesel çatýþmayý tetikleyebilecek büyük bir provokasyona imza atmak deðildir. Batýlý liderlerin Ýsrail'in kendini savunma hakkýndan bahsederlerken ayný zamanda da Filistinli çocuklarýn, masum sivillerin yaþama hakkýndan ve Gazze'nin insanlýðýn gözü önünde yok edilme çalýþmasýna karþý herkesin durmasý gerektiðinden de bahsetmeleri gerekir. Bugün sadece Ýsrail'in kendini savunma hakkýndan bahsedip bu cümleyi yalnýz baþýna býrakmak 'Ýsrail'e sen daha çok katliam yap, cinayet iþle' demekten baþka bir anlama gelmemektedir. Ýsrail'in kendini savunma hakký, uluslararasý hukuk kurallarý içerisinde olur. Hukuka ve insan haklarýna riayet içerisinde olur. Eðer siz masum çocuklarýn ve sivillerin cesetleri üzerinden kendini savunma hakký var diye konuþursanýz, bu 'daha çok insan öldürün' demekten baþka bir iþe yaramaz."

- "ÝSRAÝL, GAZZE'YÝ ÝNSANSIZ TOPRAK PARÇASI HALÝNE GETÝRME PEÞÝNDE"

Çelik, tüm dünyanýn günlerdir Ýsrail'in Gazze'ye yönelik kara harekatýnýn ne tür korkunç sonuçlar doðuracaðýný tartýþtýðýný dile getirdi.

"Kara harekatý hem insani hem de bölgesel bir çatýþmayý tetikleme açýsýndan korkunç sonuçlar doðuracaktýr. Kara harekatýna odaklanmýþken þu an bile devam eden hava harekatýnýn bundan daha az korkunç sonuçlar doðurduðunu söylemek mümkün deðil." diyen Çelik, þunlarý kaydettÝ.

"Kara harekatýnýn korkunçluðundan bahsederken þu anki hava harekatlarýnýn ortaya çýkardýðý facianýn normalleþmemesi lazým. Kendisine yapýlan saldýrýya karþýlýk verirken 2 milyona yakýn sivilin, yaklaþýk 1,1 milyonunun yaþadýðý Gazze'nin kuzeyini bu þekilde bombalamaya kimin hakký var? Bu kadar insanýn üzerine bomba yaðdýrmaya kimin hakký var? Tüm dünya Gazze'ye insani yardýmý konuþurken Ýsrail ise Gazze'yi insansýz toprak parçasý haline getirme peþinde. Herkes insani yardýmdan bahsederken Ýsrail'in, Netanyahu hükümetinin ne yapmak istediðini görmek bakýmýndan düþünülmesi gereken budur. Filistinlileri Mýsýr'a mý, baþka bir çöle mi sürelim diye plan geliþtiriyorlar. Gazze'nin herhangi bir kara harekatýyla insansýz toprak parçasý haline getirilmesi insanlýk dýþý bir hedef olur, bölgede çok daha büyük çatýþmalarýn çýkmasýna yol açar."

- "ÝKÝ DEVLETLÝ ÇÖZÜM"

Ömer Çelik, Gazze'nin bir açýk hava hapishanesi durumunda olduðunu, 2007'den beri dünyanýn en aðýr þartlarýnýn, modern zamanýn en uzun süren iþgallerinden birinin devam ettiðini belirtti.

Kime sorulsa "Ýki devletli bir çözümden yanayýz" cevabýnýn alýndýðýný aktaran Çelik, konuþmasýný þöyle sürdürdü:

"Ýki devletli çözümden yanayýz, diyenlerin iki devletli çözümün hayata geçmesi için uygulanabilir bir protokolü, uygulama planý var mýdýr? Bir uygulama planý da yok. Ýki devletli çözümden bahsedip arkasýndan Gazzelilerin, Batý Þeria'dakilerin ölümlerini seyretmek, bu iki devletli çözümü bu þekilde dillendirmek de aslýnda bütün bu zulümlere seyirci kalmak anlamýna geliyor. Ýki devletli çözümden bu saatten sonra bir uygulama, eylem planý çerçevesinde bahsedilmesi gerekir. Net bir durum var. Ýþgali görmezden gelerek herhangi bir þekilde bu bölgede barýþ ve normalleþmenin saðlanmasý mümkün deðil."

Ýsrail ile Filistin arasýndaki çatýþmalarýn sona ermesi ve iki devletli bir çözümün hayata geçirilmesi gerektiðine vurgu yapan Çelik, "Sorunun çözümü askeri deðil, sorunun çözümü siyasidir. Çünkü bugünkü çatýþmalarý ortaya çýkaran tablo, bundan önceki çatýþmalarý da ortaya çýkaran tablo bu iþgalin neticesi olarak gündeme gelmiþtir. Ýþgal sona ermeden iki devletli, baþkenti Doðu Kudüs olan, coðrafi bütünlüðe sahip bir Filistin devleti kurulmadan bu meselenin herhangi bir þekilde çözülmesi mümkün olmayacaktýr." diye konuþtu.

Filistin'de iþgal görmezden gelinerek bir normalleþme gerçekleþtirilmeye çalýþýldýðýný belirten Çelik, ancak iþgal devam ettiði müddetçe, olumsuzluklar olumlu ve anlamlý siyasi çözüme dönüþmediði müddetçe herhangi bir þekilde gerilimlerin sona ermesinin mümkün olmadýðýný dile getirdi.

Çelik, þöyle devam etti:

"Bütün bunlar olurken Amerika Birleþik Devletleri kurallara dayalý düzenden bahsediyor. Kurallara dayalý bir uluslararasý düzenin olmasý için herkesin hukuk içerisinde hareket etmesi gerekir. Ýsrail'in kendini savunma hakký diyerek çoluk çocuk öldürme hakkýný savunanlar veya bunu görmezden gelenler kurallara dayalý bir uluslararasý düzenin en büyük þu anda provokatörü durumundalar. Buna karþý en büyük provokasyonu gerçekleþtirenler durumundalar. Bir yandan Netanyahu hükümetinin saldýrganlýðý, bir yandan da yaklaþan, gelecek yýl yapýlacak Amerika seçimleri sebebiyle bir iç siyaset konusu, bir iç siyaset yarýþý haline gelmesi sebebiyle bu kadar insan bu bombalarýn altýnda hayatýný kaybediyor."

- "MASUM ÝNSANLAR ÖLMEYE DEVAM EDÝYOR"

Bölgede olaylar baþladýðý an ilk düþünülmesi gerekenin, barýþ aklýyla ve siyasi akýlla, buna yönelik çözüm kapasitesiyle meselenin nasýl ele alýnacaðý olduðuna dikkati çeken Çelik, þunlarý kaydetti:

"Amerika Birleþik Devletleri'nin ilk yaptýðý þey ne oldu? Oraya savaþ gemisi göndermek oldu, uçak gemisi göndermek oldu. Þimdi gelinen noktada da maalesef çok daha vahim bir þekilde Gazze tipi coðrafyalarda deneyim sahibi birtakým Amerikalý askeri yetkililerin Ýsrail'e gönderileceðinden bahsediyorlar. Ne için? Ýsrail'in yapmasýndan bahsettiði kara harekatýna destek olmak üzere. Yani þimdi hem kurallara dayalý düzenden bahsedeceksiniz hem de bir yere daha çok adam öldürebilsinler diye birtakým askeri yetkililer göndereceksiniz. Baþýndan beri bu þekilde bir tutum ortaya konulmasý bir çözüm odaklý deðil, tam tersine bölgedeki çatýþmalarý büyütecek maalesef çok yanlýþ odaklý bir yaklaþýmýn olduðunu herkesin gözü önünde göstermiþtir."

Çelik, Amerikalýlarýn bütün dünyanýn isyan ettiði bombalamalar karþýsýnda sadece uçak gemisi, savaþ gemisi göndererek ya da benzeri coðrafyalarda deneyimli askeri yetkili göndereceklerini söyleyerek çatýþmanýn derinleþmesine katký saðlamaktan baþka hiçbir iþ yapmadýðýný vurguladý.

Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netanyahu'nun olaylar baþlar baþlamaz, "Öyle þeyler yapacaðýz ki bütün Orta Doðu'daki harita deðiþecek." dediðini aktaran Çelik, þöyle konuþtu:

"Daha saldýrý olur olmaz, olaylar baþlar baþlamaz Netanyahu'nun çýkýp da Orta Doðu haritasýný deðiþtirmeye soyunmasý, burada mevcut herhangi bir þekilde bir saldýrýya karþýlýk verilmesinden öte bunu vesile addedip birtakým baþka planlarýn hayata geçirilmeye çalýþýldýðýný gösteriyor. Düþünebiliyor musunuz? Bütün dünyanýn küresel güç mücadelesi, 360 kilometrekarelik bir alana Gazze'nin üzerine yýðýlmýþ durumda. Bu güçlerin karþýsýndaki güçler de þimdi oraya savaþ gemileri gönderiyorlar, Gazze açýklarýna. Dünyadaki bütün vekalet savaþlarý, dünyadaki bütün güç mücadelesi 360 kilometrekarelik Gazze topraðýnýn üzerine boca ediliyor. Peki bütün bunlar olurken ne oluyor? Orada açýk hava hapishanesi içinde yaþayan 2 milyon insan her gün bombalanýyor, her gün ölüyor. Bütün bu güç satrancý içerisinde, bütün bu güç mücadelesi, bütün bu vekalet savaþlarý içerisinde masum insanlar ölmeye devam ediyor."

Çelik, Gazze'de yaþananlarýn uluslararasý düzenin her türlü meþruiyetinin iflasý anlamýna geldiðini belirterek, bundan sonra diplomatik akýlla girilecek yere savaþ aklýyla girilirse, çözüm önerisiyle gidilecek bir yere uçak gemisiyle gidilirse, buradaki çatýþmanýn derinleþmesine ve bu derinleþmenin daha çok insan ölümüne yol açmasýna imkan verilirse o zaman baþka güçlerin de ayný þekilde hareket edeceðini ifade etti.

- 2 MÝLYON FÝLÝSTÝNLÝNÝN MISIR'A GÖNDERÝLMESÝ

Çelik, Filistinlilerin bir çözümmüþ gibi Mýsýr'a sürgün edilmesinden bahsedilmesinin ahlaksýz bir yaklaþým olduðunu dile getirerek, "Siz tutacaksýnýz Filistinlilerin kendi topraðýndan, 'Biz bu topraklardan sürüyoruz ve sizi baþka bir ülkenin topraklarýna gönderiyoruz' diyeceksiniz. Kimin hakký var buna? Burasý Filistin topraðý. Siz bu insanlarý hem bombalayacaksýnýz hem öldüreceksiniz, arkasýndan da ateþkes çaðrýlarýna olumsuz cevap vereceksiniz, arkasýndan da gelin 2 milyon kiþiyi Mýsýr'a gönderelim... 2 milyon kiþinin bir baþka ülke gönderilmesi, kendi yerlerinden zorla göç ettirilmesinin ne kadar büyük bir facia doðuracaðý açýktýr. Ne kadar büyük bir insanlýk dramý doðuracaðý açýktýr. Bütün bu bir bölgede ne kadar büyük çalkantýlara sebep vereceði açýktýr." diye konuþtu.

Filistinlilerin, Mýsýr'a gönderilmesi teklifinin Filistin Devleti'ni tamamen ortadan kaldýracak bir yaklaþým olduðuna dikkati çeken Çelik, "Cumhurbaþkanýmýz olayýn olduðu ilk andan itibaren her iki taraftan da sivillerin ölümüne karþý çýkarak iki devletli çözümün hayata geçmesinin bu iþin nihai çözümü olduðunu ifade eden çok güçlü bir diplomasi yürütüyor. Türkiye Cumhuriyeti, elindeki bütün imkan ve kabiliyetlerle ateþkesin saðlanmasý ve siyasi çözümün hayata geçmesi için þu anda en güçlü biçimde öne çýkmýþ durumdadýr." dedi.

- "DERHAL ATEÞKES ÝLAN EDÝLMESÝ GEREKÝR"

Çelik, ne herhangi bir þekilde çatýþmalarýn derinleþmesi, çatýþmalarýn derinleþmesinden bir siyasi proje çýkarmak isteyen ülkelerin yanýnda duracaklarýný ne de herhangi bir þekilde sivil ölümlerinin yanýnda duracaklarýný vurgulayarak, þu deðerlendirmelerde bulundu:

"Bütün bunlarýn hepsine karþý bir þekilde bir siyasi çözümün hayata geçmesi gerektiðini düþünüyoruz. O sebeple derhal acilen ateþkes ilan edilmesi gerekir. Bu ateþkesin bir garantörlük altýna alýnmasý gerekir ve tüm taraflarýn elindeki sivil rehineleri derhal serbest býrakmasý gerekir, çocuklar ve kadýnlar baþta olmak üzere. Ondan sonra da iki devletli çözüm için bütün uluslararasý toplumun elini taþýn altýna koymasý gerekir. Aksi halde bunun karþýsýnda duran herkes bu cinayete ortak olur."

Ateþkesten bahsedildiðinde bunu veto edenlerin vetonun neticesinin binlerce çocuðun ölümü anlamýna geldiðini bilmiyormuþ gibi hareket ettiðine iþaret eden Çelik, þunlarý söyledi:

"Ýnsanlýðýn vicdaný baþkentlerde ayakta ama Batýlý hükümetler tam tersi bir yere bakýyorlar. O sebeple devlet aklýný çalýþtýrmanýn, barýþ perspektifini ortaya koymanýn, siyasi akýlla hareket etmenin ve diplomatik aklý devreye sokmanýn zamanýdýr. Bütün bunlarý terk ederek bir çatýþmayý derinleþtirme peþinde koþmak, diplomasiyi bir kenara býrakmak, siyasi çözüm arayýþlarýný bir kenara býrakmak, ateþkesi reddetmek, insani yardýmlarý engellemek gibisinden bir þey, bir devlete yakýþan deðil, bir cinayet þebekesine yakýþan bir davranýþtýr."

Ömer Çelik, devletlerin, meþruiyetlerine aldýklarý hukuka göre hareket etmeleri gerektiðine vurgu yaparak, þöyle devam etti:

"Devletler, örgütler gibi hareket etmeye baþlarsa bunun arkasýnda herhangi bir þekilde kimsenin huzur içinde yaþayacaðý bir uluslararasý düzen kalmaz. Onun için derhal ateþkes ilan edilmeli, çatýþmalar durmalý insani yardýmlar en güçlü bir þekilde bölgeye herhangi bir miktar kýsýtlamasý olmadan bölgenin insani ihtiyaçlarýný tam karþýlayacak þekilde girmeli ve sivil rehineler serbest býrakýlarak siyasi çözüm için ilk adýmlar atýlmalýdýr. Bütün bu çerçevede Cumhurbaþkanýmýzýn bu mesaisi en güçlü þekilde devam ediyor, devam edecek. Devletimizin elindeki bütün imkan ve kabiliyetler, bu söylediðimiz barýþ perspektifinin ortaya çýkmasý, bu bombalamalarýn durmasý, bundan öte cinayetlerin iþlenmemesi için bu faaliyetleri sürdürecekler."

"Türkiye'nin Ýsrail-Filistin çatýþmasýnda garantörlük rolüne" iliþkin soruya Çelik, ilk olarak yapýlmasý gerekenin ateþkesin saðlanmasý olduðunu söyledi.

Ateþkes saðlandýktan sonra garantör olarak bulunacak ülkeler arasýnda kararýn verileceðini belirten Çelik, "Ancak burada bir hususa dikkatinizi çekmek isterim. Birileri garantörlükten þunu anlýyorlar yani oraya ateþkes olduktan sonra bir uluslararasý güç yerleþsin ve tüm mesele orada bitsin. Orada bitsin demek, fiilen Gazze'deki Filistin egemenliðini ortadan kaldýrmak anlamýna gelir. O uluslararasý gücü sadece Ýsrail'i muhatap alan, Gazzelileri, meþru Filistin yönetimini muhatap almayan bir güç olarak konuþlandýrmak da orada sadece tek taraflý bir güvenlik saðlayacaðý için sonuç olarak iki devletli perspektifini ortadan kaldýran manaya gelir." deðerlendirmesinde bulundu.

- "ATEÞKESÝN SAÐLANMASIYLA BÝRLÝKTE GARANTÖRLÜK OLMALI"

Ýki devletli çözümün garantörü olacak bir modelin ortaya çýkmasýný istediklerini ifade eden Çelik, þöyle devam etti:

"Bizim söylediðimiz þey birinci olarak ateþkesin saðlanmasýyla birlikte bu garantörlük olmalý. Bu, ayný zamanda iki devletli çözümün garantörlüðü anlamýnda iþlemelidir. Ýki devletli çözüm perspektifine gitmeden arkasýndan bir uluslararasý güç gelsin ve iþ burada bitsin dediðinizde uluslararasý güç tek taraflý olarak sadece Ýsrail yönetimini muhatap almaya baþlar. Filistin yönetimini muhatap almamaya baþlar. Þu anda bunu oluþturabilecek birtakým Batýlý ülkelerin verdikleri mesajlarý da görüyoruz. Uluslararasý güç konuþlandýrma iþi, Ýsrail'in 'gel benim güvenliðimi saðla, Filistin yönetimini tanýma' gibisinden bir yaklaþýmýnýn neticesi olur. Söylediðimiz bu deðil; bu, tam tersine iki devletli çözüme girecek bir þekilde ateþkesin garantörü olacak."

- "TAKVÝM YAKIN ZAMANDA ÝÞLEMEYE BAÞLAR"

AK Parti ve MHP arasýnda kurulan seçim komisyonunun toplanmasý üzerine Çelik, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan ile MHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli'nin bugün bir görüþme gerçekleþtirdiðini anýmsatarak "AK Parti heyeti kendi içerisinde çalýþmalarýný olgunlaþtýrdý. MHP heyeti de kendi içerisinde çalýþmalarýný olgunlaþtýrdý. Bu takvim yakýn zamanda iþlemeye baþlar." diye konuþtu.

- "BAHÇELÝ'NÝN GAZZE KONUSUNDAKÝ HASSASÝYETÝNÝ ÞÜKRANLA KARÞILIYORUZ"

Bahçeli'nin Gazze'ye iliþkin açýklamalarýna iliþkin bir soru üzerine Çelik, þu yanýtý verdi:

"Sayýn Bahçeli'nin Gazze konusundaki insani, vicdani ve siyasi hassasiyetini þükranla karþýlýyoruz. Burada bütün insanlýðýn þu anda dikkatinin odaklandýðý bu yer, ayný zamanda bizim tarihimizin ve milletimizin duygularýnýn da çok güçlü bir parçasý. Tarih boyunca böyle oldu, bugün de böyle ama þimdi birileri çýkýp da 'bizim bu coðrafyayla ilgimiz yokmuþ, bizim Filistin davasýyla bir ilgimiz yokmuþ' gibi birtakým açýklamalarý temelsiz bir þekilde herhangi bir dayanaðý olmadan yapabiliyor. Hatta Filistin davasýnýn bu insani tarafýný savunmakla milli davalarý savunmak arasýnda bir çeliþki varmýþ gibisinden bir tablo ortaya koymaya çalýþýyorlar. Bunlar yanlýþtýr. Sayýn Bahçeli'nin ortaya koyduðu insani, vicdani siyasi yaklaþým tabii ki takdire þayandýr. Bu konuda bir ayrýmýz, gayrýmýz yoktur."

Çelik, ABD Dýþiþleri Bakaný Antony Blinken'in Orta Doðu ziyaretinde Türkiye'yi ziyaret etmemesine iliþkin soruya, "Amerika Dýþiþleri Bakaný'nýn bölge turu yaparken Türkiye gibi bir aðýrlýk merkezine uðramamasý ortaya koyduðu diplomatik faaliyetin ne kadar eksik ve vizyonsuz olduðunu göstermiþtir. Zaten Türkiye'ye geldiðinde de duyacaðý neydi? Yani buraya bu bahsettiðim þekilde bu savaþ gemilerini, uçak gemilerini göndermenin bir manasý yok. Orada 'bir diplomasi, barýþ çerçevesi oluþturmasý gerekiyor' mesajýný duyacaktý ama anlaþýldýðý kadarýyla bunu duymak istemiyorlar. Bölgeye yaptýklarý ziyarete tek taraflý tezlerinin kabulü için birtakým yoklamalar ya da test etmeler þeklinde geçiyor ama bu açýdan da çok baþarýlý olmadýðý gözüküyor. Bunu yapanlarýn aslýnda planlamalarýnýn, diplomatik aklý iþletme biçimlerinin ne kadar zaaf içerisinde olduðunu gösterir." karþýlýðýný verdi.

- "KUDÜS'TE HERKESÝN BARIÞ ÝÇERÝSÝNDE YAÞAMASINI ÝSTÝYORUZ"

Blinken'in, Yahudi olarak Ýsrail'e gittiðini söylemesinin eleþtiren Çelik, "Kudüs'te Müslümanlar, Yahudiler ve Hristiyanlar var. Biz hepsinin barýþ içerisinde yaþamasýný istiyoruz. Biz Filistinli çocuklarýn da Ýsrailli çocuklarýn da rahat uyumasýný istiyoruz ama bugün Filistinli çocuklarýn, kadýnlarýn üzerine bomba yaðdýrýrken bunlar birtakým seri cinayetlere kurban giderken çýkýp oraya 'ben buraya Yahudi kimliðimle geldiðim' gibisinden dini aidiyete atýf yapmak son derece yanlýþ bir yaklaþýmdýr." deðerlendirmesini yaptý.

ABD Baþkaný Joe Biden'in, Ukrayna ve Ýsrail'e yardým paketini ayný çerçeveye almasýna yönelik bir soru üzerine de Çelik, "Ukrayna ve Ýsrail'e ayný yardýmý, bir paket olarak ele almasý, toptancý yaklaþýmýn, diplomatik bir akýlla yaklaþýlmadýðýnýn bir göstergesi. Rusya-Ukrayna savaþýyla þu anda Filistin'de gerçekleþenler iki ayrý olay. Ne dinamikleri benziyor ne tarihleri benziyor ne de þu anki aktüel durumlarý benziyor. Burada bunun ikisini ayný kefeye koyduðunuz zaman tüm bir bölgede Filistin, Ýsrail ve Orta Doðu bölgesinde çatýþmayý derinleþtirmekten baþka bir iþ yapmamýþ olursunuz. Maalesef Amerikan diplomasisinin herhangi bir þekilde diplomatik birikimini meydanda görmüyoruz." diye konuþtu.

- "F-16 KONUSUNDA ÝLERLEMELER VAR"

Çelik, Ýsveç'in NATO'ya katýlým protokolü ve F-16 konusu hakkýndaki soruyu, þöyle yanýtladý:

"Meclis'e gönderilmesi, siyasi iradenin tasarrufu ama Meclis'in geçmesi, geçip geçmemesi yüce meclisin tasarrufu olacaktýr. Dolayýsýyla yüce Meclis bunu deðerlendirecektir. Meclis Baþkanýmýz Türkiye'ye döndükten sonra komisyona gönderildiðini ifade etti.

F-16 konusunda da Ýsveç'in bu terör örgütlerine karþý attýðý adýmlar konusunda da ilerlemeler var. Bunlarý kaydediyoruz. Tabii sýkýntýlý gördüðümüz durumlar da var ama sonuç olarak bunu takdir edecek olan yüce meclistir. Meclis Baþkaný'mýzýn komisyona göndermesi, komisyonda bunun tartýþýlmasýyla birlikte ortaya çýkacak tabloyla takvim iþleyecek. Bunlar gerçekleþmeden takvim konusunda þu anda bir þey söyleyemiyoruz."

- YEREL SEÇÝM ÇALIÞMALARI

Ömer Çelik, AK Parti'nin yerel seçimlere yönelik çalýþmalarýna iliþkin soruya ise þu karþýlýðý verdi:

"Þu ana kadar bir kamp deðerlendirmesi yapmadýk. Bildiðiniz gibi uluslararasý gündem yoðun. Sayýn Cumhurbaþkaný'mýzýn çok yoðun bir mesaisi var. Kasým ayý da çok yoðun bir þekilde geçecek. Tabii milletvekillerimizle buluþma için baþka imkanlarýmýz da var. Adayla ilgili kriterlerimiz zaten belli. Bu kriterlerin birtakým ilkeler temelinde ahlaki temelde olanlarý var, birtakým da siyasi temelde olanlarý var. Dolayýsýyla süreç baþladýðýnda bu kriterler hassasiyetle uygulanacak."